Krizde çiftçiye destek yok, köstek çok…

Ekonomik krizin etkileri bir çok sektörde üretimi tehdit ediyor. Fabrikalar üretime ara veriyor. İşçiler zorunlu izine çıkarılıyor. İşsiz kalanların sayısı milyonlarla ifade ediliyor.
Hükümetin aldığı önlemlerin yetersizliği ortada. Buna rağmen küçük ve orta ölçekli işletmeler “can suyu” kredileri ile ayakta tutulmaya çalışılıyor. Ticaret odaları, sanayi odaları bankalarla işbirliği yaparak üyelerinin ayakta kalması için canla başla mücadele veriyor.
Tarım sektörü hariç her alanda krizin etkilerini azaltmak için çaba gösteriliyor.
Krizden en çok etkilenen sektörlerden biri olan tarımda neler oluyor?
Hükümet, tarım sektörüne yönelik nasıl bir politika izliyor?
Tarım örgütleri ne yapıyor?
Kriz ortamında tarım sektörü “üvey evlat” muamelesi görüyor. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, bir süre önce gazetemizin Ankara Temsilcisi Ferit Parlak ve muhabir arkadaşımız Canan Sakarya’ya verdiği röportajda( 15 Aralık 2008 tarihli DÜNYA’dan okuyabilirsiniz) tarıma ek paket düşünmediklerini resmen açıkladı.
Ek paket bir yana, çiftçinin 2007′den, 2008′den hak edilmiş destekleme alacakları bile ödenmiyor.
2009 tarımsal destekleme bütçesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülürken Uluslararası Para Fonu(IMF)’nun baskısı ile 5.5 milyar liradan 5 milyar liraya düşürüldü. Çiftçinin 500 milyon lirası gasp edildi.
Diğer sektörlerin krizden etkilenmemesi için iyi kötü destek paketleri açıklanıyor. Tarımda mevcut destekler kesiliyor, iki yıl önce ödenmesi gereken destekler ödenmiyor.
Tarım sektörünün en büyük örgütü olma iddiasındaki Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin, her pazar yaptığı basın açıklaması ile medyada görünmekten öte somut hiç bir girişimi yok.
Oysa, kriz çiftçileri derinden etkiliyor. Her gün çok sayıda telefon, e-posta, mektup alıyoruz. Bir çoğu hak ettikleri destekleri alamadıklarını bu nedenle çok zor durumda olduklarını yazıyor.
Birkaç örnek verelim:
** Devletin parası yokmuş, kriz var. Bizi kurban ettiler. Desteklemeleri tek kalemde ödeyeceğiz diyorlardı, 4 taksitte ödüyorlar. Neden 2008 ödemesi, 2009 da ödeniyor. Sayın başbakanım çiftçi bitti artık. Gübre fiyatı ne kadar biliyor musunuz? 2002 den bu yana yüzde yüz otuz arttı. (Musa Küçüktarakçı)
** Doğrudan gelir desteği 2009 un hangi ayında verilecek, çiftçiler mağdur. (Toprakkale Köyü’nden Metin Polat)
** Hububat, mazot ve gübre desteği ne zaman ödenecek. 2007 ve 2008 yonca desteklerini ne zaman alacağız.(Van Merkez Alabayır Köyü Muhtarı Ercan Elçi)
** Zeytin yetiştiriciliği desteklemesi ne zaman verilecek. Çiftçi mağdur lütfen bir bilgi verin.(Şükrü Yahlioğlu)
** Bu hükümet öyle dağınık bir tarım politikası izliyor ki, 2007′nin 5 inci ayında ekmiş olduğum korunganın desteğini hala alamadım. 20 ay geçti hala bir duyuru yok. Bu arada aramız 10 km olan Sivas’ın bazı ilçeleri aynı sene aldılar. Yani neresi almış neresi almamış hiç mesele değil. Sanki aynı ülkede yaşamıyoruz veya aynı kanunlar değil hiç bir anlam veremedim. Tarım Bakanlığı bence en beceriksiz bakanlık. (Kayseri’nin Pınarbaşı İlçesi’nden Fayık Yılmaz)
** Gübre, mazot desteği 2009′un hangi ayında verilecek.(Bahattin Bayrakçı)
** Doğrudan gelir desteği ödemesi ne zaman başlayacak. (Gazi Başkan)
** 2008′in gübre, mazot desteği ne zaman verilecek? çiftçiye para neden geç veriliyor. (Gökhan Kotuk)
Çiftçi hakkı olan desteği zamanında alamayınca ne oluyor?
Her şeyden önce girdi alamıyor.Tarım Kredi Kooperatifleri yüzde 30′a varan indirim yapmasına rağmen gübre kullanımı geçen sezona göre neredeyse yarı yarıya azaldı. Bu verimliliği olumsuz etkileyecek. 2009′da başta hububat olmak üzere bir çok üründe üretim düşecek. Üretim düşünce ithalat artacak.Çiftçiye ödenmeyen destek, dışarıdaki çiftçiye verilecek. Tüketici daha pahalıya gıda almak zorunda kalacak.
Yine, çiftçi desteği zamanında alamayınca banka borcunu ödemek için tarlasını satıyor. Tefecinin kucağına düşüyor.
Son sözümüz, Tarım ve Köyişleri Bakanı Sayın Mehdi Eker’e. Sayın Bakan, destekleri ödediğinizi söylüyorsunuz. Çiftçiler bankaya gidiyor, ‘para yok’ deniliyor. Hangi desteği ödediniz, hangi desteği ne zaman ödeyeceksiniz bir takvim açıklarsanız, herkes buna göre hareket eder ve büyük bir karmaşa sona erer.
 

Benzer Konular