Çiftçi gübre alamadı, ürünler organik olacak

Kuraklık, son iki yılda tarımsal üretimi olumsuz etkiledi. 2007′de ülke genelinde etkili olan kuraklığın tarıma zararı 5 milyar lirayı aştı. Geçen yıl ise, Güneydoğu Anadolu’da ve Konya Ovası’nda etkili olan kuraklık buğday, arpa, mercimek, nohut ve diğer birçok üründe üretimin düşmesine neden oldu.
Bu yıl kuraklıktan söz etmek için çok erken. Son aylardaki yağış miktarına bakarak kuraklık olmayacağını ve üretimin artacağını iddia edenler var. Umarız kuraklık olmaz, üretim artar. Ancak, bu yıl üretimi olumsuz etkileyecek çok önemli bir faktör var. Birçok çiftçi, gübre alamadığını bu nedenle üretimin ciddi olarak düşeceğini ifade ediyor.
Sonbaharda fiyatın çok yüksek olması nedeniyle gübre alamayan çiftçiler: “Bu yıl gübre atamadık, bütün ürünler organik olacak” diyerek şaka ile karışık yaşanan gerçeği özetliyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nden yapılan açıklamaya göre, 2007′de kimyevi gübre fiyatları yüzde 55′e varan oranda arttığı için tüketim yüzde 4 azaldı. 2008′de ise, Ekim ayı itibariyle geriye dönük bir yılda gübre fiyatları yüzde 98 ile yüzde 154 oranında arttı. Gübre tüketimindeki düşüşün yüzde 30′a ulaştığı tahmin ediliyor.
Dikkat çekici olan, çiftçinin gübre aldığı dönemde fiyatların çok yüksek olması, çiftçinin gübreye ihtiyaç duymadığı dönemde ise fiyatların düşmesi. Sanki gizli bir el fiyatlarla oynuyor.
Türkiye’de yıllık ortalama 5 milyon ton gübre tüketiliyor. Bunun 2 milyon tonu ithal ediliyor. İçerde üretilen 3 milyon tonluk üretimin de hammaddesi ithal. Dolayısıyla, Türkiye gübrede dışa bağımlı.
Gübre üreticileri ve ithalatçıları yüksek vergilerden ve küresel krizin yarattığı dalgalanmadan şikayetçi. Bu şikayetlerinde haksız da değiller. Son günlerin güncel tartışmasına da konu olan pırlantada katma değer vergisi (KDV) yüzde 1, çiftçinin kullandığı girdilerde tohum ve ilaçta yüzde 8, gübrede ise yüzde 18.
Çiftçilere gübre temin eden ve aynı zamanda gübre üreticisi olan Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Birliği gübre tüketimini artırmak ve çiftçiye destek olmak için yüzde 20 oranında fiyat indirimi yapmasına rağmen tüketim düşüyor.
Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdür Yardımcısı ve birliğin İran’da satın aldığı Razi Petrokimya’nın İcra Kurulu Başkanı İrfan Güvendi ile gübre konusundaki gelişmeleri konuştuk.
İrfan Güvendi’ nin değerlendirmesi özetle şöyle: ” Ülke olarak gübrede dışa bağımlıyız. Ayrıca bizim gübre tüketimimiz dünya fiyatlarını etkileyecek bir düzeyde değil. Dolayısıyla dışarıdaki fiyat dalgalanmalarının etkilerini Türkiye de yaşıyor. Geçen yıl fiyatlar tarihi zirveleri gördü. Krizden sonra sert bir düşüş yaşandı. Gübre fiyatları çok dalgalı bir seyir izliyor. Eylül’de tonu 1000 dolar olan amonyak bugün 125 dolar, 770 dolar olan üre bugün 210 dolar. Türkiye’de çiftçi, fiyatların zirveye yakın olduğu dönemde gübreyi almak durumunda kaldı. Sonra fiyatlarda büyük bir düşüş oldu. Bu kez yüksek fiyattan bağlantı yapan, hammaddeyi yüksek fiyattan alan gübre üreticileri çok büyük zarara uğradı. Hem çiftçi hem de gübre üreticileri bu dalgalanmadan zarar gördü.”
Verilen gübre desteğinin doğru olduğunu ancak zamanında ödenmediği için çiftçiye istenilen yararı sağlayamadığını ifade eden İrfan Güvendi, desteklerin tarım kredi kooperatifleri üzerinden ödenmesi ile çiftçiye büyük yarar sağlanacağını söylüyor.
Tarım kredi kooperatiflerinin birinci önceliğinin çiftçileri tefecinin eline düşmesini önlemek olduğunun söyleyen İrfan Güvendi, bunun için şu çözümü öneriyor: “Tarımsal destekler tarım kredi kooperatifleri üzerinden ödenirse, çiftçi desteği almak için 6 ay beklemeyecek. Çünkü, biz çiftçiye kredi veriyoruz, gübre veriyoruz diğer ayni ve nakdi destekleri sağlıyoruz. Devlet desteği tahakkuk ettiği gün çiftçi ile mahsuplaşmaya gideriz. O zaman gübresini, tohumunu, ilacını, kredisini alır. Devletten alacağı destek ile bunları ödeyeceğini bilir ve tefecinin eline düşmekten kurtulur.”
İrfan Güvendi’nin de altını çizdiği gibi, desteklerin amacına ulaşması için her şeyden önce zamanında ödenmesi şart. Çiftçinin devletten destek alacağı dururken, bankalara, tefecilere faiz ödemesi kabul edilemez. Gübre, mazot gibi bazı desteklerin tarım kredi kooperatifleri, destekleme primlerinin tarım satış kooperatifleri üzerinden ödenmesi hem çiftçiyi tefecinin eline düşmekten kurtarır hem de Avrupa’da olduğu gibi tarımda kooperatiflerin etkinliğini artırır.
Bu öneri mutlaka değerlendirilmeli. Fakat, bir gerçek var ki, yeterince gübre kullanılmadığı için 2009′da birçok bitkisel üründe üretim düşüşü olacaktır.
 

Benzer Konular