AB 15 yıllık imzanın peşine düştü

Avrupa Birliği (AB) Türkiye’nin 15 yıl önce atmış olduğu imzanın peşine düştü. 15 yıl önce dönemin Başbakanı Tansu Çiller tarafından domates salçası satışı karşısında taahhüt edilen 19 bin ton et için AB’nin Türkiye’ye baskı yaptığı öğrenildi. Bugüne kadar ‘Deli Dana’ hastalığı nedeniyle ertelenen et ithalatı ile ilgili hükümet çözüm arıyor


Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk, partisi tarafından düzenlenen bir toplantıda, gazetecilerin sorularını cevapladı. Artan et fiyatları ve et ithalatı ile ilgili soruları da cevaplayan AK Parti Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk, 15 yıl önce dönemin başbakanı Tansu Çiller tarafından yapılan bir anlaşma gereği AB ülkelerinin Türkiye’ye et ithalatı konusunda ısrarcı davrandığını söyledi. Hükümet olarak verilmiş bu vaadin et olarak değil gebe düve olarak yerine getirilmesi için çalışacaklarını kaydeden Ertürk, et fiyatlarındaki yükselişin tüketiciyi de olumsuz etkilediğini bu nedenle bir denge kurulması için çalışacaklarını kaydetti.
“Veteriner Hekimler Birliği, Türkiye’nin et ithalatı yapacağını ve bunu olumlu bulmadıklarını belirtiyor, bu konuda neler söyleyeceksiniz?” sorusunu cevaplayan AK Parti Aydın Milletvekili Ahmet Ertürk, bu konun Türkiye’nin 15 yıl önce vermiş olduğu bir vaat nedeniyle gündeme geldiğini söyledi. Hayvancıların ve süt üreticilerinin geçen yıl sıkıntılı bir süreç yaşadığını kaydeden Ertürk “Maalesef çiftçilerimiz aceleci davrandı. Bir çoğu hayvanlarını sattı. Oya kısa bir süre sonra Ulusal Süt Konseyi kuruldu. Ve çiftçimize 30 milyon destek sağlandı. Pazar da toparlandı, fiyatlar normal trendin üzerine çıktı. Irka’a da ihracat devam ediyor” diyerek başladığı konuşmasında et ithalatının 15 yıldan bu yana ertelendiğini söyledi.

“İTHALATLA İLGİLİ ANLAŞMA ÇİLLER DÖNEMİNDE YAPILMIŞ”
Et ithalatının yaklaşık 15 yıldır ertelendiğini belirten Ertürk konuşmasında “Yaklaşık 15 yıl önce Çiller’in başbakanlığı dönemimde domates salçası ihracatına karşılık, biz de AB’den 19 bin ton et alım sözü vermiş ve anlaşma imzalamışız. O tarihten bu yana ‘Deli Dana’ hastalığı nedeniyle bu eti ithal etmedik. Şimdi de AB ‘Deli Dana’ hastalığının kalktığını belirterek ‘Taahhüdünüzü yerine getirin’ diyor. Bizim düşüncemiz, şu anda et fiyatlarının da artması nedeniyle AB’den kesilmiş karkas et almak yerine bunun karşılığına tekabül edecek oranda gebe düve satın alarak ülkemizde azalan süt ve et üretimine katkı sağlamak. Şu anda bir çok kooperatif gebe düve bekliyor. Ancak bulunamadığı için veremiyoruz” ifadelerine yer verdi. (Star)

BESİCİ, HAYVANINI AHIRDAN PAZARA ÇIKARMAYA BAŞLADI

Kırmızı et fiyatlarındaki artışın ardından spekülatörlerin de etkisi altında kalan ve daha fazla zam beklentisi içine giren besici, uzun süreden beri ahırda tuttuğu besi hayvanlarını işletme maliyetinin artması üzerine kesime getirmeye başladı.
Et Balık Kurumu (EBK) Erzurum Kombina Müdürü İsmail Atasever, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “ahır besisi” denilen hayvanların artık besilerini aldığını ve son günlerde kasaplık hayvan kesimlerinde hareketlenme yaşandığını bildirdi.
Geçen ay boyunca kombinalarında 331 büyükbaş hayvanın kesime getirildiğini belirten Atasever, şubat ayında ise 10 günde 234 hayvanın kesimini yaptıklarına dikkati çekti.
Kesime getirilen hayvan sayısının şubat ayı sonuna kadar daha fazla artmasını beklediklerini ifade eden Atasever, şunları kaydetti:
“Son zamanlarda besicilerimiz piyasalardaki ’et fiyatları’ spekülasyonlarından etkilenebiliyorlar ve daha fazla zam beklentisi içine girebiliyorlardı. Ancak besisini almış kasaplık canlı hayvanları daha fazla ahırda tutmanın ve beslemenin bir katma değer sağlamayacağının besicilerimiz de farkına vardı. Bunu kombinamıza müracaat eden besici ve üretici taleplerindeki artıştan da çok açık görmekteyiz.”
Atasever, kırmızı et piyasasındaki fiyat değişimlerinin önemli bir kısmının pazara sürülen kasaplık hayvan sayısındaki dalgalanmalardan kaynaklandığını ifade etti.
Spekülatörlerin oyununun farkına varan besicinin hayvanını kesime getirmeye başladığını, bu nedenle artık kırmızı et fiyatında bir istikrarın oluşacağına inandıklarını ifade eden Atasever, şöyle devam etti:
“Bölgemizde bugün itibarıyla pazara sürülen kasaplık hayvanlar yaklaşık 2-3 ay önce besiye alınan besi hayvanlarıdır. Bunların da besiciye 2-3 aylık süre zarfında 1 kilogram etteki maliyeti 10 ile 10,50 lira arasında değişmektedir. EBK olarak biz ise besiciden 14-14.50 TL’den alım yapıyoruz. Aradaki bu fark besici için bu çok büyük bir kardır. Besici, besisini almış hayvanı ahırda tutarak işletme masrafını artıracağından bu kar oranının da düşeceğinin farkındadır. Bu nedenle besici spekülatörlerin oyununu gelmeyip hayvanı ahırdan tutmaktan vazgeçmiştir.”

“EBK STOKLARI FUL DOLU”

EBK olarak üretici ve tüketici arasında denge rolü üstlendiklerini ifade eden Atasever, sözlerini şöyle tamamladı:
“EBK’ya bağlı kombinalardan piyasaya ayda 2 bin ton kırmızı et sunuyoruz. Kırmızı et fiyatlarındaki spekülasyonların arttığı son zamanlarda kurum olarak binlerce ton kırmızı et piyasaya arz edilmiştir. Et ve Balık Kurumu olarak 14-14,50 liradan aldığımız etin kilogramını 18-20 liradan perakende olarak tüketiciye sunmaktayız. Bu durumda hem besici emeğinin karşılığını almakta hem de tüketici mağdur edilmemektedir. Besici-işletmeci-tüketici sirkülasyonunda reel olan arz-talep ve fiyat döngüsü de hemen hemen budur.”

“BÖLGEMİZDE YETERLİ MİKTARDA BESİ HAYVANI VAR”

Doğu Anadolu Besiciler Birliği Başkanı Nazmi Ilıcalı da besicilik faaliyetlerinin yoğun olarak yapıldığı Erzurum, Ardahan, Kars ve Ağrı’da yaptıkları araştırmalarda, ahırlarda yeterli miktarda besi hayvanı bulunduğunu tespit ettiklerini bildirdi.
Bölgedeki hayvanların besisini yeni aldığını, yavaş yavaş pazara sürülmeye başlandığını ifade eden Ilıcalı, şöyle dedi:
“Yayladan inen hayvanlar dört kalitedir. Birinci kalite olan hayvanlar, 30-60 günlük ahır besisiyle yüzde 60 randımanla et verirler. 2. kalitede hayvanlar 60-120 gün, 3. kalite olanlar da 140-150 günde ahır besisiyle et verirler. 2009 ekim kasım aylarında, yayladan inen hayvanların birinci ve ikinci kalitede olanları, il dışından gelen, milletin ’spekülatör’ dediği büyük et tüccarları satın alarak götürdüler. Yani çiftçinin elinde kısa sürede yüzde 60 randıman et verecek hayvan kalmadı. Bu tüccarlar da aldıkları hayvanı piyasaya sürmeyince et fiyatlarında büyük artış oldu. Her gün de artıyor. Fakat bizim bölgemizde 150 günde besisini alan hayvanlar artık kesime çıkarılmaya başlandı. Özellikle mart ve nisan aylarında pazara çok fazla besi hayvanı çıkarılacak. Ahırlardan hayvanların çıkarılmaya başlanmasıyla birlikte kırmızı et fiyatlarında en az yüzde 30 oranında düşüş olacak.”
 

Benzer Konular