Arkadaşlar; hepimizin bildiği üzere Elazığ ' da geçtiğimiz günlerde bir deprem olmuş ve deprem sonucunda birço köyde kerpiçten yapılan evler İnsanlarımıza mezar olmuştu. Bu hepimizi derin bir üzüntüye bürünmemize neden olmuştur. Şimdi bu anlattıklarımın ' KINAMA ' ile ne alakası var diyeceksiniz.
Depremin üzerinden 48 saat gibi bir zaman dilimi geçmesine rağmen; bu sabah haberlerde canlı bağlantıda gördüğüm manzara beni derinden yaraladı. Neydi bu derseniz; malum birçoğumuz köylerimizde geçimimizi tarım ve hayvancılıktan kazanıyoruz. Bu deprem olan köylerde de ahırlar ve hayvan barınakları yerle bir olmuş ve bir çok hayvan telef olmuştu. Bir çoğuda şanslıydı çünkü vücutlarının bir bölümü enkazın dışında kalmış ve hala 48 saat geçmesine rağmen kurtarılmayı bekliyorlar.
Dili söylemez bu hayvanların ısrarla buralarda bekletilmesine ben şahsım adıma bir anlam veremedim. Tamam, acı var, hüzün var bir çok insan hayatını kaybetmiş. Fakat bu dünyanın sonu değil. Depremin ilk günü cenazeler alel acele defnedilmişti, bence bekletilebilirdi hastane morgunda. Sanki bana burda acziyet değilde; zarar telafisi babında buradaki kişilerin devletten bir beklentisi var gibi geldi. Bunu sakın yanlış değerlendirmeyin, kişisel görüşümdür. Şimdi vücutunun 3 te 2 si toprak altında kalmış bir hayvanı çıkartmak o kadar da zor olmasa gerek. Çünkü devlet oraya bir çok işmakinası yollamış ve bu makinalar öyle bekleşiyordu.
Bu akşam izlediğim haber bültenlerinde ise daha şok edici görüntüler vardı. İşte burda cahiliyet, acziyet ve en kötüsüde yağmacılık belirtileri vardı ki, bu benim insan olmamdan utanç duymama neden oldu. Kızılayın bölgeye gönderdiği çadırların kaybolması,bir tarafı yıkılmış binanın içinden ev eşyalarının kurtarılmaya çalışılması ve en kötüsüde hayatını kaybeden kişilerin sayısının bile doğru düzgün sayılamaması.
Bu konuyla ilgili yazılacak çok şey varda... Mutlu edecek görüntülerde yok değildi. Ben çok fazla hayvan sever olmasam da, küçük kızın depremden kurtulan 2 buzağısını battaniyesine sararak soğuktan korumak istemesi beni çok etkiledi.
Burdan tekrar; anlatmaya çalıştığım bu kötü ve dramatik görüntülerde kimlerin ihmali ve katkısı var ise eshefle ' KINIYORUM ' ..
Saygılar...
Depremin üzerinden 48 saat gibi bir zaman dilimi geçmesine rağmen; bu sabah haberlerde canlı bağlantıda gördüğüm manzara beni derinden yaraladı. Neydi bu derseniz; malum birçoğumuz köylerimizde geçimimizi tarım ve hayvancılıktan kazanıyoruz. Bu deprem olan köylerde de ahırlar ve hayvan barınakları yerle bir olmuş ve bir çok hayvan telef olmuştu. Bir çoğuda şanslıydı çünkü vücutlarının bir bölümü enkazın dışında kalmış ve hala 48 saat geçmesine rağmen kurtarılmayı bekliyorlar.
Dili söylemez bu hayvanların ısrarla buralarda bekletilmesine ben şahsım adıma bir anlam veremedim. Tamam, acı var, hüzün var bir çok insan hayatını kaybetmiş. Fakat bu dünyanın sonu değil. Depremin ilk günü cenazeler alel acele defnedilmişti, bence bekletilebilirdi hastane morgunda. Sanki bana burda acziyet değilde; zarar telafisi babında buradaki kişilerin devletten bir beklentisi var gibi geldi. Bunu sakın yanlış değerlendirmeyin, kişisel görüşümdür. Şimdi vücutunun 3 te 2 si toprak altında kalmış bir hayvanı çıkartmak o kadar da zor olmasa gerek. Çünkü devlet oraya bir çok işmakinası yollamış ve bu makinalar öyle bekleşiyordu.
Bu akşam izlediğim haber bültenlerinde ise daha şok edici görüntüler vardı. İşte burda cahiliyet, acziyet ve en kötüsüde yağmacılık belirtileri vardı ki, bu benim insan olmamdan utanç duymama neden oldu. Kızılayın bölgeye gönderdiği çadırların kaybolması,bir tarafı yıkılmış binanın içinden ev eşyalarının kurtarılmaya çalışılması ve en kötüsüde hayatını kaybeden kişilerin sayısının bile doğru düzgün sayılamaması.
Bu konuyla ilgili yazılacak çok şey varda... Mutlu edecek görüntülerde yok değildi. Ben çok fazla hayvan sever olmasam da, küçük kızın depremden kurtulan 2 buzağısını battaniyesine sararak soğuktan korumak istemesi beni çok etkiledi.
Burdan tekrar; anlatmaya çalıştığım bu kötü ve dramatik görüntülerde kimlerin ihmali ve katkısı var ise eshefle ' KINIYORUM ' ..
Saygılar...