Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?


benim asıl merak ettiğim sofralık kanola yağı traktör çalıştırır mı.bir markette gördüm kanola yağı 5 litresi 10 lira.bir denemeyi düşünüyorum.yorumlarınızı bekliyorum.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

direk olarak kullanıldığını duymadım ama kanola yağı ucuz olduğu için biodizel yapımında çok kullanılıyor.
çevremde değişik motorlarda kullanan oldu bio dizel ama herkes pompa ve filitre gibi yakıt aksamında verdiği zararlardan dolayı kullanmıyor. ama en büyük kullanmama sebebi yakıtın sürekli aynı kalitede olmayışı.
10 numara yağ denedinmi oda baya ucuz.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

ALINTIDIR......

Biyodizel, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla önem kazanmış ve önemli bir endüstri kolu haline gelmiştir. Daha düne kadar bize gelen sorular biyodizel nedir nasıl yapılır iken artık daha teknik sorular gelmeye başlamıştır. Buda Biyodizel sektörü ağır aksak ta olsa emekleme sürecini tamamladığını ve gelişme dönemine gelindiğini gösteriyor.Biyodizel hukuksal açıdan (lisans , TSE vs) , teknik açıdan ve ticari açıdan sıçrama yapmaya başlayacaktır.Artık lisans alma ve TSE gibi prosedürler tamamlanmıştır. Bundan sonraki süreç



Kalite ,standart

Maliyet

Üretimin sürekliği

Rekabet

Uygun hammadde temini

Yan ürünlerin (Gliserin ,küsbe KOH , atık su ) değerlendirilmesi

Yağ bitkileri tarımı

Yağ bitkilerinin uygun yöntemle preslenmesi gibi konularda önem kazanacaktır. Yukarıda sıraladığımız hususlar iç içe girmiş ayrılmaz parçalardır. İşletmenin karlılığını koruyup hayatiyetini devam ettirebilmesi ve hayatiyetinin devam ettirebilmesi için Tarımsal üretici – sanayici –tüketici dengesini çok iyi ayarlamak gerekir. Tüm yasal süreçleri tamamlanmış olan ve boşlukları kalmamış olan Biyodizel sektöründe hukuka uygun çalışmaktan başka çıkar yol yoktur.Yani biyodizel işi tarımdan gelmekle birlikte enerji sektörü ile ÖTV mekanizması içerisinde yasalarla kuralları net olarak belirlenmiş geleceğin işidir.

Küresel ısınmanın acı gerçeklerinin, gün yüzüne çıkması, enerji fiyatlarındaki önlenemez logaritmik (hızla yükselen) biyodizel sektörünü tüm dünyada önemli kılmaktadır.Ülkemizde bir takım olumsuzluklara rağmen , yasal altyapının oluşması ve netleşmesi sektörel ve kapital sahibi büyük aktörlerin sektöre girme zamanının geldiğini gösteriyor. Bu konuda ilgi artmış durumdadır.

Geleceğin önemli ve karlı sektörü olan biyodizel işi kendi içinde birçok sektörden oluşmaktadır. Bunlar



Tohumculuk

Tarımsal üretim

Tarımsal üretim organizasyonları

Yağ sıkma ve nötralizasyon

Biyodizel üretimi

Gliserin üretimi

Dağıtım, pazarlama, finansman

Biyodizel ve bitkisel yağ taşımacılığı

Yağ- çekirdek – ve hammadde temini

Metil alkol, sodyum metelat, donma düşürücü gibi kimyasal temini

Makine ve ekipman üretimi

Teknoloji üretmek, Ar-ge geliştirme hizmetleri

Kalite kontrol laboratuar hizmetleri

Toplam üretim danışmanlığı gibi sıralanabilir.



Biyodizel sektörüne yeni girmek isteyenler veya mevcut durumunu iyileştirmek isteyenler yukarıdaki listeyi inceleyerek sermaye yapısına, bulunduğu coğrafyaya, firmanın çalışma yapısına , yöneticilerin ilgi bilgi ve tecrübesine göre kendisine bir veya birkaç maddeyi seçebilir. Bütün maddelerin yapılabilmesi büyük bir organizasyonu gerektirir. Böyle bir organizasyon için yeterli sermaye olsa bile hantal bir yapılanma olacağı için tavsiye edilmez. Bunun yerine firma kendine en uygun noktaya yerleşmeli ve sektörel çözüm ortakları ile işbirliği yapmalıdır. Örnek tarımsal üretimde arazi ekimi yapmak yerine sözleşmeli ekim modeli uygulamak , Taşıma firması kurmak yerine güvenilir bir filo ile çalışmak , teknolojiyi öğrenmek yerine uzman kişilerden know almak gibi.

Biyodizel işine yeni girecekleri de dikkate alarak biyodizel üretimini kısaca tarif ederek daha sonra başarılı ve karlı bir biyodizel üretmenin ana kriterlerinden bahsedelim.

Biyodizel temelde bitkisel yağlardan elde edilen metil esterlerdir. Buna Biyodizel ,Biodizel ,Biyomotorin ,Bitkisel yakıt ,Metil ester , YAME ( Yağ asidi metil esteri) biofuel ,biodiesel , biyoyakıt gibi isimler verilmektedir. Ülkemizde oturmuş adı biyodizel dir.

Gümrük poz numaralarına, standardına göre ve TS EN 14214 oto biyodizel ve TS EN 14213 ve yakıt biyodizel olmak üzere 2. ye ayrılır.

Ülkemizde bu standartlarda mal üretmek kanuni ve gerekli bir zorunluluktur. TS EN 14214 Standardında üretilen bir biyodizel araçlara zarar vermez. Bu konuda görüş ve tartışmalar devam etmektedir.

Standart üretimin sağlanabilmesi için Genellikle Kanola yağı kullanılır. Kanola yağı kullanmak zorunlu değildir. Motor üreticilerinin talepleri doğrultusunda hazırlandığı söylenen EN 14214 Standardını en iyi sağlayabilen yağ Kanola bitkisinin yağıdır.Bu nedenle Kanola bitkisi ve tarımı ön plana çıkmaktadır.Bunun yanı sıra aspir yağı ,soya yağı ,ayçiçek yağı ,palm yağı gibi yağlarda biyodizel üretiminde kullanılabilir. Güzel bir mühendislik hesabı yapılarak uygun miktarlarda paçal yapılabilir. Önemli olan hangi yağ ürettiğiniz değil standardı sağlamanızdır. Başarı için Kanola yağı kaçınılmazdır.

Biyodizel üretiminde başarılı olabilmek için

Kaliteli hammadde

İyi bir tesis

Bilgi

Asgari bir labaratuvara ihtiyaç vardır.

Biyodizel üretiminin maliyetinin % 90 ını Hammadde olarak yağ teşkil eder. Hammadde değişken olmakla birlikte tesis-bilgi ve laboratuar sabit olabilmektedir. Sektörel yatırımcılar iyi bir danışman yardımcılığı ile bilinen teknolojilerden kendi sermaye yapısına uygun iyi bir tesis seçmelidir.İyi bir tesis başarıyı getirir. Tesisin kapasitesi de ileride ki rekabet için önem arz eder. Tesis ve yeri seçilirken muhtemel gelişmeler dikkate alınmalıdır. Piyasadan sektörel bilgi ve birikimi olan mühendislik hizmetinde temin edilebilir.Laboratuar kurulumu ve hizmet satın alma konusunda ciddi bir sıkıntı yoktur.

Kaliteli hammadde ye gelince sürekli değişkenlik arz eder. Satın almacı çok tecrübeli ve hammaddeyi bilmesi gerekir. Çünkü hammadde Olarak yağ üretildiği yerin



Coğrafyasına, menşeine

Ekolojisine

Toprak yapısına ,arazinin yönüne ,eğimine ve hakim rüzgar yönüne

Rakımına

Kullanılan tohumun çeşidine

Gübreleme yöntemine

Ekim zamanına

Yağış rejimine

Sulama zamanı ve şekline

Uygulanan tarım teknolojisine

Hasad zamanı ve saklanma şekli ve süresine

Yağın sıkım şeklinin teknolojisine

Göre değişiklik arz etmektedir. Bu kriterlerin hepsi dikkatle incelenmeli ve en uygun nitelikte ekim yapılmalıdır. Yağ bitkisi üretimi yapacak olanların, alacak satacakların toplam olarak dikkat etmeleri gereken husus , kanola için örnekleyecek olursak



Verim ortalama 250-400 kğ/da olmalı .

Yağ oranı %42-50 olmalı

Küsbe de protein yüksek olmalı

Nem oranı düşük olmalı % 10 un altında

Yağ asitleri oranında çoklu doymamış yağlar fazla olmalı.

Oksidasyon stabilizesine uygun olmalı.

Taze veya taze sıkılmış olmalı , yağ asidi % 1 in çok altında olmalı

Mümkünse cold pressin ile sıkılmış olmalı



1dekar alana atılacak tohum miktarı 700 gram- 1 kg arasındadır.

1 kg tohum 2007 de 10 USD/kg civarındadır.



Kanola bitkisinin; 2007 yılı için yurt için

Fiyatı kilogramdır.45 YKR dir (450 000 TL)

Devlet desteği 20 YKR/kg dır.

Yurt dışında ise örnek Ukrayna da 280 USD tondur.



% 42 net Kanola yağı içeren bir tohumu dikkate alırsak

1 ton kanoladan 420 kg yağ çıkar.

1 ton kanoladan 80 kg su çıkar.

1 ton kanoladan 490 kg küsbe çıkar

1 ton kanoladan 10 kg fire çıkar.

1 ton yağın maliyeti 1000*45YKR= 450 YTL dir 450/1,68= 267 USD

Küsbe fason işleme durumunda sıkma işletme gideri olarak hesaplanmıştır.



Biyodizel ÖTV 65 YKR dir. Yerli üretimden olmak kaydı ile Motorine % 2 katılabilecek biyodizele ÖTV yoktur.



1 ton yerli üretim tohumun maliyeti 450 YTL / tondur.

1 ton yağın maliyeti 450*42 yağ oranı ile = 1071 YTL /tondur.

Piyasada ithal kanola yağı 900 USD+KDV (%18 ) dir 2007 - Ocak

Biyodizel üretimi ve maliyeti



1 ton yağ yaklaşık 1100 litredir.

1 ton biyodizel ise yaklaşık 1136 litredir.

1 ton ham gliserin 950 litredir.



Ya , yağ asitleri 16:0, 18:1 gibi adlandırılan yağ asitleri ve gliserinden oluşmaktadır.Bir molekül yağ bir çok değişik yağ asitleri ve gliserinden meydana gelmektedir.Biyodizel yapmak yani esterifikasyon ;



Gliserini yağ asitlerinden ayırma işlemine denir. Yağ 55 dereceye ısıtılarak , metil alkol ile gliserinin yer değiştirmesi sağlanır. Buradan gliserin ve su açığa çıkar. Bu işlem yapılırken katalizör olarak Kostik olarak NaOH, sodyum metelat ve KOH kullanılmaktadır.

Gliserin ağır bir madde olarak dibe çöker ve ayrılır. Daha sonra Katalizör yıkanma sureti ile geri alınır. Ürün kurutularak filtre edilir. Test edilerek mamul hale getirilmiş olur. Bu yeni ürüne eğer metil alkol ile yapılmışsa metil ester, etil alkol ile yapılmış ise etil ester adı verilir.

Yağın içerisinde bulunan gliserin miktarı yaklaşık %11 dir.



1 ton yağdan %98 verimlilikte 980 kg biyodizel elde edilebilir. Buda 1125 litre kadardır.

1 ton yerli yağ 1071 YTL olduğuna göre

1 ton üretim için gerekli metil alkol 160 litredir (700 USD) *160 = 160 litre



1000 litre yerli biyodizelin yağ maliyeti 1071/1125= 952 YTL

1 ton için biyodizel maliyeti 0,160* 700=112 USD 112*1,48=166 YTL

1 ton biyodizel için kostik 3 kg 3*1 = 3 YTL



Toplam hammadde gideri = 1121 YTL

İşletme gideri % 10 olarak hesaplanacaktır. 112 YTL Toplam maliyet 1233 YTL

Kar % 10 123 YTL

Ara toplam 1356 YTL

KDV %18 244 YTL

Satış fiyatı 1600 YTL

SONUÇ OLARAK YERLİ biyodizelin Toptan satış Fiyatı 1,6 YTL olarak oluşmaktadır.



Bu maliyetler basit olarak hesaplanmıştır. Gliserin ısıl işlem amortisman gibi giderler daha detaylı olarak hesaplanarak tam maliyet hesaplanmalıdır. 45 YKR den yerli kanola tohumu bulmakta zordur. 50-55 YKR Olarak yeniden hesaplanmalıdır. İthal kanola yağında biyodizel yapıldığında Ocak 2007 litre maliyeti 1,489 +KDV dir.



İthal malın satış fiyatı

Maliyet 1,489 YTL

KDV 268 YTL

Toplam 1,757 YTL

ÖTV 0,65 YTL

İthal Hammaddeden biyodizelin satış fiyatı 2,407 YTL /litre olur.





Bu fiyat ise ocak 2007 de oluşan 2.1 YTL/ Olan motorin ile rekabetçi olamaz.Yerli üretim biyodizelin Lisanslı an dağcıya verilmek şartı ile 1,6 YTL dır.Bu rekabetçi olabilecek bir fiyattır.



Yukarıdaki hesaplardan anlaşılacağı üzere yerli KANOLA BİTKİSİ tarımı ÇOK ÖNEM Kazanmıştır
 
  • Beğen
Tepkiler: aydinnz
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

AŞAĞIDAKİ METİNLERİN SİZCE HANGİSİ DOĞRU......GELDE KAFAYI ÇİZME...


KANOLA YAĞI VE KANSER RİSKİ….

Kanola Yağı, Kolza bitki tohumlarının genetik yolla ıslah edilmesi ile elde edilmiş tohumlardan üretilen bir yağ çeşididir. Kozla ise gıda yağ bitkilerinin içinde en fazla zehirli olanıdır. Öldürücü zehirli olduğu için Böcekler onu yemezler..

Kanada tarafından geliştirilip dünyaya tanıtıldığından dolayı 'Canadian oil, low acid' kelimelerinin başlangıç harflerinin birleştirilmesinden oluşturulan canola(kanola) ismi ile yayılmıştır.

Kolza yağı uzun yıllar makinalarda ve bilhassa buharlı makinalarda yağlama maddesi olarak kullanılmıştır. İkinci Cihan harbinden sonra yenebilir yağ yapımına yönelinmiş 1950 li yıllarda marketlerde satılmaya başlanmışdı.

Ancak hayvanlar üzerinde yapılan deneyler insan sağlığında kalp hasarlarına sebep olduğunu ortaya koydu. Bunun üzerine bazı ülkelerin araştırmacıları bu yağın kullanılmasının tehlikeli olduğunu bildirdiler.

Yıllar gittikçe kötüye gidiyordu. Kozla (kanola)yağı, insanda ve hayvanda amfizem solunum sıkıntıları, kansızlık, kabızlık, aşırı duyarlılık ve körlük sebebi olabiliyor. Yasak edildiği tarihte İngiltere ve Avrupada 1986-1991 arasında sığır, koyun vs gibi büyükbaş hayvanların yemlerinde kozla yağı kullanılmakta idi. O dönemde hızla DELİ DANA hastalığı başgöstermişti.

Kanola yağının etkileri konusunda fareler üzerinde yapılan çalışmalar pekçok problemleri göstermiştir. Farelerde kalp, böbrek, böbrek üstü ve trioid bezlerinin yağlı dejenerasyonu gelişme göstermiştir. Diyetlerinden kanola yağı çıkarıldığı zaman birikimler eriyor,fakat organlardaki hasarlı dokular geride kalıyor. Kanola yağı bağışıklık sistemini de zayıflatıyor.

Bu yağda yoğun bir şekilde bulunan erusik asitin akciğer kanseri ile bağlantıları üzerinde durulmaktadır. Sinir ve kan dolaşım sistemlerinde de zararlı etkileri olduğu bildirilmektedir. Zararlı etkilerinin kanola yağının doğrudan bir trans yağ asidi oluşu ile ilişkilendirilmektedir. Bu yağlar kullanılarak üretilen margarinlerin daha da büyük bir risk taşıyacağı ifade edilmektedir.

Diğer yandan, Kanola tohumlarının genetik yapısı üzerinde oynanarak daha düşük erosik asit oranlı yağ elde edilmeye çalışılmakta olduğu bildirilmektedir.

Problem, çok ucuz olduğu için, haberimiz olmadan ekmekte, margarinde ve her çeşit işlenmiş gıdada kanola yağının kullanılmış olabileceğidir. Burada tüketici olarak bizim uyanık, bilgili ve sorgulayıcı olmamız önemlidir. Böylece gıdalarımızın içerisine katılabilecek bu gibi zararlı katkıların bilgisini önceden temin etmiş oluruz. Sağlıklı olmadığı için, Yemek yağı ve salata yağı olarak kanola yağı kullanmaktan kaçınmalıyız.

Bugün için bu yağdan ve türevlerinden uzak durmanın daha uygun olacağını düşünüyoruz.

Kaynak:
http://en.wikipedia.org/wiki/Canola
http://www.shirleys-wellness-cafe.com/canola.htm
http://www.aspartame.ca/page_oho3.htm
http://www.findhealer.com/glossary/C.php3




kanola yağının faydaları

--------------------------------------------------------------------------------

Bağışıklık sistemi için kanola yağı

Zeytinyağının pabucu artık damda! Salatalarda ve kızartmalarda zeytinyağının yerine kullanılan kanola yağı, bağışıklık sistemini koruyor. Kemiklere iyi gelen bu yağ; sinir sistemini de güçlendiriyor.

Zeytinyağına yeni bir rakip geldi. Amerika ve Avrupa'da son yıllarda çok moda olan kanola yağı, Türkiye'de de yeni yeni diyetisyenlerin tavsiyeleri arasına girmeye başladı. Kanola yağının görünümü; ayçiçek yağıyla aynı. Adını yeşil bir bitki olan ve evde bile kolaylıkla yetiştirilebilen kanoladan alıyor. A, D, E ve K vitaminlerini içeren bu yağ; bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Ayrıca raşitizm adlı kemik hastalığına ve osteoporoza da iyi geliyor. Türk Kalp Vakfı Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Sumru Özbay, kanola yağı hakkında bilgi verdi:

KEMİKLERE İYİ GELİYOR
* Kanola yağı, nasıl bir yağ?
Yağlar; yiyeceklerin hazırlanmasında ve tüketilmesinde kullanılan saf birer enerji kaynağıdır. Bitkisel sıvı yağların özellikle hipertansiyon, kolesterol ve koroner kalp hastalıklarından korunmak için kullanılması gerekir. Bunlar; lipit düzeyini de ayarlar. Dünyada bitkisel yağ üretiminde, soya fasulyesinden sonra ikinci sırada kanola yağı geliyor. Bu yağ; A, D, E ve K vitaminlerinin yanında, Omega 3 ve Omega 6 da içeriyor. Hem zeytinyağı özelliği taşıdığı, hem de diğer bitkisel sıvıyağların özelliğini gösterdiği için tüm dünyada çok tercih ediliyor.

* Bu yağın içinde gerçekten vitamin var mı?
Sıvıyağlarla beslenmenin önemi; son 30 yıla damgasını vurdu. Çünkü vitaminler yiyeceklerle vücuda alındığında, bunların bağırsaktan çözünüp kana geçmesi için yağa ihtiyaç vardır. İnsan vücudunda yağda eriyen vitaminler ayrı bir grup oluşturur. Bunlar A, D, E ve K vitaminleridir. A vitamini, bir antioksidandır. D vitamini ise, kalsiyumun kemiklere taşınmasını sağlar. Tüm bu vitaminleri içeren kanola yağı, raşitizm ve osteoropoz gibi hastalıkları önlemektedir. Ayrıca bu yağ; birçok cilt hastalığına da çok iyi gelir.

ANTİOKSİDAN ÖZELLİĞİ VAR
* Zeytinyağı kızartmalarda kullanılmaz ama kanola yağı kullanılabiliyor. Kanola yağı ile zeytinyağının farkı var mı?
Aslında, zeytinyağı için söylenebilecek her şey kanola yağı için de söylenebilir. Kanola yağı, zeytinyağına eşdeğer özelliklere sahiptir. Ancak zeytinyağı yarı doymuş yağlar grubuna girmektedir. Her iki yağın da dumanlanma noktası bir hayli yüksektir. İkisi de aşırı ısıda duman yapmaz ve kimyasal maddeleri açığa çıkarmaz. Kanola yağı, antioksidan özelliğe sahiptir. İnsan *****izmasını olumlu etkiler. Büyüme ve gelişmeye yardımcı olur. Ayrıca bağışıklık sistemini de güçlendirir.


Salatalarda kullanılıyor sinirleri güçlendiriyor

DİDEM SEYMEN - SAĞLIK SERVİSİ

Kanola yağı, bir süredir zeytinyağının yerine yemeklerde, salatalarda ve kızartmalarda kullanılıyor. Kanola yağı kullananlarda iletiyi kuvvetli alma özelliği yani hissetme gücü daha fazladır. Nöronlar; sinir hücreleri ve yağ hücrelerinden oluşmaktadır. Onların iyi işlemesi için mutlaka dengeli ve sağlıklı beslenmek gerekmektedir. Hücre yenilenmesini sağlayan ise; proteindir. Hücre içindeki nöronların gelişmesi de yağlara bağlıdır. Bu noktada, yeşil bitkiler son derece önemli bir rol oynar. Kanola adlı bitkinin içeriğinde, yeterli oranda kerofil bulunmaktadır. Bu da; özellikle bağışıklık sisteminin dış etkilerden korunmasını sağlar. Zeytinyağı gibi kanola yağının da dumanlanma noktası yüksektir. Kokusu yoktur ve akışkanlığı normaldir. Zeytinyağının kokusunu ağır bulan kişiler, onun yerine kanola yağını tercih edebilirler.



* Kanola yağını kimlere önerirsiniz?
Şekeri olanlara, by-pass olmuş hastalara, anjiyolu hastalara ve yaşı 45'in üzerinde olanlara öneriyoruz. Bu kişilerin üzerinde bir inceleme yaptık. Önce kan tahlillerini yaptırdık, ardından da onlara kanola yağı verdik. Tekrar kan tahlillerine baktırdık. Kolesterol değerleri iyileşmişti. Bu hastaları, 1,5 yıl boyunca takip ediyoruz. Ben de kanola yağı kullandım. Kendim kullanmadığım bir şeyi zaten hastalarıma tavsiye etmem. Aynı tahlilleri kendi üzerimde de yapıp, sonuçlara bakıyorum.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

arkadaşlar bu biodizel muhtelif olarak kamyon kamyonet otobus iş makinası traktör hepsinde gördüm kullanıldıgını traktörler gücten kesildi otobuslere binilmez oldu kokudan kızartma yagı kokuyor şimidi alanların hepsi pişman işinemi bakacan traktörünemi kafa agrıtmakta bir numara şimdiki yeni nesil herşeye eurodizel kullanacakmşız mazotuda 2 ye böldüler sanırsam biodizel dünyada fazla yaygınlaşmadı cok nadir yerlererde kullanılıyor
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

masseysuper90 link=topic=31594.msg270089#msg270089 date=1271876251' Alıntı:
Hepside KAPİTALİSTLERİN çıkarması ARZ TALEP Üretim Tüketim Reklam Kandırmaca vs.... vs... hiç birine inanma

haklısın...galiba birilerinin hiçbiryere pazarlayamadığı birkaç gemi kanola yağı var.bize afiyetle yedirecekler.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

masseysuper90 link=topic=31594.msg270089#msg270089 date=1271876251' Alıntı:
Hepside KAPİTALİSTLERİN çıkarması ARZ TALEP Üretim Tüketim Reklam Kandırmaca vs.... vs... hiç birine inanma

haklısın hazır pazar var burada nede olsa

yağın çoğunun zararlı olduğu zaten biliniyor söyleniyor ama takan kim:
alın buda margarin için bir yazı
hani sabah kahvaltımızdan eksik etmediğimiz
ekmek üstü, tereyağ tadında, reçel tadında ve hatta ballı olanı bile var

ama!

Alkolden ve sigaradan daha zararlı olarak görülen margarin; vücudumuzdaki toplam uzunluğu 100 km. olan IDY (İnsan Damar Yolları ) ' nın katili olarak nitelendiriliyor. Uzmanlar margarin hakkında ilginç açıklamalarda bulundu. İşte margarinin ürkütücü zararları:


Margarin ve Tereyağı arasındaki farklar
-Her ikisi de hemen hemen aynı kaloriye sahip. Ancak tereyağı çok az daha fazla doymuş yağ içeriyor: Margarindeki 8 grama karşılık tereyağında 5 gram doymuş yağ var.
Harvard Tıp Fakültesi ' nin çalışmasına göre tereyağı ile karşılaştırılınca margarin yemek kadınlarda kalp hastalığına yakalanma olasılığını yüzde 53 artırıyor.

- Tereyağı yemek ise yiyeceklerdeki diğer besin öğelerinin emilimini artırıyor. Tereyağının besinsel değeri yüksek olmasına rağmen margarinin çok düşük. Çünkü katkı maddeleri içeriyor.

- Tereyağı margarinden çok daha lezzetli ve diğer yiyeceklerdeki tatları zenginleştiriyor. Tereyağı yüzyıllardır bilindiği halde margarin 100 yıldan daha az bir süredir üretilmekte.
Margarin nedir?
-Yağ asitleri çok yüksek olan margarin ' ' kokusuzlaştırılmış ve arıtılmış sıvı pamuk çekirdeği yağı'nın hidrojene edilmesiyle (moleküler yapısına hidrojen eklemek) yapılmakta. Koroner kalp hastalığı riskini 3 kat daha arttırdığı iddia ediliyor.

Ayrıca margarin,
-Toplam kolesterolü ve LDL ' yi yükseltiyor. (Kötü kolesterol)
- HDL ' yi düşürüyor. (iyi kolesterol)
-Kanser riskini beş katına çıkarıyor.
-Anne sütünün kalitesini düşürüyor
- Bağışıklık sistemini zayıflatıyor
- Insülin tepkisini düşürüyor.

Ve en kötüsü de
-Margarinin plastikten yalnızca 1 molekül farklı olduğu söyleniyor..

Uzmanlar bu deneyi öneriyor:
-Kendiniz de deneyebilirsiniz: Bir paket margarin gölge bir yerde açıkta bekletildiğinde, iki gün içinde şunlar gözlemleniyor: Üzerinde bir tane bile sinek olmayacak. Çürümeyecek ve kötü kokmayacak.

Uzmanlar bu sonuçları margarinin hiçbir besin değeri olmamasına bağlıyor ve üzerinde hiçbir şeyin gelişmeyeceğinin altını çiziyor. Hatta mikro organizmaların bile yerleşmeyeceğini söylüyor.. Çünkü, margarinin nerdeyse plastik olduğu üzerinde duruyorlar.. Evdeki plastik kablonuzu eritip de tostunuza sürer misiniz? Cevabınız 'hayır' ise margarin yemeyin


alıntıdır
 

Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

genetiği oynanmış başlıca organizmalar basında okuduğum kadarıyla.1.si soyaymış...(yağı piyasada satılıyor.)ezmesi bağzı işlenmiş şarküteri ürünlernde dolgu maddesi olarak kullanılıyor.hayvanlara yedirdiğimiz yemlerede katılıyor.sütünden ve etinden faydalanıyoruz.çocuğunuz yada kardeşiniz okulda tost yiyor.içinde olmadığı ne malum.2.si mısır mış ;yağı meşhur ayrıca slaj yapıp hayvanlara yediriyoruz.yine hayvanların etinden ve sütünden faydalanıyoruz.benim işletmemde yeni düvelerden her üç düveden biri kısırlıktan kesime gidiyor.en son geçen kurbanda kurbanlık olarak sattım.(eskiden kara sığırlarımız vardı.kuru saman yonca ve arpa ile beslerdik.hastalık nedir veteriner nedir.bilmezdik.hepsi çatır çatır doğurur.merada kendiliğinden doğururdu.şimdi ip bağlayıp 5-6 kişi asılıyoruz.bu köyde en az veteriner ödeyen olan 1500 tl.en fazla olan 20 000 tl ödüyor yıllık.)
3. kanola imiş.yağı malum.

bu dünyanın bir düzeni var.milyonlarca yıldır canlılar evrim geçirip bu güne gelmiş.sen teknoloji ile bir canlının dna sını oynayarak bambaşka ve bu dünyada olmayan bir organizma üretiyorsun.bu besin zinciri ile diğer canlıların organizmasına girip hepsini etkiliyor.bizde yiyoruz yada içiyoruz.vücudumuzun yapısında kullanılıyor.bunun sonuçlarını ne insanlık kestirebiliyor.ne de bilim dünyası.insanlık aç kalacakmış ta onun için yapıyorlarmış.???????
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

amerika DDT yi 'bakın insanlara hiç zararı olmayan tarımsal ilaç ürettik diyerek HALKININ üzerine itfaiyelerden DDT sıkarak reklam yaptı yıllarca firma malı götürdü halk zehirlendiği ile kaldı. Bizi yıllarca kendi kültürümüzden 10 000 yıllık doğu kültüründen uzaklaştırıp batının her yaptığını modernlik ve doğruluk diye bize yutturan (çıplak ve yavşak ) medya ne yazık ki bizden önce PROFLAR ımıza yutturdu.Onlar da aman ha tereyağ yeme aman ha hayvansal gıdalardan uzak durun vs söylemlerle bütün halkı gastrit, ülser hastası yaptılar.

devamı var geleneksel yağlarımız (aspir,bezir,susam,zeytin vb)dışında ufak bir araştırma yapın -ayçiçeğinin 1 gramı tere yağının 1 gramından daha yüksek kaloriye sahip ** metabolize olması karaciğer için işkence kaldı ki G D O lu kanola soya ne idüğü belirsiz margarin denen kazıklamaca ürün neler yapıyordur..

TAVSİYE memleketimiz fındıkta tek fındık yağı bu ara çok ucuz ne işimiz var kanada kandırmaca yağı ile
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

aynı oyunlar pancar şekeri ile tatalandırıcılar arasında da oluyormuş.konunun uzmanı değilim.ancak bağzı şeyler paylaşacam.

biz ülke olarak neden pancar şekerinden nefret ediyoruz.yoksa birileri bizi hasta etmeye mi çalışıyor.

Meyvelerin içinde doğal olarak bulunan ve meyve şekeri olarak bilinen fruktoz, son 30 yılda gıda sanayiinin en çok kullandığı tatlandırıcı haline geldi. Doğal yiyeceklerle alımı yararlı olan bu şeker türünün gıda sanayiindeki kullanımı arttıkça, doğal olmayan yollardan fazla tüketiminin zararları tıp dünyasının dikkatini çekmiştir.

Mısırdan elde edilen fruktozdan zengin mısır şurubu (high fructose corn syrup), başta alkolsüz içecekler (meyve suları, asitli içecekler, sodalar vb.) olmak üzere bütün hazır gıdalarda (kek, bisküvi, çikolata, şekerleme, tüm jöle ve benzeri ürünler, hazır ekmekler vb.) yaygın olarak kullanılmaktadır. Ucuz olmasının yanında, karaciğerde diğer şekerlerden farklı işlenmesi gıda üreticilerine ek bazı yararlar getirmektedir. Tüm bu yararlar tüketiciye ise zarar olarak yansımaktadır.

Fruktoz, diğer şekerler gibi doyma hissi oluşturmaz ve fruktozdan zengin tatlı yiyecekler daha çok tüketilebilir. Yemeklerden sonra ortaya çıkan ve doyma hissi sağlayan en önemli iki unsur, kan glukoz ve kan insulin düzeylerinin yükselmesidir. Vücut hücrelerinin temel enerji kaynağı olan kan şekeri (glikoz) düzeylerinin yemeklerden sonra yükselmesi, ardından kan insülin düzeylerinin yükselmesine neden olur ve kan şekeri hücrelerin içine girer. Bu mekanizma insanda doyma hissine neden olur ve daha fazla yemek yenmesini engeller. Fruktoz, doyma hissine katkı sağlamamasına rağmen kan şekeri glukoz ile aynı enerji (kalori) yüküne sahiptir. Bu nedenle gıdalarla tüketilen glukoz miktarı azaldıkça ve bununla birlikte fruktoz miktarı arttıkça, bireyde daha geç doyma hissi oluşur ve daha çok yer. Fast-food olarak ifade edilen tüketim kültürünün en önemli unsurlarından bir tanesi budur. Bu nedenle farketmeden tükettiğimiz yüksek fruktoz, şişmanlık ve şişmanlıkla ilgili hastalıkların ortaya çıkmasında yeni bir sağlık tehdidi olarak kabul edilmektedir.

Tüketicilerin, masum gibi gözüken bu yeni ancak gizli tehdidin farkında olmaları ve özellikle çocukları bu tür ürünlerden uzak tutmaları, şeker, kalp ve damar, şişmanlık ve yüksek tansiyon gibi uzun süreli ve tedavisi zor hastalıkların önlenmesinde alabilecekleri önemli bir tedbir olarak görülmektedir. Bazı ülkeler, bu tür ürünlerin okul kantinlerinde satılmasına önemli kısıtlamalar getirmiştir. Ülkemizde bu tür bir yasal düzenleme henüz olmamakla beraber, Sağlık Bakanlığı konu üzerinde halen çalışmalarını sürdürmektedir.

Kaynak : hekimce.com

karaciğer yağlanması.her üç kişiden birinde var tabi bende de

Linköping Üniversitesi Hastanesi Karaciğer Hastalıkları Uzmanı Stergios Kechagias, içeceklerde bulunan früktozun karaciğer yağlanmasına neden olduğunu ve bunun da siroz ve kansere yol açtığını söyledi.

Kechagias, gazlı ve şekerli içeceklerin yanı sıra meyve şekerleri ile tatlandırılmış meyve suları ve enerji içeceklerinin de siroz hastalığı riskini yüzde 10 oranında artırdığını açıkladı.

KİMYASAL TATLANDIRICILARA DİKKAT
İçeceklerde şeker yerine kullanılan mısır şurubu, früktoz ve kimyasal tatlandırıcıların karaciğere alkolün verdiği kadar zarar verdiği belirtildi. Gazlı içeceklerin obezite, diyabet, diş çürümesi, kemik sorunları, beslenme bozuklukları, kalp hastalığı, gıda bağımlılığı ve nörolojik sorunlar gibi rahatsızlıklara da yol açtığı ifade edildi.

Vücuttaki yüksek asit oranının en çok diş ve kemiklere zarar verdiğini belirten İsveçli uzmanlar, diş problemlerinin dolaşım ve sindirim sistemlerindeki birçok sorunun kaynağı olduğunu kaydetti.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

Konu odağından şaşmış sanırım, kanola yağı ve herhangibir yağı traktöründe kullanan arkadaş varmı aramızda?

İnanın merak ediyorum.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

Kullanan var kardeşim.Ben 2005 yılından bu yana kesintisiz yaz-kış kullanıyorum.Hem de kanola yağı bile değil, kullanılmış bitkisel yağlardan bio-dizel yapıyorum.Birde ham kanola yağı bulup yapsam, kimse inanmaz inandırmak zorunda da değilim ama euro dizel kalitesinde bio-dizel olur kanola yağından. yaptığım yorumları aratırsan bulursun.Özellikle ' pahalı mazot konusunda yapılabilecekler' konu başlığı altına bakmanı tavsiye ederim.
 
  • Beğen
Tepkiler: aydinnz
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

omaraga42 link=topic=31594.msg638058#msg638058 date=1349941284' Alıntı:
Kullanan var kardeşim.Ben 2005 yılından bu yana kesintisiz yaz-kış kullanıyorum.Hem de kanola yağı bile değil, kullanılmış bitkisel yağlardan bio-dizel yapıyorum.Birde ham kanola yağı bulup yapsam, kimse inanmaz inandırmak zorunda da değilim ama euro dizel kalitesinde bio-dizel olur kanola yağından. yaptığım yorumları aratırsan bulursun.Özellikle ' pahalı mazot konusunda yapılabilecekler' konu başlığı altına bakmanı tavsiye ederim.

Sakıncası yoksa iletişim bilgilerinizi özelden gönderebilirmisiniz. Teşekkür ederim.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

köylü link=topic=31594.msg638060#msg638060 date=1349941310' Alıntı:
3500 tl pompaya bir sisitem takıyorsunuz. tüm yagları bitkiselleri kullnıyorsunuz.kendi işini görecek bir sistem 11000 tl

3500 tl olan sistem 11000 tl olanı anlayamadım. Konu ile ilgili detay var ise paylaşırsanız sevinirim.
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

Kardeşim sakıncası yok.Ben bu konuda bilgi almak isteyen herkese bilgi vereceğimi daha önce de söyledim. 537 244 75 22 telefon numaram gün içinde arayabilirsiniz.Bu forumda özelden ulaşabilirsiniz.Alanen konu altında sorabilirsiniz.Her türlü yardımcı olmaya hazırım.

köylü link=topic=31594.msg638060#msg638060 date=1349941310' Alıntı:
3500 tl pompaya bir sisitem takıyorsunuz. tüm yagları bitkiselleri kullnıyorsunuz.kendi işini görecek bir sistem 11000 tl

Kardeşim üniversal 683 dt traktör hema yıldız pompa, 86 model pejo minibüs pompası nedir bilmiyorum 2004 model bmc pro 827 kamyon hiçbir değişiklik yapmadan yakıyor şu anda.Direkt olarak bitkisel yağlar yakılmaz yakılamaz zaten.Öncelikle bu yağların işlenip bio-dizel haline getirilmesi lazım.Makinayı bitkisel yağı kimyasalı ve suyu bulduktan sonra gerisi çok kolay.
 

Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

omaraga42 link=topic=31594.msg638066#msg638066 date=1349941868' Alıntı:
Kardeşim sakıncası yok.Ben bu konuda bilgi almak isteyen herkese bilgi vereceğimi daha önce de söyledim. 537 244 75 22 telefon numaram gün içinde arayabilirsiniz.Bu forumda özelden ulaşabilirsiniz.Alanen konu altında sorabilirsiniz.Her türlü yardımcı olmaya hazırım.

Kardeşim üniversal 683 dt traktör hema yıldız pompa, 86 model pejo minibüs pompası nedir bilmiyorum 2004 model bmc pro 827 kamyon hiçbir değişiklik yapmadan yakıyor şu anda.Direkt olarak bitkisel yağlar yakılmaz yakılamaz zaten.Öncelikle bu yağların işlenip bio-dizel haline getirilmesi lazım.Makinayı bitkisel yağı kimyasalı ve suyu bulduktan sonra gerisi çok kolay.

Biyodizel için alkol şart, oranı tutturamazsan yaptığın sudaki gliserin ve suyu uzaklaştıramazsan pompa ve enjektörü eline alırsın. Yaptığın masraf örtüşmez, bu nedenle şuan için biyodizele sıcak bakmıyorum. Direkt yağ kullanımını bu nedenle soruyorum. Özellikle ülkemizde kanola, aspir, pamuk yağı gibi yemekte kullanılmayan yağları bu işte direkt kullanabilirmiyiz?
 
Ynt: Traktörde kanola yağını yakıt olarak kullanan var mı?

partpol link=topic=31594.msg638070#msg638070 date=1349942155' Alıntı:
Biyodizel için alkol şart, oranı tutturamazsan yaptığın sudaki gliserin ve suyu uzaklaştıramazsan pompa ve enjektörü eline alırsın. Yaptığın masraf örtüşmez, bu nedenle şuan için biyodizele sıcak bakmıyorum. Direkt yağ kullanımını bu nedenle soruyorum. Özellikle ülkemizde kanola, aspir, pamuk yağı gibi yemekte kullanılmayan yağları bu işte direkt kullanabilirmiyiz?

Direkt yağı nasıl kullanacaksın??? yağdaki gliserin, azda olsa su nereye gidecek?
Bio dizel üretim aşamalarını biraz araştırmanı tavsiye ederim.Bilmediğimiz konularda yanıltıcı yorumlar yapmamak için.Alkol konusunda sadece alkol değil.metil alkol,kostik ve NaOH belirli oranlarda kullanılarak tepkimeye sokulur ve tepkime sonunda oluşan ürün kullanılır.65 derecede tercihen 2-3 saat tutularak kurutma yöntemi vardır.Alkolun suyun ve yağın buharlaşma noktalarına bakıp tekrardan düşünmek gerekir.Bu aşamadan sonra içinde alkol veya sudan eser kalır mı ???
 

Benzer Konular