Et fiyatlarının gör dediği gerçek


Et fiyatlarının gör dediği gerçek

Mehmet Uğur CİVELEK / ARKA PLAN


Başbakanı ' mızın artan et fiyatlarının ucuzlatılması için talimat vermesinin ardından ilk hamle gelmiş. Et ve Balık Kurumu ' na canlı hayvan ve et ithalatı yapma yetkisi verilmiş. Aracıları mutlu edip tüketiciyi kısmen umutlandıran bu durum üreticileri üzüp öfkelendirmiş... Tarım Bakanı, piyasada birilerinin spekülasyon yaptığını ve alınan kararla onların zararlı etkilerinin bertaraf edileceğini söylemiş. Bu görüntüye bakıp teşhisin doğru olduğunu ve gerekenin yapıldığını söylemek pek anlamlı değil. Üreticiyi dinlemeden ve sorunu bütün boyutu ile ortaya çıkarıp bütünclü bir çözümü uygulamaya koymadan insanlar aldatılabilir ve gün kurtarılır, ancak sorunlar ağırlaşmaya devam edebilir.

1980 ' li yılların sonuna doğru et ve süt ürünlerinde benzer bir durum ortaya çıkmış, yine benzer bir uygulama ile sorunun büyümesine izin verilmiş, fakat yaklaşan seçimler öncesinde gün kurtarılmıştı. Şahsen, yirmi yılı aşkın bir süredir ülkemizde uygulanan politikaların üreten kesimler üzerinde yıkıcı etki yaptığını düşünüyorum. 4 Şubat 1988 yılından bugüne döviz kuru enflasyon çıpası olarak kullanılıyor, piyasa fiyatı baskı altına alınır iken üretenlerin maliyetleri ve içine düşürülecekleri açmaz dikkate alınmıyor. Sonuçta sosyal dengeler çatırdıyor, yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edilen nüfusun payı hızla büyüyor; ülkemizdeki katma değer yaratımında hayati öneme sahip tarım ve sanayi alanındaki üreticileri tasfiye ediyoruz!..

Et ve canlı hayvan fiyatlarındaki yüksek oranlı artış gerçeği görmek isteyenler açısından çok ciddi bir çağlıktır, uyarıdır. İthalat yolu ile fiyat artışını terse çevirmeye çalışmak ise bu gerçeği görmezden gelmek, bağıranları susturmaya çalışmak veya cezalandırmaktır. Alınan karar 'üzüm yemek' değil, 'bağcı dövmek' anlamındadır. Türk Lirası değerli kaldığı sürece ülkemizdeki canlı hayvan nüfusu ve kırmızı et üretimi azalacak, fiyatların yükselmesini önlemek adına ithalata olan bağımlılık artacaktır.

Halen kırmızı etin toptan fiyatı 15-16 lira imiş ve yeni uygulama ile 10 liraya düşebilirmiş. Üreticilerin maliyeti ise 14.5 lirayı buluyormuş. Bu aşamada sormak gerekiyor, birim maliyeti aşağı çekmek için de Başbakan talimat verecek mi? Eğer verir ise yetkililerin bunun nasıl başarılacağı konusunda
çok terlemesi gerekecek, zira ya aradaki fark sübvanse edilecek ve bu durum bütçeyi olumsuz etkileyecek, ya da tüm politikalar değişmek zorunda kalacak ve üretenler üzerindeki büyüyen olumsuz basınç azaltılarak diğer kesimlere kaydırılacak.

Ülkemiz tarımında maliyetler artıyor, fakat ürünlerin piyasa fiyatı ithalat kanalı ile baskılanıyor; tarımsal faaliyet kârlı bir faaliyet alanı olmaktan çıkarılmış gibi görünüyor ve asıl önemlisi sanki böyle kalması isteniyor; büyüyen borçlar nedeniyle çaresiz ve geleceği ipotekli olduğu için arazisini satılık! Aklın almadığı tarımsal nüfusun yüzde 30 ' u aştığı bir ülkede bu durumun nasıl olup da öncelikli bir sorun haline gelmediği!..

Türkiye İstatistik Kurumu ' nun işsizlik rakamlarına bakar isek durum bizim gördüğümüzün tam aksi yönünde. Son bir yılda tarımsal istihdam da 697 bin kişiik ir artış olmuş! İşler yolunda gitmese böyle olabilir mi? Belli ki yaşananlardan ders almamakta ısrarlıyız, istatistikleri gerçekleri görmek doğru teşhis ve tedavi amacıyla kullanmak yerine, mevcut politikaları aklamak ve Türkiye ' yi pazarlamak için kullanmaya devam ediyoruz... Bağcı dövmeyi mikro reform masalına dönüştürerek günü kurtarıyoruz...

Sonuç değişmiyor, et fiyatları ithalat yolu ile gerileyerek ve üreticiler bitecek; sorunlar biçim değiştirerek büyüyecek... Üreten kesimler ile finansal sermaye arasındaki çıkar çatışmasında yeni bir tercih gündeme gelmeyecek ve çatışma uzlaşıya dönüşemeyecek.
 
Ynt: Et fiyatlarının gör dediği gerçek

Valla fazla söze gerek yok.. İşletmemiz yükselen canlı hayvan fiyatları bi değer kazanır gibi oldu, şimdi de değer kaybediyor.. Bizim cebimize fazladan beş kuruş girmedi..Ne yükseldi diye ' kül kömür ' satabildik nede düştü diye satacağız.. Hayvancılık bizim yaşam tarzımız olmuş, daha öte de bişey yok..2 gün öncesine kadar 100 bin Tl ödenmiş sermayesi olan bir aile işletmesi idi, bu gün itibari ile belkide bu rakam 50 bin TL ye düştü.. Değişen bişey de yok zaten, hayvanlarımıza aynı özen ve sevgi ile bakmak zorundayız.. Haa; ne oldu bu işten yılıpta bi kaç gün öncesine kadar işletmesini kapatan arkadaşlar gerçekten bu işten karlı çıktı, hemde hayatları boyunca belkide ilk defa bu kadar para kazanmış oldular.. Aman kardeşim, devlet ne et i sübvanse etsin nede sütü..3 kurşluk destekleme bizim fiyatlarımızı 5 kuruş geri çekiyor..
 
Ynt: Et fiyatlarının gör dediği gerçek

valla ne diyeyim arkadaslar ben acikcasi suan elimde 90 civarinda danam var 40 milyar zarardayim ne yapacami bilmiyorum o zarari nasil kapatacam kara kara dusunuyorum bole giderse zaten bu son posta olacak artik besicilik filan yapmayacagiz az bir besicinin yuzu guler oldu allah razi olsun hukumet kursamizda birakdi..
 
Ynt: Et fiyatlarının gör dediği gerçek

Güneşin balçıkla sıvanması bu olsa gerek.Unutmayalımki ' ' Güneş balçıkla sıvanmaz ' ' .Sistemdeki sorunlar belki tüketici açısından kısa bi süreliğini giderilebilir.Peki ya üretici ne olucak? Bu ülkenin et pazarını oluşturan üreticiyi korumak yerine ithalat yapmak:S bu sorunu çözmede en kolay yoldur.Bu ve bunun gibi çözümler hiçbir zaman sonuç getirmeyecektir, bu ülkedeki tarımsal sorunlar gerçeğini örtmeyecektir.
 
Ynt: Et fiyatlarının gör dediği gerçek

üreticiyi fırsatçılık la suçluyorlar.köyümde iki yıldır süt para etmediği için canını dişine takıp borçlarla güreşen.damızlık hayvanını satmayan üreticler var.şunun şurası 4 aydır hayvanı para etti onu bile çok gördüler.bu hayvanlar borsa kağıdı değil ki pahalanınca satıp ucuzlayınca geri alacak.her birinde yılların emeği var.

mazotu 3 liraya yemi 30 liraya gübreyi 50 liraya kullanmışın.hayvan beslemişsin.etin kilosunu 14,50 ye maal etmişin.senin ürettiğin malın her kademesinden devlet vergisini ziyadesiyle almış.lüks tüketim mallarından aldığı gibi.bir kilo etin maliyeti 15 lira ise bunun 5 lirası vergi olarak devlete gidiyor.doğrudan yada dolaylı.
limdi devlet avrupalı çiftçinin etini alacak.7 liraya.onun girdi maliyetleri bizim kadar pahalı değil.yani sen pahalıya üretip ucuza satacaksın.

geçen yazın buzağılı inek aldığın paraya bugün tokalık dana alıyorsun.bu adamlar bunu bir yıl besleyecek.et oturduğu için maliyetine satan şükür edecek.bir yıl sonra bu ülkede hayvan diye birşey kalmayacak.
 

Benzer Konular