Cumartesi sabahı Türk Hava Yolları’nın İzmir-İstanbul uçağında yolcuların büyük bölümü gıda sektöründendi. İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen “Gıda İşleme Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı(FOTEG) ’na gidiyorlardı. En son teknolojilerin sergilendiği fuara ilgi büyüktü.
Biz de, Et Üreticileri Birliği’nin daveti ile fuar kapsamında düzenlenen yeni gıda mevzuatının kırmızı et sektörüne etkilerinin tartışıldığı panele katıldık. Et üreticileri, Dahilde İşleme Rejimi(DİR) kapsamında et ithalatına karşı olduklarını vurgularken yeni gıda mevzuatının uygulamadaki aksaklıklarını anlattılar.
Et Üreticileri Birliği Başkanı Ahmet Yücesan’ın açılışını yaptığı panele Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı adına katılan İstanbul İl Müdürlüğü Hayvancılık Şube Müdürü Adnan Tepe ile İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan gıda mevzuatı hakkında ayrıntılı bilgi verdi. Bize verilen görev mevzuatın medyaya yansımalarını anlatmaktı.
Bu teknik bilgilerden sonra sektörün içinden gelen Et-Bir Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Albayrak, Bonfilet Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Akkoyun, Etçii Yönetim Kurulu Başkanı M.Emin Arslan, hem mevzuat hem de güncel konularla ilgili görüşlerini paylaştı.
Et üreticilerinin dile getirdiği konular satırbaşları ile şöyle:
1-Et üretiminin temelinde üretici olmasına rağmen sorunlar konuşulurken işin kaynağına inilmiyor. Et fiyatının pahalı olmasından şikayet edilirken üretici maliyetleri yeterince sorgulanmadığı ve gerekli destekler sağlanmadığı için bu sorun çözülemiyor.
2-Besicilikte düşük olan verimlilik, kilo başına destek verilerek artırılabilir. Kısa bir süreliğine verilen hayvan başına 300 liralık destek bile üreticiye nefes aldırdı. Bu tür maliyeti düşürücü destekler devam etmeli.
3-Zamanında gerekli önlemler alınmadığı için canlı hayvan ve et ithalatı zorunlu olarak yapıldı. Bugün bu mecburiyet devam ediyor. İthalat hemen durdurulursa fiyatlar yükselir. Fakat,orta ve uzun vadede ithalatın sona erdirilmesi gerekiyor.
4- Et ithalatında yüzde 75 gümrük vergisi alınıyor. Buna rağmen ithal et daha ucuza geliyorsa bunun nedenleri sorgulanmalı. İthalat yaptığımız ülkeler karkas eti 3.5 Avro’ya satarken para kazanıyorsa bizim üreticimiz 14 liraya sattığında neden kazanamıyor?
5-Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ithalata kesinlikle izin verilmemeli. Bu kapsamda ithal edilen et ihraç edilmeyecek iç piyasada tüketilecek. Bunun denetimi çok zor. İki yıl önce ithalata muhtaçtık, ama bugün DİR kapsamında ithalata muhtaç değiliz.
6-Yeni gıda mevzuatı, dersini çalışan öğrencileri sınıfta bırakacak nitelikte. Mezbahalar ıslah edilmez ve gerekli denetimler yapılmazsa yasa, yönetmelik değiştirmenin hiçbir anlamı olmaz. Kayıtlı üreticiler yasaya uygun üretim yaparken merdiven altı üretim yapanlar yine korunmuş olacak. Bu yönetmelikler 3-5 sanayici uygulasın diye çıkarılmadı. Üretici, tüccar, tüketici herkes bu mevzuata sahip çıkmalı.
Özetle, kırmızı et sektörü, yeni gıda mevzuatının karmaşık olmasından şikayetçi. Bu mevzuatın sadece kayıtlı işletmelerde değil, üretim yapan herkese uygulanması isteniyor. Dahilde İşleme Rejimi kapsamında et ithalatı ise kesinlikle istenmiyor.
Biz de, Et Üreticileri Birliği’nin daveti ile fuar kapsamında düzenlenen yeni gıda mevzuatının kırmızı et sektörüne etkilerinin tartışıldığı panele katıldık. Et üreticileri, Dahilde İşleme Rejimi(DİR) kapsamında et ithalatına karşı olduklarını vurgularken yeni gıda mevzuatının uygulamadaki aksaklıklarını anlattılar.
Et Üreticileri Birliği Başkanı Ahmet Yücesan’ın açılışını yaptığı panele Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı adına katılan İstanbul İl Müdürlüğü Hayvancılık Şube Müdürü Adnan Tepe ile İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan gıda mevzuatı hakkında ayrıntılı bilgi verdi. Bize verilen görev mevzuatın medyaya yansımalarını anlatmaktı.
Bu teknik bilgilerden sonra sektörün içinden gelen Et-Bir Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Albayrak, Bonfilet Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Akkoyun, Etçii Yönetim Kurulu Başkanı M.Emin Arslan, hem mevzuat hem de güncel konularla ilgili görüşlerini paylaştı.
Et üreticilerinin dile getirdiği konular satırbaşları ile şöyle:
1-Et üretiminin temelinde üretici olmasına rağmen sorunlar konuşulurken işin kaynağına inilmiyor. Et fiyatının pahalı olmasından şikayet edilirken üretici maliyetleri yeterince sorgulanmadığı ve gerekli destekler sağlanmadığı için bu sorun çözülemiyor.
2-Besicilikte düşük olan verimlilik, kilo başına destek verilerek artırılabilir. Kısa bir süreliğine verilen hayvan başına 300 liralık destek bile üreticiye nefes aldırdı. Bu tür maliyeti düşürücü destekler devam etmeli.
3-Zamanında gerekli önlemler alınmadığı için canlı hayvan ve et ithalatı zorunlu olarak yapıldı. Bugün bu mecburiyet devam ediyor. İthalat hemen durdurulursa fiyatlar yükselir. Fakat,orta ve uzun vadede ithalatın sona erdirilmesi gerekiyor.
4- Et ithalatında yüzde 75 gümrük vergisi alınıyor. Buna rağmen ithal et daha ucuza geliyorsa bunun nedenleri sorgulanmalı. İthalat yaptığımız ülkeler karkas eti 3.5 Avro’ya satarken para kazanıyorsa bizim üreticimiz 14 liraya sattığında neden kazanamıyor?
5-Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ithalata kesinlikle izin verilmemeli. Bu kapsamda ithal edilen et ihraç edilmeyecek iç piyasada tüketilecek. Bunun denetimi çok zor. İki yıl önce ithalata muhtaçtık, ama bugün DİR kapsamında ithalata muhtaç değiliz.
6-Yeni gıda mevzuatı, dersini çalışan öğrencileri sınıfta bırakacak nitelikte. Mezbahalar ıslah edilmez ve gerekli denetimler yapılmazsa yasa, yönetmelik değiştirmenin hiçbir anlamı olmaz. Kayıtlı üreticiler yasaya uygun üretim yaparken merdiven altı üretim yapanlar yine korunmuş olacak. Bu yönetmelikler 3-5 sanayici uygulasın diye çıkarılmadı. Üretici, tüccar, tüketici herkes bu mevzuata sahip çıkmalı.
Özetle, kırmızı et sektörü, yeni gıda mevzuatının karmaşık olmasından şikayetçi. Bu mevzuatın sadece kayıtlı işletmelerde değil, üretim yapan herkese uygulanması isteniyor. Dahilde İşleme Rejimi kapsamında et ithalatı ise kesinlikle istenmiyor.
