'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'


'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'
14 Nisan 2013 Pazar 14:18

ANKARA - Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, 'Biz 1 hafta, 10 gündür GDO ' lu pirinç meselesini tartışıyoruz. Türkiye ' de eğer pirinçte kendi kendimize yetecek üretim olsaydı, bunlara hiç maruz kalmazdık. İthal etmenin nedeni ortadan kalkardı ve böyle bir tehlike söz konusu olmazdı' dedi.

Yetkin, son günlerde yaşanan 'GDO ' lu pirinç tartışmalarına' ilişkin TZD Genel Merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Kamuoyunda 1 hafta-10 gündür tartışılan GDO ' lu pirinçler hakkında birçok belirsizliğin olduğunu dile getiren Yetkin, gerek firmalardan gerekse de ilgili bakanlardan konuya ilişkin farklı açıklamalar yapıldığını ifade etti.

Söz konusu farklı açıklamalar nedeniyle halkın kafasının iyice karıştığını belirten Yetkin, yetkililerden konuya ilişkin kapsamlı bir açıklama beklediklerini söyledi.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) rakamlarına göre, 2012 yılında Türkiye ' deki pirinç üretiminin 528 bin ton, tüketiminin ise 600 bin ton olduğunu bildiren Yetkin, 'Sektör içinden aldığımız bilgilere göre ise 2012 pirinç üretimi 450 bin ton, tüketim ise 700 bin tondur. Piyasadaki 50 ila 100 bin ton arasındaki stok da dikkate alındığı takdirde her halükarda ülkemizde pirinç açığı olduğu ortaya çıkmaktadır' diye konuştu.
İbrahim Yetkin, bu açığın ise çok rahatlıkla kapatılabilineceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

'Pirinç üretim alanlarımızın genişliği düşünüldüğünde, destekleme yoluyla tüketimin tamamen karşılanması çok kolaydır ama maalesef bu şekilde olmamaktadır. Yabancı pirincin ithal edilmesinin önemli bir sebebi ithal pirincin yerli pirince göre daha ucuz olmasıdır. Yani ithal pirinç, fiyat yönünden daha cazip hale gelmektedir. Ancak son olaydan sonra ithal pirinçten kaçış olunca, yerli pirinç toptancıları fiyatlara 7 günde yüzde 30 zam yapmıştır. Bunun sonucunda da vatandaş pirinçten kaçtı ve satışlar en az yüzde 20 oranında daraldı. Aslında fiyatlar düşmesi gerekirken, piyasada bu ürünlerin stoklanması gibi bir eğilimin olduğunu görmekteyiz. Bir de 2013 çeltik ekimi önümüzdeki ay yapılacak, yani yeni ürün 4-5 ay çıkmayacak. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde fiyat artışlarının daha yüksek olacağı, stok anlayışının gelişeceği çok açık.'

'Sorun üretim meselesidir'

Buna karşılık, üretim ve tüketimin artırılmasıyla pirinç sektörünün kazancının çok daha fazla artırılabilineceğine değinen Yetkin, gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında Türkiye ' deki pirinç tüketiminin halen çok düşük olduğunu ifade etti.
Yetkin, yıllardır gıda güvenliği konusuna dikkat çektiklerini anımsatarak, 'Biz 1 hafta, 10 gündür GDO ' lu pirinç meselesini tartışıyoruz. Türkiye ' de eğer pirinçte kendi kendimize yetecek üretim olsaydı, bunlara hiç maruz kalmazdık. İthal etmenin nedeni ortadan kalkardı ve böyle bir tehlike söz konusu olmazdı. Dolayısıyla Türkiye ' nin bu konuda çok ciddi problemleri olduğunu görüyoruz' diye konuştu.
İthalat oldukça her zaman bir riskle karşı karşıya kalınacağına dikkati çeken Yetkin, şöyle devam etti:
'Yani sorun üretim meselesidir. Üretim arttığı takdirde, biz artık bu risklerle karşı karşıya kalmayacağız. ' Şu andaki mevcut ürün stoku yeterli mi değil mi? ' derseniz, yeterli. Yani fiyatlar artmadan şu anki mevcut ürün, Türkiye için yeterlidir. Onun için ithalata gerek yoktur bu dönem için. Zaman zaman soruyorlar, ' İthal pirinç mi alalım veya yerli mi kullanalım? ' diye. Yerli üründe herhangi bir tehlike söz konusu değil. Yerli pirinçlerimizi halkımız gönül rahatlığıyla tüketebilir. Bana sorulduğu takdirde, ben hiç bir şekilde ithal pirincin alınmamasından yanayım. İthal pirinci ben şahsen boykot ediyorum. GDO ' lu olur olmaz, bu ayrı bir şey ama kendi topraklarımızda yetişen ürünler varken tutup da ithal pirinci almak bana pek doğru gelmiyor.'

'Sanki GDO ' luymuş gibi hareket edip, tedbir almamız lazım'

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yetkin, bazı yetkililerin, 'yakalanan söz konusu pirinçlerde GDO olmadığına' ilişkin açıklamalar yaptığının hatırlatılması üzerine, kamuoyunun zaten bu konuda kafasının karışık olduğunu söyledi.
Bu konuda daha açıklayıcı, daha kapsamlı açıklamalar beklediklerini dile getiren Yetkin, 'Soruşturma halen sürüyor sanırım. Kimilerine göre GDO var kimilerine göre yok ama bu konuda biz sanki GDO ' luymuş gibi hareket edip, tedbir almamız lazım' dedi.
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık
bence bu adam cümlenin bu kadarıyla bile gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor . Çünkü gördüğüm kadarıyla İpsala ve Keşan ın tmo sunun depoları tıka basa çeltik dolu buğday alım zamanı yaklaşmasına rahmen ofis buğday için kiralık depolar arıyormuş buda Ankara da 3,5 kişinin daha zengin olması için oynanan bir oyundan başka birşey değildir. işallah yanlışımdır.
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

İbrahim Yetkin ' in hiç bir söylediğine inanmak istemiyorum artık, çünkü oradaki makamı boş yere işgal ediyor ve hatta bir çok konuda çiftçilerin hakkını savunuyor gibi görünüp, hiç bir şey yapmadığı gibi yapılacak olumlu çalışmalarıda engelliyor.
Bunu birde Akil insan seçtiler sözüm ona. Akıllı olmasına akıllı da kendine akıllı bize hep zarar, hep zarar...
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

ydincbayram link=topic=64773.msg733622#msg733622 date=1366265899' Alıntı:
İbrahim Yetkin ' in hiç bir söylediğine inanmak istemiyorum artık, çünkü oradaki makamı boş yere işgal ediyor ve hatta bir çok konuda çiftçilerin hakkını savunuyor gibi görünüp, hiç bir şey yapmadığı gibi yapılacak olumlu çalışmalarıda engelliyor.
Bunu birde Akil insan seçtiler sözüm ona. Akıllı olmasına akıllı da kendine akıllı bize hep zarar, hep zarar...
ok-*-s ok-*-s Ben bu yaşımda ziraat odaları ne iş yapar hala anlamış değilim.Anladığım kadarıyla ziraat odaları çiftçiyi soymak; Başkanıda (İbrahim Yetkin) basında çıkıp arada bir açıklama yapmaktan başka bir işe YARAMIYOR. at-*-* at-*-* sop-*-sa sop-*-sa
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

http://www.tarimkutuphanesi.com/TURKIYE_ZIRAAT_ODALARI_BIRLIGI_(TZOB)_ve_ZIRAAT_ODALARI_00283.html

5. ZİRAAT ODASININ GöREVİ ve FAALİYETLERİ, ÇİFTÇİYE SAĞLAYACAĞI FAYDALAR

Ziraat odalarının görevleri Kanun’da ayrıntılı olarak belirtilmiştir. Bir yörede ziraat odası kurulması ve çiftçilerin ziraat odasına kayıt olmaları hâlinde, aşağıdaki faaliyetleri gerçekleştirir:

*Tarım ve çiftçiyi ilgilendiren her türlü bilgi ve haberleri toplayacak; bu mevzuda her türlü inceleme, endeks, kendi çevrelerine ait istatistikleri yapacak ve yayımlayacak; bilgi ve kayıtları ilgililere verecektir.

*İlgili kurum ve kuruluşlara faaliyet konularına uygun tekliflerde bulunacak, ticaret ve sanayii odaları, borsalar, hal ve mezbahalara, umumî sergi ve gerekli gördüğü yerlere temsilci gönderecektir.

*Mevzuat değişikliği yapılabilmesi ve yeni mevzuat çıkarılması maksadı ile Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne teklifte bulunacaktır.

*Köylerin sosyal ve ekonomik yönden kalkınmasına ait plân ve programların hazırlanmasında ilgili idare ve teşekküllerle işbirliği yapacak ve yardımcı olacaktır.

*Çiftçilere pratik bilgiler vermek üzere eğitici ziraat kursları, kış dershaneleri tesis ve konferanslar tertipleyecektir. Tarımsal eğitimi teşvik edecek, tarımsal öğretim ve eğitim sistemi hakkında görüşleri ve önerileri ilgililere bildirecektir.

*Ormanların korunması ve ağaçlıkların kurulması hususlarında halkı teşvik edecek ve telkinlerde bulunacak, ağaç ve orman sevgisini yayacaktır.

*Çiftçi kütüklerini tutacak, çiftçilere açılacak kredilere ve verilecek tohumluklara esas olmak üzere gerekli bilgiyi, kredi ve tohumluğu verecek kuruluşa bildirecek ve bunların yerlerinde sarf edilip edilmediğini yerinde inceleyecek ve takip edecek, sonuçlarını ilgili kuruluşlara bildirecektir.

*Modern tarım işletmesi kurmak isteyene yol gösterecek, bunların plân ve hesaplarını yaptıracak, kredi imkânını hazırlayacak, çiftçilerin her türlü tarımsal ihtiyaçlarının giderilmesini ve odaca temin edilecek uzman ve ustalardan üreticilerin parasız faydalanmasını eldeki imkânlar nisbetinde sağlayacaktır.

*Sergi ve panayırlar açacak, yarışmalar düzenleyecek, ürünlerin standartlaşmasına çalışacaktır.

*İlgililerin ve resmî makamların talebi üzerine meslek ihtilâflarında hakem olacak ve mahkemelere bilirkişi gönderecektir.

*Diğer meslek odaları ve kuruluşlarla tarımsal konularda işbirliği yapacaktır.

Ziraat odasının maddî imkânları yeterli olduğu takdirde:

*Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile işbirliği yaparak laboratuar, müze, kulüp, kitaplık, seyyar sinema, ilâçlama ve tohum satış yeri, bitki ve hayvan hastalıkları ile mücadele tesisi, her çeşit ziraî ve sınaî tesis, fidanlık ve ağaçlık, damızlık ve numûne ahır ve ağılı, aşım durağı, örnek ziraat işletmeleri açacak ve işletecek; sulama, kurutma, ağaçlandırma, toprak koruma ve verimliliğini muhafaza için tatbikat grupları kuracak ve işletecektir.

*Tarımsal amaçlı kooperatif kuracak veya ortak olacaktır.

*Yetenekli ve muhtaç çiftçi çocuklarını, ülke içi ve dışında ziraat okullarında oda hesabına okutacak, ihtisas ve staj için gönderecektir.

*Çiftçiyi aydınlatmak için meslekî yayınlar yapacaktır.

Bu görevler yanında, ziraat odaları şu faaliyetleri de yürütmektedir:

-Desteklemelerden gerçek çiftçilerin yararlanmasını sağlamak üzere, üyelerle ilgili belgeler düzenlenmekte ve üyelerin faaliyetleri takip edilmektedir.

-Başta biçerdöver tescili olmak üzere, üreticinin alet makine varlığına ait kayıtlar tutulmaktadır.

-Üreticilerin ihtiyacı olan gübre, tohumluk, ziraî ilâç, tarım alet makineleri ihtiyacı, odalara ait olan satış yerlerinde karşılanmakta ve yörede bu girdilerde bir fiyat dengesi sağlanmaktadır.
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

Hakan TOKSOY link=topic=64773.msg733697#msg733697 date=1366285289' Alıntı:
http://www.tarimkutuphanesi.com/TURKIYE_ZIRAAT_ODALARI_BIRLIGI_(TZOB)_ve_ZIRAAT_ODALARI_00283.html

5. ZİRAAT ODASININ GöREVİ ve FAALİYETLERİ, ÇİFTÇİYE SAĞLAYACAĞI FAYDALAR

Ziraat odalarının görevleri Kanun’da ayrıntılı olarak belirtilmiştir. Bir yörede ziraat odası kurulması ve çiftçilerin ziraat odasına kayıt olmaları hâlinde, aşağıdaki faaliyetleri gerçekleştirir:

*Tarım ve çiftçiyi ilgilendiren her türlü bilgi ve haberleri toplayacak; bu mevzuda her türlü inceleme, endeks, kendi çevrelerine ait istatistikleri yapacak ve yayımlayacak; bilgi ve kayıtları ilgililere verecektir.

*İlgili kurum ve kuruluşlara faaliyet konularına uygun tekliflerde bulunacak, ticaret ve sanayii odaları, borsalar, hal ve mezbahalara, umumî sergi ve gerekli gördüğü yerlere temsilci gönderecektir.

*Mevzuat değişikliği yapılabilmesi ve yeni mevzuat çıkarılması maksadı ile Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne teklifte bulunacaktır.

*Köylerin sosyal ve ekonomik yönden kalkınmasına ait plân ve programların hazırlanmasında ilgili idare ve teşekküllerle işbirliği yapacak ve yardımcı olacaktır.

*Çiftçilere pratik bilgiler vermek üzere eğitici ziraat kursları, kış dershaneleri tesis ve konferanslar tertipleyecektir. Tarımsal eğitimi teşvik edecek, tarımsal öğretim ve eğitim sistemi hakkında görüşleri ve önerileri ilgililere bildirecektir.

*Ormanların korunması ve ağaçlıkların kurulması hususlarında halkı teşvik edecek ve telkinlerde bulunacak, ağaç ve orman sevgisini yayacaktır.

*Çiftçi kütüklerini tutacak, çiftçilere açılacak kredilere ve verilecek tohumluklara esas olmak üzere gerekli bilgiyi, kredi ve tohumluğu verecek kuruluşa bildirecek ve bunların yerlerinde sarf edilip edilmediğini yerinde inceleyecek ve takip edecek, sonuçlarını ilgili kuruluşlara bildirecektir.

*Modern tarım işletmesi kurmak isteyene yol gösterecek, bunların plân ve hesaplarını yaptıracak, kredi imkânını hazırlayacak, çiftçilerin her türlü tarımsal ihtiyaçlarının giderilmesini ve odaca temin edilecek uzman ve ustalardan üreticilerin parasız faydalanmasını eldeki imkânlar nisbetinde sağlayacaktır.

*Sergi ve panayırlar açacak, yarışmalar düzenleyecek, ürünlerin standartlaşmasına çalışacaktır.

*İlgililerin ve resmî makamların talebi üzerine meslek ihtilâflarında hakem olacak ve mahkemelere bilirkişi gönderecektir.

*Diğer meslek odaları ve kuruluşlarla tarımsal konularda işbirliği yapacaktır.

Ziraat odasının maddî imkânları yeterli olduğu takdirde:

*Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile işbirliği yaparak laboratuar, müze, kulüp, kitaplık, seyyar sinema, ilâçlama ve tohum satış yeri, bitki ve hayvan hastalıkları ile mücadele tesisi, her çeşit ziraî ve sınaî tesis, fidanlık ve ağaçlık, damızlık ve numûne ahır ve ağılı, aşım durağı, örnek ziraat işletmeleri açacak ve işletecek; sulama, kurutma, ağaçlandırma, toprak koruma ve verimliliğini muhafaza için tatbikat grupları kuracak ve işletecektir.

*Tarımsal amaçlı kooperatif kuracak veya ortak olacaktır.

*Yetenekli ve muhtaç çiftçi çocuklarını, ülke içi ve dışında ziraat okullarında oda hesabına okutacak, ihtisas ve staj için gönderecektir.

*Çiftçiyi aydınlatmak için meslekî yayınlar yapacaktır.

Bu görevler yanında, ziraat odaları şu faaliyetleri de yürütmektedir:

-Desteklemelerden gerçek çiftçilerin yararlanmasını sağlamak üzere, üyelerle ilgili belgeler düzenlenmekte ve üyelerin faaliyetleri takip edilmektedir.

-Başta biçerdöver tescili olmak üzere, üreticinin alet makine varlığına ait kayıtlar tutulmaktadır.

-Üreticilerin ihtiyacı olan gübre, tohumluk, ziraî ilâç, tarım alet makineleri ihtiyacı, odalara ait olan satış yerlerinde karşılanmakta ve yörede bu girdilerde bir fiyat dengesi sağlanmaktadır.
Arkadaşa çalışmasından dolayı teşekkür ederim de; bu sayılan maddelerin çiftçiye ne faydası olur NEDE bunların yapıldığını görmedim.Ziraat odasının bi faydasını gören varsada söylesin.
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

ömrümde bir defa zıraat odasından pancar ot ilacı aldım bir yerine yüz ot çıktı o zamanın parasıyla 400.000 tl ödedim . ilaç için şikayetçi oldum birde ilacı düzgün kullanamamışım suçluda oldum . bir daha töğbe...
 
Ynt: 'Kendi kendimize yetseydik, bunlara maruz kalmazdık'

Arkadaşlarında dikkatinden kaçmamış, İbrahim yetkin ve Şemsi bayraktarın kıyıdan köşeden alttan mesajları, iktidarı gücendirmemek için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar, çiftçinin haklarını,isteklerini ve sıkıntılarını dile getirmiyorlar.