Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!


Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!
03 Haziran 2013 Pazartesi 08:44

İSTANBUL - Tarımda çok önemli bir proje geliştiriliyor. Gruplar çalışma yapıyor. İncelemeler, değerlendirmeler sürüyor. Proje de gittikçe şekilleniyor. Bilindiği gibi Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı, Türkiye tarımını havza bazına oturtma projesi yürütüyor. İklim ve ürün desenine göre Türkiye 30 havza olarak ele alınıyor. Şimdi bu projeyi ateşleyecek, kendi içinde de başlı başına bir kalkınma modelini düşündüren yeni bir proje geliştiriliyor.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları gazetemiz DÜNYA ' yı ziyaretinde ipuçlarını anlattı. Yeni proje aslında ' Havza Bazlı Üretim Modeli Projesi ' nin temelini oluşturacak. Ancak asıl hallettiği konu, arazi toplulaştırması, ölçek yaratma ve verimlilik!.. Bu konulara oldukça pratik bir çözüm getiriyor. Çünkü bir köyü, hatta beş köyü tek bir üretim birimi gibi ele alıyor. Hudutsuz Ürün Köy Projesi, adından da anlaşıldığı gibi hem kendi içinde tarla arazi hudutlarını kaldırdığı, hem de sınır köyle hudutları kaldırdığı için hudutsuz köy!

Bir köyün arazisi, kendi içinde birleştirildiğinde neler olabilir? Büyük arazi birimleri ortaya çıkar, köylü için daha değerli ve ölçek isteyen katma değeri yüksek ürünlere geçilebilir. Diyelim arpa buğday bırakılıp, şimdilerde çok sıkıntısı çekilen yağlı tohumlar veya yem bitkilerine geçilebilir.

Diyelim 100 traktörle işini görebilen bir köyde işler 3 - 5 traktörle görülebilir. Muazzam atıl kapasite önlenmiş olur. Dağınık, atomize olarak üretim dışı kalmış, her biri bir yerde tarlalar arasında trafik yaratan onlarca traktörün yakıt maliyeti en aza iner. Bir köy büyüklüğündeki bir işletme güce kavuşur, tekniğe, teknolojiye para yatırabilir. Mirmahmutoğulları ile bu yeni projeyi konuştuk.

Suşehri’nde 3, Koyulhisar’da 2 köyde pilot uygulama başladı
Arazi toplulaştırması yapılıyor. Hudutsuz Köy projesi ne amaçla uygulanacak?

Ülkemizin tamamında kadastro çalışmaları bitirildi. Ebeveynlere ait araziler miras yoluyla parçalanınca, geçimlik ihtiyacını sağlayamayınca insanlar köyü terk ediyorlar. Parseller bir arada olsa 50 dekar olacak. Küçük ve dağınık parseller toplamda değerlendirilemeyen varlığı oluşturuyor. Ne yapabiliriz? Köyün bütün sınırlarını kaldırdığınızı, köyü tek bir birim olarak ele aldığınızı düşünün! Vatandaşın arazisinin dağınık olmasının önemi kalmıyor. 50 dönümse 50 dönüm oluyor.

Bu nedenle buna ' Hudutsuz Ürün Köy Projesi ' adını koymuştuk. Sınırları kaldırıyor, parçalı araziyi birleştiriyor. Bu projeyi geliştirirken, Sivas ' ta geçtiğimiz günlerde tüm paydaşların katılımı ile çalıştay düzenledik. Sivas ' ta 5 köyü inceledik. O köylerin arazisini işleyen 121 traktör var. 5 köyün tamamı 7 bin dekar. Hudutları kaldırdığımızda 14 soklu pulluk kullanırsan traktör sayısı 121 ' den 3 ' e düşüyor.

Proje sınırları kaldırmayı öngörüyor ama vatandaş toprağını vermek istemeyebilir...

Tamamen rıza üzerine olacak bir sistem. Mazotta yüzde 100 dışa bağımlıyız ve çok pahalı kullanıyoruz. Dünyada miras yoluyla arazisi küçülen başka bir ülke yok. Arazide dekar başına 5.2 TL mazot gidiyordu. Şimdi aynı soklu pulluk kullanılırsa 0.9, 14 ' lük soklu pulluk kullanılırsa 0.3 TL ' ye düşüyor. Çözüm ölçeği büyütmek. Hem maliyetleri düşürecek hem de katma değeri yüksek ürünler elde edeceğiz. Anadolu ' ya tarımsal endüstriyi yaygınlaştırmanın yolu da buradan geçiyor.

Pilot uygulamadaki bu köyler sınır mı?
Köyler sınırdaş. 3 ' ü Suşehri ' nde, 2 ' si Koyulhisar ' da. İncelemelerimiz sonucunda ürün çeşitliliğine gideceğiz. Başka köylerden de talep gelmeye başladı. Çalışma yaptık. 5 hafta sürdü, 7-8 kişi çalıştı. Havza ölçek büyüklüğüyle anlamlı hale geliyor. Ürün desenleri üzerinde inceleme yaptık. Orda normalde buğday, arpa vardı. Gördük ki hiç zirai ilaç kullanılmadan domates ve fasulye yetişiyor.

Nasıl bir sistem kurulacak?

Sistem şöyle; Bir şirket kuruluyor. Köylü ya arazinin yüzeyini kiraya veriyor ya da arazinin yüzeyi oranında hissedar oluyor. Ya ortak olursun ya da kiraya verirsin. Vatandaşın geliri 5 kata, 10 kata çıkacak. Şirkette çiftçi de çok büyük kar elde edecek. Etüt yaptığımız yerlerde toprak sahiplerinin çoğu İstanbul ' da Ankara ' da. Ver kiraya toprağını, minimum 100 dekar olacak ancak toplulaştırma yapacağımız için bu 120 dekara çıkacak. Yollar sınırlar hep bu arazilere katılacak hiç kimsenin aleyhine değil.

Köy arazisi birleşti. Üretim deseni değişti. Bu projenin içinde hayvancılık nerede duruyor?

Türkiye ' de büyükbaş hayvancılık her zaman sorun olmaya mahkum. Ekolojimiz büyük baş hayvancılığa müsait değil. Yarı kurak bir ülkeyiz ve Anadolu coğrafyası küçükbaş hayvancılığa uygun bir coğrafya. Türkiye ' nin et sektöründeki sigortası küçükbaş hayvan. Büyükbaş hayvancılığı da terk edemeyiz. Bunu önlemenin en önemli yolu ölçek büyüklüğündeki arazilerde yem yetiştireceksiniz. Olayın sosyo ekonomik boyutu var. Hayvancılığı geliştirmek de şirketin amaçlarından biri olacak. Türkiye ' de 40 milyon insanın üzerinde tapu var. Maliyetler düşecek. Traktör sayısı azalacak. Traktör çöplüğü var Türkiye ' de. Yasal düzenleme yapılacak.

Dilekli’de tarımsal alan iki kattan fazla büyüdü
Dilekli Köyü, projenin pilot köylerinden biri. Köyde, 10 bin 807 dekarda etüt yapıldı. Proje öncesi toplam tarımsal alan 2 bin 570 dekardı. Bunun bin 799 dekarında üretim vardı. 770 dekarı kullanılmıyordu. Dilekli Köyü ' nde de, Türkiye ' nin binlerce köyünde olduğu gibi işletme büyüklüğü 15.8 dekarla dramatik ölçüde küçüktü. Üstelik işletme başına düşen bu toprak da ortalama 1.9 dekarlık parsellere bölünmüş ve köy arazisinin farklı bölgelerine dağılmış vaziyetteydi.

Köyde 351 mülk sahibinin 499 parseli vardı. Proje ile birlikte bütün rakamlar değişti!.. Bir kere proje sahası olarak 4 bin 171 dekar alan belirlendi. Böylece köydeki tarımsal alan iki kata yakın büyüklüğe ulaştı. 499 parsel, 7 parsel olarak bütünleştirildi. 3 bin 944 dekar alan kullanıldı. Yani kullanılan tarımsal alan iki kattan fazla büyüdü.

Sonuçlara gelelim... Proje sonrasında bin 601 dekar alan kazanıldı. Kullanılan tarımsal alan artışı yüzde 119.2 düzeyinde gerçekleşti. Proje öncesinde buğday ve yonca yetiştilen, önemli bir kısmı da nadasa bırakılmış olan Dilekli Köyü ' nde proje sonrası yoncanın yanı sıra çok daha değerli ürünler; ceviz, badem, slajlık mısır ve kuru fasulye üretimi planlandı. Dilekli Köyü ' nde hayvan varlığı 452 adet. Bunlar için de 226 dekarlık alan ayrıldı.

Aydınlar, buğday ve yoncadan cevize, bademe, bibere geçiş yaptı

Aydınlar Köyü ' nde 13 bin 860 dekarda etüt yapıldı. Bu etütle birlikte ne kadar alanın projeye katılabileceği saptandı. Proje öncesi köydeki toplam tarımsal alan bin 470 dekardı, bunun da ancak bin 29 dekarı kullanılıyordu. Proje öncesi işletme büyüklüğü 18.2 dekardı. Çitfti ailesi başına düşen bu 18.2 dekar toplu değildi, her biri ortalama 1.6 dekar büyüklüğünde, köy arazisinin farklı bölgelerine dağılmış durumdaydı. Proje alanında tarımsal mülk sahibi sayısı 250 kişiydi ve bu kişilerin toplam 489 adet parseli vardı.

Aydınlar Köyü ' nde, ' Hudutsuz ' projesi için 2 bin 49 dekarlık alan belirlendi ve bunlar toplam 8 adet parsel olarak planlandı. Proje sonrasında bin 919 dekarlık alan kullanıldı. Hazine arazileri hariç proje sonrasında 260 dekar alan kazanıldı. Ayrıca 319 dekar Hazine arazisi tarıma kazandırıldı. Böylece toplamda 579 dekar kazanılmış oldu. Tarımsal alanlarda yüzde 86.5 artış gerçekleşti. Başka bir ifade ile iki kata yakın artış oldu. Aydınlarda proje öncesinde buğday, yonca ekimi vardı ve tarlaların bir kısmı da nadasa bırakılmıştı. Proje sonrasında Dilekli köyünde olduğu gibi ceviz, badem, yonca, slajlık yem, kuru fasulye, domates ve biber üretimi planlandı. t52 adet hayvan bulunan köyde 130 dekarlık alan hayvancılık ve tarımsal üretim alanı olarak belirlendi.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

2 kardeş bile anlaşamıyor , köy bir araya gelip nasıl ekip biçecek , bana biraz ütopya gibi geldi.
Esas sorunlardan bir tanesi , tarımsal arazilerin hızla köylülerin elinden çıkmasıdır. Esas bu üretim yapmayı engelliyor.
Gelip emlakçılar bastırıp parayı alıyor , arazinin kime gitti , kimin aldığı bile belli değil.
İyilik yapacaklar ise esas bunu engellesinler.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

ufukk link=topic=66110.msg749926#msg749926 date=1370259424' Alıntı:
2 kardeş bile anlaşamıyor , köy bir araya gelip nasıl ekip biçecek , bana biraz ütopya gibi geldi.
Esas sorunlardan bir tanesi , tarımsal arazilerin hızla köylülerin elinden çıkmasıdır. Esas bu üretim yapmayı engelliyor.
Gelip emlakçılar bastırıp parayı alıyor , arazinin kime gitti , kimin aldığı bile belli değil.
İyilik yapacaklar ise esas bunu engellesinler.
Tarımla uğraşan kesimin yaşı gençleşir ve eğitim düzeyi artarsa uygulanabilir. Şu an zor bir durum.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

Bizdede arazinin tarım harici işlere heba oluşu büyük sorun.
Emlakçılar hiç tanımadığımız kişi ve şirketlere yer alıyor, ben bunu toprağın değer kazanmasına en iyi yatırım aracı olmasına bağlıyorum ,fabrikası yok ki toprağı üretsin.
Ama konu toplulaştırma olunca ayrı ,elimizdeki araziyi en iyi şekilde kullanmak için gerekli, vede geç bile kalındı.
Var olan düzende ekonomik sorunların başı maliyet , maliyeti yükselten sebep enerji ülkemizde petrol olmaması enerjı fiyatlarını yükseltıyor
Toplulaştırma ile birlikte arazi kalite toprak yapısına göre sınıflandırılıyor sulu arazi, sulu tarım ,kuru arazi ,kuru tarım, meralarda ona göre .Buda tarımda istikrar için gerekli diye düşünüyorum.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

olmayacak bir iş bu kadar köydeki insanı kim nasıl istihdam edecek.şirketler ve yöneticileri hangi köylüyü dinler bir bakmışın şirket kaybolmuş iflas etmiş kaçmış....
buna hiç bir güç engel olmaz..
bukar traktör fabrikalrı sanayi tarım sal makina sanayi vs..buradaki milyonlarca çalışan ne olcak..
60-65-70 yaşlarına kadar ne iş yapacaklar ne kazanacklar...
buiş hayır getirmez...
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

iki sınır tarla arasında bile verim varkı varken toprak yapısı bile farklıyken
sulanabilen tarla varken sulanamayan tarla varken mevkilerine göre tarlların degerleri bile maddi olarak farklıyken
satılan veya satın alınan tarlaların tapuda hala 40tane mirasçısı varken ve bu mirasçılar kendi hisselerini satıp şehirde yaşarken
baba ogulla ogul babayla kardeşler birbiriyle bile anlaşamazken bu konularda
elin manyagı gelecek mecliste ceylan derisi koltuga yayılıp gerile gerile kanun çıkaracak
millet birbirine düşürmek için hazırlanmış saçma sapan kanun ve yasa teklifleri işte bunun başka adı yok

bunlar kendilerini masa başında cetvelle ülke sınırı çizenlere benzetiyorlar galiba
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

Araziler toplulaştırıp , büyük firma ve güçlü sermayenin daha kolay satın alabilmesi için yapılacak bir düzenleme gibi duruyor. Diğer türlü adamlar uğraşıyorlar senden 5 dekar , ondan 3 dekar , diğerinden 10 dekar toplamaya haliyle zor oluyor adamlara , ama böyle tek seferde gelip binlerce dekarı alıp gidecek. Belkide iyi niyetle yapılacak bir kanun , ama bu tarz kötü düşüncelerden insan kendini alamıyor , umarım önlemi alınır.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

ufukk link=topic=66110.msg750048#msg750048 date=1370288387' Alıntı:
Araziler toplulaştırıp , büyük firma ve güçlü sermayenin daha kolay satın alabilmesi için yapılacak bir düzenleme gibi duruyor. Diğer türlü adamlar uğraşıyorlar senden 5 dekar , ondan 3 dekar , diğerinden 10 dekar toplamaya haliyle zor oluyor adamlara , ama böyle tek seferde gelip binlerce dekarı alıp gidecek. Belkide iyi niyetle yapılacak bir kanun , ama bu tarz kötü düşüncelerden insan kendini alamıyor , umarım önlemi alınır.
Bu kadar kötü düşünmeyelim, aslında iş maliyet açısından büyük avantaj.
 

Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

nailyetek link=topic=66110.msg750053#msg750053 date=1370288795' Alıntı:
Bu kadar kötü düşünmeyelim, aslında iş maliyet açısından büyük avantaj.
Ne bileyim abi , pek lehimize birşey olmuyor , haliyle insan kötü düşünüyor.
Hep büyük balığa küçük balığı yem ediyorlar.
Yanlış anlama a partisi , b partisi değil eleştirim , yeni dünya düzenine eleştirilerim. Geçim siyasetine eleştirilerim.
Kaç gündür şehirlerde bir tantana gidiyor , haklı veya haksız bunu tartışmak değil maksadım.
Kaç senedir et fiyatları ile ilgili mağduruz , buğday vs fiyatları keza aynı şekilde , haklı davamızda bile yeterinse sesimizi duyuramadık , ses getiremedik.
Buna tüm tepkim.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

ufukk link=topic=66110.msg750057#msg750057 date=1370289111' Alıntı:
Ne bileyim abi , pek lehimize birşey olmuyor , haliyle insan kötü düşünüyor.
Hep büyük balığa küçük balığı yem ediyorlar.
Yanlış anlama a partisi , b partisi değil eleştirim , yeni dünya düzenine eleştirilerim. Geçim siyasetine eleştirilerim.
Kaç gündür şehirlerde bir tantana gidiyor , haklı veya haksız bunu tartışmak değil maksadım.
Kaç senedir et fiyatları ile ilgili mağduruz , buğday vs fiyatları keza aynı şekilde , haklı davamızda bile yeterinse sesimizi duyuramadık , ses getiremedik.
Buna tüm tepkim.
Ne yapalım, bize sahip çıkan bi Marjinal Grup olmadı. Neyse, biz toprakla uğraşıyoruz, dolayısıyla huzurumuz yerinde.
Hudutsuz Köy Projesine destek vermem şurdan kaynaklı. Hasbelkader 10 yıldır Claas biçerle dağ bayır, 3-5 dekar yerlerde hasat yapıyoruz. İlk Claas lar geldiğinde Balıkesir e Alman Mühendisleri çağırmışlar ve şikayetleri dile getirecekler. İşte ön dingil çatlıyor, levye hassasiyetini kaybediyor...v.s. Başlamışlar biçemeye:D 150-200 metre kadar gitmiş makina, durmuş geri çıkmış köşeden dönmüş, neyse 30 metre gitmiş yine dönmüş, haliyle ileri geri yapıyor.
Alman mühendis ne oldu? diye sormuş. Tarla bu kadar demişler. Adam şaşkın, olurmu demiş. Bu makina buradan başlayacak, işte o tepeyi aşacak, diğer tepeye ulaşacak, depo dolduğunda kamyon arkasından gidecek depodaki buğday alacak, makina devam edecek hasata.
Şimdi bunu ancak biz belgesellerde izleyebiliyoruz, birde ülkenin % 5 kısmında var. Diğer kısım 3-5 dekar arası, bunun tarım ekonomisine verdiği zararı hesap etsek eminim kazanılandan çoktur.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

nailyetek link=topic=66110.msg750062#msg750062 date=1370289662' Alıntı:
Ne yapalım, bize sahip çıkan bi Marjinal Grup olmadı. Neyse, biz toprakla uğraşıyoruz, dolayısıyla huzurumuz yerinde.
Hudutsuz Köy Projesine destek vermem şurdan kaynaklı. Hasbelkader 10 yıldır Claas biçerle dağ bayır, 3-5 dekar yerlerde hasat yapıyoruz. İlk Claas lar geldiğinde Balıkesir e Alman Mühendisleri çağırmışlar ve şikayetleri dile getirecekler. İşte ön dingil çatlıyor, levye hassasiyetini kaybediyor...v.s. Başlamışlar biçemeye:D 150-200 metre kadar gitmiş makina, durmuş geri çıkmış köşeden dönmüş, neyse 30 metre gitmiş yine dönmüş, haliyle ileri geri yapıyor.
Alman mühendis ne oldu? diye sormuş. Tarla bu kadar demişler. Adam şaşkın, olurmu demiş. Bu makina buradan başlayacak, işte o tepeyi aşacak, diğer tepeye ulaşacak, depo dolduğunda kamyon arkasından gidecek depodaki buğday alacak, makina devam edecek hasata.
Şimdi bunu ancak biz belgesellerde izleyebiliyoruz, birde ülkenin % 5 kısmında var. Diğer kısım 3-5 dekar arası, bunun tarım ekonomisine verdiği zararı hesap etsek eminim kazanılandan çoktur.
Doğru diyorsun , büyük tarlalar olsa hepimiz ortak vs çalışsak , en küçük parsel 20 dekar ve üzeri olsa.
Lakin bir komşumuz ile ortak bir makina vs alıp problemsiz bir şekilde kaçımız kullanabiliyoruz?
Derdim bu , anlatmak istediğim bu.
Ayrıca bunu tasnif etmek , düzenlemekte epeyce mağduriyete yol açmayacak mı?
Parası ve imkanı olan zaten arazi toplulaştırma yapıyor , sınır parselleri alarak , yer toplayarak.
Ben siyasilerden en önemli icraat olarak refah seviyesinde artış bekliyorum , bize en önemli yansıması bu olur.
Her zaman söylerim ekonomi ve geçim siyaset üstüdür , milli bir meseledir , böyle yaklaşılıp çözülmesi lazım.
Lakin bu olacak gibi durmuyor , kimsenin işine gelmiyor siyasiler tarafında.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

nailyetek link=topic=66110.msg750062#msg750062 date=1370289662' Alıntı:
Ne yapalım, bize sahip çıkan bi Marjinal Grup olmadı. Neyse, biz toprakla uğraşıyoruz, dolayısıyla huzurumuz yerinde.
Hudutsuz Köy Projesine destek vermem şurdan kaynaklı. Hasbelkader 10 yıldır Claas biçerle dağ bayır, 3-5 dekar yerlerde hasat yapıyoruz. İlk Claas lar geldiğinde Balıkesir e Alman Mühendisleri çağırmışlar ve şikayetleri dile getirecekler. İşte ön dingil çatlıyor, levye hassasiyetini kaybediyor...v.s. Başlamışlar biçemeye:D 150-200 metre kadar gitmiş makina, durmuş geri çıkmış köşeden dönmüş, neyse 30 metre gitmiş yine dönmüş, haliyle ileri geri yapıyor.
Alman mühendis ne oldu? diye sormuş. Tarla bu kadar demişler. Adam şaşkın, olurmu demiş. Bu makina buradan başlayacak, işte o tepeyi aşacak, diğer tepeye ulaşacak, depo dolduğunda kamyon arkasından gidecek depodaki buğday alacak, makina devam edecek hasata.
Şimdi bunu ancak biz belgesellerde izleyebiliyoruz, birde ülkenin % 5 kısmında var. Diğer kısım 3-5 dekar arası, bunun tarım ekonomisine verdiği zararı hesap etsek eminim kazanılandan çoktur.
muhtar ufuk arkadaşımızın düşündüklerini doğrular cinsten, satılık tarla ilanları var.örneğin su grubunun arazileri eskişehirde saattıkları tarlaların teki 2-3 köyün arazisinde yok.hiçtanımadığımız istanbul şirketlerinin tarla toplaması gibi.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

Hermiyas link=topic=66110.msg749922#msg749922 date=1370258964' Alıntı:
Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!
03 Haziran 2013 Pazartesi 08:44

Arazide dekar başına 5.2 TL mazot gidiyordu. Şimdi aynı soklu pulluk kullanılırsa 0.9, 14 ' lük soklu pulluk kullanılırsa 0.3 TL ' ye düşüyor.
bu dediği nasıl oluyo???
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

ufukk link=topic=66110.msg750065#msg750065 date=1370290047' Alıntı:
Doğru diyorsun , büyük tarlalar olsa hepimiz ortak vs çalışsak , en küçük parsel 20 dekar ve üzeri olsa.
Lakin bir komşumuz ile ortak bir makina vs alıp problemsiz bir şekilde kaçımız kullanabiliyoruz?
Derdim bu , anlatmak istediğim bu.
Ayrıca bunu tasnif etmek , düzenlemekte epeyce mağduriyete yol açmayacak mı?
Parası ve imkanı olan zaten arazi toplulaştırma yapıyor , sınır parselleri alarak , yer toplayarak.
Ben siyasilerden en önemli icraat olarak refah seviyesinde artış bekliyorum , bize en önemli yansıması bu olur.
Her zaman söylerim ekonomi ve geçim siyaset üstüdür , milli bir meseledir , böyle yaklaşılıp çözülmesi lazım.
Lakin bu olacak gibi durmuyor , kimsenin işine gelmiyor siyasiler tarafında.
Bu sürec birden olacak iş değil. Hali hazırda içinde bulunduğumuz işletmeler, aile işletmesi. Yani; dede-baba ve torundan ibaret. Bİrde bunlara eşler karışıyor, önce ferdileşme gerçekleşmeli. Sonrası zaten insanlar arasında iletişimle ve ticari güvenle sağlanır. Birde tarım ve hayvancılık gerçek önemini kazanmalı. Çiftçilik, meslek olarak toplum nezdinde kabul görmeli. Artık bir yere oğluna kız istemeye gidince; utanarak değil gururla oğlumuz çiftçi diyebilmeli. Şu an köylerin boşalmasındaki en büyük etken gençlerin evlenme sorunu.:)
Neyse; youtube gibi konuyu nerden nereye getirdim:) kısa keseyim bari.
zafer ozan link=topic=66110.msg750067#msg750067 date=1370290263' Alıntı:
muhtar ufuk arkadaşımızın düşündüklerini doğrular cinsten, satılık tarla ilanları var.örneğin su grubunun arazileri eskişehirde saattıkları tarlaların teki 2-3 köyün arazisinde yok.hiçtanımadığımız istanbul şirketlerinin tarla toplaması gibi.
Umarım yanılırız, yalnız bahsettiğin konuda Eskişehir de arazi toplandığı duyumlarını bende alıyorum. Satanlar niye satar anlamış değilim.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

nail abi burda birkaç şirket öyle alım yapıyorlar adamlarda kara para var burda iyi tarlarını 700 liradan alıyorduk şimdi 400 lira olan tarlarını 700 lira veriyoz adamlar satmıyor şirketler kafasına göre fiyat veriyor birde tarlayı ek şimdilik diyor adamda icar veriyor bunlarda gelende babadan dededen miras tarlalar yan köyde alım devam ediyor bizde o tarlaya o kadar para edermi diye kendi aramızda konusuyoz köyde iç-*-*
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

atılgan aysul link=topic=66110.msg750073#msg750073 date=1370291559' Alıntı:
nail abi burda birkaç şirket öyle alım yapıyorlar adamlarda kara para var burda iyi tarlarını 700 liradan alıyorduk şimdi 400 lira olan tarlarını 700 lira veriyoz adamlar satmıyor şirketler kafasına göre fiyat veriyor birde tarlayı ek şimdilik diyor adamda icar veriyor bunlarda gelende babadan dededen miras tarlalar yan köyde alım devam ediyor bizde o tarlaya o kadar para edermi diye kendi aramızda konusuyoz köyde iç-*-*
geçen benide aradı inegöllü mobilya ihracatı yapacakmış, bankaya koyacaz tapuları dedi. ihracat için ipotek göstercez falan dedi. siz ekin kaldırın dedi. Ben senle işim olmaz dedim, satan olsa ben alırım dedim. Bir daha aramadı beni,
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

nailyetek link=topic=66110.msg750070#msg750070 date=1370290661' Alıntı:
Bu sürec birden olacak iş değil. Hali hazırda içinde bulunduğumuz işletmeler, aile işletmesi. Yani; dede-baba ve torundan ibaret. Bİrde bunlara eşler karışıyor, önce ferdileşme gerçekleşmeli. Sonrası zaten insanlar arasında iletişimle ve ticari güvenle sağlanır. Birde tarım ve hayvancılık gerçek önemini kazanmalı. Çiftçilik, meslek olarak toplum nezdinde kabul görmeli. Artık bir yere oğluna kız istemeye gidince; utanarak değil gururla oğlumuz çiftçi diyebilmeli. Şu an köylerin boşalmasındaki en büyük etken gençlerin evlenme sorunu.:)
Neyse; youtube gibi konuyu nerden nereye getirdim:) kısa keseyim bari. Umarım yanılırız, yalnız bahsettiğin konuda Eskişehir de arazi toplandığı duyumlarını bende alıyorum. Satanlar niye satar anlamış değilim.
Rahat yaşama isteği
Gençlerin köyde kalmayıp , iş , evlenememe gibi sorunlar ile göç etmesi
Hesapsız alış - veriş yapıp borcu ödeyememe
Başına bir felaket gelme
Zamanında köyden annesi-babası veya ninesi-dedesi göç etmiş insanların satışı
Gibi sebeplerle etrafımızda tarlalar satılıyor.
İnsanlar toprağın değerini bilmiyor , çok kolay gözden çıkarabiliyorlar artık , eski insanlar böyle değildi.
Aç yattılar , türlü sıkıntılar çekmişler fakat yineden tarlasını satmasını düşünmemiş çoğu.
Yeni nesil maalesef böyle değil , ilk gözden çıkarılan şeylerden birisi tarla oldu.
Tarla satıp araba alan , şehirden kendisine , çocuğuna ev alan , köye yeni ev yapan insanlar dolu.
Hem satıyorlar hemde kahvede sonra yok yabancılar ülkemizden tarla toprak alıyormuş gibi muhalefet ediyorlar.
Satma kardeşim o zaman , satarsanda git çiftçilik yapan köyden birine sat.
Allah bu işin sonunu hayır etsin.
 

Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

Yabancıların köylerden tarla almaları her yerde varmış demekki ben sadece burda var sanıyordum.Allah sonumuzu hayır etsin.
 
Ynt: Tarımda kalkınma modeli gibi proje: Hudutsuz köyler!

nail abi 2000 dönüm olunca kredi cekiyorlarmış diye duyduk bizim köyde 1ooo dönüm tarla aldılar bursadan birkaç kişi bir olup traktör aldılar biraz ektiler verim az olunca bıraktılar şimdi tarlalar boş duruyor amaçlarını hayvancınık yapmaktı ama bursadaki hesap eskişehirde tutmadı şimdi pişman oldular satcaklar ama 5oo aldıklarını tarlayı 1000 lira istiyorlar komsu 2 köyde tarla alımı 2ooo olunca bırakcaz ekmediğiniz tarlalarını verin diyonlar 1000lira diyonlar arada iştanbuldan şirketler geliyor biz tek tarla arıyoz 500 dönüm 2000 dönüm arası kaç olursa alcaz diyor ne yapcaksınız diyoz biz yabancılalar satıyoz onlarda hemen ağaç ekiyorlar doğuda çok yer verdik dedi adam yani biz az para kazandıkça bu tarlalarını daha çok yabancılar alcak
 

Benzer Konular