Sebzecinin Gözüyle BGD'ler Bilinen Adıyla Hormonlar-3(Yazı Dizisi)

Bugün Biraz Geç Kaldı Arkadaşlar Kusura Bakmayın Tavuklardı Falandı Derken Unutmuşum :))

Ayrıca Şöyle Bir Alıntı Buldum Bunuda Bu Yazı Dizisine Eklemenin Çok Faydalı Olacağı Kanaatindeyim…

TÜRKİYE ' DE BGD KULLANIMI

Ülkemizde BGD ' lerin Kullanım Alanları

Ülkemizde BGD kullanımı çeşitli sorunlardan dolayı yeterince yaygın değildir. Ancak belli alanlarda yine de başarıyla kullanılmaktadır. Bu alanların başında örtüaltı sebzeciliği gelmektedir. Özellikle domates ve patlıcanda partenokarpik meyve tutumunu sağlamak amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu amaçla eskiden 2.4-D kullanılmaktaydı. Ancak bu BGD ' nin insan sağlığına zararlı olduğu iddiaları sebebiyle yasaklanmış ve yerine 4-CPA ve BNOA kullanılması tavsiye edilmiştir(Ertekin, 1997).

Bir diğer kullanım alanı muz, limon gibi meyvelerin sarartılması ve diğer birçok meyvenin erken olgunlaştırılması amacıyla etilen kullanılmasıdır. Gelişen Pazar isteklerine bağlı olarak hızlı bir şekilde olgunlaştırılan ve piyasaya sürülen meyve ve sebzeler bugün oldukça yaygındır.

Ülkemizde hemen hemen en yaygın kullanılan bir diğer BGD ise GA ' tir. Zira kirazdan üzüme, elmadan süs bitkilerine kadar geniş bir biçimde kullanım alanı bulmuştur. Genellikle üzümde, çekirdeksizliği teşvik ve meyve ve salkım büyüklüğünü artırmak amacıyla; kirazda, büyük ve sert meyve elde etmek için; diğer bazı meyvelerde (elma, armut vs.) daha iri meyve elde etmek için ve süs bitkilerinde daha erken ve homojen çiçek açmasını sağlamak amacıyla GA kullanılmaktadır.

Kullanım alanlarından biri de özellikle fidan üretimi ile ilgilenen yetiştiriciler tarafından çelikle köklendirmeyi sağlamak amacıyla IBA kullanılmasıdır. Birçok meyvenin çelikleri IBA muamelesine tabi tutulduklarında daha hızlı köklenmektedir.

Bunların yanında küçük çaplı çeşitli uygulamaların olduğu muhakkaktır. Ancak önceki bölümlerde anlatılan kullanım alanlarının çeşitliliği yanında belirtilin kullanımların çok sınırlı kaldığı açıktır. Bu durumun başlıca sebepleri ve bu alanda karşılaşılan sorunlar aşağıda anlatılmıştır.

BGD Kullanımında Karşılaşılan Sorunlar

İnsan Sağlığı İle İlgili Sorunlar

BGD ' lerin insan sağlığına etkileri konusunda çok net bilgiler bulunmamaktadır. Ancak özellikle 2,4-D ' nin insan sağlığı açısından olumsuz etkileri olduğu konusunda bazı görüşler bulunmaktadır. Bu yüzden 2,4-D Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yasaklanmıştır. Büyüme düzenleyicilerin rasgele ve bilinçsizce kullanılmaları sonucu bu maddelerin kullanılmaları ve üretimleri ruhsata bağlanmıştır. 2,4-D yakın zamana kadar özellikle domates ve patlıcanda partenokarpik meyve oluşumunu teşvik amacıyla sıkça kullanılmaktaydı. Bugün bu maddenin yerine 4-CPA ve BNOA ' in kullanılmasına izin verilmiştir.
2,4-D ' nin insan sağlığına etkileri, davranış ve şekil bozuklukları, genetik yapıda bozukluklar, sinir sisteminde oluşturduğu bozukluklar olmak üzere sınıflandırılabilir

2,4-D üzerine yapılmış çok sayıda araştırma mevcuttur. Örneğin memeli hayvanlar ve kuşlar üzerinde yapılan çalışmalarda canlı ağırlık başına 100-300 mg 2,4-D verilince ani ölümlerin oluştuğu, canlı ağırlık başına 10 mg ' ın üzerindeki dozlarda ise doğum ve üreme kusurlarının meydana geldiği bildirilmiştir.

Bazı araştırıcılar Vietnam savaşı sırasında ağaçların yapraklarını dökmek amacıyla dökülen 2,4-D ' nin, savaş sonrasında bu maddeyle temas eden insanlarda, doğum anormallikleri ve tümör vakalarını artırdığını iddia etmişlerdir. Dünyanın çeşitli ülkelerinde 2,4-D ' nin meyvelerde kalıntı durumunun belli limitlerin altında olması istenmektedir. Bazı ülkeler hiç kalıntı istemezken, Almanya ' da turunçgiller için 2 ppm, diğer ürünler için 0,1 ppm; Kanada ' da turunçgiller için 2 ppm, kuşkonmaz için 5 ppm kalıntıya izin verilmektedir. İsveç ' te ise bu oran tüm tarım ürünlerinde 0,05 ppm olarak kabul edilmektedir

Özetle BGD ' ler yeterli dozda ve tam zamanında uygulanırsa insan sağlığı açısından pek zararlı olmamakta, ancak aşırı doz ve zamansız yapılan uygulamalar BGD ' lerin meyvelerin üzerinde kalıntı etkilerinin fazla olasından dolayı zararlı olabilmektedir. Öte yandan uygulama esnasında dikkatsizlik sonucu sözkonusu maddeleri göz, cilt vs. ' ye teması bazı akut etkiler oluşturabilmektedir

Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar

Ülkemizde BGD ' ler yetiştiriciler tarafından yeterince tanınmamakta ve halk arasında genelde hormon sözcüğünden kaynaklanan bir güvensizlik bulunmaktadır. Diğer yandan sözkonusu maddelerin çoğunluğunun piyasada suda eriyebilir preparatlarının bulunmaması da bu maddelerin yaygınlaşmamasının sebeplerindendir Bunlar BGD ' ler ile ilgili sosyo ekonomik sorunlardır.


Teknik sorunlara gelince;

BGD ' ler bitkilerde su, karbonhidrat ve besin maddelerinin uygun oranda bulunması durumunda beklenen etkiyi sağlamakta aksi halde hiç etki etmediği gibi ters etkiler de ortaya çıkabilmektedir. Bu temel maddelerin bitkilerde uygun oranda bulunabilmesi, toprak işlemesi, sulama, gübreleme, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi kültürel işlemlerin yerine getirilmesiyle orantılıdır.
Ülkemizde kurulu bulunan meyve bahçelerinin çoğunda bu kültürel işlemlerin yeterince yapılmaması, BGD ' lerin istenen etkiyi vermemesine ve dolayısıyla güvensizliğe neden olmaktadır

Diğer bir önemli konu, BGD ' lerin konsantrasyonları ve uygulama zamanıdır. Yetersiz veya fazla konsantrasyon çok olumsuz etkiler oluşturabileceği gibi, uygulama zamanının tam belirlenememesi de istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Zira aynı düzenleyici, kısa zaman aralıklarıyla uygulandığında birbirinden tamamen farklı neticeler doğurabilmektedir. Mesela NAA çiçeklenme sonrasında elmada kimyasal seyreltme için kullanılırken, daha sonraki uygulamalarda hasat öncesi meyve dökülmesini önlemek amacıyla kullanılmaktadır. Bu yüzden uygun konsantrasyonda ve zamanda yapılmayan uygulamalar BGD ' lere karşı bir tepki oluşmasına neden olmaktadır

Bunun yanında uygulama esnasında yapılan hatalar gerek insan sağlığı ve gerekse bitkiler açısından sakıncalı durumlar ortaya çıkarabilmektedir. BGD uygulamalarında dikkat edilecek hususları şöylece sıralayabiliriz;


1. BGD ' ler Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Koruma Kontrol Genel Müdürlüğünden ruhsatlı olmalıdır.
2. BGD solüsyonu hazırlanırken preparat solunmamalı, havadar bir ortamda hazırlanmalıdır.
3. Gerek BGD ' ler ve gerekse kullanılan bütün ilaçlar insan sağlığı açısından zararlı olduklarından hazırlama ve uygulama sırasında maske ve eldiven kullanılmalıdır.
4. Uygulanacak doz tam olarak hazırlanmalıdır.
5. Uygulamadan önce stok veya solüsyon iyice çalkalanmalıdır.
6. BGD uygulamalarında kullanılacak araçlar temiz olmalı, boş ilaç kapları BGD uygulamalarında kesinlikle kullanılmamalıdır.
7. BGD uygulamalarında kullanılan kap ve aletler ilaçlama veya başka amaçlarla kullanılmamalıdır.
8. BGD uygulamasında kullanılan kap ve aletler oturulan kapalı yerlerde ve yiyecek bulunan buzdolaplarında saklanmamalıdır.
9. BGD uygulaması sırsında ilaç buharı ve zerreleri solunmamalıdır.
10. BGD uygulamaları sırasında bir şey yenmemeli ve sigara içilmemelidir.
11. Uygulamadan sonra eller ve yüz bol su ve sabun ile iyice yıkanmalıdır.
12. BGD ' ler orijinal şişelerinde ve direk güneş ışığı bulunmayan serin yerlerde ve kilit altında bulundurulmalıdır.
13. Bekletilmiş solüsyonlar kullanılmamalı, solüsyonlar ihtiyaç duyulan kadar hazırlanmalıdır.
14. Doz çok iyi hazırlanmalı kullanılan BGD ' ye göre dozların değişebileceği unutulmamalıdır
4.3. Ülkemizde Görülen Bazı Yanlış Uygulamalar ve Sonuçları

Ülkemizde BGD kullanımı henüz istenilen seviyede olmamasına karşılık mevcut uygulamalarda da birçok olumsuz durumla karşılaşılmaktadır. Bunlar genellikle yetiştiricilerden kaynaklanan ve yanlış uygulamalara dayanan olumsuzluklardır. Söz konusu yanlış uygulamaları başlıca şu başlıklar altında toplayabiliriz.


1. Ne kadar çok uygulama yaparsan (1 yerine 2 veya daha fazla uygulama) o kadar iyi sonuç alırım düşüncesi
2. Uygulama zamanını tam tespit edememe veya buna pek önem vermeme
3. Doz ayarlamasında yeterince hassas olamama veya dozu ne kadar artırırsam o kadar iyi etki eder mantığı
4. Alıştığı ve sonucunu gördüğü BGD ' yi ne pahasına olursa olsun temin edip uygulama
5. Ekonomik kaygıyla aşırı doz kullanımı (Özellikle etilenle meyve olgunlaştırılması amacıyla)
6. Teknik bilgileri yetersiz kişilerin tavsiyeleri
7. Gereksiz yere ve hiçbir mesnede oturmayan aleyhte propagandalar
8. Uygulama esnasında gereken hassasiyeti göstermeme
Yanlış uygulamaları kısaca açmak gerekirse;

1. BGD ' ler amaca göre belirlenen ve tavsiye edildiği şekilde uygulanmalıdırlar. Aksi halde hiç beklenmeyen ve büyük ekonomik kayıplara neden olan sonuçlar ortaya çıkabilir. Mesela, Akşehir bölgesinde yaygın bir şekilde kiraz üretilmekte ve üretilen kirazların büyük çoğunluğu ihraç edilmektedir. Bu bölgede daha sert ve iri kiraz elde edilmesi amacıyla GA uygulaması Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü tarafından tavsiye edilmekte ve uygulama zamanı olarak ta meyve renginin saman sarısından kırmızıya dönmeye başladığı günlerde tek uygulama şeklinde tavsiye edilmektedir. GA bu şekilde uygulandığında ağaçta biraz zamklanma yapsa da gerek insan sağlığı açısından ve gerekse bitki açısından önemli bir olumsuzluk oluşturmamakta ve buna karşılık daha sert, daha iri ve daha dayanıklı meyveler elde edilmesini sağlamaktadır. Ancak bazı yetiştiriciler daha fazla uygulamayla daha büyük ve çok meyve alacaklarını düşünerek 2 hatta 3 uygulama yapmışlar ve sonuçta kiraz ağaçlarında aşırı zamklanmanın yanında odunsu dokularda aşırı uzama ortaya çıkmıştır. Yani yaprak ve çiçek gözünden yoksun odunsu dallanmalar meydana gelmiş ve yetiştiriciler büyük ekonomik kayba uğramışlardır.

2. BGD kullanımında uygulama zamanının tam olarak tespiti çok önemlidir. Önerilen zaman takip edilip tam zamanında uygulama yapılmalıdır. Bu da ciddi bir gözlem ve teknik bilgi gerektirir. Maalesef yetiştiricilerimizin önemli bir kısmı bu konuda yeterince hassas olamamakta, birkaç gün, hatta birkaç hafta önce veya sonra uygulama yapmanın pek fark etmediğini düşünmektedirler. Oysa aynı BGD, mesela PP-333 elmada tam çiçeklenmeden hemen sonra uygulanırsa kara leke ve küllemeye karşı koruyucu olurken, 2-3 hafta sonra uygulandığında ise % 20-70 oranında sürgün gelişmesini azaltabilmektedir. Bir başka örnek verecek olursak, yine elmada, NAA tam çiçeklenmeden 2-3 hafta sonra uygulanırsa kimyasal seyreltme sağlarken, hasattan 3 hafta uygulanması hasat öncesi meyve dökülmesini önlemektedir. Bu örneklerden de anlaşılacağı üzere BGD ' ler uygulanırken belirtilen zamanlara aynen riayet edilmelidir.

3. Uygulama dozu konusunda da yeterli duyarlılık bulunmamaktadır. Zira kullanılan BGD ' lerin çoğu ppm gibi çok hassas konsantrasyonlarda önerilmektedir. Yetiştiricilerimizde doz ayarlama konusunda yeterli bilgiye ve donanıma sahip olmadıklarından doz hassasiyeti sağlanamamaktadır. Son yıllarda g/l olarak yetiştiricilerin anlayabileceği ve ayarlayabileceği konsantrasyonlarda doz önerileri yapılmakta ve piyasadaki ticari preparatların çoğu buna göre üretilmektedir. Ancak yetiştiricilerimizin bazıları fazla doz daha iyi etki eder zihniyetinde olduklarından kasıtlı olarak aşırı doz uygulayabilmektedirler. Yanlışlıkla dahi olsa fazla doz uygulanması meyve kalitesini düşürebilmektedir. Örneğin domateslerde doz tam ayarlanamazsa içi boş ve bozuk şekilli meyveler ortaya çıkabilmektedir. Bu da beklenilenin aksine ekonomik kayıp demektir.

4. Ülkemizde yakın zamana kadar kullanılmakta olan 2,4-D bakanlıkça yasaklanmasına rağmen bazı yetiştiriciler kullandıkları ve sonucunu gördükleri bu maddeyi yasa dışı yollarla temin edip kullanabilmekte, böylece hem suç işlemekte hem de toplum sağlığını tehlikeye atabilmektedirler. Bu davranışın sebebi alternatif olarak önerilen BGD ' lerden aynı sonucu alamama endişesi olsa gerektir. Oysa yapılan araştırmalar, 4-CPA ve BNOA ' nın en az 2,4-D kadar, hatta ondan daha iyi meyve tutumu sağladığını ortaya koymuştur

5. Etilen ve kükürt meyve ve sebzeleri daha hızlı olgunlaştıran maddelerdir. Ancak meyve ve sebzelerin çok hızlı olgunlaştırılması tat ve iç görünümlerinin bozuk kalmasına sebep olmaktadır. Bu yüzden piyasada dışı kırmızı fakat ekşi çilekler, dışı sapsarı fakat tatsız muzlar, dışı kırmızı ancak içi yeşil domatesler bulunabilmektedir. Bu uygulamalar tamamen talep durumuna baplı olarak piyasaya hızlı ve bol miktarda ürün sevk edebilme kaygısının, diğer bir deyişle ekonomik kaygıların bir sonucudur. Zira artan talebi karşılayabilmek için meyve ve sebzelere bol miktarda söz konusu maddeler tatbik edilmekte ve tüketiciler yanıltılmaktadır. Bu konuda yetkililere, yani denetleme durumunda olan kişi ve kurumlara büyük görev düşmektedir.

6. Ülkemizde karşılaşılan aksaklıkların bir diğeri de teknik bilgisi yetersiz, fakat çok şey bildiğini zanneden kişilerin tavsiyeleridir. Maalesef böyle kişiler yetiştiricileri yanlış yönlendirmekte ve bunun tabi sonucu olarak ta yanlış uygulamalarla karşılaşılmaktadır. Bu sebeple yetiştiriciler BGD ' leri kullanmadan önce mutlaka konunun uzmanlarına danışmalıdırlar.

7. Öte yandan, konuya tam vakıf olmayan ancak hormon sözcüğüne takılıp bilgisizlikten veya kasten BGD ' ler aleyhine asılsız propaganda yapan kişilerde BGD ' lerin uygulanmasında olumsuz etki yapmaktadırlar. Oysa BGD ' ler, insan veya hayvan vücudundaki hormonlardan farklıdırlar. Önerilen maddeler, yine önerilen zaman ve dozlarda kullanılırlarsa insan sağlığı açısından bir tehlike arz etmezler. Çünkü bu maddelerin önemli bir kısmı gerektiği gibi uygulanırsa meyve ve sebzelerin üzerinde ya hiç kalıntı bırakmamakta, ya da eseri miktarda yani, insan sağlığı açısından tehlike oluşturmayacak kadar az kalıntı bırakmaktadırlar. Kaldı ki bitkilerin bünyelerinde doğal olarak bu maddelerin bulunduğu unutulmamalıdır.

8. BGD uygulamaları tavsiye edilen şekillerde yapılmalıdır. Çünkü bazen herhangi bir organa uygulanması gereken BGD bir başka organa değerse tahribata sebep olabilmektedir. Örneğin, domates ve patlıcanda BGD ' ler daldırma veya püskürtme şeklinde uygulanırken sadece çiçek salkımları muameleye tabi tutulmalı, diğer bitki organlarına madde temas ettirilmemelidir. Zira uygulama esnasında BGD yapraklara temas ederse, yaprakların buruşmasına ve yanmasına sebep olabilir. Bir başka örnek verirsek, bir engelleyici olan PP-333 topraktan fazla miktarda uygulanırsa kök gelişimini olumsuz etkileyebilmektedir. Bu sebeple kök gelişimini tamamlayamamış bitkilerde PP-333 ' ün yapraktan uygulanması tavsiye edilir.

Bu Yazı Dizisinin 3.Paylaşımıydı Arkadaşlar Bence Bu Yazı Hepsinin Özeti Niteliğinde Diğerlerini Okumamış Olsanız Bile Bunu Okumanızı Gerçekten Tavsiye Ediyorum Yarın Son Paylaşımı Yapıp Bu Yazı Dizisini Bitireceğim...

Umarım Paylaşımlarım Sizler İçin Bilgilendirici Olmuştur.

-İlginize Teşekkürler-

Kubilay Fikri BOZTEPE
 
Ynt: Sebzecinin Gözüyle BGD'ler Bilinen Adıyla Hormonlar-3(Yazı Dizisi)

KOPARANLI AHMET link=topic=74820.msg881421#msg881421 date=1397766678' Alıntı:
Bundan sonra hormonsuz hiç birşey almıcam :D :D

demek istediğimi anlamışsın ahmet :) doğru uygulama zamanı doğru doz=kaliteli zararsız ürün :) hani diyosunya pazardan domates aldım içi bomboş ama olgunlaşmış işte o yanlış zamanda ve aşırı dozda kullanımdan oluyor bazende fazla azotlu gübrelemeden bilhassa üre kullanımında :)

en basitinden elma alıyorsun ama elmalar elle değil ilaçlama ile seyreltiliyor ha dedin domateste araısız döllenme sağlamak için preparatların birçoğu günümüzde yasak yasak olmayanlarda tam etki etmiyor tam olarak işe yaramıyor anlican nerde o eski BGD ' ler :D :D