halk çiftlikleri


Sanırım bahsettiğiniz model tire süt kooperatifinin bizim çiftlik projesiyle aynı ama o da hayata geçmedi diye biliyorum. Bu işler yaş işler. Bizim insanımız "birlik olmak" ne demek öğrendiği zaman bizim ülkemiz dünya ekonomisinin 1 numarası olur ki, şimdilik düşününce sadece hayal olduğunu çok net görüyoruz
 
Olumsuz düşünceler bir yana yapılabilir.
Ozverili,güvenilir,yılmaz ,bu meslekte tecrubeli yöneticiler sayesinde olur.Zaten kooperatifçilik ozveri işidir. Eskiden "hakkı huzur" ücreti verilirdi hala veriliyor o da ,az birşey.Her karar ve uygulama yönetim kurulu kararı ve oluruyla yapılmalı,denetim kurulu olmalı.Daha önce yapılan başka örnekler incelenerek başlanabilir.

az birşey hakkı-huzur ucretı dıyorsunuzda Trakya Birlik yönetim kurulu üyeleri 4kişi 2014 yılında 570.000(beşyüzyetmişbin)TL huzur hakkı almışlardır harcırah yurt içi ve yurtdışı geziler harcamalar şöförlü makam araçları hariç. bu sadece ulkemızdeki 1 birlik. bence önce zihniyetin değişmesi insanların bişeylerı sorgulaması gerekıyor.
 
Zaten, Tire başarılı oldu, Bademli başarılı oldu, Başka başarılı olan yerlerde vardır. İşte bütün mesele burada. Ağaköy de armutta da başarılı oldu herhalde. Tire nin Bademli nin, Ağaköy'ün sosyolojik yapısı nedir? Ahlaki, toplumsal değerleri hangi yönlerden diğer batan yerlerden ayrılır? Konya tarzı holdingler nasıl para toplamış, sonra ne yapmıştır da batmıştır? Yimpaş neden batmıştır? Bu başarılı olanlar, neden başarılı oluyorlar? Neden yıllardır bir sürü kötü örnek varken bunlar ayakta? Avrupa yapar da biz neden yapamayız? Avrupa da ayıplanan kınanan şeyler nedir? bizde nedir? Acaba bir kişinin işe alınacağı yere aynı köyde iki komşu oğulları için torpil yarıştırır mı bizde olduğu gibi? Böyle birşey Avrupa'da nasıl karşılanır? Avrupalı kooperatifin huzur haklarını nasıl kullanmıştır? İdarecileri huzur hakkı için mi yönetime talip olur? yoksa hizmet için mi? Hristiyanı gerçek hristiyan Ateisti gerçek ateist midir yoksa Avrupalıların? Kaç tanesi Allah ile aldatıp şampanya patlatır onların paralarıyla? Kaç tanesi Laan helal olsun ben de yapardım elime fırsat geçseydi, diye iç geçirir içinden? İşte bunun gibi birçok soruyu doğru cevaplamamız gerekiyor öncelikle bence.
 
Zaten, Tire başarılı oldu, Bademli başarılı oldu, Başka başarılı olan yerlerde vardır. İşte bütün mesele burada. Ağaköy de armutta da başarılı oldu herhalde. Tire nin Bademli nin, Ağaköy'ün sosyolojik yapısı nedir? Ahlaki, toplumsal değerleri hangi yönlerden diğer batan yerlerden ayrılır? Konya tarzı holdingler nasıl para toplamış, sonra ne yapmıştır da batmıştır? Yimpaş neden batmıştır? Bu başarılı olanlar, neden başarılı oluyorlar? Neden yıllardır bir sürü kötü örnek varken bunlar ayakta? Avrupa yapar da biz neden yapamayız? Avrupa da ayıplanan kınanan şeyler nedir? bizde nedir? Acaba bir kişinin işe alınacağı yere aynı köyde iki komşu oğulları için torpil yarıştırır mı bizde olduğu gibi? Böyle birşey Avrupa'da nasıl karşılanır? Avrupalı kooperatifin huzur haklarını nasıl kullanmıştır? İdarecileri huzur hakkı için mi yönetime talip olur? yoksa hizmet için mi? Hristiyanı gerçek hristiyan Ateisti gerçek ateist midir yoksa Avrupalıların? Kaç tanesi Allah ile aldatıp şampanya patlatır onların paralarıyla? Kaç tanesi Laan helal olsun ben de yapardım elime fırsat geçseydi, diye iç geçirir içinden? İşte bunun gibi birçok soruyu doğru cevaplamamız gerekiyor öncelikle bence.
Aklımda deli sorular diyosun abi :) aklımıza soktun soruları helal diyorum. Saygılar
 
  • Beğen
Tepkiler: KüreLee
az birşey hakkı-huzur ucretı dıyorsunuzda Trakya Birlik yönetim kurulu üyeleri 4kişi 2014 yılında 570.000(beşyüzyetmişbin)TL huzur hakkı almışlardır harcırah yurt içi ve yurtdışı geziler harcamalar şöförlü makam araçları hariç. bu sadece ulkemızdeki 1 birlik. bence önce zihniyetin değişmesi insanların bişeylerı sorgulaması gerekıyor.

Kooperatifin Yönetim Kurulunu,kooperatifi oluşturan ortaklar;Genel Kurulda seçiyor ve yönetim kuruluna ödenecek ücretleri belirliyor.
 
Kim kimi seçerse seçsin, kim kimi denetlerse denetlesin, çok şey değişmez. Hangi genel kurulda, nerede seçilirlerse seçilsinler. Neticede insanız çiğ süt emmişiz. Bir yanımız her duruma müsaittir. Ben Behçet Hocanın sadece milimetrik mühendislik hesaplarının her zaman tutmayacağını, insan faktörü, toplum faktörü, Ahlak anlayışı vb. faktörlerin etkili olduğunu kast ettim. Bir de herhangi bir toplumda tutan modelin başka toplumlarda tutmayabileceğini kast ettim. Halk Çiftlikleri dediğimiz zaman Karl Marx'ın Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı'sını veya Das Kapitalini, iyi bilmeliyiz. Anonim şirket, ortaklıklar vb. dediğimiz zaman Adam Smith'in Ulusların Zenginliği'i okumalıyız ya da Dini mezhebi ahlaki değerlerin, topluma, ortaklıklara etkilerini anlamak için, Max Weber'in Protestan Ahlakı ve Kapitalizmin Ruhu'nu okumalıyız. J. Locke, Thomas Hobbes gibi düşünürler Avrupayı nasıl etkilemiştir? bu toplumların ekonomilerinde, kurduğu birliklerde, tarımsal ya da ticari ilişkilerinde etkileri hala sürmekte midir? bunları bilmeliyiz. bunu kast ettim. Yoksa Fransa da şöyle bir iklim, şöyle bir model var. biz de yapabilir miyiz? gibi soruların yetmeyeceğini kast ettim.
Mesela İbn Haldun Mukaddimesinde, şehirlerin, ve sermayenin nasıl el değiştirdiğini bir güzel anlatmış bizlere.
Aslında en güzelini de şu hadiste anlatmış s.a.v. Nasıl yaşıyorsanız, öyle idare edilirsiniz! fazla söze gerek yoktu aslında.
 
Kooperatifin Yönetim Kurulunu,kooperatifi oluşturan ortaklar;Genel Kurulda seçiyor ve yönetim kuruluna ödenecek ücretleri belirliyor.

Bu kadar batırılan kooperatifin, yönetimini kim seçti? bu yöneticiler uzaydan mı geldi, o halkın o köylünün içinden çıkmadı mı bunlar? Bu ücretleri, bu batan kooperatiflerin ortakları kendileri belirlemediler mi? Yönetimi devirip yerine seçilenler yine aynılarını yapmadılar mı? Bunlar az yedi biz daha çok yiyeceğiz diye mi ikna ettiler ortaklarını?
 
Bu kadar batırılan kooperatifin, yönetimini kim seçti? bu yöneticiler uzaydan mı geldi, o halkın o köylünün içinden çıkmadı mı bunlar? Bu ücretleri, bu batan kooperatiflerin ortakları kendileri belirlemediler mi? Yönetimi devirip yerine seçilenler yine aynılarını yapmadılar mı? Bunlar az yedi biz daha çok yiyeceğiz diye mi ikna ettiler ortaklarını?
Birçok örnek var başarılı ama başarısız örnek sayısı ne yazık ki daha fazla. Yukarıda bahsedilen Yimpaş, Kombassan gibi örnekler kooperatiften çok birer şirket, insanların bazı duyguları ile oynayıp, para toplayan şirketler. Bu şirketler toplanan paraları eğer düzgün idare edilseydi, belki daha iyi yerlerde başarılı olurlardı, ancak bu şirketlerin zaten kuruluş amacı bana göre belli idi.

Torku'nun Çiftliği çok iyi bir sistem, insanlardan inek paraları alınıyor, en az 5 adet inek alınıyor, masrafları düştükten sonra süt paraları insanlara veriliyor, buzağısı olursa isterseniz masrafları karşılar buzağıyı büyüttürürsünüz onlara, isterseniz de buzağıyı satabilir parasını alırsınız. Güzel bir düzen bana göre. İyi de büyüdü, bayağı iyi oldu. Ama bunu yapabilecek kaç kişi var :)
 
, ancak bu şirketlerin zaten kuruluş amacı bana göre belli idi.

Torku'nun Çiftliği çok iyi bir sistem, insanlardan inek paraları alınıyor, en az 5 adet inek alınıyor, masrafları düştükten sonra süt paraları insanlara veriliyor, buzağısı olursa isterseniz masrafları karşılar buzağıyı büyüttürürsünüz onlara, isterseniz de buzağıyı satabilir parasını alırsınız. Güzel bir düzen bana göre. İyi de büyüdü, bayağı iyi oldu. Ama bunu yapabilecek kaç kişi var :)
Kombassan'ın kurucusu, arkadaşımın öğretmeni. O arkadaşımda o şirkette uzun yıllar idarecilik yaptı. Nasıl değiştiğini, bana uzun uzun anlattı. Onunla uzun uzun konuştuk. Hiç de bizim düşündüğümüz gibi değilmiş. Kısaca söyleyeyim, başlangıçta belki iyi niyetlerle kurulmuş. Ama insanız işte, bir de Avrupa'lı değiliz. değişiyoruz. Torku da hızlı büyüyor, bu büyüme bana çok normal gelmiyor, şu an işler doğru gidiyor olabilir, Ben haklı çıkmak için hiç kimsenin batmasını istemem. Fakat biraz sosyoloji okudum.
Dün Akşam Eşref Şekerlinin programına, Avusturyadan bağlanan Halis Beyaz da aynı şeyleri Birlikler için dile getiriyordu. Oradaki birlik başkanları ile, bizim Türkiyeden tanıdığı birlik başkanlarını karşılaştırdı. Oradaki birlik başkanlarının, sadece üyelerinin menfaatlerini düşündüğünü, Birlik başkanlarının adının, en ufak bir şaibeye adı karışsa cumhurbaşkanının bile onu kurtaramayacağını dile getiriyordu:) o koltukta duramayacağını dile getiriyordu. Ah benim güzel ülkem:) ve ülkemin güzel insanları:)
 

Kombassan'ın kurucusu, arkadaşımın öğretmeni. O arkadaşımda o şirkette uzun yıllar idarecilik yaptı. Nasıl değiştiğini, bana uzun uzun anlattı. Onunla uzun uzun konuştuk. Hiç de bizim düşündüğümüz gibi değilmiş. Kısaca söyleyeyim, başlangıçta belki iyi niyetlerle kurulmuş. Ama insanız işte, bir de Avrupa'lı değiliz. değişiyoruz. Torku da hızlı büyüyor, bu büyüme bana çok normal gelmiyor, şu an işler doğru gidiyor olabilir, Ben haklı çıkmak için hiç kimsenin batmasını istemem. Fakat biraz sosyoloji okudum.
Dün Akşam Eşref Şekerlinin programına, Avusturyadan bağlanan Halis Beyaz da aynı şeyleri Birlikler için dile getiriyordu. Oradaki birlik başkanları ile, bizim Türkiyeden tanıdığı birlik başkanlarını karşılaştırdı. Oradaki birlik başkanlarının, sadece üyelerinin menfaatlerini düşündüğünü, Birlik başkanlarının adının, en ufak bir şaibeye adı karışsa cumhurbaşkanının bile onu kurtaramayacağını dile getiriyordu:) o koltukta duramayacağını dile getiriyordu. Ah benim güzel ülkem:) ve ülkemin güzel insanları:)
Aynı programı biz de izledik ve gerçekten adamın anlattıkları çok ilgimizi çekti ve gerçekten durumun ne kadar vahim olduğunu gördük. Diğer bağlanan birlik Başkanı ise eşref beyin sıkıştırmaları sonucu öyle hamlelerle kendini kurtarmaya çalıştı ama sanırım herkes anladı durumu
 

Benzer Konular