Kafkas Üniversitesi'ndeki Bir Makale


Herkese merhaba,

Forumda herkesten eşsiz ve muhteşem bilgiler var. Özellikle sebazios üstadın paylaşımları harika. Sizin kadar alaylı olmasam da ben de boş zamanlarımda olabildiğince bu konuda kaynak okumaya, kişilerle konuşup bilgi alışverişi yapmaya çalışıyorum.

Kafkas Üniversitesi ' nin Taze Ot, Silaj ve Kuru Ot Şeklinde Yedirilen Yoncanın Kuzularda
Performans, Karkas ve Etin Duyusal Özellikler Üzerine Etkisi adı altında harika bir makale buldum. Makale diyince gözünüz korkmasın, sadece 5 sayfa.

5 sayfa bile okuyamam diyenler için verilere, ağırlık artışlarına, lezzet oranlarına ve sonuç kısmına bakması yeterli olacaktır.

Bu konuda benim gibi yeni ve hevesli arkadaşlara yol göstereceğine eminim.

Hayırlı işler, iyi forumlar.

http://vetdergi.kafkas.edu.tr/extdocs/2011_1/107_112.pdf
 
Ynt: Kafkas Üniversitesi'ndeki Bir Makale

Elinize sağlık...

Okumaya üşenecek olanlar için özet yapalım :)

Kuzuları beslemede eşit ağırlıklarda 4 grup oluşturup

1. GrubaSaman+Fabrika Yemi
2. Gruba Taze Yonca+Fabrika
3.Gruba Yonca Silajı+Fabrika Yemi
4.Gruba Kuru Yonca+Fabrika Yemi vermişler...

Burada bu şekilde beslenmenin yem tüketimi, kazandıkları canlı ağırlıkları, karkas randımanı, etin rengi, kokusu gevrekliği, görünüşü ve lezzeti değerlendirilmiş.


Tabolaya kesin bakın ama oradan konuşacağım bundan sonra :D

Eğer hayvanı direkt satacaksanız, kuru yonca kullanın, çünkü en iyi karkas randımanı, en fazla ağırlık onda, yok eğer ben kendim yerim aynı zamanda da kendin pişir kendin ye tarzı lokantam ya da kasabım var diyorsanız taze yonca ile besleyin. Lezzet, görünüş koku vs. gibi değerler en iyi onda :D Ama yine de çok önemli olmadığı için en iyisi kuru yonca :D Kazanç iyidir :p
 
Ynt: Kafkas Üniversitesi'ndeki Bir Makale

Ankaradaysaniz ve ilginizi cekiyorsa diskapida ziraatin kitap dergi satis yeri var.. cok sayida eser var bilginize..

Yalniz 2 nokta;

*butur akademik calismalar cok siteril ortamlarda yapilir.. deneme parselleri.. denek gruplari vs. Oysa esas olan saha ve ciftci sartlaridir..

* eksik veya tam.. dogru bile olsa bu sonuclar ureticiye ulasmaz! Tarimsal yayim yok! ne yazikki Tozlu raflara bi ek olur o kadar..
 
Ynt: Kafkas Üniversitesi'ndeki Bir Makale

avukatadam link=topic=86017.msg1028693#msg1028693 date=1445592301' Alıntı:
Herkese merhaba,

Forumda herkesten eşsiz ve muhteşem bilgiler var. Özellikle sebazios üstadın paylaşımları harika. Sizin kadar alaylı olmasam da ben de boş zamanlarımda olabildiğince bu konuda kaynak okumaya, kişilerle konuşup bilgi alışverişi yapmaya çalışıyorum.

Kafkas Üniversitesi ' nin Taze Ot, Silaj ve Kuru Ot Şeklinde Yedirilen Yoncanın Kuzularda
Performans, Karkas ve Etin Duyusal Özellikler Üzerine Etkisi adı altında harika bir makale buldum. Makale diyince gözünüz korkmasın, sadece 5 sayfa.

5 sayfa bile okuyamam diyenler için verilere, ağırlık artışlarına, lezzet oranlarına ve sonuç kısmına bakması yeterli olacaktır.

Bu konuda benim gibi yeni ve hevesli arkadaşlara yol göstereceğine eminim.

Hayırlı işler, iyi forumlar.

http://vetdergi.kafkas.edu.tr/extdocs/2011_1/107_112.pdf

Koyunlara müşteri buldum :)

Hocam latife bir yana çok güzel bir paylaşım. Buna ek, taze yonca ile beslenen hayvanlardan elde edilmiş tüm hayvansal besinlerin renk, koku ve lezzet bakımından üstünlükleri bulunur. Tavukta yumurta, inekte süt, kuzuda et. Hiç fark etmiyor. Belki de biraz bu yüzden yemlerin kraliçesi olmuş yonca.

Salma tavukçuluk yapan bir ağabeyimin kümesinin önüne 2 dekar kadar yonca ekeceğim mesela hava diner dinmez. Sırf tavukların otlaması için.


ismail_17 link=topic=86017.msg1028721#msg1028721 date=1445603465' Alıntı:
Üyeliğin hayırlı olsun , güzel bilgiler emeğine sağlık .

Kaba yem üretimi konusunda baya gerideyiz , tabi buna yüksek maliyetlerde etkili .

Birde özel yemleme ile üretilen hayvanın etini özel fiyat ile pazarlamak gerek ki oda zor

Etin kg ' ına değil de, kondisyonuna bakarak satın alan kasapların geldiği güne kadar, şişirip göndericez İsmail Abi. Şu an için bunun başka yolu yok.


UÖZKAN.77 link=topic=86017.msg1028798#msg1028798 date=1445620251' Alıntı:
Ankaradaysaniz ve ilginizi cekiyorsa diskapida ziraatin kitap dergi satis yeri var.. cok sayida eser var bilginize..

Yalniz 2 nokta;

*butur akademik calismalar cok siteril ortamlarda yapilir.. deneme parselleri.. denek gruplari vs. Oysa esas olan saha ve ciftci sartlaridir..

* eksik veya tam.. dogru bile olsa bu sonuclar ureticiye ulasmaz! Tarimsal yayim yok! ne yazikki Tozlu raflara bi ek olur o kadar..


Umut Abi. Mutlaka eksikleri vardır. Mutlaka teoriye aktarımda usul hataları olur.

Ama etme gözünü seveyim. Biz, çiftçilerimizi biraz teknik / bilimsel / çağdaş çalışsınlar, sırf kahvedeki Ahmet Emmi ' nin lafına değil de, akademik araştırmalara da göz atsınlar diye çırpınırken, her araştırma konusunda ısrarla tutunduğun bu üslup olmuyor.

Bunu mektep görmemiş, bulunduğu köyden çıkmamış biri dese, hadi neyse der, anlarım. Ama bir yüksek zıraat mühendisinin söylemesi gerçekten olmuyor.

Neden?

Bir çiftçi, her yıl 1 tane deneme yapsa, ömrü hayatında 50 tane deneme yapabilir. 50 tane doğru öğrenebilir.
Bir çirfçi, bir gecede 50 tane araştırma okuyabilir. 10 tanesi yanlış olsa, yine de 40 tane bilgi öğrenir.

1 gecede 40 yılda öğreneceğini öğrenir.

Yani çok entellektüel birikimi olan, hepsi teoride uzman bir çiftçi portföyümüz mü var ki, insanların akademik çalışmalara ön yargı ile yaklaşmasına neden olacak, hatta bundan soğutacak beyanlarda ısrarla bulunuyoruz?

İhtiyacımız olan şey bu mu? Hayır, yani bu bize ne kazandıracak?

Bırakalım da insanlar okusun. Aksi kendi kendimizi cehalete hapsetmektir.

Not: bu araştırmalar üreticiye zaten ulaşmaz. Amaç üreticinin bunlara ulaşmasıdır. Bunun için de üretici araştırmaya teşvik edilir..
 

Benzer Konular