Tarım S.O.S veriyor

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Tarımsal üretim S.O.S veriyor
22 Ocak 2014 Çarşamba 11:19
Son Güncelleme: 11:27

Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis tarım sektörü üzerine, 'Dünyada tarımsal üretim S.O.S veriyor. Dünya, daha fazla gıda üretmelidir' açıklamasında bulundu

İSTANBUL - Hiçbir ülkenin beslenmek gibi yaşamsal bir konuyu diğer bir ülkeye ihale etmek gibi şansı olmayıp, kendi topraklarında iç tüketimini karşılayacak gıda üretimini yapmak zorunda olduğunun altını çizerek vurgulayan Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, şunları söyledi:

“Dünyada oluşabilecek bir gıda krizinin, küresel barışı bozan ve güvenliği tehdit eden gelişmeleri tetikleyecek boyuta ulaşabileceği açıklamaları, son yıllarda bilim insanları tarafından sıkça gündeme gelmektedir.

Nitekim, dünya buğday üretiminde ve ihracatında söz sahibi olan Rusya, Ukrayna, Kazakistan’da 2010 yılında; Amerika’da ise 2011 yılında yaşanan kuraklık nedeniyle, dünya borsalarında buğday fiyatı yüzde 60 arttı.

Rusya, buğday ihracatını yasakladı. 2007 ve 2008 yıllarında yaşanan kuraklık; Filipinler, Endonezya, Myanmar gibi bazı ülkelerde iç karışıklıklara neden oldu.

Son yıllarda yaşanan bu olumsuzluklar, gelecek için çok önemli bir uyarıdır. Dünyada, tarımsal üretim S.O.S veriyor. Dünya, daha fazla gıda üretmelidir. Bu çerçevede, hiçbir ülke beslenmek gibi yaşamsal bir konuyu, bir diğer ülkeye ihale etmemelidir.

Kendi topraklarında, iç tüketimini karşılayacak üretimini yapmak zorundadır. Artık dünya ülkeleri, üretimini kendine yeter bir düzeye yükselmek, çiftçisinin yaşam standardını güvence altına almak, halkına gıda güvenliğine uygun besin maddelerini sürekli temin etmek ve ekonomide de daha güçlü olmak için uzun vadeli planlar yapmalıdır” dedi.

Küresel iklim değişimi nedeniyle, gıda üretimi hızla düşüyor

OECD’nin hazırladığı rapora göre küresel iklim değişimi nedeniyle; kuraklık, su kaynaklarının azalması ve diğer nedenlerle dünya genelinde gıda üretimindeki düşüşün hızla devam ettiğine dikkat çeken Mehmet Reis, konuşmasına söyle devam etti:

“Bu durum dünya nüfusunun beslenmesi açısından çok ciddi bir tehlike arz ediyor. İnsanların yaşamak için yeterli gıdayı almaları ve bu gıdaların sağlık yönünden güvenilir olması, insan haklarının esasını oluşturmaktadır.

Dünyada yaklaşık 1 milyar insan, yeterli düzeyde beslenemiyor. Her 7 kişiden 1 kişi, açlık düzeyinde yaşıyor. Uluslararası kuruluşlar, açlık tehlikesinin ne denli büyük bir tehdit olduğunu vurgulayarak, önlem alınmasını ve çözüm üretilmesini her platformda dile getiriyor.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) zirve toplantılarında, açlıkla mücadelede, hükümetlerin yeni politikalar üretmek durumunda olduklarına, dünyanın 2030 yılına kadar da gıda üretimini yüzde 50 oranında arttırması gerektiğine dikkat çekiyor” diye konuştu.

Türkiye’nin iklim, toprak ve su kaynakları açısından, bazı ülkelere göre daha şanslı bir ülke konumunda olduğunu ifade eden Mehmet Reis, şunları kaydetti:

“Ancak, tarım arazilerinin; erozyonla eksilmesine, miras yolu ile bölünmesine ve amacı dışında kullanılmasına engel olunur ve ekilebilir alanların tamamına yakını sulanabilir, kaliteli ve verimli tohumla ekim yapılırsa; stratejik ürünler başta olmak üzere, iç tüketim karşılanır, ithalat azalır, ihracat artar.

Bu çerçevede, çiftçimizin el emeği alın teri olan tarım ürünlerinin ihracatı artarken, dış ticaret açığımız da azalır” dedi.

Bakliyat ekim alanları daralıyor

Dünyada bakliyat ekim alanları daraldığına işaret eden Mehmet Reis, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Fasulye üretiminde ve ihracatında önemli bir yeri olan Çin, hem olumsuz hava şartları, hem de fasulye üretiminin daha fazla emek gerektirdiği sebebiyle ekim alanlarını azalttı.

Arjantin’de, kuraklık nedeniyle üretim yapılmadı. ABD, Kanada ve Kırgızistan’da beklenen rekolte gerçekleşmediği için fasulye fiyatları zirve yaptı. Ülkemizdeki üreticide, üretimi daha zahmetli olduğu için fasulye yerine, daha fazla verim aldığı başka ürünlere yöneldi.

Tarım ürünlerin doğası gereği, fiyatları değişkendir. Aşırı yağış ve kuraklık, rekolte kaybına neden olur. Zira, hasat döneminde verimlilik artar ve ürün kalitesinde problem oluşmaz ise; talebi karşılamada sorun çıkmaz ve fiyat artışı olmaz.

Eğer, beklenen üretim miktarı alınmaz ve ürün kalitesi düşük olursa, talep karşılanmaz ve işte o zaman fiyat yükselir” şeklinde konuştu.

Kuru gıda stokları, yeni mahsul ürünlerine kadar, iç tüketimi karşılayacak durumdadır

Tarım sektörünün; sadece toplumun gıda ihtiyacını karşılamakla kalmayıp, pek çok sektöre hammadde üretip, istihdam sağladığını anlatan Mehmet Reis, şunları söyledi:

“Türkiye’nin tarım nüfusu, yaklaşık ülke nüfusunun %24’üne denk geliyor. Türkiye’nin sosyal ve ekonomik sorunlarına çare oluyor. Dünya da olduğu gibi, ülkemizde de mevsim itibariyle, buğday, pirinç ve baklagillerin tüketimi artmaktadır ve stoklar erimektedir.

Ülkemizde, yeni mahsul ürünlerin hasadına, mücbir sebep olmazsa, 6 aydan daha fazla bir süre var. Türkiye’nin kuru gıda ürün stokları, yeni mahsul ürünlere kadar, iç tüketimi karşılayacak durumdadır. Endişe yaratacak bir durum söz konusu değildir” diye konuştu.

Yaşanabilir bir dünya için önlem alınması gerekmektedir

“Sağlıklı yaşanabilir bir dünya için” diyerek konuşmasını sürdüren Mehmet Reis, şunları kaydetti:

“Küresel iklim değişimi, aşırı yağışlar, kuraklık, denizlerin ve ırmakların kirlenmesi, tarım alanlarının daralması, ormanların azalması değişen ve azalan canlı türleri ile dünyamız değişiyor.

Bilim insanları, bize emanet edilen dünyayı tahrip ettiğimizi, tüm canlılar için yaşanır olmaktan uzaklaştırdığımızı ortaya koyuyor. İnsanoğlunun hiç vakit kaybetmeden “sağlıklı yaşanılabilir bir dünya için” önlem alması ve acilen uygulaması gerekiyor” dedi.
 
30_11_2008_19_15_16_bugday_ekim_alanlari_2000.jpg

Türkiye 2017 buğday ekim alanları 7,7 milyon hektar olmuş,
8 milyon hektar olursa 20 000 000 ton civarı üretim bekleniyor, limitlerin altında ekim gerçekleşmiş, sezondaki ithalat haberleri ekimi azaltmış, arpa,pamuk ve ayçiçeğine yönelim var.
S.O.S. ; Save Our Saint, Bizim Azizimizi koru (Hz. İsa (a.s.) koru) demektir.İmdat çağrısıdır, tehlike durumlarında son anda dua ederler.
Biz, Allah(c.c.)'a havale ederiz.
 
hububat uretiminin azalmasının sebeplerinden biri ekim alanlarının sulamaya açılması ile çiftçinin daha fazla kar elde edeceği ürünlere yönelmesidir. Malum arpa buğday ekerek fazla para kazanılmaz
 
  • Beğen
Tepkiler: KIZILTAN
aynen bizlerde s.o.s veriyoruz mazot gübre vb gibi harcamalardan mazot 6 tl ye doğru gidiyor birde dikkat ettim herşey gidiyor ama bir çiftçi patinaj çekiyor bir goble almak istiyorum fiyatlar uçmuş 14000 den 18000 tl ye yanibizim durum da bu..zaten ençok zoruma giden elektrik ile sulama masrafı bunu çiftçiye uygun fiyatlı satılması gerekmiyormu ev elektiriği ile bir farkı yok
 
30_11_2008_19_15_16_bugday_ekim_alanlari_2000.jpg

Türkiye 2017 buğday ekim alanları 7,7 milyon hektar olmuş,
8 milyon hektar olursa 20 000 000 ton civarı üretim bekleniyor, limitlerin altında ekim gerçekleşmiş, sezondaki ithalat haberleri ekimi azaltmış, arpa,pamuk ve ayçiçeğine yönelim var.
S.O.S. ; Save Our Saint, Bizim Azizimizi koru (Hz. İsa (a.s.) koru) demektir.İmdat çağrısıdır, tehlike durumlarında son anda dua ederler.
Biz, Allah(c.c.)'a havale ederiz.

S.O.S. save our saint degil, save our soul yani bizim ruhlarimizi koru soyleminin kisaltimisidir.

Kullanimi bu kelimeleri kisaltarak bulunmamistir. Mors alfabesinde 3 nokta 3 cizgi 3 nokta olarak yazilir. olur s.o.s, sonradan buna ruhumuzu kurtar anlami verilmistir.
 
  • Beğen
Tepkiler: atila
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Benzer Konular