* 550.000 Canlı Sığır İthalat Ediliyor *


Yem fiyatları düşmeden ithalat da çözüm olmaz. Fiyatların düşmesi için hayvan varlığını arttırmak lazım. Bunun için de yeni çiftçilerin üretim yatırımı yapması lazım. Hayvan almakla olmuyor. Arazi alıp buğday-arpa-silajlık mısır - yonca v.b. kendi yemini yetiştirmek, meradan yararlanmak lazım. Bu tür arazilerin fiyatları inşaat - imar baskısı nedeniyle çok şişti. Dekarına 30 bin tl istenen tarla var! 15 bin den aşağı sulak tarla yok gibi. Bu arazi fiyatlarıyla kimse kolay kolay hayvancılığa girmez. Hayvancılığı zora sokan en büyük etken arazi fiyatları.

Hayvancılığı daha karlı yapmak için büyük işletmeler kurmak gerekli. Araziye bu kadar çok parayı vermek yerine sermaye sahipleri arsa alıp inşaat işine giriyorlar. Daha kısa sürede daha çok para kazanmak varken hayvancılık gibi riskli bir işe kimse girmek istemiyor.
 
ben bi küçük besici olarak hiç korkmuyorum ithalattan çünkü bu sene 47 adet hayvan besledim 12 adet erkek dana sattım kalanı damızlık sadece 1 ton buzagı buyutme ve yemi aldım ıthalattan bir kilo dahi yem üretmeyen çiflikler korksun 30 tane inege bakıcı tutan eczacı korksun 50tane besi danasına bakıcı tutan kuyumcu korksun

Korkma tabi kardeşim, tedirgin olan zarar eder, Taşıma suyla değirmen döner mi? Gelen danalar, yaptığım hesaba bakarsan, sadece öğrenci, asker, hasta, için 30 öğünlük. Daha lokantaları bile saymadığımı söyledim. Ben sizin zarar etmenizi istemem, ama herkes sizin gibi dirençli olamıyor, zarar edenlerin hepsi de eczacı, kuyumcu, doktor değil. Bir sürü sizin gibi küçük çiftçi de var. Bir sürü süt krizi oldu sadece kuyumcu, eczacılar, zarar etti mi? Kaba yemi de üretmeliyiz diyorum zaten. Doğruları yapıyorsunuz siz. Fakat Benim eleştirim, kalıcı çözümlü planlamalar yapmayıp, Milyonlarca dolar dövizi, temel ihtiyaç maddesi olan gıdayı almak için bile yurt dışına vermemiz. Sonra da tarım zenginliğinden dem vurmak.
İthal edeceksen suyu değil, Suyun kaynağını ithal et diyorum ben.
Sizce damızlık almayıp, sürekli besilik dana, ya da kırmızı et alıp duralım mı dışarıdan? Naaparlarsa yapsınlar, bizim adamlar hep doğruları mı yaparlar diyorsunuz?
 
  • Beğen
Tepkiler: DeHLiZ
birilerinin aç gözlülüğü diğerlerini batırma seviyesine geldi herkez bir yol tutturmuş gidiyor
4750 tl 3 aylık dişi erkek simmental buzağı satıyor bukadar aç gözlülük olmaz alan insanları da anlamış değilim hiç mi düşünmüyorlar işin sonunu
İşte bu dediğiniz kısımı söylemek istedim Hadisi Şerifle
Hadisi Şerif: Nasıl yaşıyorasanız (devamını siz bulun)
 
ben bi küçük besici olarak hiç korkmuyorum ithalattan çünkü bu sene 47 adet hayvan besledim 12 adet erkek dana sattım kalanı damızlık sadece 1 ton buzagı buyutme ve yemi aldım ıthalattan bir kilo dahi yem üretmeyen çiflikler korksun 30 tane inege bakıcı tutan eczacı korksun 50tane besi danasına bakıcı tutan kuyumcu korksun

[MENTION=74079]muratardahan[/MENTION] kardeşim, Bu konuyu ilk [MENTION=168]Ağır Abi[/MENTION] kardeşimiz açmıştı. "Hayvan ithalatını sadece devlet yapacak" başlığında. Bu konuda benim görüşlerim net. oraya da yazmıştım. Oradaki yazı daha derli toplu oldu, oraya da bakabilirsiniz.
 
adam 30 kilo süt alıyorum diyor 20 tl sini dışarıdan aldığı kesif yem vitamin maya vb ye veriyor kardeşim 15 lt al 5 kilo kesif yem verirsin gerisini mera yada kendi kaba yemleri karşılar hem döl tutma sorunu olmaz hemde ineğin ömrü artar hemde piyasadaki süt fazlalığı azalır süt para eder
 
ben bi küçük besici olarak hiç korkmuyorum ithalattan çünkü bu sene 47 adet hayvan besledim 12 adet erkek dana sattım kalanı damızlık sadece 1 ton buzagı buyutme ve yemi aldım ıthalattan bir kilo dahi yem üretmeyen çiflikler korksun 30 tane inege bakıcı tutan eczacı korksun 50tane besi danasına bakıcı tutan kuyumcu korksun

Bence yanlış düşünüyorsunuz korkmanız lazım hemde diğerlerinden (eczacıdan kuyumcudan..)daha fazla. kar zarar hesabı yaparken kendi emeğinizide katın mesela 1 işçi çalıştırmanın bedeli asgarı ücret +sgk primi yaklaşık aylık 2000tl yıllık 24.000tl yine kendi ürettiğiniz yemlerin maliyetini hesaplayın (bu yemleri üretmek için sarfettiğiniz işçilik promasyon olsun)ve ondan sonra bir bilanco çıkarın ve ne kadar karlılığınızın olduğunu görün.emeğinizi küçümsemeyin. amaç işletmenin devamlılığı değil sarfettiğiniz emeğin yatırımın en yüksek getirisini sağlamaktır ve bu getiriyi azaltacak her şey ithalatta buna dahil sizi kaygılandırmalı.

diğer taraftan eczacı olsun kuyumcu olsun bu işi ikinci iş olarak yapıyorsa veya battığında mevcut işine dönebilecekse riskleri tek iş olarak hayvancılık yapan kişilere göre daha rahat benim de bir tanıdığım beyaz eşya dükkanı vardı devletin faizsiz kredi verdiği dönemde 100 başlık inek çifliği kurdu 3-4 yıl sonra beceremedim diye devretti şimdi beyaz eşya işine devam ediyor adamın hayat standardında değişiklik olmadı. ya tek işi hayvancılık olsaydı sizce bu kadar rahat olabilirmiydi.
 
arkadaşlar ben elbetteki kendi işşiliğimide hesap ediyorum vede yıllık kar zarar hesabıma katıyorum benim demek istedigim şu hayvancılık bir ek iş yada hobi yada yatırım aracı degildir hayvancılık bir yaşam tarzıdır saati belli olmaz hayvancılık yapan biris yanında ek iş olarak arıcılık yapmalı toplu 5 10 adet dana alıp satmalı ben sezonda balya yaparım arıcılık ile uğraşırım dişi düve toplar satarım.yani kendi yeymiyemi oralardan çıkarırım ama benim asıl işim hayvancılık öyle kısa vadelide bakmam bizim sıkıntımız o zaten çiflik açan kuyumcu bir yıl sonra o yatırdıgı parayı geri istiyor öyle bişey yok kim diyorsaki ben hayvancılıktan zarar ediyorum o şahıstan ben şüphe ederim.Amerikada adamlar gururla söyülorlar benim dedemin 20 inegi vardı şimdi benim 200 inegim var bizde olsa diyerler dedende ahırdan çıkmazdı sende hiç çocugunu veteriner veyada zıraat muh okutan bi zengin çifçi yada çiflik sahibi duydunuzmu ben görmedim direk özel ünuversite bizde hayvancılık hor görüldüğü sürece hiçbirşey olmaz
 
Diyelim ki Danalar kesime geldi artık yediklerine göre kilo almıyorlar. 12 dana kestireceğiz diyelim. Kesim o günlerde, fuzuli spekülasyonla, piyasa dalgalanmasından 1 lira düştü. 12x300kg=3600kg kayıp 3600 lira. Siz ister buna zarar değil deyin, İster kardan zarar deyin, isterse teşekkür edin benim için fark etmez. bu kayba danası hasta olup vb., bazı kayıpları eklenen çiftçilerin yaşadığı duruma da batma diyoruz biz.
Siz kazançlı işler yapıyorsunuzdur. doğru işler yapıyorsunuzdur, kazanıyorsunuzdur. Ben iyi isem, yöneticilerin yaptıkları doğrudur, ben kötü olunca yöneticilerin yaptıkları yanlıştır, anlayışına karşıyım ben. Kuyumcu Eşref Bey de memnundur belki durumundan. Bu bizim ülke olarak, hayvan, saman vb. şeyleri ithal etmemizi doğru kılmıyor.
Şu görüşlerinize katılıyorum ama sorunların tek kaynağı değil. Hayvancılık doğrusu sizin dediğiniz gibi yaşam tarzıdır. ABD deki kişiler göğsünü gererek "ben Kovboyum" diyebiliyor. Biz ise aynı şekilde "Çobanım" dediğimizde sorunların büyük bölümünü çözdük demektir zaten. Bunu kırmak için hala mücadelemi sürdürüyorum.
Çocuklarını Veteriner, ziraat müh. yapan çiftlik sahibi var mı hiç görüşünüz herkes için geçerli değil.
 
Bence yanlış düşünüyorsunuz korkmanız lazım hemde diğerlerinden (eczacıdan kuyumcudan..)daha fazla. kar zarar hesabı yaparken kendi emeğinizide katın mesela 1 işçi çalıştırmanın bedeli asgarı ücret +sgk primi yaklaşık aylık 2000tl yıllık 24.000tl yine kendi ürettiğiniz yemlerin maliyetini hesaplayın (bu yemleri üretmek için sarfettiğiniz işçilik promasyon olsun)ve ondan sonra bir bilanco çıkarın ve ne kadar karlılığınızın olduğunu görün.emeğinizi küçümsemeyin. amaç işletmenin devamlılığı değil sarfettiğiniz emeğin yatırımın en yüksek getirisini sağlamaktır ve bu getiriyi azaltacak her şey ithalatta buna dahil sizi kaygılandırmalı.

diğer taraftan eczacı olsun kuyumcu olsun bu işi ikinci iş olarak yapıyorsa veya battığında mevcut işine dönebilecekse riskleri tek iş olarak hayvancılık yapan kişilere göre daha rahat benim de bir tanıdığım beyaz eşya dükkanı vardı devletin faizsiz kredi verdiği dönemde 100 başlık inek çifliği kurdu 3-4 yıl sonra beceremedim diye devretti şimdi beyaz eşya işine devam ediyor adamın hayat standardında değişiklik olmadı. ya tek işi hayvancılık olsaydı sizce bu kadar rahat olabilirmiydi.

Eczacı - kuyumcu - avukat hayvancılık işine girmez. Arsa alıp inşaat işine girer. Sorunu yanlış teşhis ediyorsunuz.
 

kayserinin büyük müteahhitlerinden bazıları hayvancılık sektöründe hatta bazılarının ilk işi hayvancılık diyebilirim
mobilyacılardan da var baya işin özü büyük oynayanlar paralı insanlar
hakkımızda hayırlısı bakalım
 
Mesela saray halı vardı o büyük bi çiftlik kurdu diye biliyorum. Şimdi bu amcalar aslen tekstilci mi? Hayvancı mı?
Saray halı sadece hayvancılık işine girmedi, tamamen gıda işine girdi. Bu tarz holdingleri aynı kefeye koymayız, adı üstünde holding. Koç da gıda işindeydi, Aytaç da, Pınar da, ama aynı zamanda inşaat turizm vs işler de yapıyorlardı.
 
  • Beğen
Tepkiler: KüreLee
arkadaşlar bana göre 100 başa kadar aile işletmesidir beside 50 60 başda sütte ben holdingleri kastetmiyorum benim demek istediğim bu işi biz meslek olarak görmemiz lazım hayvancılıkda uzun vadeli bir işdir bir tohum attırırsın onun faydasını ancak 4 sene sonra görürsün ama buna bazıları dayanamadıgını için hop inekleri sattım kurtuldum zaten meslegi degilki ek iş olarak girmişti bu işe nasılki ben bir elektrik dükkanı açmak için belge istiyorlar yada her kafasına esen eczane açamıyor hayvancılık böyle olmalı
 
besilik dana-düve ithalatı yanında, etçi ırk damızlık ithalatı yapılması hakkında:

etçi ırk inek-buzağı sürülerinin beslenmesi, saman, mısır silajı, ayçiçek küspesine dayalı yapılabilir.

tanesi 2500 avro fiyattan 600 000 damızlık getirilip 3000 çiftçiye (200 baş/çiftlik) ödemesiz (hibe) dağıtılırsa, her yıl besilik buzağılara ödenen döviz ihtiyacı olmaz.

6-7 aylık buzağının maliyeti 2500 TL olur. (2000 TL inek yem harcaması, 500 TL buzağı yem harcaması), 180-220 kg 6-7 aylık yaştaki besilik danalar-düveler 3500-4000 TL den satılır.

damızlıkların 8 000-10 000 TL den alınması halinde 6-7 aylık buzağıların maliyeti 3500 TL olur. 1500 TL karla satılsa fiyat 5000 TL. bu da şimdiki ithalat fiyatı.

burada sıkıntı milletin parasının, bazı kişilere hibe olarak verilmesinde.

bir de yemleme konusunda bilgi eksikliği (bunun üstesinden gelinebilir).

bir de saman sıkıntısı (3 ton/inek x 600 000 inek ) 1 800 000 ton saman ihtiyacı, eklenir.
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: KüreLee

[MENTION=57589]behcet arı[/MENTION] Hocam uzun bi aradan sonra, sizi burada tekrar görmekten çok mutlu oldum.
Bu konuda aynı görüşteyiz. Ben de kısa bi süre sonra yenip tüketilecek besilik dana ya da kırmızı et ithal edilmesine karşıyım. Damızlık hayvan, sperma, ya da Genomik indeks testlerinden geçmiş embriyo ithal etmek zorundayız. Bu son ürün tüketim malı ithal etmekle, üretim makinası ithal etmek farkı gibi bir şey. Saman sıkıntısı ise, yem bitkileri desteği, mera ıslahı vb. gibi tedbirlerle çözülebilir. Zaten bu görüşlerimi daha önce de bi konuda yazmıştım. Bana göre et sorunumuzu çözeceksek, bugün 8 milyon etçi damızlığımız olması lazım elimizde. Tabi bu, elimizdeki hayvanların nasıl besleneceğini de hesaba katarak düşünülmesi gereken uzun vadeli ve komplike bi proje olmalı.
Desteklemeye harcanacak para da bu yem bitkilerinin üretimindeki mazota ve meraların derin kuyularla sulanmasına, burada harcanan enerjiye harcanabilir.
 
Destekleme yapılsın evet ancak asıl konuyu ıskalıyorsunuz gibi geliyor bana. Topraktan ürün bitecek ki hayvan beslenecek. Derin kuyuyu geçtim, etrafından nehir geçen meraları sulamaya, meralarda biten çalıları sökmeye yatırım yapılmıyor. Tarla fiyatları almış başını gidiyor. Sperma ya da embriyodan daha öncelikli olan konu toprak. Topraklarımız betonlaşıyor.
 

Benzer Konular