Buğday, Arpa destekleri 75 krş/kg'a çıkarılsın

21.12.2020
1,458
2,218
Ulusal Hububat Konseyi tarafından Nis 27, 2022 tarihinde yayınlanan 2022 Pandemi Rusya-Ukrayna Savaşı Ekseninde Buğday Raporu'nda ek desteğin de kalıcı hale getirilerek 230 TL’ye, 10 krş/kg olan ürün desteğinin 25 krş/kg’a çıkarılması talep edilmektedir. Bence ek desteğin de kalıcı hale getirilmesi yerine ürün desteğinin 75 krş/kg’a çıkarılması ve yıllara göre Buğday fiyatının 8'de 1'i kadar(%12,5) desteğin ayarlanması otomatik hale getirilmelidir.

PANDEMİ VE RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI EKSENİNDE BUĞDAY ÜZERİNE TESPİT, DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER (ÖZET)

1. Buğday üretiminin uzun yıllara göre %2,6, geçen yıla göre %20,6 artarak 20,5 milyon ton olarak gerçekleşeceği öngörülmektedir.

2. Salgın kaynaklı yaşanan sorunların gıda arzı, gıda temini ve fiyatları üzerindeki baskısı azalarak sürerken, 24 Şubat 2022’de Rusya-Ukrayna arasında savaş patlak vermiştir. Savaşın gıda ilişkisi ile ilgili tespitler;

- Rusya ve Ukrayna birçok temel gıda maddesinin küresel tedarikçisi konumundadır (örneğin; global buğday ihracatının %30-34’ü).
- Savaşın Ukrayna’da bu üretim sezonunda ekili ürünlerin bakım ve hasadında sorun çıkaracağı gibi, ekilecek ürünlerde ve sonraki üretim sezonlarında da etkisini devam ettirebileceği beklentisi hakimdir.
- Rusya’nın doğal gaz ihracatı küresel ticaretin %20’sini oluşturmaktadır. Bu durum enerji fiyatlarında dramatik artışlarla gıda fiyatlarını tetiklemektedir.
- Rusya azotlu ve potasyumlu gübrede yaklaşık %15’er, Belarus ise potasyumlu gübrede yaklaşık %15 küresel ihracat payına sahiptir. Bunların ticaretinin kısıtlanması da global gübre fiyatlarını adeta şaha kaldırmıştır.
Bunlara şu hususların eklenmesi gıda sorunun daha karmaşık hale getirmektedir;
- Fosil kökenli yakıt fiyatlarındaki katlanarak artış, tahılların başını çektiği enerji bitkilerinin daha fazla biyo-yakıta dönüştürülmesi ile arz daralmasına sebep olmaktadır.
- Ülkelerin kriz ortamlarında stoklamaya yönelmeleri, ihracat kısıntına ya da yasaklama yoluna gitmeleri.
- Bireylerin temel ürünlerde bireysel stoğa yönelmeleri.

3. Ülkemizde salgın ve savaşın buğday eksenli etkisi;
- Lojistik sıkıntıları, gaz ve petrol ve enerji fiyatlarındaki artışlar, gübre, tarımsal ilaç ve diğer tarımsal girdilerdeki dramatik artışlardan ülkemiz de etkilenmiştir.
- Salgın ve savaş ülkemiz buğday sektörünü de doğrudan etkilemiş, ithal edilen buğdayın ton fiyatı 420 dolara dayanmıştır. TMO’nun un-yem regülasyonu için iç piyasaya buğday sürmesi, global buğday fiyatlarının ülkemize daha düşük yansımasını sağlasa da iç piyasada fiyatlar ortalama 5,5 TL/kg düzeyindedir.

4. Buğdayda sektörel olarak kısa vadede yapılacaklar;
- TMO’nun reel fiyat belirlemesi, kampanya döneminde haftalık gözden geçirme yaparak, gerekli görürse yeni fiyat açıklaması ve alım yapması.
- TMO’nun böyle bir hassas dönemde piyasayı regüle etme görevini yerine getirebilmesi, yeterli stok yapmasına bağlıdır. Bunun yolu öncelikli olarak hasat döneminde yeterli buğday alımından geçmektedir. Kampanya dönemi dışında gerekli görüldüğünde spot piyasalardan ve TRÜB üzerinden buğday alımı yapılması da önemlidir.
- Rekolte tahminimize göre buğday üretimi ülkemiz iç tüketimini karşılayabilecek düzeydedir (20,5 milyon ton). Bununla birlikte, mamul madde ihracatı için gerekli hammaddenin yeterli, güvenilir ve uygun fiyatla dış piyasalardan temin edilemeyebileceği durumlarda buğdaya dayalı mamul madde ihracatının kısıtlanması seçeneği üzerinde durulmalıdır.
- 2022-2023 üretim sezonu dekara destek ödemesinin ek desteğin de kalıcı hale getirilerek 230 TL’ye, 10 krş/kg olan ürün desteğinin 25 krş/kg’a çıkarılması buğday üretiminin sürdürülebilirliği açısından önerilmektedir.

5. Buğdayda sektörel olarak orta-uzun vadede yapılacaklar;

- Lisanslı Depoculuk Sisteminin daha çok üretici ve doğrudan buğday ticareti ve mamul madde üreten sanayiciye hizmet edecek şekilde gözden geçirilmesi, yeni hasat sezonuna 2-3 ay kalana kadar, yatırımcı o günkü fiyatlardan TMO’ya ürün senedini devretmeli, uygun ise verilecek avans fiyatı ile TMO tarafından alınıp, fiyat farkı olur ise yatımcı lehine değerlendirilmelidir.
- Su yetersizliği olan havzalara dış havzalardan su getirme projeleri yeniden gözden geçirilmeli, devam eden baraj, gölet projeleri hızla tamamlanmalıdır.
- Ülkemizde her yıl yaklaşık 3,5 milyon hektar alan nadasa bırakılmaktadır. Nadas yılında daha seyrek ekilerek; serin iklim tahılları, kışlık baklagil yem bitkileri, nohut ve mercimek gibi tane baklagiller, ayçiçeği ve aspir gibi yağ bitkilerinin yetiştirilmesi teşvik edilmelidir.
- Köy nüfusunun boşalmasını ve yaşlanmasını önleyecek sosyal projeler acilen etkin bir şekilde uygulamaya konulmalıdır.
- Hayvancılıkta; bu sektörü yaşam tarzı haline getirmiş ve daha çok küçükbaş hayvancılık yapan aile işletmelerini güçlendirmeliyiz.
- Tarımda yağışlardan/sudan yararlanmayı da azaltan organik madde eksikliği üzerine bir seferberlik boyutunda gidilmelidir.
- Ülkemiz sulanan tarla bitkileri alanlarında dört yıllık ekim nöbeti bildirimi uygulamasına gidilmeli ve bu uygulama teşvik sistemi ile ilişkilendirilmelidir.
- Üreticilerin birlikler, kooperatifler halinde yenilebilir enerji yatırımları teşvik edilerek, tarımsal enerji maliyetinin düşürülmesi sağlanmalıdır.

6. Buğdayda tarım sigortası zorunlu hale getirilmeli, TARSİM desteği %70 ve hasar ödeme oranı %80 olmalıdır.

denilmektedir.

UHK'nin yayınladığı raporda
2022-2023 üretim sezonu dekara destek ödemesinin ek desteğin de kalıcı hale getirilerek 230 TL’ye, 10 krş/kg olan ürün desteğinin 25 krş/kg’a çıkarılması talep edilmektedir.

Bence de 10 kuruşluk destek artık çok güdük kaldı. UHK'nın çağrısını olumlu buluyorum.

Karşılaştırma yapacak olursak:

100 dekar Buğday eken 50 ton hasat gerçekleştiren bir çiftçi için 10.400,00 TL destek sağlanırken

UHK'nın önerisi gerçekleşirse 42.900,00 TL destek sağlanmış olacak. 32 bin 500 lira artış anlamına geliyor.

Benim talebim ise geçici olan Ek Girdi Desteğinin ortadan kaldırılarak, 10 krş/kg olan ürün desteğinin 75 krş/kg’a çıkarılmasıdır. Destek miktarı sadece 2000 lira artarak 42.900 TL'ye çıkacaktır.


YILÜRÜNÇKS'li Üretim AlanıÜretim Miktarı (kg)Fark Ödemeleri Desteği kg/TLFark Ödemeleri Desteği TLGübre Desteği DaGübreMazot Desteği DaMazotMazot-Gübre ToplamıEk Girdi DesteğiDestekler Toplam
2022 (Geçerli Olan)​
Buğday
100​
50000​
0,10 TL​
5.000,00 TL​
32,00 TL​
3.200,00 TL​
22,00 TL​
2.200,00 TL​
5.400,00 TL​
10.400,00 TL​
2022 (UHK önerisi)​
Buğday
100​
50000​
0,25 TL​
12.500,00 TL​
32,00 TL​
3.200,00 TL​
22,00 TL​
2.200,00 TL​
5.400,00 TL​
23.000,00 TL​
40.900,00 TL​
2022 (Benim önerim)​
Buğday
100​
50000​
0,75 TL​
37.500,00 TL​
32,00 TL​
3.200,00 TL​
22,00 TL​
2.200,00 TL​
5.400,00 TL​
42.900,00 TL​

Doların 2, Gübrenin 6, Mazotun 3 katına çıktığı bu sene destek miktarının 4 katına çıkması çok zor değildir.
Ayrıca Çiftçi riske girip üretim yaparken aldığı destek,Fabrikalara ucuz buğday satarak verilen desteğin yanında çok düşük kalmaktadır. Devletimiz Çiftçiye destek kapılarını açarsa Ürün fiyatlarını düşürdüğü gibi Fabrikaların oluşturduğu ek mali yükünde önüne geçmiş olacaktır.


Türkiye’de 2000-2020 Döneminde Tarımsal Destekleme Politikalarının Gelişiminin İncelenmesi adlı çalışmada şu bilgiler verilmektedir.

Üretici Destek Tahmini:
Tarımsal desteklemelerin toplam tarımsal gelire bölünmesiyle elde edilmektedir (Semerci, 2019). PSE; doğrudan ödemeler, pazar fiyat
desteği, girdi destekleri, genel hizmetler, teşvikler ve faiz sübvansiyonları ile ilgili ödemeleri içermektedir (Bayramoğlu vd., 2014). Tablo 4 incelendiğinde; 2019 yılında Türkiye’nin tarımdan elde edilen gayri safi üretim değerinin %13,52’sinin uygulanan tarım politikaları sonucunda oluştuğunu göstermektedir.

Türkiye’nin destekleme düzeyi yıldan yıla değişiklik göstermekte olup, 2006 yılından 2017 yılına kadar olan dönemde AB’nin üzerinde seyrederken 2018 yılından sonra hızla düşüş gösterdiği söylenebilir. Bununla beraber son yıllar hariç destek seviyesi OECD ortalamasının üzerinde seyretmektedir fakat destekler çoğunlukla piyasayı bozucu niteliktedir (Anonymous, 2015).


Üretici destekleri Yıllara Göre.png


Görüldüğü gibi Tarımsal desteklemelerin toplam tarımsal gelire bölünmesiyle elde edilen oran sürekli düşmektedir.

Örneğin 2019 TMO Buğday alım fiyatı 1350 TL iken Fark ödemesi desteği 10 krş/kg’a çıkarılmıştı. Aynı oran korunsa bile Buğday Fiyatı 5 katına çıktığı için Destek en az 50 krş/kg’a çıkarılması gerekir. Birde bu sürçte yaşanan Tedarik sıkıntısı, Gübre, Mazot fiyatlarının aşırı artışı hesaba katılırsa Çiftçinin üretimi bırakmaması için 2019 seviyesini yakalaması için en az 75 krş/kg Fark desteği alması gerektiği görülebilir.

Buğday, Arpa destekleri 75 krş/kg'a çıkarılsın. Vesselam.
 
Son düzenleme:

Benzer Konular