PORTAL
FORUM
Forumlar
Giriş yap
Kayıt ol
Neler Yeni?
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Forumlar
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
FORUM
Çiftçilik Dışı Konular
Muhabbet - Geyik
İnsanlığın 40 Görkemli Hazinesi
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap ver
Mesaj
<blockquote data-quote="mocıtu" data-source="post: 118522" data-attributes="member: 1293"><p><strong>Ynt: İnsanlığın 40 Görkemli Hazinesi</strong></p><p></p><p>[bag]<strong><span style="color: red">Özgürlük Heykeli - ABD</span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=0oklc4v6ggfchktuge6m.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/0oklc4v6ggfchktuge6m.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=3m58zs3telmngh3dno57.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/3m58zs3telmngh3dno57.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>New York'taki Liberty (Özgürlük) Adası'nda bulunan dev heykel Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa halklarının dostluğunun simgesi olarak yapıldı. Göçmenler uzun yıllar Yenidünya'da ilk onunla karşılaştı. Heykelin altında bulunan Amerikan Göç Müzesi şimdi o yılların anısını yaşatıyor. Özgürlük Heykeli, kaidesiyle birlikte 92 metre yüksekliğe sahip. Bu dev kadın figürü sağ eliyle havaya bir meşale kaldırıyor; sol elinde ise Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi tarihinin, 4 Temmuz 1776'nın işlendiği bir levha tutuyor. Heykel, Fransız sanatçı Frederic Auguste Bartholdi'nin imzasını taşıyor. Böyle bir heykelin yapımı ilk olarak Amerika'daki iç savaşın ardından tarihçi De Laboulaye tarafından gündeme getirildi. Bartholdi liderliğindeki ekip 1875'te Fransa'da çalışmalara başladı ve 1885'te tamamladı. Yüksekliği 46 metreyi bulan heykelin ağırlığı 225 tonu buluyordu. Parçalara ayrılan heykel gemilerle New York'a taşınıp tekrar birleştirildi. Mimar Morris Hunt'ın tasarladığı kaideye yerleştirilen Özgürlük Heykeli'nin açılışı ise 1886'da yapıldı; 1924'te ulusal anıt ilan edildi, 1984'te de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Yüzüncü yıl kutlamalarından önce yine Amerikalı ve Fransız işçiler tarafından onarıldı. Heykel günümüzde çok sayıda ziyaretçiyi kendine çekiyor, başındaki taçta bulunan platform New York ve Atlas Okyanusu manzarası sunuyor.</strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Bakü İçeri Şehir - Azerbaycan </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=mvdvn8wd7trjgg6ekku8.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/mvdvn8wd7trjgg6ekku8.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=olcqfv2jqe0pghyrg6k.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/olcqfv2jqe0pghyrg6k.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Azerbaycan'ın başkenti Bakü, Hazar Denizi'nin kıyısında önemi bir liman kenti. Merkezini ''İçeri Şehir'' adıyla bilinen, surlarla çevrili tarihi bölüm oluşturuyor. İçeri Şehir ile burada yer alan Şirvanşahlar Sarayı ve Kız Kulesi 2000 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne dahil edildi. Ancak bu tarihi bölge listeye girmesine rağmen korunamadı ve 2003 yılında ''Tehlike Altında Olan Dünya Mirası Listesi''ne alındı. Tarihi merkezi çevreleyen surlar Paleolitik dönemden beri yerleşim alanı. Sasaniler, Araplar, İranlılar, Osmanlı ve Rusların yönetimine giren Bakü'deki surların bugüne ulaşan kalıntılarının çoğu 12. yüzyıla ait. Bölge Kasım 2000'de yaşanan depremden büyük ölçüde etkilendi. İçeri Şehir'in ana kapıları Şamahi ve Şah Abbas'ta, Bakü'nün tarihi sembolleri olan büyük bir boğa kafası ve onu koruyan iki aslan figürü yer alıyor. Boğa kafası, petrolden önce hayvancılıkla geçinen eski Bakü'yü temsil ediyor. Aslanlar ise kenti koruyan şehir duvarlarını simgeliyor. Kız Kulesi ise İÖ 6. ve 7. yüzyıldan kalma yapıların üzerine 12. yüzyılda inşa edildi. Terasından İçeri Şehir'le birlikte bütün Bakü'yü seyretmek mümkün. Listede yer alan Şirvarşahlar Sarayı ise Asya taş mimarisinin en görkemli örneklerinden biri kabul ediliyor. Saraya inşa edildiği 15. yüzyıldan beri birçok dönemde bütünü bozmayan eklemeler yapıldı. </strong></p><p><strong></strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Brugge - Belçika </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=91fr37r2q8e5410gpv9m.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/91fr37r2q8e5410gpv9m.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=po2trtj9hd3y62enc267.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/po2trtj9hd3y62enc267.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Belçika'nın kuzeyinde, Flamanların ağırlıkta olduğu Flanders bölgesinin merkezi Brugge (Fransızcadaki adı Bruges). Kent sadece Belçika'nın değil, Avrupa'nın en romantik kentlerinden biri kabul ediliyor. Ortaçağ mimarisi nedeniyle tarihi kent merkezi 2000 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Kanalların çevrelediği Brugge, ''Kuzeyin Venedik''i olarak da anılıyor. Kanallar boyunca kenti ''canot'' adı verilen sandallarla gezmek mümkün. Flandre kontunun kurduğu Brugge 12. yüzyıldan başlayarak 14. yüzyılda dünyanın en önemli açık pazarlarından biri oldu. Bir dönem önemini kaybettiyse de 19. yüzyılın ikinci yarısında nostalji peşindeki ressam ve yazarlar sayesinde romantizmin simgesi haline geldi. Kırmızı çatılı eski evlerle çevrili Brugge'nin en önemli meydanı ''Büyük Saray'' 13. yüzyılda yapıldı. Eskiden yiyecek pazarı olarak kullanılan meydanın etrafı bugün restoranlar, kahveler, birahaneler ve birbirinden güzel yapılarla çevrili. Meydandaki ünlü Beffroi, 12. yüzyılda gözetleme kulesi olarak inşa edildi. Notre Dame Kilisesi ve 14. yüzyılda inşa edilen belediye binası kentin önemli mimari değerleri arasında. ''Beguin'' denilen Flaman rahibelere mahsus manastır Le Beguinage ise Brugge'nin en ilginç yeri. Buradaki beyaz evlerde siyah giysili, beyaz başlıklı rahibeler eski gelenekleri yaşatıyor. Kentin müzelerinde Jan van Eyck, Hans Memling gibi Flaman ressamların eserleri de sergileniyor.</strong></p><p><strong></strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Potosi - Bolivya </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=wnbnjp796jfxt8k812b.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/wnbnjp796jfxt8k812b.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=v8rkqp4xsrf21p8ed3g.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/v8rkqp4xsrf21p8ed3g.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Bolivya'nın başkenti La Paz'ın güneydoğusunda, 4 bin 890 metre yükseklikteki Cerro Rico Dağı'nın eteklerine kurulu bir kent Potosi. Ününü ve zenginliğini bu dağdaki zengin gümüş madenlerine borçlu. Dünyanın en yüksek rakımlı maden yataklarına sahip kent 1987'de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Gümüşün bulunmasıyla birlikte Potosi, 16. yüzyılda dünyanın sayılı endüstri merkezlerinden biri oldu. Maden arama çalışmalarını İspanyol sömürge valisi Carlos 1545'te başlattı. Binlerce yerli, köle olarak maden aramada çalıştırıldı. İlk gümüşün İspanya'ya naklinden sonra İspanyollar binlerce Afrikalı köleyi buraya getirdi. Ancak tropik ve alçak coğrafyadan bu kuru ve yüksek yere gelen Afrikalıların çok azı hayatta kaldı. Darphanenin 1672 yılında kurulmasından sonra Avrupalıların akınına uğrayan Potosi, 80 kilisesi ve 200 bin kişiye ulaşan nüfusuyla dönemin en kalabalık ve zengin kentleri arasında yerini aldı. Ancak kentin parlak günleri 19. yüzyılda gümüş kaynaklarının tükenmesi ve bağımsızlık çatışmalarıyla sona erdi. Günümüzde sadece küçük miktarlarda gümüş çıkarılıyor. Ancak madenler ve geçmişin ihtişamlı günlerini hatırlatan yapılarıyla Potosi, Bolivya'nın en rağbet gören turistik noktalarından biri. Arcos de Cobija, Calle Quijarro, Casa de las Tres Portadas, San Lorenzo Kilisesi ve maden işçilerinin kulübeleri kentin tarihi mirası. Günümüzde madenlere turlar düzenleniyor. </strong></p><p><strong></strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Mostar Köprüsü - Bosna Hersek </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=y0ec5r0o0mc1ih45byvn.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/y0ec5r0o0mc1ih45byvn.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=epkdb5g5upw97xhfwk4c.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/epkdb5g5upw97xhfwk4c.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Bosna Hersek'in güneydoğusunda yer alan Mostar, Neretva Nehri kenarına kurulu küçük bir kent. Nehrin iki yakasını 400 yıldan fazla birbirine bağlayan Eski Köprü, 9 Kasım 1993 tarihinde Hırvat toplarının ateşiyle yıkıldı. Bosna Hersek'te barış 1995 yılında sağlandı. Mostar'da yaşayan Hırvat ve Müslüman toplumu barıştırmak için bir simge olarak kabul edilen köprünün onarımına da birçok ülke destek verdi. Bunların arasında Türkiye, Hollanda, İtalya ile UNESCO ve Dünya Bankası da yer aldı. Onarımına 2001 yılında başlanan köprüde Anadolu'dan gelen taş ustaları da görev aldı. Yeni köprü 23 Temmuz 2004 yılında açıldı, 2005'te de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girdi. Mostar'ın ortasından geçen bulvarın batısında Hırvat, doğusunda ise Boşnak toplumu yaşıyor, köprü de Boşnak tarafında bulunuyor. Kanuni Sultan Süleyman Mostar'a bir köprü yapılması için Mimar Sinan'ı görevlendirmişti. Çizimlerini Sinan'ın yaptığı köprü Mimar Hayretin tarafından inşa edildi. Yapımına 1557 yılında başlanan, 28 buçuk metre yüksekliğe, 22 buçuk metre uzunluğa sahip köprü 1566'da tamamlandı. Köprünün ''Tara'' adı verilen ayağı o dönemde misafirhane olarak hizmet veriyordu. Evliya Çelebi, Seyahatname'sinin bir bölümünü Tara'da yazdı. Osmanlı izlerinin yoğun şekilde görüldüğü Eski Çarşı'da bugün daha çok turistik eşyalar satılıyor. </strong></p><p><strong></strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Olinda - Brezilya </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=5p73h9impb1qdgxblif.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/5p73h9impb1qdgxblif.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=oozyh7ih3u0lyi35x1e.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/oozyh7ih3u0lyi35x1e.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Brezilya'nın güneydoğusunda, Atlas Okyanusu kıyısında yer alan Olinda kenti, bölgenin turizm ve sanat merkezi. Portekizlilerin 16. yüzyılda kurduğu kent o günden beri özgünlüğünü büyük ölçüde korudu. Brezilya'nın şekerkamışıyla tanışması ve kentin kurulması aynı tarihlere rastlar. Olinda zengin şekerkamışı üreticileri ve tüccarların kiliselerle malikâneler inşa etmesiyle 1535'te kuruldu. Kısa bir süre sonra, 1600'lerde Brezilya'nın en zengin kentlerinden biri oldu. Hollandalıların kenti 1631 yılında yakıp yıkmasından sonra tekrar önem kazanması 18. yüzyıla rastladı. Bu tarihlerde Brezilya'nın ilk hukuk okulunun burada açılmasıyla ülkenin önemli eğitim merkezlerinden biri haline geldi. Kent 16. ve 17. yüzyıllarda yapılan süslü kilise ve manastırlarıyla, sömürge döneminden kalma yapılarıyla dikkat çekiyor. Güneyindeki Recife kenti 20. yüzyılda ticari bir merkez olurken Olinda, Pernambuco eyaletinin kültür, turizm ve sanat merkezi haline geldi. UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi'ne 1982'de eklendi. Ayrıca 2006'da Brezilya'nın ilk kültür başkenti seçildi. Ülkede Rio Karnavalı'ndan sonra en renkli festivale Olinda ev sahipliği yapıyor. Ahşap oymacılığı yapan ve çanak çömlek üreten birçok sanatçı da kente renk katıyor. Kent merkezindeki müzede ise ülkenin geleneksel seyyar kukla tiyatrolarından toplanan yaklaşık bin kadar orijinal kukla sergileniyor.</strong></p><p><strong></strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Prag - Çek Cumhuriyeti</span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=8u68lmixlphqlgdmuu51.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/8u68lmixlphqlgdmuu51.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=r0tm95kigk71kqoeggej.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/r0tm95kigk71kqoeggej.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Çek Cumhuriyeti'nin başkenti olan Prag'da 11. ve 18. yüzyıllar arasında inşa edilen romanesk, gotik, barok, rokoko, klasik ve yeni klasik dönemlere ait 1700'den fazla mimarlık ve sanat anıtı bulunuyor. Bütün bu zenginlikleriyle kent 1992 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne katıldı. Prag'ın ortasından geçen Vltava Nehri'nin batı yakasında Prag Kalesi ve bahçelerle kaplı Küçük Mahalle bulunuyor. Nehrin doğu yakasında ise Yahudi Mahallesi, Eski Şehir ve Yeni Şehir yer alıyor. İki yaka birbirine birçok köprüyle bağlanıyor. Bunların en ünlüsü Karlov Köprüsü birçok heykelle süslü. Çevresi surlarla çevrili Prag Kalesi'nde Kraliyet Bahçeleri, St. Vitus Katedrali, Eski Kraliyet Sarayı, St. George Bazilikası gibi birçok tarihi yapı bulunuyor. Kalenin yamaçlarına pazaryeri olarak kurulan Küçük Mahalle (Malá Strana) 17. ve 18. yüzyıllarda inşa edilen barok kilise, saray ve evlerle çevrili. Dar ve dik sokakları tarihi yapılarla dolu bölgede geleneksel yapı büyük ölçüde korunmuş. Eski Şehir, Vlata Nehri'nin doğu kıyısına 11. yüzyılda kuruldu. Belediye Sarayı'nın buraya kurulmasıyla kent için önemi arttı. Aziz Yakub, Aziz Niklaus, Aziz Gall, Aziz Giles kiliseleri ile birlikte Kinski Clam Gallas, Kunstat Lordları sarayları Eski Şehir'de yer alıyor. Yeni Şehir ise IV. Karl tarafından 1348'de kurulmuş ve zanaatkârla tüccarlar yerleşmişti. Bugün ayakta kalan yapıların büyük bir kısmı 19 ve 20. yüzyıldan. </strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Çin Seddi - Çin </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=o20u0uztkzcb01ueeb7w.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/o20u0uztkzcb01ueeb7w.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=206lz14q2708cg7mmgtu.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/206lz14q2708cg7mmgtu.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Çin Seddi uzun bir sürede, 20'den fazla krallık tarafından yaratıldı. Görkemi biraz da buradan geliyor. Bölgede daha önce de setler inşa edilmişti. Çin'in ilk İmparatoru Shi-Huang-Ti ise sınırlarını daha önce benzeri görülmemiş, aşılmaz bir duvarla kapatmaya karar verdi. İlk yapılan duvarlar İÖ 221'den itibaren birleştirilmeye başlandı. Bu faaliyet neredeyse iki bin yıl sürdü. En sonunda, Ming hanedanlığı zamanında ortaya 6 bin 700 kilometrelik Çin Seddi çıktı. Çin'in kuzeybatısı boyunca uzanan dünyanın bu en uzun savunma duvarı 1987'de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Kalıntılar Po Hay Körfezi'nde deniz kıyısında başlıyor. Pekin'in kuzeyinden geçerek batıya yöneliyor ve Huang-Ho Nehri'ni geçerek güneybatıya uzanıyor. Gobi Çölü'nün güneyinden batıya yöneliyor. Bugün, Ming hanedanlığı döneminde yapılan üç bin kilometrelik bölüm ayakta. Seddin tamamı tuğladan oluşmuyor, bazı noktaları kum, kerpiç gibi zayıf malzemelerden. Duvarların yüksekliği dört ile altı metre arasında değişirken kalınlık altı metre civarında. Seddin genişlediği bölümlerde atlar ve arabalar ilerleyebiliyor. Set üzerinde ortalama 200 metrede bir gözetleme kulesi veya kale, dokuz kilometrede bir fener, yer yer saray ve tapınaklara rastlanıyor. İnşasında halkın, askerlerin, mahkûmların ve hatta çocukların bile çalıştığı bu muazzam yapı binlerce insanın da hayatına mal oldu. </strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Tallinn - Estonya</span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=i57uqdc44trp5cu70sox.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/i57uqdc44trp5cu70sox.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=js7r5u98f38celbg4k87.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/js7r5u98f38celbg4k87.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Kuzey Avrupa'da ortaçağ mimari dokusunu en iyi korumuş kent Tallinn. Estonya'nın başkenti Baltık Denizi kıyısında önemli bir tarihi liman ve eski bir Hansa Birliği üyesi. Liman kentleri arasında kurulan bir ittifak olan Hansa, Tallinn'e 14. yüzyıldan sonra önemli bir ekonomik ve siyasi güç getirmişti. Çağlar boyunca Danimarka, İsveç ve Rus egemenliğinde yaşayan Estonya, 1991'de bağımsızlığına kavuştu ve Tallinn başkent oldu. Eski Tallinn'in girişini Viru Kapısı işaretliyor. Raekoja Plats (Belediye Meydanı) çevresinde uzanan dar sokaklar ortaçağ mimarisinden örnekler sergiliyor. Gotik eski belediye binası, Niguliste Kilisesi, Oleviste Kilisesi ve eski tüccarların gösterişli konutları Tallinn'in tarihi kısmını taçlandıran yapılar. İnşası 13. yüzyıla kadar uzanan Toompea Kalesi de kentin en eski köşelerinden biri. Burası ayrıca kenti seyretmek için uygun bir manzara noktası. Ortodoksların Nevski Katedrali ise Ruslardan kalan en önemli eser olarak dikkat çekiyor. Estonya Sanat Müzesi, opera ve tiyatro binaları Tallinn'in diğer önemli mimari anıtları. Kentin yeni yüzü de komünist dönem yapılarından son teknolojilerin ürünü binalara kadar birçok unsuru birleştiriyor. Rocca al Mare, Estonya'nın dört bir yanından getirilen çiftlik evlerini, kiliseleri, yel değirmenlerini sergiliyor. Bu açık hava müzesi 80 hektara yayılıyor ve 70'ten fazla yapıya sahip.</strong></p><p></p><p></p><p><strong><span style="color: red">Aksum - Etiyopya </span></strong></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=z9qbg14wd0o7xxtw70d.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/z9qbg14wd0o7xxtw70d.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><a href="http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=8il6plde1pkms87s0ex.jpg" target="_blank"><img src="http://www.resim-yukle.gen.tr/images/8il6plde1pkms87s0ex.jpg" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></a></p><p></p><p><strong>Aksum Krallığı, İS 1. ve 7. yüzyıllar boyunca Etiyopya'nın kuzeyinde güçlü bir devlet oldu. Krallığın en çarpıcı kalıntıları 1. ve 13. yüzyıllar arasında yontulan dev dikilitaşlar Aksum'un 1980'de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınmasını sağladı. Aksum Krallığı'nın adı antik dönemde Pers, Çin ve Roma imparatorluklarıyla birlikte anılıyordu. Kızıldeniz'in kıyısındaki Adulis'ten vahşi hayvanlar, deri, fildişi ve tahıl ihraç ediliyordu. Aksum'un hemen çıkışındaki Dikilitaş Parkı'nda irili ufaklı birçok eser görülebiliyor. Devrilmemiş en uzun dikilitaş 21 metre. Biraz ötesinde yerde yatan 34 metrelik dev taş, dünya tarihindeki en büyük dikilitaş olarak biliniyor. Dikilitaş Parkı'nın altı kazıldığında iç içe geçmiş odalardan oluşan anıtmezarlarla karşılaşılması, bunların aslında birer mezar taşı olduğunu gösteriyor. Aksum'un birkaç kilometre dışında bir tepede dikilitaş üretiminde halkın büyük çoğunluğunun çalıştırıldığı düşünülüyor. Taşlar yerlerine insan gücüyle ve fillerle taşınıyordu. Aksumlular Hıristiyanlığı 4. yüzyılda Kral Ezana zamanında kabul etti. Aksum yakınındaki anıtmezarlarda Hıristiyanlığın simgesi haç kabartmaları bulunuyor. Ünlü Saba Melikesi Belkıs' mal edilen sarayın kalıntısı da Aksum'a çok yakın. İkinci Dünya Savaşı sırasında Mussolini'nin emriyle İtalya'ya götürülen 25 metrelik taş, 2005'te Etiyopya'ya döndü. UNESCO'nun çabalarıyla orijinal yerine konulan anıt Eylül 2008'de ziyarete açıldı.</strong>[/bag]</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="mocıtu, post: 118522, member: 1293"] [b]Ynt: İnsanlığın 40 Görkemli Hazinesi[/b] [bag][b][color=red]Özgürlük Heykeli - ABD[/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=0oklc4v6ggfchktuge6m.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/0oklc4v6ggfchktuge6m.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=3m58zs3telmngh3dno57.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/3m58zs3telmngh3dno57.jpg[/img][/URL] [b]New York'taki Liberty (Özgürlük) Adası'nda bulunan dev heykel Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa halklarının dostluğunun simgesi olarak yapıldı. Göçmenler uzun yıllar Yenidünya'da ilk onunla karşılaştı. Heykelin altında bulunan Amerikan Göç Müzesi şimdi o yılların anısını yaşatıyor. Özgürlük Heykeli, kaidesiyle birlikte 92 metre yüksekliğe sahip. Bu dev kadın figürü sağ eliyle havaya bir meşale kaldırıyor; sol elinde ise Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi tarihinin, 4 Temmuz 1776'nın işlendiği bir levha tutuyor. Heykel, Fransız sanatçı Frederic Auguste Bartholdi'nin imzasını taşıyor. Böyle bir heykelin yapımı ilk olarak Amerika'daki iç savaşın ardından tarihçi De Laboulaye tarafından gündeme getirildi. Bartholdi liderliğindeki ekip 1875'te Fransa'da çalışmalara başladı ve 1885'te tamamladı. Yüksekliği 46 metreyi bulan heykelin ağırlığı 225 tonu buluyordu. Parçalara ayrılan heykel gemilerle New York'a taşınıp tekrar birleştirildi. Mimar Morris Hunt'ın tasarladığı kaideye yerleştirilen Özgürlük Heykeli'nin açılışı ise 1886'da yapıldı; 1924'te ulusal anıt ilan edildi, 1984'te de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Yüzüncü yıl kutlamalarından önce yine Amerikalı ve Fransız işçiler tarafından onarıldı. Heykel günümüzde çok sayıda ziyaretçiyi kendine çekiyor, başındaki taçta bulunan platform New York ve Atlas Okyanusu manzarası sunuyor.[/b] [b][color=red]Bakü İçeri Şehir - Azerbaycan [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=mvdvn8wd7trjgg6ekku8.jpg][img width=399 height=600]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/mvdvn8wd7trjgg6ekku8.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=olcqfv2jqe0pghyrg6k.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/olcqfv2jqe0pghyrg6k.jpg[/img][/URL] [b]Azerbaycan'ın başkenti Bakü, Hazar Denizi'nin kıyısında önemi bir liman kenti. Merkezini ''İçeri Şehir'' adıyla bilinen, surlarla çevrili tarihi bölüm oluşturuyor. İçeri Şehir ile burada yer alan Şirvanşahlar Sarayı ve Kız Kulesi 2000 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne dahil edildi. Ancak bu tarihi bölge listeye girmesine rağmen korunamadı ve 2003 yılında ''Tehlike Altında Olan Dünya Mirası Listesi''ne alındı. Tarihi merkezi çevreleyen surlar Paleolitik dönemden beri yerleşim alanı. Sasaniler, Araplar, İranlılar, Osmanlı ve Rusların yönetimine giren Bakü'deki surların bugüne ulaşan kalıntılarının çoğu 12. yüzyıla ait. Bölge Kasım 2000'de yaşanan depremden büyük ölçüde etkilendi. İçeri Şehir'in ana kapıları Şamahi ve Şah Abbas'ta, Bakü'nün tarihi sembolleri olan büyük bir boğa kafası ve onu koruyan iki aslan figürü yer alıyor. Boğa kafası, petrolden önce hayvancılıkla geçinen eski Bakü'yü temsil ediyor. Aslanlar ise kenti koruyan şehir duvarlarını simgeliyor. Kız Kulesi ise İÖ 6. ve 7. yüzyıldan kalma yapıların üzerine 12. yüzyılda inşa edildi. Terasından İçeri Şehir'le birlikte bütün Bakü'yü seyretmek mümkün. Listede yer alan Şirvarşahlar Sarayı ise Asya taş mimarisinin en görkemli örneklerinden biri kabul ediliyor. Saraya inşa edildiği 15. yüzyıldan beri birçok dönemde bütünü bozmayan eklemeler yapıldı. [/b] [b][color=red]Brugge - Belçika [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=91fr37r2q8e5410gpv9m.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/91fr37r2q8e5410gpv9m.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=po2trtj9hd3y62enc267.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/po2trtj9hd3y62enc267.jpg[/img][/URL] [b]Belçika'nın kuzeyinde, Flamanların ağırlıkta olduğu Flanders bölgesinin merkezi Brugge (Fransızcadaki adı Bruges). Kent sadece Belçika'nın değil, Avrupa'nın en romantik kentlerinden biri kabul ediliyor. Ortaçağ mimarisi nedeniyle tarihi kent merkezi 2000 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Kanalların çevrelediği Brugge, ''Kuzeyin Venedik''i olarak da anılıyor. Kanallar boyunca kenti ''canot'' adı verilen sandallarla gezmek mümkün. Flandre kontunun kurduğu Brugge 12. yüzyıldan başlayarak 14. yüzyılda dünyanın en önemli açık pazarlarından biri oldu. Bir dönem önemini kaybettiyse de 19. yüzyılın ikinci yarısında nostalji peşindeki ressam ve yazarlar sayesinde romantizmin simgesi haline geldi. Kırmızı çatılı eski evlerle çevrili Brugge'nin en önemli meydanı ''Büyük Saray'' 13. yüzyılda yapıldı. Eskiden yiyecek pazarı olarak kullanılan meydanın etrafı bugün restoranlar, kahveler, birahaneler ve birbirinden güzel yapılarla çevrili. Meydandaki ünlü Beffroi, 12. yüzyılda gözetleme kulesi olarak inşa edildi. Notre Dame Kilisesi ve 14. yüzyılda inşa edilen belediye binası kentin önemli mimari değerleri arasında. ''Beguin'' denilen Flaman rahibelere mahsus manastır Le Beguinage ise Brugge'nin en ilginç yeri. Buradaki beyaz evlerde siyah giysili, beyaz başlıklı rahibeler eski gelenekleri yaşatıyor. Kentin müzelerinde Jan van Eyck, Hans Memling gibi Flaman ressamların eserleri de sergileniyor. [/b] [b][color=red]Potosi - Bolivya [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=wnbnjp796jfxt8k812b.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/wnbnjp796jfxt8k812b.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=v8rkqp4xsrf21p8ed3g.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/v8rkqp4xsrf21p8ed3g.jpg[/img][/URL] [b]Bolivya'nın başkenti La Paz'ın güneydoğusunda, 4 bin 890 metre yükseklikteki Cerro Rico Dağı'nın eteklerine kurulu bir kent Potosi. Ününü ve zenginliğini bu dağdaki zengin gümüş madenlerine borçlu. Dünyanın en yüksek rakımlı maden yataklarına sahip kent 1987'de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Gümüşün bulunmasıyla birlikte Potosi, 16. yüzyılda dünyanın sayılı endüstri merkezlerinden biri oldu. Maden arama çalışmalarını İspanyol sömürge valisi Carlos 1545'te başlattı. Binlerce yerli, köle olarak maden aramada çalıştırıldı. İlk gümüşün İspanya'ya naklinden sonra İspanyollar binlerce Afrikalı köleyi buraya getirdi. Ancak tropik ve alçak coğrafyadan bu kuru ve yüksek yere gelen Afrikalıların çok azı hayatta kaldı. Darphanenin 1672 yılında kurulmasından sonra Avrupalıların akınına uğrayan Potosi, 80 kilisesi ve 200 bin kişiye ulaşan nüfusuyla dönemin en kalabalık ve zengin kentleri arasında yerini aldı. Ancak kentin parlak günleri 19. yüzyılda gümüş kaynaklarının tükenmesi ve bağımsızlık çatışmalarıyla sona erdi. Günümüzde sadece küçük miktarlarda gümüş çıkarılıyor. Ancak madenler ve geçmişin ihtişamlı günlerini hatırlatan yapılarıyla Potosi, Bolivya'nın en rağbet gören turistik noktalarından biri. Arcos de Cobija, Calle Quijarro, Casa de las Tres Portadas, San Lorenzo Kilisesi ve maden işçilerinin kulübeleri kentin tarihi mirası. Günümüzde madenlere turlar düzenleniyor. [/b] [b][color=red]Mostar Köprüsü - Bosna Hersek [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=y0ec5r0o0mc1ih45byvn.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/y0ec5r0o0mc1ih45byvn.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=epkdb5g5upw97xhfwk4c.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/epkdb5g5upw97xhfwk4c.jpg[/img][/URL] [b]Bosna Hersek'in güneydoğusunda yer alan Mostar, Neretva Nehri kenarına kurulu küçük bir kent. Nehrin iki yakasını 400 yıldan fazla birbirine bağlayan Eski Köprü, 9 Kasım 1993 tarihinde Hırvat toplarının ateşiyle yıkıldı. Bosna Hersek'te barış 1995 yılında sağlandı. Mostar'da yaşayan Hırvat ve Müslüman toplumu barıştırmak için bir simge olarak kabul edilen köprünün onarımına da birçok ülke destek verdi. Bunların arasında Türkiye, Hollanda, İtalya ile UNESCO ve Dünya Bankası da yer aldı. Onarımına 2001 yılında başlanan köprüde Anadolu'dan gelen taş ustaları da görev aldı. Yeni köprü 23 Temmuz 2004 yılında açıldı, 2005'te de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girdi. Mostar'ın ortasından geçen bulvarın batısında Hırvat, doğusunda ise Boşnak toplumu yaşıyor, köprü de Boşnak tarafında bulunuyor. Kanuni Sultan Süleyman Mostar'a bir köprü yapılması için Mimar Sinan'ı görevlendirmişti. Çizimlerini Sinan'ın yaptığı köprü Mimar Hayretin tarafından inşa edildi. Yapımına 1557 yılında başlanan, 28 buçuk metre yüksekliğe, 22 buçuk metre uzunluğa sahip köprü 1566'da tamamlandı. Köprünün ''Tara'' adı verilen ayağı o dönemde misafirhane olarak hizmet veriyordu. Evliya Çelebi, Seyahatname'sinin bir bölümünü Tara'da yazdı. Osmanlı izlerinin yoğun şekilde görüldüğü Eski Çarşı'da bugün daha çok turistik eşyalar satılıyor. [/b] [b][color=red]Olinda - Brezilya [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=5p73h9impb1qdgxblif.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/5p73h9impb1qdgxblif.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=oozyh7ih3u0lyi35x1e.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/oozyh7ih3u0lyi35x1e.jpg[/img][/URL] [b]Brezilya'nın güneydoğusunda, Atlas Okyanusu kıyısında yer alan Olinda kenti, bölgenin turizm ve sanat merkezi. Portekizlilerin 16. yüzyılda kurduğu kent o günden beri özgünlüğünü büyük ölçüde korudu. Brezilya'nın şekerkamışıyla tanışması ve kentin kurulması aynı tarihlere rastlar. Olinda zengin şekerkamışı üreticileri ve tüccarların kiliselerle malikâneler inşa etmesiyle 1535'te kuruldu. Kısa bir süre sonra, 1600'lerde Brezilya'nın en zengin kentlerinden biri oldu. Hollandalıların kenti 1631 yılında yakıp yıkmasından sonra tekrar önem kazanması 18. yüzyıla rastladı. Bu tarihlerde Brezilya'nın ilk hukuk okulunun burada açılmasıyla ülkenin önemli eğitim merkezlerinden biri haline geldi. Kent 16. ve 17. yüzyıllarda yapılan süslü kilise ve manastırlarıyla, sömürge döneminden kalma yapılarıyla dikkat çekiyor. Güneyindeki Recife kenti 20. yüzyılda ticari bir merkez olurken Olinda, Pernambuco eyaletinin kültür, turizm ve sanat merkezi haline geldi. UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi'ne 1982'de eklendi. Ayrıca 2006'da Brezilya'nın ilk kültür başkenti seçildi. Ülkede Rio Karnavalı'ndan sonra en renkli festivale Olinda ev sahipliği yapıyor. Ahşap oymacılığı yapan ve çanak çömlek üreten birçok sanatçı da kente renk katıyor. Kent merkezindeki müzede ise ülkenin geleneksel seyyar kukla tiyatrolarından toplanan yaklaşık bin kadar orijinal kukla sergileniyor. [/b] [b][color=red]Prag - Çek Cumhuriyeti[/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=8u68lmixlphqlgdmuu51.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/8u68lmixlphqlgdmuu51.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=r0tm95kigk71kqoeggej.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/r0tm95kigk71kqoeggej.jpg[/img][/URL] [b]Çek Cumhuriyeti'nin başkenti olan Prag'da 11. ve 18. yüzyıllar arasında inşa edilen romanesk, gotik, barok, rokoko, klasik ve yeni klasik dönemlere ait 1700'den fazla mimarlık ve sanat anıtı bulunuyor. Bütün bu zenginlikleriyle kent 1992 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne katıldı. Prag'ın ortasından geçen Vltava Nehri'nin batı yakasında Prag Kalesi ve bahçelerle kaplı Küçük Mahalle bulunuyor. Nehrin doğu yakasında ise Yahudi Mahallesi, Eski Şehir ve Yeni Şehir yer alıyor. İki yaka birbirine birçok köprüyle bağlanıyor. Bunların en ünlüsü Karlov Köprüsü birçok heykelle süslü. Çevresi surlarla çevrili Prag Kalesi'nde Kraliyet Bahçeleri, St. Vitus Katedrali, Eski Kraliyet Sarayı, St. George Bazilikası gibi birçok tarihi yapı bulunuyor. Kalenin yamaçlarına pazaryeri olarak kurulan Küçük Mahalle (Malá Strana) 17. ve 18. yüzyıllarda inşa edilen barok kilise, saray ve evlerle çevrili. Dar ve dik sokakları tarihi yapılarla dolu bölgede geleneksel yapı büyük ölçüde korunmuş. Eski Şehir, Vlata Nehri'nin doğu kıyısına 11. yüzyılda kuruldu. Belediye Sarayı'nın buraya kurulmasıyla kent için önemi arttı. Aziz Yakub, Aziz Niklaus, Aziz Gall, Aziz Giles kiliseleri ile birlikte Kinski Clam Gallas, Kunstat Lordları sarayları Eski Şehir'de yer alıyor. Yeni Şehir ise IV. Karl tarafından 1348'de kurulmuş ve zanaatkârla tüccarlar yerleşmişti. Bugün ayakta kalan yapıların büyük bir kısmı 19 ve 20. yüzyıldan. [/b] [b][color=red]Çin Seddi - Çin [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=o20u0uztkzcb01ueeb7w.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/o20u0uztkzcb01ueeb7w.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=206lz14q2708cg7mmgtu.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/206lz14q2708cg7mmgtu.jpg[/img][/URL] [b]Çin Seddi uzun bir sürede, 20'den fazla krallık tarafından yaratıldı. Görkemi biraz da buradan geliyor. Bölgede daha önce de setler inşa edilmişti. Çin'in ilk İmparatoru Shi-Huang-Ti ise sınırlarını daha önce benzeri görülmemiş, aşılmaz bir duvarla kapatmaya karar verdi. İlk yapılan duvarlar İÖ 221'den itibaren birleştirilmeye başlandı. Bu faaliyet neredeyse iki bin yıl sürdü. En sonunda, Ming hanedanlığı zamanında ortaya 6 bin 700 kilometrelik Çin Seddi çıktı. Çin'in kuzeybatısı boyunca uzanan dünyanın bu en uzun savunma duvarı 1987'de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alındı. Kalıntılar Po Hay Körfezi'nde deniz kıyısında başlıyor. Pekin'in kuzeyinden geçerek batıya yöneliyor ve Huang-Ho Nehri'ni geçerek güneybatıya uzanıyor. Gobi Çölü'nün güneyinden batıya yöneliyor. Bugün, Ming hanedanlığı döneminde yapılan üç bin kilometrelik bölüm ayakta. Seddin tamamı tuğladan oluşmuyor, bazı noktaları kum, kerpiç gibi zayıf malzemelerden. Duvarların yüksekliği dört ile altı metre arasında değişirken kalınlık altı metre civarında. Seddin genişlediği bölümlerde atlar ve arabalar ilerleyebiliyor. Set üzerinde ortalama 200 metrede bir gözetleme kulesi veya kale, dokuz kilometrede bir fener, yer yer saray ve tapınaklara rastlanıyor. İnşasında halkın, askerlerin, mahkûmların ve hatta çocukların bile çalıştığı bu muazzam yapı binlerce insanın da hayatına mal oldu. [/b] [b][color=red]Tallinn - Estonya[/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=i57uqdc44trp5cu70sox.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/i57uqdc44trp5cu70sox.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=js7r5u98f38celbg4k87.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/js7r5u98f38celbg4k87.jpg[/img][/URL] [b]Kuzey Avrupa'da ortaçağ mimari dokusunu en iyi korumuş kent Tallinn. Estonya'nın başkenti Baltık Denizi kıyısında önemli bir tarihi liman ve eski bir Hansa Birliği üyesi. Liman kentleri arasında kurulan bir ittifak olan Hansa, Tallinn'e 14. yüzyıldan sonra önemli bir ekonomik ve siyasi güç getirmişti. Çağlar boyunca Danimarka, İsveç ve Rus egemenliğinde yaşayan Estonya, 1991'de bağımsızlığına kavuştu ve Tallinn başkent oldu. Eski Tallinn'in girişini Viru Kapısı işaretliyor. Raekoja Plats (Belediye Meydanı) çevresinde uzanan dar sokaklar ortaçağ mimarisinden örnekler sergiliyor. Gotik eski belediye binası, Niguliste Kilisesi, Oleviste Kilisesi ve eski tüccarların gösterişli konutları Tallinn'in tarihi kısmını taçlandıran yapılar. İnşası 13. yüzyıla kadar uzanan Toompea Kalesi de kentin en eski köşelerinden biri. Burası ayrıca kenti seyretmek için uygun bir manzara noktası. Ortodoksların Nevski Katedrali ise Ruslardan kalan en önemli eser olarak dikkat çekiyor. Estonya Sanat Müzesi, opera ve tiyatro binaları Tallinn'in diğer önemli mimari anıtları. Kentin yeni yüzü de komünist dönem yapılarından son teknolojilerin ürünü binalara kadar birçok unsuru birleştiriyor. Rocca al Mare, Estonya'nın dört bir yanından getirilen çiftlik evlerini, kiliseleri, yel değirmenlerini sergiliyor. Bu açık hava müzesi 80 hektara yayılıyor ve 70'ten fazla yapıya sahip.[/b] [b][color=red]Aksum - Etiyopya [/color][/b] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=z9qbg14wd0o7xxtw70d.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/z9qbg14wd0o7xxtw70d.jpg[/img][/URL] [URL=http://www.resim-yukle.gen.tr/viewer.php?file=8il6plde1pkms87s0ex.jpg][IMG]http://www.resim-yukle.gen.tr/images/8il6plde1pkms87s0ex.jpg[/img][/URL] [b]Aksum Krallığı, İS 1. ve 7. yüzyıllar boyunca Etiyopya'nın kuzeyinde güçlü bir devlet oldu. Krallığın en çarpıcı kalıntıları 1. ve 13. yüzyıllar arasında yontulan dev dikilitaşlar Aksum'un 1980'de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne alınmasını sağladı. Aksum Krallığı'nın adı antik dönemde Pers, Çin ve Roma imparatorluklarıyla birlikte anılıyordu. Kızıldeniz'in kıyısındaki Adulis'ten vahşi hayvanlar, deri, fildişi ve tahıl ihraç ediliyordu. Aksum'un hemen çıkışındaki Dikilitaş Parkı'nda irili ufaklı birçok eser görülebiliyor. Devrilmemiş en uzun dikilitaş 21 metre. Biraz ötesinde yerde yatan 34 metrelik dev taş, dünya tarihindeki en büyük dikilitaş olarak biliniyor. Dikilitaş Parkı'nın altı kazıldığında iç içe geçmiş odalardan oluşan anıtmezarlarla karşılaşılması, bunların aslında birer mezar taşı olduğunu gösteriyor. Aksum'un birkaç kilometre dışında bir tepede dikilitaş üretiminde halkın büyük çoğunluğunun çalıştırıldığı düşünülüyor. Taşlar yerlerine insan gücüyle ve fillerle taşınıyordu. Aksumlular Hıristiyanlığı 4. yüzyılda Kral Ezana zamanında kabul etti. Aksum yakınındaki anıtmezarlarda Hıristiyanlığın simgesi haç kabartmaları bulunuyor. Ünlü Saba Melikesi Belkıs' mal edilen sarayın kalıntısı da Aksum'a çok yakın. İkinci Dünya Savaşı sırasında Mussolini'nin emriyle İtalya'ya götürülen 25 metrelik taş, 2005'te Etiyopya'ya döndü. UNESCO'nun çabalarıyla orijinal yerine konulan anıt Eylül 2008'de ziyarete açıldı.[/b][/bag] [/QUOTE]
Alıntı ekle…
İnsan doğrulaması
Cevapla
FORUM
Çiftçilik Dışı Konular
Muhabbet - Geyik
İnsanlığın 40 Görkemli Hazinesi
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Kabul
Daha fazla bilgi edin…
Üst
Alt