PORTAL
FORUM
Forumlar
Giriş yap
Kayıt ol
Neler Yeni?
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Forumlar
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
FORUM
Çiftçilik Genel
Tarım ve Hayvancılık Haberleri
Tarım Bakanı Faruk Çelik'in 100 günü
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap ver
Mesaj
<blockquote data-quote="Ağır Abi" data-source="post: 1023021" data-attributes="member: 168"><p>Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelikin göreve gelmesinden bu yana tam 100 gün geçti. Bir bakanın icraatlarını değerlendirmek, geleceğe ilişkin tahminlerde bulunmak için 100 gün önemli bir süredir.Tarımda ulusal, partiler üstü bir devlet politikamız olmadığı için hükümet partisi değişmese bile, bakan, hatta müsteşar değişince tarım politikası da değişiyor. Faruk Çelikin 100 günlük icraatlarında da bunu yaşadık.</p><p>Faruk Çelikin100 günlük icraatı artıları ve eksileri ile özetle şöyle:</p><p>1- Bakanı Faruk Çelik, göreve geldikten kısa süre sonra bir çok genel müdür ve bürokratı görevden aldı. Görevden alınmaları, Bakan, kendi kadrosunu oluşturacak, görevden almalar doğal diye yorumlayanlar olduğu gibi, bazı birimlerde yolsuzluk, kayırmacılık, usulsüzlükler partiye zarar verecek boyutlara ulaştığı için Faruk Çelik bu göreve özellikle getirildi ve operasyon yapmaya geldi diye yorumlayanlar da oldu. Her iki yorumda da haklılık payı var.</p><p>2- Tarım sektörü dışından gelen Bakan Faruk Çelik, Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş ve Bakanlık Müsteşarı Dr. Nusret Yazıcıyı da tarımın dışından seçti. Böylece bakanlığın tepe yönetimi tarım sektörünün dışındaki isimlerden oluştu.Bu durum, et ve süt konusu başta olmak üzere bazı kararlara olumsuz yansıdı.</p><p>3- Bakan Çelik, göreve geldiği ilk günden itibaren farklı bir anlayış ve bakış açısı ile bakanlık yapacağını, sektörle sürekli diyolag içerisinde olacağını, bakanlığı katılımcı anlayışla yöneteceğini söyledi. Aldığı kararlarda buna özen gösterdi. Genel olarak tarım sektörüne olumlu mesajlar verdi. Sektör temsilcileriyle buluşmalar, bölgelerde yapılan koordinasyon toplantıları ve diğer ziyaretlerde hep dinleyen taraf oldu. Yıllardır bakanlığa egemen olan en iyi ben bilirim, ben yaptım oldu anlayışı böylece terk edildi.</p><p>4- Kronikleşen ve yıllardır çözüm bekleyen çiğ süt ve kırmızı et krizini kucağında bulan Faruk Çelik, sorunun çözümü için sektör temsilcileriyle defalarca bir araya geldi.Çiğ sütte yaklaşık 20 aydır sabit olan referans fiyatın litre başına 1 lira 15 kuruşun altına düşmemesi için çaba gösterdi. Bunun için süt sanayicileriyle anlaştı. Ancak 1 hafta geçmeden fiyat 1 liranın altına düşürüldü. Süt sanayicileri Bakan Çeliki zor durumda bıraktı.</p><p>5- Benzer bir durum kırmızı ette de yaşandı.Kırmızı ette fiyatı dengelemek, üreticiyi ve tüketiciyi korumak amacıyla yıllar sonra tavan fiyatı(narh) gündeme getirdi. Yine sektör temsilcileriyle bir araya gelerek ortak kararla narh uygulamasına geçildi.Bu kez 24 saat geçmeden kasaplar, marketler tavan fiyatın uygulanamayacağını belirterek Bakan Çeliki deyim yerindeyse ofsayta düşürdü.</p><p>6- Çiğ sütte fiyatın düşük olması, kırmızı ette ise yüksek olması sorun olarak görülürken, fındıkta da şok denilecek bir fiyat düşüşü yaşandı. Kabuklu fındığın kilosu sezonun açılmasından bir süre sonra 17 liraya kadar çıkmışken, yeni yılda 10 liranın altına düştü. Ette ve sütte fiyata müdahale eden ve yıllar sonra tavan fiyat açıklayan Bakan Çelik, fındık söz konusu olunca, serbest piyasaya müdahale edemeyiz diyerek fiyat düşüşüne göz yumdu. Ya, et ve süte de müdahale etmeyecekti veya fındıkta da beklenen müdahale yapılmalıydı. Fındık konusunda rekoltenin tek elden yapılması yönünde alınan karar çok doğru. Fakat,bir yaptırımı olmadığı için, Nisan,Mayıs aylarında bu kararında delinme olasılığı yüksektir.</p><p>7-Rusya ile yaşanan krizde genellikle olumlu bir yaklaşım sergiledi. Sorunun büyümemesi için, alttan alarak yumuşama yanlısı bir tavır sergiledi. Fakat, Rusyanın tavrı, Cumhurbaşkanı Erdoğanın çıkışları ile kriz daha çok derinleşti ve tarım sektörünü olumsuz etkilemeye devam ediyor.</p><p>8- Tarım desteklerinin sadeleştirilmesi, hedefe uygun olması ve çiftçiye ulaşması için çalışma başlattı. Ancak, destekler açıklanmadığı için bu konuda değerlendirme yapmak yanlış olur. Desteklerin yeniden ele alınması gerekiyordu. Umarız üretimin ,verimliliğin,kalitenin artırılması ve çiftçinin yararına bir değişim olur.</p><p>9- Artvin Cerattepeye ilişkin açıklamaları hem bulunduğu makam hem de geçmişte yaptığı açıklamalarla çeliştiği için eleştirildi. Tarım Bakanları bulundukları konum gereği, şirketlerin çıkarına açıklama yapamaz. Tarım Bakanı topraktan,ağaçtan,kuştan, böcekten, doğal yaşamdan yana olur. Faruk Çelikten de beklenen budur.</p><p>10- Günübirlik sorunların çözümünün yanı sıra, orta ve uzun vadede uygulanacak tarım politikasının belirlenerek kamuoyuna açıklanması ve uygulamaya geçilmesi bekleniyor. Bu konuda henüz somut bir adım atılmadı. Ancak, açıklamalarına bakılırsa, üretimden yana, ithalatı çözüm olarak görmeyen bir anlayışı var. Bu da sektör tarafından olumlu karşılanıyor.</p><p>11- AKPnin seçim vaatleri arasında yer alan gübre ve yemde KDVnin sıfırlanması, seraların modernizasyonu, genç çiftçilere 30 bin liraya kadar hibe desteği, küçük çiftçilere dekar başına 100 lira ödeme konusunda somut adımlar atıldı. Bu konuda gerekli kararlar çıkarıldı. Ancak, bu uygulamaların çiftçiye yararı konusunda endişeler var. Başbakan Ahmet Davutoğlu söz verdi diye yerine getirilen bu kararlarda değişiklikler yapılacak.</p><p>Özetle, 100 günlük icraatı değerlendirildiğinde Faruk Çelik,gelen gideni aratır dedirtmedi. Sektörün beklentilerini ve umudunu yeşertti. Fakat, altyapısı hazırlanmadan, çalışılmadan aceleyle alınan bazı kararlarda ciddi sorunlar yaşandı. Et ve sütte olduğu gibi. Nitekim alınan kararların delinmesine kendisi de isyan etti. İyi bir başlangıç yapmışken, bu sorunu çözemezse, ipin ucunu kaçırırsa ilerde zor günler yaşayabilir.</p><p></p><p></p><p></p><p></p><p></p><p>ALİ EKBER YILDIRIM</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ağır Abi, post: 1023021, member: 168"] Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelikin göreve gelmesinden bu yana tam 100 gün geçti. Bir bakanın icraatlarını değerlendirmek, geleceğe ilişkin tahminlerde bulunmak için 100 gün önemli bir süredir.Tarımda ulusal, partiler üstü bir devlet politikamız olmadığı için hükümet partisi değişmese bile, bakan, hatta müsteşar değişince tarım politikası da değişiyor. Faruk Çelikin 100 günlük icraatlarında da bunu yaşadık. Faruk Çelikin100 günlük icraatı artıları ve eksileri ile özetle şöyle: 1- Bakanı Faruk Çelik, göreve geldikten kısa süre sonra bir çok genel müdür ve bürokratı görevden aldı. Görevden alınmaları, Bakan, kendi kadrosunu oluşturacak, görevden almalar doğal diye yorumlayanlar olduğu gibi, bazı birimlerde yolsuzluk, kayırmacılık, usulsüzlükler partiye zarar verecek boyutlara ulaştığı için Faruk Çelik bu göreve özellikle getirildi ve operasyon yapmaya geldi diye yorumlayanlar da oldu. Her iki yorumda da haklılık payı var. 2- Tarım sektörü dışından gelen Bakan Faruk Çelik, Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş ve Bakanlık Müsteşarı Dr. Nusret Yazıcıyı da tarımın dışından seçti. Böylece bakanlığın tepe yönetimi tarım sektörünün dışındaki isimlerden oluştu.Bu durum, et ve süt konusu başta olmak üzere bazı kararlara olumsuz yansıdı. 3- Bakan Çelik, göreve geldiği ilk günden itibaren farklı bir anlayış ve bakış açısı ile bakanlık yapacağını, sektörle sürekli diyolag içerisinde olacağını, bakanlığı katılımcı anlayışla yöneteceğini söyledi. Aldığı kararlarda buna özen gösterdi. Genel olarak tarım sektörüne olumlu mesajlar verdi. Sektör temsilcileriyle buluşmalar, bölgelerde yapılan koordinasyon toplantıları ve diğer ziyaretlerde hep dinleyen taraf oldu. Yıllardır bakanlığa egemen olan en iyi ben bilirim, ben yaptım oldu anlayışı böylece terk edildi. 4- Kronikleşen ve yıllardır çözüm bekleyen çiğ süt ve kırmızı et krizini kucağında bulan Faruk Çelik, sorunun çözümü için sektör temsilcileriyle defalarca bir araya geldi.Çiğ sütte yaklaşık 20 aydır sabit olan referans fiyatın litre başına 1 lira 15 kuruşun altına düşmemesi için çaba gösterdi. Bunun için süt sanayicileriyle anlaştı. Ancak 1 hafta geçmeden fiyat 1 liranın altına düşürüldü. Süt sanayicileri Bakan Çeliki zor durumda bıraktı. 5- Benzer bir durum kırmızı ette de yaşandı.Kırmızı ette fiyatı dengelemek, üreticiyi ve tüketiciyi korumak amacıyla yıllar sonra tavan fiyatı(narh) gündeme getirdi. Yine sektör temsilcileriyle bir araya gelerek ortak kararla narh uygulamasına geçildi.Bu kez 24 saat geçmeden kasaplar, marketler tavan fiyatın uygulanamayacağını belirterek Bakan Çeliki deyim yerindeyse ofsayta düşürdü. 6- Çiğ sütte fiyatın düşük olması, kırmızı ette ise yüksek olması sorun olarak görülürken, fındıkta da şok denilecek bir fiyat düşüşü yaşandı. Kabuklu fındığın kilosu sezonun açılmasından bir süre sonra 17 liraya kadar çıkmışken, yeni yılda 10 liranın altına düştü. Ette ve sütte fiyata müdahale eden ve yıllar sonra tavan fiyat açıklayan Bakan Çelik, fındık söz konusu olunca, serbest piyasaya müdahale edemeyiz diyerek fiyat düşüşüne göz yumdu. Ya, et ve süte de müdahale etmeyecekti veya fındıkta da beklenen müdahale yapılmalıydı. Fındık konusunda rekoltenin tek elden yapılması yönünde alınan karar çok doğru. Fakat,bir yaptırımı olmadığı için, Nisan,Mayıs aylarında bu kararında delinme olasılığı yüksektir. 7-Rusya ile yaşanan krizde genellikle olumlu bir yaklaşım sergiledi. Sorunun büyümemesi için, alttan alarak yumuşama yanlısı bir tavır sergiledi. Fakat, Rusyanın tavrı, Cumhurbaşkanı Erdoğanın çıkışları ile kriz daha çok derinleşti ve tarım sektörünü olumsuz etkilemeye devam ediyor. 8- Tarım desteklerinin sadeleştirilmesi, hedefe uygun olması ve çiftçiye ulaşması için çalışma başlattı. Ancak, destekler açıklanmadığı için bu konuda değerlendirme yapmak yanlış olur. Desteklerin yeniden ele alınması gerekiyordu. Umarız üretimin ,verimliliğin,kalitenin artırılması ve çiftçinin yararına bir değişim olur. 9- Artvin Cerattepeye ilişkin açıklamaları hem bulunduğu makam hem de geçmişte yaptığı açıklamalarla çeliştiği için eleştirildi. Tarım Bakanları bulundukları konum gereği, şirketlerin çıkarına açıklama yapamaz. Tarım Bakanı topraktan,ağaçtan,kuştan, böcekten, doğal yaşamdan yana olur. Faruk Çelikten de beklenen budur. 10- Günübirlik sorunların çözümünün yanı sıra, orta ve uzun vadede uygulanacak tarım politikasının belirlenerek kamuoyuna açıklanması ve uygulamaya geçilmesi bekleniyor. Bu konuda henüz somut bir adım atılmadı. Ancak, açıklamalarına bakılırsa, üretimden yana, ithalatı çözüm olarak görmeyen bir anlayışı var. Bu da sektör tarafından olumlu karşılanıyor. 11- AKPnin seçim vaatleri arasında yer alan gübre ve yemde KDVnin sıfırlanması, seraların modernizasyonu, genç çiftçilere 30 bin liraya kadar hibe desteği, küçük çiftçilere dekar başına 100 lira ödeme konusunda somut adımlar atıldı. Bu konuda gerekli kararlar çıkarıldı. Ancak, bu uygulamaların çiftçiye yararı konusunda endişeler var. Başbakan Ahmet Davutoğlu söz verdi diye yerine getirilen bu kararlarda değişiklikler yapılacak. Özetle, 100 günlük icraatı değerlendirildiğinde Faruk Çelik,gelen gideni aratır dedirtmedi. Sektörün beklentilerini ve umudunu yeşertti. Fakat, altyapısı hazırlanmadan, çalışılmadan aceleyle alınan bazı kararlarda ciddi sorunlar yaşandı. Et ve sütte olduğu gibi. Nitekim alınan kararların delinmesine kendisi de isyan etti. İyi bir başlangıç yapmışken, bu sorunu çözemezse, ipin ucunu kaçırırsa ilerde zor günler yaşayabilir. ALİ EKBER YILDIRIM [/QUOTE]
Alıntı ekle…
İnsan doğrulaması
Cevapla
FORUM
Çiftçilik Genel
Tarım ve Hayvancılık Haberleri
Tarım Bakanı Faruk Çelik'in 100 günü
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Kabul
Daha fazla bilgi edin…
Üst
Alt