Yorum yapan herkese çok teşekkürler, ayrı ayrı cevap yazmıyacağım.
Arpa tarımında; doğru bilinen yanlışlar olduğunu farkettim, bölgemizde duyduklarımız ve uygulananlar şu şekilde;
1-Arpa tohumu sırt sırta dayanmadıkca olmaz, deyip dekara 40-45 kg uygulayanlar vardı.
2-Arpa tohumu ilaçlanmaz. deyip ekenler vardı.
3-Arpa yı ilaçlayıp ne yapacaksın? nasıl olsa yem olacak deyip ot ilacı yapmayanlar vardı ve hala var.
4-Şubat'ın arpası, Mart'ın sıpası
diye söz vardır, buna günümüze uyarlayıp geç ekenler var, halbuki; bu yazlık arpa nın erken ekilmesi gerektiğini anlatan bir söz.
Benim uyguladıklarım şu şekilde;
1-Arpa yı küle göm, buğdayı tava, sözünden yola çıkıp Arpa ekimini erkene taşıdım.
2-İlk baharda kardeşleme gözlemlemesi yapıp dekara atılan tohum miktarını 21-18 kg arasında deneme yaparak, 24 kg olarak sabitledik.
3-Hayvancılık yaptığımız için; macar fiğ erkilişlerini, arpa tarlaları ile münavebeye koydum,
4-Kumsal, ana kayaya yakın üzerinde az toprak bulunan yerlerde, yer kürenin ısınmasıyla ekilmiş olan bugday çiçeklenme dönemine denk geliyordu, sonrası; malum yel çaldı v.s. denip verim düşüklüğü buna bağlanıyordu, Buralara arpa ekerek, arpanın daha erken dane doldurduğu ve bugdaydan 20 gün erken olgunlaştığını, dolayısıyla bu durumdan etkilenmeyeceğini düşündüm ve sonuç olumlu,
5- Aşırı gübreleme ve yağıştan dolayı başak çıkarmış arpanın yatması sonucu hiç bir verim kaybının olmadığıda gözlemlerim arasında, yeterki biçerci biçsin.
Arkadaş ağaçları sormuş; Ahlat ve ona aşılanmış Armut, fakat onlara bakma fırsatımız olmuyor, birde ökse otu(biz buruç diyoruz) nedeni ile bu ağaçlar kuruyor, hem üzülüyorum, hem seviniyorum, çelişkili durum.
Tohum konusunda Emrah Hocam a bir kez daha buradan teşekkür ederim. Bende bu yıl olduğu kadar tohumu farklı bölgelerde ki arkadaşlara verdim, sonuçları görecez İnşallah. Bir çok kişi tohum konusunda biraz gönül bıraktı, eğer her kese tohum verseydim kendime kalmayacaktı.
