Hayvancılık Düşünüyorum


Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

çifçiysen hayvancılık yapacaksın yoksa para kazanamazsın hayvancılık yapmıyoson ya baban zengin yada ziraate borcun var bende baslayacam yada koyu tüm terkedecem mazot gübre işçi masraf çok gelir yok
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

hocam konunun üzerinden 1.5 sene geçmiş. bizim de 50 dönüm yerimiz var, sadece dana beslemek yani et üretimine dayalı besicilik yapmayı düşünüyoruz. hayvan sayısı olarak da başta 250 sonrasında 1000 e kadar çıkmayı düşünüyoruz. Sizde durumlar nedir. Çiftliği kurdunuz mu? dana türü olarak uzun veya kısa vadede hangi dana türlerinden randıman alırım??
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

arazi arazi arazi .
başka türlü hakkından gelinemez bu işin masraftan kalkılmaz .
ödemişte 1dönüm(1430m2) mısır slajı 1300 liradan bahsediliyor.
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

SEZzZER link=topic=69244.msg908121#msg908121 date=1406649819' Alıntı:
hocam konunun üzerinden 1.5 sene geçmiş. bizim de 50 dönüm yerimiz var, sadece dana beslemek yani et üretimine dayalı besicilik yapmayı düşünüyoruz. hayvan sayısı olarak da başta 250 sonrasında 1000 e kadar çıkmayı düşünüyoruz. Sizde durumlar nedir. Çiftliği kurdunuz mu? dana türü olarak uzun veya kısa vadede hangi dana türlerinden randıman alırım??

Ben daha başlamadım. Okulun bitmesine 2 sene kaldı. Anlayacağınız daha vaktim var. Tabi bu vakte kadar da boş durmayıp sürekli araştırmalar yapıyorum, kendimi geliştirmek adına. Köydeki tanıdıklarımıza da sürekli hem hayvan hem de tarla işlerinde yardım ediyorum. Az biraz elim alışsın diye...

Şuanki ilk hedefim kaymakamlık. Kaymakamlığı kazandıktan sonra da hayvancılığa bir şekilde giriş yapacağım. Zaten konunun başında da bunu ticari olarak değil, sevdiğim için yapacağım. 10-15 hayvan filan olur ancak. Belki zamanla büyütürüm ama başlangıç olarak az sayıda inekle başlayacağım.

Şimdi siz tamamen kar amacıyla, işletme kuracaksınız yanlış anlamadı isem. Sizin 50 dönüm arazinin bahsettiğiniz sayıdaki hayvana yetmeyeceği aşikar. Yemi satın alırım diyorsanız da maliyetleriniz epey yüksek olur. Heleki piyasa böyle dalgalı iken satın almak mantıksız olur. Hayvancılıkta temel gider yem maliyeti. Bu yemin büyük bir kısmını kendinizin üretmesi gerekir ki bir şeyler başarabilesiniz. Kendiniz üretirseniz yem piyasasındaki her türlü olumsuz politikadan en az etkilenirsiniz. Bu en büyük avantajı bana göre. Diğer avantajı ise hayvana ne verdiğinizi bilirsiniz, aklınızda soru işareti kalmaz. Tabi bunu besi çiftliği sahipleri cevaplar ise size daha faydalı olur.

Irk seçimi olarak kesinlikle angus veya angus melezi düşünüyorum. Kendi ineklerim olacağı için angus tohumu atabilme imkanım olacak. Bulamazsam şarole tohumu atarım. Bunların yanında da et verimi yüksek bir kaç hayvan alıp yaklaşık 10-15 hayvanlı bir besi yaparım. Mesela alacağım hayvan ırkları angus, şarole, limuzin, simental, montofon melezi olur. Öncelik sırası aynen yazdığım sıradaki gibi. İlk 3 ırkın melezini bulmak simental ve montofon melezlerine göre daha zor. Bu açığımı da inek besleyerek kapatacağım. Elimdeki ineklere başta angus, olmazsa şarole veya limuzin tohumu atacağım. Belki köydeki komşularımızın ineklerine de doğacak yavruyu satın alacağıma dair taahhüt edip angus tohumu atabilirim.

Şimdi neden angus diyeceksiniz. Angus tam bir mera hayvanı. Meradan en iyi şekilde faydalanıyor. Bizim meralarımızdan yerli ırklarımızdan bile çok yararlanıyor. İnanılmaz bir hayvan. Genleri çok baskın. Bu nedenle yerli ırklara bile angus tohumu atsak yavru büyük ölçüde angus özelliklerine sahip oluyor. Hatta bizim köyde angus melezi bir dananın yavruları bile angus özelliğine sahipler. Dişileri de çok iyi et tutuyor, hızlı gelişiyor. Yavrular küçük doğduğu için doğum kolaylığı oluyor. Yani yerli ırklar simental, montofon tohumunda yavru iri olduğu için sıkıntı çekebiliyor ancak angusta yavru küçük. Et kalitesi üst seviyede. Gerçi ülkemizde et kalitesi önemsenmiyor ama ben önemsiyorum. Sonuçta hayvanların çoğunu eşe dosta satacağım kurbanda. Ayrıca kendi tecrübelerim, kesinlikle bir bilimsel yanı yok ama insanlar kurbanda siyah hayvan almaya özen gösteriyorlar. Çok defa işittim, ' ' siyah hayvan yağsız olur, eti güzel olur ' ' diyeni. Belki de yerli kara ırkı nedeniyle, siyah hayvanlar yerli ve doğal algısı yaratıyor insanlarda. Yani bu tecrübelerim netincesinde angusun siyah renkli olması da bir avantaj. Aklıma gelen özellikleri bunlar. Avantajları çok. Tek olumsuz özelliği; süt verimi düşük. Ama bence yerli ırklar kadar verir. Zaten bizim işimiz etle, bu nedenle sütü önemsemiyorum. Çoğunlukla sağmam bile, tamamı yavruya gider.

Özetleyecek olursak, sizin seçmeniz gereken hayvan ırkları et verimi yüksek ve yem maliyeti düşük hayvanlar olmalı. Bu özellikteki bildiğim bir kaç hayvan var. Başta angus geliyor kesinlikle. Daha sonra şarole, limuzin ve hereford. Bu dört ırk bulabilirseniz ilk tercihiniz olsun. Bunlarda neden yem maliyeti düşük derseniz, yedikleri otları ete dönüştürmede daha başarılılar. Çünkü anavatanlarında tamamen açık besi yapılıyor ve o kilolara merada gelebiliyorlar. Daha sonra belçika mavisi, simental, montofon olabilir. Bunlarda yem maliyeti daha yüksek olur. Ayrıca ülkemizde simental ve montofonu bulmanız daha kolaydır. Tercih edeceğiniz ırklar bunlar olmalı. Açık besi de olsa kapalı da olsa benim tercihlerim yazdığım sıradaki gibi olurdu.

Benim size önerim; bu kadar büyük başlamayın. Zaten elinizdeki tarla da buna müsade etmiyor. Hiç tecrübeniz var mı bilmiyorum. Benim ticari kaygım olmayacağı için sizinle biraz farklı noktalardayız. Bu yüzden ince hesapları besicilik yapan birisi ile konuşmanızda fayda var. Ben kendi ekip biçtiklerim ve mera ile hayvanları maksimum seviyeye çıkarıp kurbanda tanıdıklarıma tamamen doğal hayvanlar sunmak için yapacağım. Bu da kendisini amorti eder, hatta üç beş kuruş kalırsa kalır. Fakat benim yapacağım size uygun değil. Hele ki bu kadar büyük çaplı düşünüyor iseniz hiç uygun değil :D ;).
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

Hocam yazdıklarınız için çok teşekkürler. üşenmeden özene bezene yazmışsınız. Sıra bende alk-*s

Konuyu siz açmışssınız tüm yazılanları okudum ve niyetinizi tam olarak anladım. Ve şu anda ne yaptığınızı merak etmiştim. Siz tamamen zevk için bakıyorsunuz olaya. kendi tanıdıklarınıza satsanız bile yeter diyorsunuz; ama biz tamamen ticari şekilde bakıyoruz. Benim durumum ise babam zaten 10 yıldır filan bu hayvancılık işinde, gerçi sadece hayvan alıp-satıyor yani komisyonculuk. Ama hiç çiftlik işine girmedi. sonradan sağlık durumları ortaya çıktı. bende 4 yıllık elektrik elektronik müh mezunuyum ankaradan ve bir yıldır da çalışıyordum. İşimden de memnunken babamın sağlık durumlarından dolayı toplanıp kırşehire geldim. O yüzden hem kesim işine devam edip hemde bir çifltlik kurmayı düşünüyoruz özsermayemizle. gerçi 2015i bekleyeceğiz çünkü 2015te tüm illere ipard desteği geliyormuş. %65-%75 hibeyle adam akıllı bir çiftlik kurmayı düşünüyoruz, sadece et üretimine dayalı.

250 hayvana yem konusunda dedikleriniz çok doğru, araştırmalarım da herkes onu söylüyor nerdeyse; ancak babamla o konulara daha gelemedik. Yada aklında bişi var ve daha ortaya çıkmadı. O yüzden yem konusunda dedikleriniz babamın düşüncesine göre elimde bir alternatif olarak kalacak.

Irk seçimi konusunda araştırmalarınız çok güzel, şimdiden not aldım ancak ben bu işle şimdiye kadar hiç ilgilenmediğim için hiç bir fikrim yok. O yüzden ilk etapda babam hangi irki beslemek istiyorsa beslesin sonrası için kendi araştırmalarımı devreye sokmayı düşünüyorum.

Şu anda alıp sattığımız hayvanları (haftalık 100 tane) istanbulda sabit iki yere rahatça satıyoruz. O yüzden kendi hayvanlarımız olunca da satma derdi olmayacak bir. İkincisi de siz tür olarak angus demişsiniz ve angusun merayı çok iyi değerlendireceğini söylemişsiniz; ancak bizimki açık besi olacağı için, direkt istanbul kasabının seveceği türlerden başlamak daha iyi olur mu?? yada daha doğrusu açık besi için en uygun tür nedir? oap*-s oap*-s

Bakalım, aslında küçük rakamlarla başlamak lazım; ama babam 250 diyorsa bir bildiği vardır. Yoksa batarızzz cçr-*-s cçr-*-s






ELPRESACANARİO link=topic=69244.msg908292#msg908292 date=1406739751' Alıntı:
Şimdi siz tamamen kar amacıyla, işletme kuracaksınız yanlış anlamadı isem. Sizin 50 dönüm arazinin bahsettiğiniz sayıdaki hayvana yetmeyeceği aşikar. Yemi satın alırım diyorsanız da maliyetleriniz epey yüksek olur. Heleki piyasa böyle dalgalı iken satın almak mantıksız olur. Hayvancılıkta temel gider yem maliyeti. Bu yemin büyük bir kısmını kendinizin üretmesi gerekir ki bir şeyler başarabilesiniz. Kendiniz üretirseniz yem piyasasındaki her türlü olumsuz politikadan en az etkilenirsiniz. Bu en büyük avantajı bana göre. Diğer avantajı ise hayvana ne verdiğinizi bilirsiniz, aklınızda soru işareti kalmaz. Tabi bunu besi çiftliği sahipleri cevaplar ise size daha faydalı olur.

Irk seçimi olarak kesinlikle angus veya angus melezi düşünüyorum. Kendi ineklerim olacağı için angus tohumu atabilme imkanım olacak. Bulamazsam şarole tohumu atarım. Bunların yanında da et verimi yüksek bir kaç hayvan alıp yaklaşık 10-15 hayvanlı bir besi yaparım. Mesela alacağım hayvan ırkları angus, şarole, limuzin, simental, montofon melezi olur. Öncelik sırası aynen yazdığım sıradaki gibi. İlk 3 ırkın melezini bulmak simental ve montofon melezlerine göre daha zor. Bu açığımı da inek besleyerek kapatacağım. Elimdeki ineklere başta angus, olmazsa şarole veya limuzin tohumu atacağım. Belki köydeki komşularımızın ineklerine de doğacak yavruyu satın alacağıma dair taahhüt edip angus tohumu atabilirim.

Şimdi neden angus diyeceksiniz. Angus tam bir mera hayvanı. Meradan en iyi şekilde faydalanıyor. Bizim meralarımızdan yerli ırklarımızdan bile çok yararlanıyor. İnanılmaz bir hayvan. Genleri çok baskın. Bu nedenle yerli ırklara bile angus tohumu atsak yavru büyük ölçüde angus özelliklerine sahip oluyor. Hatta bizim köyde angus melezi bir dananın yavruları bile angus özelliğine sahipler. Dişileri de çok iyi et tutuyor, hızlı gelişiyor. Yavrular küçük doğduğu için doğum kolaylığı oluyor. Yani yerli ırklar simental, montofon tohumunda yavru iri olduğu için sıkıntı çekebiliyor ancak angusta yavru küçük. Et kalitesi üst seviyede. Gerçi ülkemizde et kalitesi önemsenmiyor ama ben önemsiyorum. Sonuçta hayvanların çoğunu eşe dosta satacağım kurbanda. Ayrıca kendi tecrübelerim, kesinlikle bir bilimsel yanı yok ama insanlar kurbanda siyah hayvan almaya özen gösteriyorlar. Çok defa işittim, ' ' siyah hayvan yağsız olur, eti güzel olur ' ' diyeni. Belki de yerli kara ırkı nedeniyle, siyah hayvanlar yerli ve doğal algısı yaratıyor insanlarda. Yani bu tecrübelerim netincesinde angusun siyah renkli olması da bir avantaj. Aklıma gelen özellikleri bunlar. Avantajları çok. Tek olumsuz özelliği; süt verimi düşük. Ama bence yerli ırklar kadar verir. Zaten bizim işimiz etle, bu nedenle sütü önemsemiyorum. Çoğunlukla sağmam bile, tamamı yavruya gider.

Özetleyecek olursak, sizin seçmeniz gereken hayvan ırkları et verimi yüksek ve yem maliyeti düşük hayvanlar olmalı. Bu özellikteki bildiğim bir kaç hayvan var. Başta angus geliyor kesinlikle. Daha sonra şarole, limuzin ve hereford. Bu dört ırk bulabilirseniz ilk tercihiniz olsun. Bunlarda neden yem maliyeti düşük derseniz, yedikleri otları ete dönüştürmede daha başarılılar. Çünkü anavatanlarında tamamen açık besi yapılıyor ve o kilolara merada gelebiliyorlar. Daha sonra belçika mavisi, simental, montofon olabilir. Bunlarda yem maliyeti daha yüksek olur. Ayrıca ülkemizde simental ve montofonu bulmanız daha kolaydır. Tercih edeceğiniz ırklar bunlar olmalı. Açık besi de olsa kapalı da olsa benim tercihlerim yazdığım sıradaki gibi olurdu.

Benim size önerim; bu kadar büyük başlamayın. Zaten elinizdeki tarla da buna müsade etmiyor. Hiç tecrübeniz var mı bilmiyorum. Benim ticari kaygım olmayacağı için sizinle biraz farklı noktalardayız. Bu yüzden ince hesapları besicilik yapan birisi ile konuşmanızda fayda var. Ben kendi ekip biçtiklerim ve mera ile hayvanları maksimum seviyeye çıkarıp kurbanda tanıdıklarıma tamamen doğal hayvanlar sunmak için yapacağım. Bu da kendisini amorti eder, hatta üç beş kuruş kalırsa kalır. Fakat benim yapacağım size uygun değil. Hele ki bu kadar büyük çaplı düşünüyor iseniz hiç uygun değil :D ;).
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

Ben hiç o kadar büyük kapsamlı bir işletme düşünmediğim için sadece ırk seçimi konusunda bir şeyler yazayım :).

Şimdi kasaplar ırk ayrımı yapıyor mu bilmiyorum. Ancak et verimi yüksek, yağıyla kemiğiyle uğraşmayacakları hayvanları tercih edeceklerdir. Ülkemizde yanlış tanıtımlara kurban giden angus genelde istenmeyen ırk haline geldi. Halbuki angus kaçtı, angus bilmem ne yaptı gibi çıkan haberlerdeki hayvanlar angus değil. Ne yazık ki bu tarz haberler angusu olumsuz etkiledi. Yabancı ülkelerde angus eti kalitesinden dolayı farklı reyonlarda satılır, özel müşterileri vardır. Etin mermerleşme oranı yüksek olması nedeniyle lezzetli, tercih edilen bir ettir. Ülkemizde ise angus diğer etlerle birlikte satılıyor, hiç bir fiyat farkı yok. Sadece ismi angus diye almak istemeyen olabilir. Onun dışında hayvanın et verimi yüksek, et kalitesi yüksek neden tercih edilmesin?

Açık kapalı hiç fark etmez, angus yediği otun hakkını veren bir ırk. Ha angus şöyle bir dursun derseniz, şarole, limuzin, hereford ırkları da olabilir. Şimde neden bu ırkları söylüyorum. Bu ırklar mera hayvanı. Yıl boyu serbest geziyorlar. Meradaki otlar ile hayvanlar o devasa boyutlara geliyorlar. Yani otu en iyi şekilde ete dönüştürüyorlar. Bundan dolayı bu ırklara öncelik verilmeli. Bulursanız kaçırmayın. Tabi siz inek beslemeyeceksiniz, sabit hayvanlarınız olmayacak, sürekli değişecek. Bu yüzden bir ırka odaklanmanız zor. Angus, şarole, limuzin, hereford gibi ırklar da nadir denk gelir. 100 hayvandan bir kaç tanesi bu ırklardan olur belki. Köylerde filan ineklere genelde ya simental ya da montofon tohumu atılır. Pazarlarda yaygın olarak bulabileceğiniz ırklar bunlar. Bunlar yemi ete dönüştürmede önceki saydıklarım kadar başarılı değiller. Çünkü onlar gibi tamamen etçi ve mera hayvanı değiller. Kombine ırklardır. Yabancı ülkelerde de genelde süt için kullanılırlar. Ancak ülkemizde bulabileceğiniz ırklar bunlar.

Kasapların ırk seçtiklerini filan pek düşünmüyorum, onlar ete bakar. Hayvan etli ve eti de iyi ise sıkıntı yok.

Babanız zaten hayvan ırklarını, hangi ırkın besiye değer olduğunu biliyordur. Ben sadece bulursanız kaçırmayın diye bir kaç ırk söyledim :). Yoksa alacaklarınız belli. İç Anadolu ' da ya yerli ırk ya simental ya da montofon alırsınız, bunlarda genelde melez olur. Arada şarole veya limuzin denk gelir. Angus ve hereford daha nadir denk gelir.

Bir de söylemeden edemeyeceğim, sürekli yazarım kredi konularında burada da yazayım. Krediye sakın güvenmeyin. Destekmiş, krediymiş, sıfır faizmiş bunlara sırtınızı yaslarsanız takla atar oturursunuz yere :). Krediler büyük işletmeler için faydalı, küçük işletmeler için ise insanı battıkça batıran bir banka oyunudur. Büyük işletmeler kredi alırlar ve bu aldıkları kredileri borç gösterip daha az vergi öderler. Ancak küçük işletmeler, hatta işletme kuracaklar için kredi bataklıktır. Aldığınız sermayenin 2 katı sermayeniz olacak ki batsanız da toparlama şansınız olsun. Aksi halde torununuza kadar borç kalıyor. İmkanınız varsa tamamen sermayeniz ile çiftlik kurun, tabi varınızı yoğunuzu yatırın demiyorum. Sermayenizin bir kısmı ile ileride büyütebileceğiniz bir plana göre çiftliğinizi kurup, hayvanları alın. Diğer kısmı güvenceniz olsun. Zamanla kazandıkça büyürsünüz. 100 değil de 70 hayvanla başlarsınız ama kafanız rahat eder. Hayvancılık riskli iş. Bu yüzden muhasebenizi iyi ayarlamanız ve iyi takip etmeniz gerekiyor. Bu devirde en yakınınıza bile sırtınızı dayamayın, hele bankaya filan aman haa :).

Ben tamamen kendi imkanlarım doğrultusunda ileride büyütebileceğim bir şekilde kuracağım. Yavaş yavaş büyürsem büyürüm. Zaten çelikten veya çadırdan yapacağım. Baktım olmuyor sökerim arazi eskisi gibi olur.
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

abi olay şu adam vardır 10bin kazanır adam vardır bin kazanır 10bin kazanan yarını düşünmez bin kazanan 500nü kenara koyar sonra kim işini büyütür az kazanan tabi bide bi olay var içkin sigaran ve kumarın yoksa kazanırsın bir çiftlik sahibi bana içkin kumarın sigaran karı kız ayağın yoksa bir inek kendisine yavrusuna bakar cebine de açlık koyar demişti çok fazla lükste gözünüz yoksa yani siz bir litre sütü 80 kuruşa mal edip 1.20 satıyorsanız akşamıda eve magnum dondurmayla gidiyorsanız kazanamazsınız adamlar 20 ml sütle yaptığı dondurmayı 3liraya satıyorlar:)
ayrıca herkes hayvanının yediği yemi hesaplıyor siz günde bir paket sigara içiyorsanız
7*30=210 lirayı çöpe atıyorsunuz:) ve bir bira içiyorsanız
5*30=150 toplamda 360 tl ettiki bu köyde yaşayan bir ailenin kendini doyurma parasıdır ki bizim köyde herkes 5 biradan aşağı içmez sigara hesaplarımı bilmiyorum ama alkolik oldukları için kabaca 5 diyorum biraz iş içinde tüm hayatın hesabını sorgularsak kazamayacağımız iş yok tabi şu durum var ben 5 inekle 1000tl kazanıyorken elin avrupalı 4000euro kazanıyorsa ve bunun 1000eurosuyla geçiniyorsa hesap yapmayı bırakıp devletinizi sorgulamaya başlayabilirsiniz kayınçom almanyada çalışıyor 3000euro et sucuğun kilosu 6 euro burada misal 20tl deyin almayadaki adam 500kg sucuk alabiliyorken 1000tl maaş alan adam türkiyede 50 kilo ki 3000tl bile alsa 150kilo sucuk alabilir şu durumda bizim minumum harcama yapmamız gerek ve devletimizin acilen yenilenmesi gerek bence saygılar...
 
Ynt: Hayvancılık Düşünüyorum

mydonose2 link=topic=69244.msg908576#msg908576 date=1406891556' Alıntı:
abi olay şu adam vardır 10bin kazanır adam vardır bin kazanır 10bin kazanan yarını düşünmez bin kazanan 500nü kenara koyar sonra kim işini büyütür az kazanan tabi bide bi olay var içkin sigaran ve kumarın yoksa kazanırsın bir çiftlik sahibi bana içkin kumarın sigaran karı kız ayağın yoksa bir inek kendisine yavrusuna bakar cebine de açlık koyar demişti çok fazla lükste gözünüz yoksa yani siz bir litre sütü 80 kuruşa mal edip 1.20 satıyorsanız akşamıda eve magnum dondurmayla gidiyorsanız kazanamazsınız adamlar 20 ml sütle yaptığı dondurmayı 3liraya satıyorlar:)
ayrıca herkes hayvanının yediği yemi hesaplıyor siz günde bir paket sigara içiyorsanız
7*30=210 lirayı çöpe atıyorsunuz:) ve bir bira içiyorsanız
5*30=150 toplamda 360 tl ettiki bu köyde yaşayan bir ailenin kendini doyurma parasıdır ki bizim köyde herkes 5 biradan aşağı içmez sigara hesaplarımı bilmiyorum ama alkolik oldukları için kabaca 5 diyorum biraz iş içinde tüm hayatın hesabını sorgularsak kazamayacağımız iş yok tabi şu durum var ben 5 inekle 1000tl kazanıyorken elin avrupalı 4000euro kazanıyorsa ve bunun 1000eurosuyla geçiniyorsa hesap yapmayı bırakıp devletinizi sorgulamaya başlayabilirsiniz kayınçom almanyada çalışıyor 3000euro et sucuğun kilosu 6 euro burada misal 20tl deyin almayadaki adam 500kg sucuk alabiliyorken 1000tl maaş alan adam türkiyede 50 kilo ki 3000tl bile alsa 150kilo sucuk alabilir şu durumda bizim minumum harcama yapmamız gerek ve devletimizin acilen yenilenmesi gerek bence saygılar...

Aynen katılıyorum. Çok gereksiz harcamalar yapılıyor. Dinlemiyorlar da... Özellikle şu sigarayı bir türlü anlamadım.
 

Benzer Konular


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt