Mısır Diş Grupları

Dünya üzerinde 7 adet olan ama ülkemizde 4 adetinin yetiştiriciliği yapılan mısır diş gruplarını açıklamadan önce mısır danesinin genel özelliklerini tanıyalım. Mısır danesi 3 ana kısımdan ibarettir. Dane ağırlığının;

- %5-6'sını kabuk
- %80-82'sini endosperm
- %12-14'ünü embriyo oluşturur.

1613939381469.png


Endosperm mumsu ve unlu olarak ikiye ayrılır. Bu dokuda protein ağları içerisinde nişasta depolanır. Bu ağların sıkı ve yoğun olması sertlik ve "mumsu" özellik katar. Eğer protein ağları seyrek ve gevşek olursa ortaya unlu, yumuşak dane çıkar. İşte tam da bu 2 ayrı endosperm yapısının farklı oranlarda bulunmasıyla 7 farklı mısır diş grubu (atdişi, sert, unlu, şeker, cin, mumlu, kavuzlu) oluşur. Ülkemizde sırasıyla fazladan aza doğru ekim sıralaması atdişi, sert, şeker, cin mısırı.

1) ATDİŞİ MISIR:
Dünyanın %80'inde, ülkemizde de en fazla ekilen mısır tipidir. Mısır kuruduktan sonra dış kısmı diş gibi çökmüş olur. Tanenin üst kısmına yumuşak nişasta bulunur ve kurumasıyla dişlerin üzeri çöker. Bitkilerinin yaprakları büyük, iri cüsseli, uzun boylu gövdeleri vardır. Orta kısımları sert nişastadan oluşmuştur. Bu grubun enerji değeri yüksek, diğer değerler düşüktür; hayvan beslemede tercih edilir, insanda tercih edilmez. Renkleri sarı ve beyaz olabilir. 2.tip adaptasyon güçleri vardır. Beyaz renklilerde hafif bu gücün azaldığı bilinmektedir. Silajlık ve danelik çeşitleri vardır.

1613939897508.png


2) SERT MISIR:
Endospermin merkezindeki nişasta yumuşak, dış kısımı ise serttir, üst kısmı yumuşaktır. Atdişine göre daha erkencidir. Tane renkleri rengarenk olabilir ancak bunların tüketimi kıtlık haricinde önerilmez, bu tüm tahıllar için geçerlidir.

1.tip en güçlü adaptasyona sahiptirler. En yoğun Karadeniz bölgesinde ekilmektedir. "Nerde o eski mısırların tadı" dediklerinde kastedilen aslında bu mısırdır ama üreticimiz tohumun diş grubunu değiştirip, aslında hayvan mısırı yetiştirdiği için tadının değiştiğini bilmez. Anadolu'da eskiden en fazla ekilen mısırdır. Çimlenme gücü en yüksek diş grubudur.

1613940988079.jpeg


3) ŞEKER MISIR: Daneleri saydam ve kırışıktır. Endosper diğer mısır grupları gibi nişasta yapısında değil, insanların tadını alacağı, bizzat insan hücreleri tarafından da sindirilebilen şeker yapısındadır. Oysaki nişasta ne kadar da şekerden daha fazla besin değerine sahip olsa da insan hücreleri bu yapıyı sindiremez ve ağızdayken tadını alamaz. Sindirim işini midemizdeki bakteriler yapar ve parçalandıktan sonra vücut hücrelerimize alınır. Bu mısırlar süt döneminde hasat edilir.

İşte endospermde bulunan az nişasta, çok şeker genler ile kontrol edilir ve kısa bir süre buna izin verilir. Daha sonra yavaş yavaş nişansta oranı artar, mısır tatsızlaşır. Tanesindeki protein ve yağ oranı fazladır, insan beslemesinde 1.sınıf mısır olarak kabul edilir. Bu tür mısırları pazarda koçan halinde görürsek mutlaka soyulmamış halde almamız gerekir. Işıkla ve yoğun ısıyla temasından sonra şeker içeriği azalmaktadır. Bu yüzden buzdolabında saklanması tavsiye edilir. Ayrıca düdüklünün sesinin çıkmasından 3-4 dakika sonra mutlaka indirilmelidir, aksi halde şeker içeriği düşer, lezzeti azalır.

1613941032955.png


4) CİN MISIRI:
Küçük, sert taneleri ile patlayan mısır olarak bilinir. Yumuşak nişasta çok az bulunur, neredeyse tamamı serttir. Ancak orta kısmında hafif boşluklu yapı bulunur. Dış kısım sert olduğu için orta boşluklu kısma kadar ısı, atomların birbirine çarpması ile iletilir. Isı iletim değerleri diğer mısırlara göre 2-3 kat yüksektir. Ancak ısının çıkışı çok zor olur, ortada biriken ısı yoğun basınca neden olur ve dane patlar.

Koçanları ana sap veya kardeşler üzerinde oluşabilir. Üretildiği alanın 300 metre etrafında diğer gruplardan mısır olması kesinlikle istenmez. Çünkü mısır çoğunlukla yabancı döllenen bir bitki olduğu için, koçanlarının ucundaki kıllar (stigmalar) vasıtasıyla diğer bitkilerin tepe püsküllerimdeki tozları alır ve tozlaşma oluşur; döllenmeden sonra anne ve baba özellikle cin mısırında kaliteyi çok fazla etkiler.

1613941686233.png


Kaynak: Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri bölümünden Prof. Dr. Sabri GÖKMEN'in anlatımı ile Gaziosmanpaşa Üniversitesi "Tarla Bitkileri Üretimi" kitabı
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: hydrbezirci

Benzer Konular