20 temel üründe Fiyat Sabitleme gelecekmiş

21.12.2020
1,458
2,218

Yağ, un, şeker ve bebek bezi fiyatlarını sabitleme gündemde!

EKONOMİ


Yağ, un, şeker ve bebek bezi fiyatlarını sabitleme gündemde! Vatandaşın cebini rahatlatacak hamle

Yağ, un, şeker ve bebek bezi fiyatlarıyla ilgili harekete geçiliyor. Enflasyon ile mücadele kapsamında AK Parti kurmayları öneriler üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. CNN Türk Muhabiri Arda Erdoğan'ın aktardığı bilgilere göre dar gelirli vatandaşların tükettiği ortalama 20 kalem ürün belirlenip fiyatlarının sabitlenmesi gündem de... Peki üreticiler için nasıl bir formül düşünülüyor?​

06 Nisan 2022 , Çarşamba 12:53 ,Güncelleme: 06.04.2022 14:38

Enflasyonla mücadelede AK Parti kurmayları bazı öneriler üzerinde çalışıyor. Peki bu formüller neler? CNN Türk Muhabiri Arda Erdoğan'ın konuyla ilgili verdiği bilgiler şöyle:


"AK Parti kurmayları bazı öneriler üzerinde çalışıyor. Önerilerden öne çıkanlar ise temel tüketim maddelerinin fiyatlarının yıl sonuna kadar sabitleyecek bir sistem. Enflasyon sepetinde yer alan dar gelirli vatandaşların tükettiği ortalama 20 kalem belirlenecek.

"DEVLETİN SÜBVANSİYON YAPMASI GÜNDEMDE"
Bunların arasında yağ, un, şeker, bebek bezi gibi ürünlerin yer alması mümkün. Bu ürünlerin fiyatlarının yıl sonuna kadar raflarda sabitlenmesi gündemde olacak. Raflarda sabitlenecek ancak üreticilerin zararları ne olacak. Devletin sübvansiyon yapması gündemde.
AK Parti kurmayları 16 liraya satılması gereken ürünün rafta yıl boyunca 10 liraya satılması gündemde olacak. Aradaki 6 lirayı devlet üreticiye sübvansiyon yaparak zarar girmesini engelleyecek.


Enflasyonla mücadeleye karşı da bir adım atılmış olacak. Zincir marketlerle de bu noktada görüşmelerin yapılması da gündemde olacak. Bu sistemin enflasyonun düşmesine katkı sağlayabileceği ifade ediliyor. Kurmayların serbest piyasayı bozabilecek bir öngörünün olduğunun farkındalar ancak enflasyonla mücadele bağlamında oldukça kritik bir adım olduğunu söylüyorlar. Fiyatların sabitlenmesiyle vatandaşların bazı ürünlere karşı taleplerinin de yıl sonuna kadar önlenebileceği görüşü hakim.

ENERJİ KONUSU HAKKINDA!
Enerji AK Parti MKYK’sında gündeme geldi. Ukrayna, Rusya krizinin Avrupa’yı alternatif enerji rotaları aramaya ittiğine dikkat çekildi. Bu rotalarda Türkiye’nin kritik öneme sahip rolü ifade edildi. Doğu Akdeniz’den Irak’tan Avrupa’ya yönelebilecek bir boru hattının Türkiye’den geçeceği ve Türkiye’nin stratejik konumunu bu şekilde güçlendirebileceği MKYK toplantısında gündeme geldi."
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sefer Şener ise şu değerlendirmelerde bulundu: "Enflasyonla mücadele etmenin en etkili yollarından bir tanesi üretim planlamasıdır. Üretime verilecek teşvikler, sübvansiyonlar ilerleyen aşamalarda nispi de olsa enflasyonda bazı iyileşmeleri beraberinde getirebilecektir.
Çünkü enflasyonla mücadele iki kulvarda yürütülmesi gereken bir mücadeledir. Bu kulvarlardan bir tanesi para politikası yoluyla enflasyonla mücadele etmek, ikincisi ise maliye politikası yoluyla enflasyonla mücadele etmektir. Küresel çapta Fed başta olmak üzere bütün merkez bankaları son dönem yüksek enflasyonla mücadelede faiz artırım kararlarını almaktadır.


Diğer taraftan yine ABD ve Avrupa başta olmak üzere daraltıcı bir takım maliye politikalarını ve sübvansiyonları devreye almaktadırlar. Ancak son bir iki yıldır Türkiye’nin hem de dünyanın yaşamış olduğu enflasyonun asıl sebebi üretici fiyatlarındaki artıştır. Bu manada düşünüldüğünde enflasyonla mücadelede en temel yol üretici fiyatlarına dönük ve üretime dönük önlemlerin artırılmasından geçmektedir.
Gerek enerji fiyatları, gerekse gıda fiyatları küresel çapta büyük boyutlara ulaşmıştır. Hükümetin son olarak gündeme gelen temel bazı ürünlere indirimler yapılabileceği ya da fiyatlarının sene sonuna kadar sabit tutularak belli oranda sübvanse edileceğinin öngörülmesi en azından orta ve düşük gelirli vatandaşlarımızın enflasyonla mücadelesine katkı sağlayacak bir unsurdur."

 
Aramızda yaşı yetenler Gırgır dergisindeki Zihni Sinir projelerini hatırlarlar.Çok fark yok.Fiyatlar neden artıyor , güvensizlik , belirsizlik bunlar ortadan kalkmalı.Denge bozuldu , para pul oldu.
Ülke maalesef sürükleniyor.


Yalnız şöyle de bir durum var bugün karadeniz sahil yolunda yine çökme var haberi ile ilgili şaka yapmak için Ekonomist Keynes'in şu sözünü ararken bunlar bilinçli diye düşündüren alttaki sözünü gördüm.

aradığım söz , tabii bizdeki fakire değil yandaşa :
*Ekonomik durgunluğun yenilmesi için gerekirse devlet çukur kazdırıp sonra da o kazdırdığı çukurları doldurtmak durumundadır.

Diğer sözü ise budur

"Lenin, parayı yok etmenin kapitalist sistemi ortadan kaldırmanın en iyi yöntemi olduğunu söylemiş. Sürekli bir enflasyon artışında, devletler vatandaşların varlıklarının önemli bir kısmına gizlice/fark ettirmeden el koyabilir. Üstelik böyle el koyma keyfîdir ve birçokları fakirleşirlerken bazıları zenginleşir. Servetin bu keyfi düzenlemesi sadece emniyeti değil, mevcut servet dağılımının adil oluşuna itimadı da sarsar. Haksızca hatta arzu ve beklentilerinin ötesinde başlarına devlet kuşu konanlar, enflasyonizmin proleter kadar fakirleştirdiği burjuvazinin nefret objesi ‘vurguncular’ olurlar. Enflasyon devam edip de paranın gerçek değeri aydan aya amansızca dalgalandığında, en nihayet kapitalizmin temelini oluşturan alacaklı ile borçlunun arasındaki bütün o daimi ilişkiler neredeyse anlamsızlaşacak denli kökünden bozulur. Ve, servet edinme yöntemi piyango ve kumara kadar düşer."

Bu iktidar hepimizi suya götürür , bütün bu aptallıklar aptalca değil bilakis şeytani bir zeka ürünü.Halk fakirleşiyor , elinden birikimleri alınıyor , bunlar başka kesime transfer ediliyor.(Elit hırsızlık)

Aranızda fakir fukara desteklenmesin mi diye bana kızanlar olacaktır , taşıma su ile değirmen dönmez , yangın bardakta su ile sönmez.
Sürüklenmeye ve günü kurtarmaya devam.
 
Bende bu işlerin "Büyük Sıfırlanma" için yapıldığını düşünüyorum. Çiftçiye 4 lira buğday 8 lira ayçiçek fiyatı verip bunun üstünde piyasada alım satımı yasaklayarak, gübre mazot artışlarıyla Çiftçiyi tarlasını ekemeyeceği iflas ettirecek aşamaya götürebileceğini düşünüyorum. Büyük Şirketler gelip tarlaları alıp işleyecek. Toplum yararına diye diye, tarlaların mülkiyeti el değiştirilebilir. 4 liraya buğday satarken 30 bin liraya gübre, 50 liraya mazot alıp kim baş edebilir..
 
Mgora ve karasaban arkadaşım durumu çok iyi izah etmişsiniz.Yakin bir gelecekte ilginç bir durum daha ile karsilasilacak devlet bu arazilere el koyarsa ülkemiz de çok büyük bir tarim ekipmanı çöplüğü oluşacak bu kadar ekipman traktor hepsi satışa çıkacak. Orta-doğu ıçin çok ama çok buyük bir pazar oluşacak.bu kadar malzeme hepsi boşa gider.
2030 yılına kadar hiçbirşey iyiye gitmeyecek deniyor.yazik olucak bu topraklara üzerinde ki bir sürü masum insan.nasil beslenecek ?
 
Et fiyatları zaten maliyetlerin altındadır.
Geçen güzün ahıra besilik 10 dana alan çiftçi , hayvanlarını şu sıralar kestiriyor.
6 ayda tarladan kaba yem üretecek.
Kasım ayında mazot ve gübresini alsa rahattı.
Battı balık yan gidiyor.
Ahırdaki hayvan fiyatı 3 katına gelmedi, süt fiyatları da aynı şekilde.
Gelecek sezonun maliyetlerini satın alamayacağı gün gibi açıktır.
10 TL ye un satılan memlekette buğday alım fiyatı 7 TL altında olamaz.
Şayet olursa seneye tarlaya giden bile olmaz.
Ayçiçek yağı , 3 kg ayçiçek, 1 lt yağ alır.
Bizden söylemesi.
 
Mgora ve karasaban arkadaşım durumu çok iyi izah etmişsiniz.Yakin bir gelecekte ilginç bir durum daha ile karsilasilacak devlet bu arazilere el koyarsa ülkemiz de çok büyük bir tarim ekipmanı çöplüğü oluşacak bu kadar ekipman traktor hepsi satışa çıkacak. Orta-doğu ıçin çok ama çok buyük bir pazar oluşacak.bu kadar malzeme hepsi boşa gider.
2030 yılına kadar hiçbirşey iyiye gitmeyecek deniyor.yazik olucak bu topraklara üzerinde ki bir sürü masum insan.nasil beslenecek ?

Abi kimin umrunda ki insanlar. Adamlar BM çatısı altında, Paris İklim Anlaşmasıyla 193 ülkeye kabul ettirdiker amaçlarını.
Sürdürülebilir Tarım diyerek, Küresel Isınmanın önüne geçeceğiz diyerek 2030 yılına kadar gübre kullanımını %50, 2050 yılına kadar %100 azaltmanın peşindeler. Karbon sıfır diyorlar birde.

Büyük sıfırlama = İnsanların Sıfırlanması.

Nüfusu yok ederseniz, sıfır karbon, sıfır emisyon oranına ulaşılır. AB merkez bankası başkanı Lagendre 2014 yılında 7 yıllık bolluktan sonra 7 yıl kıtlık geleceğini boşuna söylemiyordu. Time boşuna yazmadı 2022'yi kıyemeti yaşatan kıtlık diye. 2023'te uluslar üstü Smart Goverment kurulacak. Ülkelerin tek başına Pandemi, Kıtlık, Göç, Küresel Isınma ile başa çıkamayacakları söylenerek; Ortak digital para, Mülkiyetsiz Toplum, Evrensel temel gelir hayata geçirilecek. Kararlar Smart Govermentta( Akıllı Hükümette) alınıp, tüm ülkelerde uygulanacak. Küresel Şirketler tarımı, hayvancılığı tekellerine alacak.

Dünya parasının %90'ına hükmeden 1000'den fazla Küresel Şirketi temsil eden Dünya Ekonomik Forumunun dediği "2030 yılında kimsenin birşeyi olmayacak ama herkes mutlu olacak" tabi ölmezde yaşarsak.

 
Sevgili kardeşlerim biliyorum burası bir tarım formu fakat fazla uzatmadan bir kaç kelam etmek isterim.
Belki yazdıklarımdan memnun olmayan kardeşlerimiz olabilir.
Ama
IMG_20220407_072000.jpg

Yazdıklarımdan memnun kalanlarda olacaktır vede yazdıklarımı kimsenin bilmediğinide itham etmiyorum kimse yanlış anlamasın.
Islam bir odada veya tek başına dağ başında yaşanan bir din değildir hepimizin bildiği üzere hayatımızın her alanında olması gerektiği gibi bu formda da olmamasını gerektirecek bir sakınca var mıdır bilmiyorum fakat herkes düşüncesini yazıyor bende belirtmek istedim.

Eğer söylediğiniz gibi bir düşünce veya bir oyun varsa bu milletin üzerinde ki buda kur 'an ve sünnette yahudi ve hıristiyanların hep çaba içerisinde olacağıda söylenmiştir.
Bu durumda bize birlik olmak düşer hep olması gerektiği gibi.
Ayrıca
"Gevşeklik göstermeyin, üzülmeyin; eğer inanmışsanız şüphesiz en üstün olan sizsiniz."(Ali Imran 139)
IMG_20220407_070631.jpg

Söylediğim gibi doğru bulanlar olabilir yanlış bulanlar olabilir,gerekli gören olabilir gereksiz gören olabilir ama nihayetinde hepimiz müslümanız ben gerekli buldum.
Amacım riya değil Rabbim bizi riyadan,kâfir ve münafıkların bu denli oyunlarından muhafaza ve ferasetli birer müslüman olmayı nasib eylesin.
 

Sabitlemede Yapmaz bişey de yapmaz petrol en yüksek rakamlarını gördü ama doları bilmiyorum yarın bir gün ekonomi politikası yanlış oldu derler biraz daha düzenleme felan yaparlar sene 2010 daki gibi zenginlik değil de 1990 lar gıbı yaşarız eskisi gibi derin yokluk bence yaşamayız halk eskiye göre bayağı eğitimli Suriyelilerin olayı sıkıntı yaşatabilir. Bu hep bir parantez konusu geri kalan halk fakirlik yaşar ama Türk milleti çaresini bulur zaten soğan ekmeğe alışkın garip halk adam bugunu parasıyla 2milyona ev alıyor balkonda biber kurutuyor. Yani alışkın fakirliğe eski günlere tekrar döndük
 
Devlet aradaki farkı kime verecek üreticiye mi toptancıya mı yoksa satıcıya mı verecek
Altta ki habere göre fiyat farkı şirketlere verilecekmiş...

Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu?​

Yayınlanma: 07.04.2022- 10:56 / Son Güncelleme: 07.04.2022 - 12:03
Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu? Isparta'da ramazan öncesi fırın ve marketlerdeki fiyatlar denetlendi. Fotoğraf: AA

AK Parti, bazı temel gıda ürünlerinde fiyatları yıl sonuna kadar sabitlemek için bir çalışma içinde. Peki bu çalışma piyasaya nasıl yansır? Macaristan yönetimi bunu nasıl uyguluyor? Sistem nasıl uygulanacak? Osmanlı döneminde uygulanan 'narh' sistemi neydi?​

Türkiye’de yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 61’i, üretici enflasyonunun ise yüzde 114’ü aşması vatandaşı ve üreticileri oldukça zorluyor. Asgari ücrete yıl başında yapılan yüzde 50’lik zamdan sonra yeni bir zam gündeme gelirken, memur emeklisinin alacağı altı aylık enflasyon farkı şimdiden yüzde 15’i buldu.
Mart ayında açıklanan enflasyon verilerine göre gıda fiyatlarında resmi olarak son bir yılda yaşanan fiyat artışı yüzde 70! Ayçiçek yağı, kırmızı et gibi ürünlere gelen fahiş zamlar vatandaşı zorluyor. Yeni Şafak gazetesinde yer alan bir habere göre; AK Parti ise yaptığı bir düzenleme çalışmasıyla bazı temel gıda ürünlerinin fiyatını sabitlemeyi düşünüyor.

HANGİ ÜRÜNLER DÜŞÜNÜLÜYOR?

Çalışmaların devam ettiği öğrenilen düzenlemeye göre un, yağ, şeker, bakliyat, bebek bezi ve temizlik maddeleri gibi 20-25 ürün belirlenecek ve bunların fiyatları yıl sonuna kadar sabitlenecek, çalışma Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu. Şirketlerin oluşacak zararı ise devlet tarafından sübvanse edilecek. Tıpkı vatandaşın olası kur zararının şu an Kur Korumalı Mevduat Hesabı tarafından giderildiği gibi.

Uzun yıllardır serbest piyasa ekonomisinin uygulandığı Türkiye’de böylesi bir uygulamaya yakın geçmişte pek rastlanmazken, benzer bir uygulamayı bu yılın başında Macaristan gerçekleştirdi. Üst üste 4. seçim zaferini geçen hafta sonu kazanan Başbakan Viktor Orban’ın planına göre; şeker, un, ayçiçek yağı, tavuk göğüsü, domuz bacağı ve süt gibi ürünlerin fiyatları 12 Ocak 2022 tarihinde alınan kararla 1 Şubat 2022’den itibaren 15 Ekim 2021 tarihli fiyatlarına sabitlenmişti.
Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu? - Resim : 1

EV KREDİSİ FAİZLERİNİ DONDURDULAR

Seçim öncesi alınan bu kararla birlikte Orban, akaryakıt fiyatlarını sabitlemiş, ev kredisi faizlerini dondurmuştu. Macaristan’da tüketici enflasyonu geçen kasım ayında yüzde 7,4 ile son 14 yılın en yüksek seviyesini görmüştü. Macaristan’da ayrıca 2 milyar dolarlık vergi indirimi, emekli maaşlarının artırılması ve asgari ücrete de zam gibi uygulamalara gitmişti. Orban seçim öncesi konuşmalarında, “Macaristan’daki aileleri koruyacağız” açıklamasında bulunmuştu. Macaristan’da haneler için elektrik ve doğalgaz fiyatları da sabitlendi.

Türkiye’de de enerji fiyatları üzerinde sübvansiyon var, geçen günlerde de temel gıda ürünleri üzerinden önemli bir KDV indiriminde bulunulmuştu. Bu indirimlerin raflara yansımadığını düşünenler de bir hayli fazla. Zincir marketler hakkında ikinci bir Rekabet Kurulu soruşturması açıldı. Geçen aylarda zincir marketlere 2.7 milyar TL gibi büyük bir para cezası kesilmişti.

SİSTEM SÜRDÜRÜLEBİLİR Mİ?

Peki fiyatlar üzerine konulan sınırlandırmalar ne kadar sürdürülebilir? AK Parti’nin çalışması 'Yıl sonuna kadar' diyor. Macaristan Başbakanı Orban ise enflasyonun şiddeti düşmezse 2022’nin ilk yarısına kadar fiyatları sabit tutmak istiyor.
Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu? - Resim : 2

Osmanlı döneminde de devlet yönetimi artan gıda fiyatlarını engellemek için dönem dönem ‘narh’ uygulamasına giderdi. Bu uygulama ile birlikte açık kamu yararı gereği, temel ihtiyaçları karşılayan mal ve hizmetlerin piyasa fiyatlarına -onları oluşturan etkenlere dokunulmadan- doğrudan müdahale edilerek belirli sınırları aşmasının önlenmesi maksadıyla resmî tavan fiyat belirlenmesi amaçlanıyordu.
Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethettikten sonra Unkapanı, Yemiş İskelesi Çardağı, Sebzehane Divanı ve Salhane’ye giderek, narh uygulamalarını denetlediği biliniyor.

‘NARHI DENETLEMEYENİ DENİZE ATIN’

Sultan IV Murat, Lehistan seferine çıkmadan önce 27 Nisan 1634 tarihinde Edirne’ye gelmiş. Bu sırada İstanbul’da seda yağın az bulunduğu ve pek pahalı olarak satıldığı padişaha duyurulmuştu. Narh işleri ile o zamanlar kadılar meşgul olurdu. İstanbul kadısı, Kara Çelebizâde Abdülâziz efendi idi. Pâdişah, derhal vazifesini yerine getirmeyen Kara Çelebizâde’nin bir gemiye bindirilerek, adalardan birine götürülüp denize atılması hakkında Bostancıbaşı Duçe’ye bir hattı hümâyun gönderdi. Emir derhal icra edildi.
Fakat, gemi adalara yakınlaşacağı sırada vezir Bayram paşanın yalvarmalarıyla ikinci bir hattı hümâyun gönderilerek, Abdülâziz efendinin denize atılmayıp, Kıbrıs’a sürülmesi emri verildi. Garip bir talih eseri olarak bu ikinci kurtuluş emri, hoca denize atılmadan gerçekleşti.
Kaynaklar: Yeni Şafak, Osmanlı İmparatorluğu’nda piyasa düzenlemeleri: 1500-1700 İstanbul kadı sicillerinde narh uygulamaları (Altuğ Murat Köktaş), Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Reuters, Bloomberg


 
  • Beğen
Tepkiler: Mustafaşahin
Altta ki habere göre fiyat farkı şirketlere verilecekmiş...

Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu?​

Yayınlanma: 07.04.2022- 10:56 / Son Güncelleme: 07.04.2022 - 12:03
Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu? Isparta'da ramazan öncesi fırın ve marketlerdeki fiyatlar denetlendi. Fotoğraf: AA

AK Parti, bazı temel gıda ürünlerinde fiyatları yıl sonuna kadar sabitlemek için bir çalışma içinde. Peki bu çalışma piyasaya nasıl yansır? Macaristan yönetimi bunu nasıl uyguluyor? Sistem nasıl uygulanacak? Osmanlı döneminde uygulanan 'narh' sistemi neydi?​

Türkiye’de yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 61’i, üretici enflasyonunun ise yüzde 114’ü aşması vatandaşı ve üreticileri oldukça zorluyor. Asgari ücrete yıl başında yapılan yüzde 50’lik zamdan sonra yeni bir zam gündeme gelirken, memur emeklisinin alacağı altı aylık enflasyon farkı şimdiden yüzde 15’i buldu.
Mart ayında açıklanan enflasyon verilerine göre gıda fiyatlarında resmi olarak son bir yılda yaşanan fiyat artışı yüzde 70! Ayçiçek yağı, kırmızı et gibi ürünlere gelen fahiş zamlar vatandaşı zorluyor. Yeni Şafak gazetesinde yer alan bir habere göre; AK Parti ise yaptığı bir düzenleme çalışmasıyla bazı temel gıda ürünlerinin fiyatını sabitlemeyi düşünüyor.

HANGİ ÜRÜNLER DÜŞÜNÜLÜYOR?

Çalışmaların devam ettiği öğrenilen düzenlemeye göre un, yağ, şeker, bakliyat, bebek bezi ve temizlik maddeleri gibi 20-25 ürün belirlenecek ve bunların fiyatları yıl sonuna kadar sabitlenecek, çalışma Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu. Şirketlerin oluşacak zararı ise devlet tarafından sübvanse edilecek. Tıpkı vatandaşın olası kur zararının şu an Kur Korumalı Mevduat Hesabı tarafından giderildiği gibi.

Uzun yıllardır serbest piyasa ekonomisinin uygulandığı Türkiye’de böylesi bir uygulamaya yakın geçmişte pek rastlanmazken, benzer bir uygulamayı bu yılın başında Macaristan gerçekleştirdi. Üst üste 4. seçim zaferini geçen hafta sonu kazanan Başbakan Viktor Orban’ın planına göre; şeker, un, ayçiçek yağı, tavuk göğüsü, domuz bacağı ve süt gibi ürünlerin fiyatları 12 Ocak 2022 tarihinde alınan kararla 1 Şubat 2022’den itibaren 15 Ekim 2021 tarihli fiyatlarına sabitlenmişti.
Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu? - Resim : 1

EV KREDİSİ FAİZLERİNİ DONDURDULAR

Seçim öncesi alınan bu kararla birlikte Orban, akaryakıt fiyatlarını sabitlemiş, ev kredisi faizlerini dondurmuştu. Macaristan’da tüketici enflasyonu geçen kasım ayında yüzde 7,4 ile son 14 yılın en yüksek seviyesini görmüştü. Macaristan’da ayrıca 2 milyar dolarlık vergi indirimi, emekli maaşlarının artırılması ve asgari ücrete de zam gibi uygulamalara gitmişti. Orban seçim öncesi konuşmalarında, “Macaristan’daki aileleri koruyacağız” açıklamasında bulunmuştu. Macaristan’da haneler için elektrik ve doğalgaz fiyatları da sabitlendi.

Türkiye’de de enerji fiyatları üzerinde sübvansiyon var, geçen günlerde de temel gıda ürünleri üzerinden önemli bir KDV indiriminde bulunulmuştu. Bu indirimlerin raflara yansımadığını düşünenler de bir hayli fazla. Zincir marketler hakkında ikinci bir Rekabet Kurulu soruşturması açıldı. Geçen aylarda zincir marketlere 2.7 milyar TL gibi büyük bir para cezası kesilmişti.

SİSTEM SÜRDÜRÜLEBİLİR Mİ?

Peki fiyatlar üzerine konulan sınırlandırmalar ne kadar sürdürülebilir? AK Parti’nin çalışması 'Yıl sonuna kadar' diyor. Macaristan Başbakanı Orban ise enflasyonun şiddeti düşmezse 2022’nin ilk yarısına kadar fiyatları sabit tutmak istiyor.
Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi? Osmanlı döneminde fiyatlar nasıl denetleniyordu? - Resim : 2

Osmanlı döneminde de devlet yönetimi artan gıda fiyatlarını engellemek için dönem dönem ‘narh’ uygulamasına giderdi. Bu uygulama ile birlikte açık kamu yararı gereği, temel ihtiyaçları karşılayan mal ve hizmetlerin piyasa fiyatlarına -onları oluşturan etkenlere dokunulmadan- doğrudan müdahale edilerek belirli sınırları aşmasının önlenmesi maksadıyla resmî tavan fiyat belirlenmesi amaçlanıyordu.
Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethettikten sonra Unkapanı, Yemiş İskelesi Çardağı, Sebzehane Divanı ve Salhane’ye giderek, narh uygulamalarını denetlediği biliniyor.

‘NARHI DENETLEMEYENİ DENİZE ATIN’

Sultan IV Murat, Lehistan seferine çıkmadan önce 27 Nisan 1634 tarihinde Edirne’ye gelmiş. Bu sırada İstanbul’da seda yağın az bulunduğu ve pek pahalı olarak satıldığı padişaha duyurulmuştu. Narh işleri ile o zamanlar kadılar meşgul olurdu. İstanbul kadısı, Kara Çelebizâde Abdülâziz efendi idi. Pâdişah, derhal vazifesini yerine getirmeyen Kara Çelebizâde’nin bir gemiye bindirilerek, adalardan birine götürülüp denize atılması hakkında Bostancıbaşı Duçe’ye bir hattı hümâyun gönderdi. Emir derhal icra edildi.
Fakat, gemi adalara yakınlaşacağı sırada vezir Bayram paşanın yalvarmalarıyla ikinci bir hattı hümâyun gönderilerek, Abdülâziz efendinin denize atılmayıp, Kıbrıs’a sürülmesi emri verildi. Garip bir talih eseri olarak bu ikinci kurtuluş emri, hoca denize atılmadan gerçekleşti.
Kaynaklar: Yeni Şafak, Osmanlı İmparatorluğu’nda piyasa düzenlemeleri: 1500-1700 İstanbul kadı sicillerinde narh uygulamaları (Altuğ Murat Köktaş), Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Reuters, Bloomberg


Her zaman olduğu gibi yine zengin mağdur edilmeyecek
 

Bakan Nebati: Gıda sektörü ile cesur adımlarda mutabık kaldık​


Bakan Nebati: Gıda sektörü ile cesur adımlarda mutabık kaldık

12 Mayıs 2022 Perşembe, 14:24 Güncelleme: 12 Mayıs 2022 Perşembe, 17:49
Bloomberg HT Tarım

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, gıda sektörü ile yapılan toplantı sonrasında KDV indirimlerine ek olarak cesur adımlar atma konusunda sektörle mutabık kaldıklarını söyledi.​

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, yem, kırmızı et, beyaz et ve yumurta üreticisi firmaların temsilcileri ile bir araya geldi.

Bakan Nebati, Twitter hesabından yaptığı açıklamada görüşmeye ilişkin olarak şunları söyledi:

Politikalarımızın merkezine aldığımız, en temel önceliğimiz olan enflasyonla mücadele kapsamında gıda sektöründe faaliyet gösteren yem, kırmızı et, beyaz et ve yumurta üreticisi firmaların temsilcileri ile bir araya gelerek yapıcı ve verimli bir görüşme gerçekleştirdik.




Vatandaşlarımıza rahat bir nefes aldırmak amacıyla uyguladığımız KDV indirimlerine ek olarak firmalarımızın da fiyat politikalarında cesur adımlar atması konusunda mutabık kaldık.

Fiyatlardaki dalgalanmaların önüne geçmek ve istikrara kavuşmasını sağlamak için hep birlikte var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.





Kopuz: Toplantıda olanlar fiyat sabitlemeyi kabul ettik​

Bakan Nebati ile toplantıya katılan gıda sektörü temsilcilerinden Kopuz Şirketler Grubu Genel Müdürü Soner Kopuz, Bloomberg HT'nin sorularını yanıtladı.

Kopuz, fiyatların sabitlenmesi konusunda, zincir marketlerin toplantıda olmadığını ancak toplantıya katılan şeker ve yağ üreticileri ile gıda tedarikçileri fiyat sabitlemesini kabul ettiklerini söyledi.

Toplantının ana gündeminin yaşanan enflsayon ve dar gelirli insanların enflasyon altında ezilmemesi olduğunu belirten Kopuz, " Avrupa'da 30-40 hatta bazı bölgelerde 60 kalemde fiyatların sabitlendi. Toplantıda olan yağ ve şeker üreticileri ile gıda tedarikçileri olarak bizler de fiyatların sabitlenmesini imkanlar dahilinde kabul ettik." dedi.

Kaynak: https://www.bloomberght.com/bakan-n...esur-adimlar-konusunda-mutabik-kaldik-2306282
 
Komplo teorilerine inanmıyordum.
Aşılı Bil Geytz'in (Bill Gates) salgın biterken korona virüse yakalandığı bir dünyada artık hiçbir komplo teorisine inanmam.
Güya bu adam aşıyla insanlara çip takıyordu.
Büyük sıfırlama filan olmayacak, büyük şirketler tarlalarımıza el koyamayacak, traktör ve alet çöplüğü oluşmayacak.Topraklarınıza ve ürünlerinize iyi bakın,birim alandan yüksek verim almaya odaklanın.Kentlere giden gitti.Kalanlar işin kaymağını yiyecek.
Demedi demeyin, bu da benim görüşüm.
 

Benzer Konular