Ynt: Fransa'da çiftçiler ayaklandı
ufukk link=topic=84920.msg1015144#msg1015144 date=1438031176' Alıntı:
Ne bizde protesto yapacak nede diğer insanlar ile bir araya gelip kollektif iş yapabilecek akıl var.
Herkezde bir benlik kavgası ve havası olmuş gidiyor.
Şimdi herkez kendi köyünden , kendi akrabasından kısaca yakın çevresine baksın düşünsün , böyle bir organizasyon olsa kimle birlikte hareket edebilirsin , kime güvenebilirsin , kimlerde o bilinç var.
Hepimiz ana iş olarak veya yardımcı iş olarak çiftçiyiz , lakin acı ama gerçek tarımda kaliteli insan kaynağı sorunu var.
Kaliteli insan kaynağından kasıt , yaptığı işin amacını bilerek sonuç üretmeye çalışan olarak tanımlayalım.
İçimizden kaç kişi gübrelerin çeşitlerini , içindeki maddelerin niteleiklerini ezbere sayabilir?
Kullandıkları ilaçlar içinde bu durum geçerli , bilinçli insanlar bilinçli tepkiler üretirler , yaptıkları işi daha iyi yapmak için kafa yorarlar.
Kendi yakın çevrem için konuşuyorum , bizimkilerin 3 öğün yemek yiyip , 5 öğün hükümete sallamak işlerine geliyor. Baştaki parti için bunu söylemiyorum , önceki dönemdede aynıydı , baştakilere sallamak , yönetenlere sallamak herkezin kolayına geliyor.
İşi başarısızsa , geliri azsa önce kendinde birşeyler bulmak yerine suçu başkasında bulmak herkezin daha kolayına geliyor.
Burada forum ahalisinde takip ettiğim , yenilik peşinde koşan birçok arkadaşımız var , ilk aklıma gelenler Umut hoca , Hacimmet kardeşim , Yılmaz kardeşim daha birçok isim var sayamadığım , bu üyelerimiz birşey eleştirse anlarım hak veririm çünkü gerçekten yenilik peşinde olan bilinçli insanlar daha iyisini yapmak için uğraşıyorlar , lakin adamın bir çabası yok sallıyor ama boşa sallıyor.
Bizim tarımımızı götürürse bu tarz arkadaşlar ve onların yenilikleri ileri götürecek , yoksa bizde kollektif ruh yok , dolasıyla bir araya gelip demokratik tepskide olmaz , hakta alamayız.
Ufuk Abi teşekkür ederim.
Abi bahsettiğin şey, toplum olarak demokrasi kültürümüzün olmaması. Fransa tarım Bakanı çiftçilerin eylemini haklı buluyor. Yörede yaşayan halktan tutun da, trafik kapandığı için yolda bekleyen turiste kadar herkes, haklı görsün yada görmesin 'saygı' gösteriyor. Çünkü hatalı bir tarım politikası sadece çiftçiye değil, ülkede yemek yiyen herkesi, her canlıyı ilgilendirir.
Bu konuyu, yani 'yapılan hatalı tarım politikalarını', en dile getirilmesi gereken yer olan 'trakkulup'te dahi dile getiremiyoruz. Bunu yapmaya kalktığımızda, daha konunun birinci muhatabı olan 'çiftçiler' karşı çıkıyor kendi hak arayışlarına. Oysa yapılmaya çalışlan tek şey 'hataları' göstermekti.
Bunun siyasi düşünce ile ilgisi yok. Biri sizin ambarınızdaki buğdayı çalıyor. Ve başka bir çiftçi bunu size haber veriyor. Sonuca baktığınızda 'suçlu', durumu size haberdar eden çiftçi oluyor
Özetle: fikirler üzerinden değil de şahıslar üzerinden siyaset yapıldığı sürece, bu demokrasi kültürüne sahip olamayacağız.
***
Şu an bilindiği üzere koalisyon görüşmeleri devam ediyor. CHP ' nin öne sürdüğü 10 adet uzlaşma şartı var ve bir tanesi 'çiftçiye ucuz mazot' verilmesi.
Bu şartlarından 6 tanesinde anlaşıldı. 4 tanesinde uzlaşılamadı. Uzlaşılamayanlardan biri de, yukarıda bahsettiğim 'çiftçiye ucuz mazot' konusu.
AKP, CHP ' nin bu talebini 'gereksiz ve popülist' buluyor. Bu nedenle kabul etmiyor. Gerekçe olarak da şunu öne sürüyor:
- çiftçi pahalı mazot almasına rağmen bu yıl buğdaydan rekor bir verim aldı. Yani çiftçi şu an ki mazot fiyatı ile de işi yürüyebiliyor. Ucuz mazot gereksiz.
- çiftçi dernekleri, birlikleri ve en nihayetinde çiftçilerin, 'ucuz mazot ile ilgili' kayda değer bir talepleri yok. O nedenle ağlamayan bebeğe meme vermek israfa girer' düşüncesindeler.
Herkes kendince haklı. Lakin çiftçinin de durumu ortada. Yakıt ciddi şekilde belini büküyor çiftçinin. Fakat ilk kısımda bahsettiğim nedenlerden dolayı derdini anlatamıyor. Anlatamadığı için de hakkına kavuşamıyor ve sorun bir kısır döngüye giriyor.
En özet hali: ağlayan bebeğin sesi, yanında yatan başka bir aç bebek tarafından ağzı kapatılarak kesiliyor. Ağlamasına rağmen sesi çıkmayan bebeğe kimse meme vermiyor.
