Hepsine eyvallah. İktidar kötü, muhalefet bitik falan çok doğru söylüyorsunuz ama düzeltmek için ne yapıyorsunuz. Çiftçinin ve hayvancılığın kalesi Balıkesir, konya, Urfa, Manisa, Karadeniz vs.... Uzarda gider bu liste. Hâlâ oy veriyorsunuz müslüman diye. Hadi bunlar bir derece siz malınızı nasıl değerlendiriyorsunuz. Katma değeri nasıl katıyorsunuz. Mesela topladığınız sütleri neden kendiniz işlemiyorsunuz. Peynir, yoğurt, tatlı vs. Yada meyvelerinizi işleyip satmıyorsunuz. Neden birliklerinize yada kooperatiferinize baskı yapmıyorsunuz. Neden denetlemiyorsunuz. Aman sesinizi çıkarmayın. Birinizin amcaoğlu birinizin teyze kızı çalışıyordur. İşinden olmasındır. Dostlar düzeltmeye önce kendi çevrenizden başlayın. Oy verdiğiniz Birlik başkanı kooperatif başkanı, politikacı yada belediye başkanı hatta muhtar bile. Sorgulayın. Denetleyin. Önce siz üstünüze düşeni yapın.
Ülkemizin Bekası
- Konbuyu başlatan Stronger
- Başlangıç tarihi
Benim de gördüğüm denetleme , sorgulama kültürü eksikliği. Köy kooperatifi kuruluyor, kimse ayda bir gidip bütçe nasıl, hedefler ne diye sormuyor, sebebi de başkan alınmasın, adama hırsız demek gibi olur diye. Az sorgulayan kişiye de başkan cevap vermiyor, hırsız mıyız biz, güvenmiyor musun diye. Sonra borç ayyuka çıkınca soruyor kavga etmeye çalışıyor fakat iş işten geçmiş oluyor.
Mesele testiyi kırmadan tembih yapmak, testi kirildiktan sonra dövsen testi geri gelmiyor.
Muhtemelen ne alaka beka sorunu demişsinizdir. Anlatayım. Her şey alışveriş üstüne kuruludur..Siz traktör alırsınız karşılığında tarla sürebilmek istersiniz. Çünkü tarlayı sürebilmek beka meselenizdir. Olmazsa sorgularsınız. Veterinere iğne yaptırır para verir karşılığında hayvanlarının sağlıklı olmasını beklersiniz. Bu sizin beka meselenizdir. Ölürse sorgular hatta kavga edersiniz. Çünkü hayvanlar onun hatası yüzünden ölmüş ve sizin bekanız tehlikeye girmiştir.Oy da böyle bir şeydir aslında. Birlik başkanına oy verir seçersiniz. Karşılığında haklarınızı korumasını beklersiniz. Ucuz yem, iyi doktor, minimum bürokrasi vs.. gibi. Birlik başkanının ise bu işten iki kârı olabilir. Ya maaş alıyor yada çevre yapıyor. Üçüncü seçenek kendi malının çalınmasını engelliyor olabilir. Yada direk çalıyordur. Başta da dediğim gibi. Herşey alışveriştir. Hangi koşul olursa olsun. Sen bu başkanı sorgulamazsan herşey sana mübah olur kardeşim. Anlaşılsın diye yaptığınız işten örnek veriyorum. Bu kooperatif başkanıdır bu muhtardır, bu belediye başkanıdır milletvekili yada başkan hepsinde mantık aynıdır. Sorgula. Kimse babasının hayrına bir şeye başkan olmak istemez. Sorgula. Sorgulamanın çeşitli yolları vardır. Üye olduğunuz birlik için mesela. Diyebilirsinki bir internet sitesi kur. Hesaplarını her ay buraya düzenli yükle. Aklına takılan ödemeyi git sorgula. Faturasına bak. Deki neden bunu sormadan aldın. Bir miktar belirleyin misal 500lira bu tutarın üstüne almadan 15 gün önce sitede bilgilendir de. Kontrol et.
Sorunlarını belirle ve eylem planı işte. Bunun için zaman ver ve kontrol et. Gibi gibi... Örnekleri çoğaltabiliriz.
Sözün kısası, oy verdiğin adamı denetlemezsen senin bir bekan yani gelecekteki varlığın olmaz. Sana yapılan yanlışı anlatan adamı taşlarsan sen başına gelen her şeye müstehak olursun.
Sorunlarını belirle ve eylem planı işte. Bunun için zaman ver ve kontrol et. Gibi gibi... Örnekleri çoğaltabiliriz.
Sözün kısası, oy verdiğin adamı denetlemezsen senin bir bekan yani gelecekteki varlığın olmaz. Sana yapılan yanlışı anlatan adamı taşlarsan sen başına gelen her şeye müstehak olursun.
Avukata verilen paraya acındığı sürece kooperatif kültürü değil hiç bir beraber iş yapma kültürü oturmaz. Bu işte uzmanlaşmış olan avukatlar öyle bir anlaşma, öyle bir yönetmelik hazırlıyor ki elini taşın altına koymak istemeyen o oluşuma ya giremiyor yada mecbur şartlara uymak zorunda kalıyor.
İş tabi sadece uymakla bitmiyor. Egolarını cebine koyup çalışabilecek bir ekiple yönetilmesi ve en önemlisi denetlemeye açık olması ve denetlenmesi. Bunu yaptıktan sonra birlik ve kooperatifler çok faydalı oluşumlardır. Aynı köyde 20 kişinin 20 farklı arazide 10'ar 20'şer büyükbaş bakması 50'şer 100'er küçükbaş bakması yerine 3 kişi 4 kişi tek arazide baksa geri kalanı çıkan sütü işleyebilir kesilen hayvanı işleyebilir yeni pazarlar bulabilir.
Ama 2 şart var. Sağlam bir anlaşma ve egolarını bırakabilecek insanlar.
Üretmek gerek dışarıya mal satmak gerek bu ülkenin kurtuluşu bu , ha sanayi ürünlerini ürettirmiyorlar, tarladan çıkanadamı engel oluyorlar, adam denizi doldurmuş tarımda ilklere girmiş biz mercimeği dün öğrenmiş ülkeden ithal ediyoruz.Allahını seven yokmu şu ülkenin tarımına baksın , zor bir işmi bu, tarımda dünya devi olmak, güneş su iklim hepsi bizde , bizim bekamız ekonomi, başka bir şey değil.
| Benzer Konular | |||
|---|---|---|---|
| U | Ülkemizin Bal Orman Sayısı Hızla Artıyor | 1 | 892 |
| Y | ülkemizin çiftçisinin suçu neydi | 32 | 4K |
