KANALDAN DAMLAMAYA SU BASMAK

Merhabalar kanaldan damlamaya su basmak İçin dizel su motoru almak istiyorum internette 1 tane buldum ama hiç kullanıcı yorumu yok kaç bar basınç yapar yağmurla da da kullanılır mı? Basacağım tarla düz. Ne kadar saatte yakıt yakar? 12 HP salyangoz pompa denilenlerden sizin tavsiyeniz nedir? 100 ton su basması benim için yeterli su kaynağım o kadar

Resimler ve ekler

  • EFF6FBBF-D57D-46DB-A767-636EB063AB92.png
    EFF6FBBF-D57D-46DB-A767-636EB063AB92.png
    559.2 KB · Görüntüleme: 19

  • Makale
Devletler Tarlalara El Koyarsa Ne Olur?

Yeşil Mutabakat'ın, Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Hedeflerinin, Küresel Sosyalizm'in kuruluşunun konuşulduğu hatta AB'nin Eko-Diktatörlüğe hazırlandığı günümüzde devletler tarlalara el koyarsa ne olur?​

Üstteki sorunun cevabını tarihe baktığımızda görebiliriz sanırım.​

SSCB 1932-1933 yıllarında uygulanan politika gereği; tarlaların mülkiyeti çiftçilerin elinden alınıp devletin eline geçirilirken neler yaşanmıştı?​

Holodomor​





Holodomor (Ukraynaca: Голодомо́р) ya da Ukrayna Kırımı, 1932-1933 arasında, o dönem Sovyetler Birliği'nde, şimdiki Ukrayna ve Rusya'nın Kuban bölgesinde suni olarak yaratılan kıtlık sebebiyle yaklaşık olarak 8 milyon insanın öldüğü olaylara verilen addır.[2]
Sovyet arşivlerinin açılmaması yüzünden, ölü sayısını kesin olarak belirleyebilecek araştırmalar günümüze kadar hâlâ yapılamamış olmasına rağmen, Ukrayna nüfusunun dörtte birinin o dönemde hayatını kaybettiği düşünülmektedir.

Holodomor'un sebeplerinden en önemlisi, Sovyet döneminin uygulamaya çalıştığı ekonomik ve sosyal politikalardır.[3] Özellikte kooperatif tarım uygulamalarını kabul etmeyen Ukrayna köylüsü zorlamalar karşısında tarım üretiminden vazgeçerek, üretimi durdurmuştur. Durumun gidişatını önceden kestirebilecek olan dönemin yöneticileri, "anti-kolhoz" hareketin yayılmasını önlemek amacıyla, sorunu hafifletecek önlemler almaktan kaçınmış ve bir nevi bölgede diğer direnişçi köylülerce ibret alınabilecek bir olay çıkarmak istemiştir. Açlığın en tepeye ulaştığı dönemde dahi, Sovyet yönetimi, 1932'de 1,7 milyon ton, 1933'te 1,84 milyon ton tahıl ihraç etmiştir.[1] Bölgede artan açlıktan kaçmak isteyenlerin başka bölgelere gitmesine engel olunarak, katliama seyirci kalınmıştır. O dönemde kıtlık haberleri mümkün olduğunca sansürlenerek dünyanın dikkatinden saklanmıştır.

Etimoloji​

Holodomor, Ukraynaca (морити голодом) "açlıkla öldürmek" anlamına gelir.

Sebep ve Sonuçlar​

Sovyetler Birliğinin toprakta özel mülkiyete dayanan üretimi tasfiye ederek, köylüleri kolhoz ve sovhozlarda toplamak istemesi zengin köylülerin ve onların etkisi altındaki kimi köylülerin sert tepkisiyle karşılaştı. Çünkü tarımda kolektifleştirme girişimlerinin başarıya ulaşması demek zengin köylülerin eski ayrıcalıklarını kaybetmesi anlamına gelmekteydi. Bu nedenle zengin köylülerin kolektifleştirme hamlesine tepkisi tarımsal üretimi durdurmak oldu. Bu durumun neticesinde de Ukrayna'da kıtlığa ve kıtlığın tetiklediği salgın hastalıklara bağlı ölümler gerçekleşti.

Ölümler neticesinde Sovyet hükûmeti köylülerden aynı miktarda tahıl toplamaktan vazgeçerek toplanan tahıl miktarını düşürmüştür. 1940'ların sonunda Penisilin'in bulunmasıyla önüne geçilen salgın hastalıkların 1930'lu yıllarda önüne geçilmesine teknik olarak imkân yoktu. Penisilin bulunana kadar ABD ve Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere milyonlarca insan salgın hastalıklara yakalanarak hayatlarını kaybetmişlerdi.

Gelişim​

Sovyet önderi Josef Stalin’in köysel kooperatifleşme hareketine en büyük muhalefeti ve direnci, bir kolhoz ya da sovkhoz için çalışmak yerine, özel üretimi tercih eden Ukrayna ve Don havzası köylüleri göstermiştir. Önceleri, verimli özel çiftliklerin bu şekildeki ekonomik faaliyetlerine göz yuman Bolşevikler, sonraları, bu üretim tarzını, merkezi planlamaya karşı bir tehdit olarak algılamışlardır.
Devrimciler, Rus İç Savaşı sırasında, şehirlilere göre daha az destek aldıkları köylüleri, bu sistemle kontrollerine daha kolay alabileceklerini düşünüyorlardı. 1929 ve 30'ları takiben, hükûmet köylerde kolektivizmin gelişimini sağlamak için, binlerce resmî görevlisini tarlalara kooperatifleri organize etmeleri için göndermiştir.

1932 yılı hasadının iyi olmayacağının anlaşılması üzerine, hükûmet suçu, o dönemde nispeten sistem dışında kalan özel çiftliklere attı ve alınan kararlarla, hasatta hesaplanan eksiklerin bu çiftliklerden vergi olarak tahsil edilmesine karar verildi. Silahlı güçler kullanılarak, bir sonraki yılın tohumlukları ve çiftliklerde yaşayanların ihtiyaçları göz ardı edilerek, belirlenen miktarda tahıl zorla alındı. Çiftlik sahipleri, kooperatiflerde çalışmaları için devletin el koymak istediği büyük baş hayvanları kestiler ve bu yüzden tarlada üretimde kullanılabilecek hayvan sayısı azaldı.

Bir yıl sonrası tam bir felaket oldu. Ukrayna'daki en verimli tarım alanları, tam anlamıyla birer kıtlık alanına dönüştü. Gelen kıtlık haberleri üzerine bölgeye gitmek isteyen gazetecilere engel olundu. Hükûmet ve yerel politikacılar, acil olarak bölgede önlem alacaklarını ve yardım edeceklerini söylemelerine rağmen, yeterli çaba gösterilemedi. Ukrayna'da insanlar ölürken SSCB tahıl ihracatını arttırdı. Görgü tanıklarına göre, bölgede açlıktan kaçmak isteyen binlerce çocuk, ya ailelerinin olduğu yerlere ya da yetimhanelere geri gönderildi ve oralarda bakımsızlık ve açlık gibi sebeplerden öldüler.

Bilgi ve haber akışını önlemek amacıyla bizzat Stalin ve Molotov tarafından imzalanan yönergelerle, seyahat edeceklere izin almaları şartı getirildi. Bölgeden kaçmaya çalışanların aslında Sovyet düşmanlarınca organize edilen kişiler olduğu ve halkın buralardan çıkarılmamaları gerektiği savunuldu. Uygulamaların tam sonuç vermesi için Stalin bizzat Pavel Postişev'i Ukrayna İkinci Sekreteri olarak atadı. Onunla birlikte binlerce Sovyet görevlisi de, "kolektivizmin" gelişimini sekteye uğratacak her tehlikeyi önleme görevi ile Ukrayna'ya geldi. Stalin böylece Ukrayna'da kontrolü tamamen ele aldı.

1933-34 baharında nispeten iyi giden iklimin de etkisiyle, 1932-33 dönemindeki etkisiz ekim ve çalışan sayısındaki büyük azalmaya rağmen hasat iyi oldu. Köylülerin sayıca azalmasıyla etkisizleşen muhalefet hareketi bu dönemde de etkili olamadı. SSCB'nin kendi kur rejimi açısından gerekli gördüğü tahıl ihracına bu yıl da devam edildi.

Kıtlık kurbanları​

1933 yılının sonunda, Ukrayna ve Rusya'da tahminen 5-10 milyon insanın öldüğü düşünülmektedir.

Kurbanların %81.3'ü Ukraynalı, %4.5'i Rus, %1.4'i Yahudi ve %1.1'i Polonyalıdır.

Tüm köylü nüfusunun %25-50'si öldü.

Ukrayna'nın kuruluş temelini teşkil eden köylülük bilincinin bu dönemde aldığı yara, günümüzde hala halkına acısını hissettirmektedir.

Holodomor, 1933, fotoğraf: Alexander Wienerberger.

Wienerberger’in fotoğrafları​

Avusturyalı bir mühendis olan Alexander Wienerberger, I. Dünya Savaşı sırasında Ruslara tutsak düşmüştü ve SSCB döneminde Ukrayna’nın başkenti Harkov'da yaşıyordu. Burada büyük bir kıtlığa tanık oldu ve NKVD tarafından tutuklanma riskine rağmen şehrin sokaklarında gördüğü sahneleri fotoğraflara aktardı. Harkov'da kaldığı süre boyunca Alexander Wienerberger, şehirde tanığı olduğu Holodomor’u yaklaşık 100 fotoğrafla belgeledi. Bu fotoğrafları, marketlerde kuyrukta bekleyen aç insanları, aç çocukları, Harkov sokaklarında açlıktan ölen insanların cesetlerini ve açlık kurbanlarının toplu mezarlarını tasvir etmektedir. Wienerberger, fotoğraflarını muhtemelen yurtdışından arkadaşları tarafından kendisine ulaştırılan Alman Leica kamerasını kullanarak çektiği tahmin edilmektedir.

Holodomor'u resmi olarak soykırım suçu kabul eden ülkeler.

Soykırım olarak tanınması​

Olayların soykırım özelliğinde olup olmadığı tartışılsa da, Ukrayna'nın uluslararası alanda Holodomor'un soykırım olarak tanınması yönündeki taleplerine, Rusya şiddetle karşı çıkmaktadır.
Holodomor'u şu an 26 ülke ve 1 uluslararası kuruluş, soykırım olarak tanıyor: Ukrayna, Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, Andorra[4], Arjantin, Avustralya, Azerbaycan, Belçika, Brezilya, Çek Cumhuriyeti, Ekvador, Estonya, Gürcistan, İspanya, İtalya, Kanada, Kolombiya, Letonya, Litvanya, Macaristan, Meksika, Moldova, Paraguay, Peru, Polonya, Slovakya[5][6] ve Vatikan ve birçok ülkede çok sayıda eyalet aldıkları kararlarla Holodomor'u soykırım olarak kabul etmektedir.

Ukrayna'da her yılın kasım ayının son Cumartesi günü, Holodomor kurbanlarını anma günüdür.



Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Holodomor

YÜKSELEN TARLA KİRASI(İCAR) FİYATLARI VE GİRDİLER

EDİRNE CİVARI ŞUAN ORT. 500TL/DEKAR ŞEKLİNDE GİDİYOR. OLDUKÇA DA TALEP VAR. MİLLET KOMŞUSUNUN ELİNDEKİNİ BİLE ALMAYA GÖZ DİKMİŞ DURUMDA.

KABA Bİ HESAPLA
DEKARA

BUĞDAY/ARPA TOHUMU= 4X24 = 96 TL
20.20 GÜBRE= 4.5X25 = 112 TL
ÜRE= 5X20 = 100TL
PAS= 3 UYGULAMA 30X3 = 90TL
YILLIK DEKARA MAZOT= 100TL
DEKARA BİÇİM= 38 TL
OT İLAÇLARI VS = 30TL
İCAR= 500TL

TOPLAM= 1066 TL
YILLIK OLARAK 444KG/DEKAR ALTI VERİM VEREN HER ARAZİ ZARAR YAZMA DURUMUNDA.
SİZİN DÜŞÜNCELERNİZ NEDİR?

Tarımsal girdi fiyatlarında rekor artış

Tarımsal girdi fiyatlarında rekor artış​



Hükümet 'fahiş fiyatı' zincir marketlerde arıyor ancak tarımsal girdi fiyat endeksi temmuzda yıllık yüzde 29,38'lik artışla rekor kırdı. Gübredeki resmi artış yüzde 62'yi aştı.​

sozcu-com-tr-50x50.jpg

SOZCU.COM.TR
Yayınlanma: 10:40 - 20 Eylül 2021Güncellenme: 11:25 - 20 Eylül 2021

Tarımsal girdi fiyatlarında rekor artış


Hükümet yüzde 30’a dayanan resmi gıda enflasyonuyla ilgili suçu zincir marketlere ve sebze-meyve hallerine atıp buralarda ‘fahiş fiyat’ denetimlerine başlarken, tarımsal girdi fiyatlarındaki rekor artış dikkat çekti.

Tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE), 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 1,98, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 14,44, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 29,38 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 19,05 arttı.

Böylece, baz yılı 2015 olan endekste yıllık artışta rekor kırılmış oldu. Yıllık artışta bir önceki zirve, kur krizinin etkisiyle Ekim 2018’de ulaşılan yüzde 27,71’lik orandı.

Haziran 2021’de oran yüzde 27,65’le rekor seviyeye yaklaşmıştı.

Yıllık değişime bakıldığında üst üste 12. ayda yükseliş kaydedilmiş oldu.

t-1.jpg

Ana gruplarda bir önceki aya göre tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 0,68, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 2,20 artış gerçekleşti.

Bir önceki yılın aynı ayına göre göre tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 27,01, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 29,78 artış gerçekleşti.
tarim-1.jpg


EN FAZLA ARTIŞ GÜBREDE​

Yıllık en fazla artış yüzde 62,43 ile gübre ve toprak geliştiriciler alt grubunda oldu.

Yıllık en fazla artış gösteren diğer alt gruplar ise yüzde 48,07 ile çiftlik binaları (ikamet amaçlı olmayanlar) ve yüzde 43,37 ile bina bakım masrafları oldu.

Buna karşılık, yıllık en az artış gösteren alt gruplar ise yüzde 9,90 ile tohum ve dikim materyali, yüzde 12,23 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 18,79 ile malzemeler oldu.
t-2.jpg


AYLIK ARTIŞTA DA GÜBRE ZİRVEDE​

Aylık en fazla artış yüzde 6,16 ile gübre ve toprak geliştiriciler alt grubunda oldu.

Aylık en fazla artış gösteren diğer alt gruplar ise yüzde 3,79 ile enerji ve yağlar ve yüzde 3,10 ile bina bakım masrafları oldu.

Buna karşılık, aylık en az artış gösteren alt gruplar ise yüzde 0,55 ile tohum ve dikim materyali ve yüzde 0,71 ile makine bakım masrafları oldu. Bir önceki aya göre azalış gösteren tek alt grup ise yüzde 0,44 ile malzemeler oldu.
antalya.jpg



"Üretici Yıllık %29 Zarar Yazdı" | Antalya Ticaret Borsası

Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, TÜİK'in açıkladığı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (GFE) hakkında konuştu:



“Tarım-ÜFE, tarımdaki üreticinin satış fiyatındaki enflasyondur. Olması gereken ve sürdürülebilir olan aylık ve yıllık Tarım-GFE rakamlarının Tarım-ÜFE’den düşük seyretmesidir. Ancak bu durumda tarım üreticisi, varlığını ve faaliyetlerini sürdürebilir. Temmuz ayı rakamları bize gösteriyor ki, tarım üreticisi aylık olarak yüzde 48 ve yıllık olarak ise yüzde 29 zarar yazmıştır. Yani satış fiyatlarındaki artıştan aylıkta yüzde 48, yıllıkta ise yüzde 29 daha fazla girdi maliyeti artışına maruz kalmıştır”

“Temmuz aylarında Tarım-GFE’nin Tarım-ÜFE’den daha yüksek seyrettiği diğer yıllara baktığımızda sadece 2015 yılında üreticilerin lehine bir oran söz konusu iken diğer tüm yıllarda üreticilerin girdi maliyetlerindeki artışlar, satış fiyatlarındakinden yüksek seyretmiştir. Bu durum üreticiler açısından sürdürülemez bir durumdur. Ocak-Haziran dönemindeki aylarda da geçmiş 7 yılda benzer eğilimler gözlenmiştir. Yani üreticiler diğer aylarda da sistematik olarak daha yüksek girdi maliyetleri artış oranlarına maruz kalmıştır.”

“Görüldüğü gibi ülkemizde tarımsal dünya ile ilgili enflasyonlardan ortalama olarak yüzde 72 daha yüksek seyreden tarım dışı üretici enflasyonu hakimdir. TÜFE ve çekirdek enflasyonlardaki sırayla aylık yüzde 1.80 ve yüzde 1.88, yıllık yüzde 18.95 ve yüzde 11.12’lik rakamlar, gelecek için tüketiciler üzerinde, ciddi bir üretici enflasyonu baskısının söz konusu olacağını göstermektedir”.

"Tarımda gidişatı tersine çevirecek sürdürebilir politikalara ihtiyaç var. Kamunun piyasada etkili bir düzenleme, izleme, denetleme ve iyileştirme politikasını hayata geçirmesi gerek" dedi.

1632250447894.png

Bakan Bekir Pakdemirli: "Gökpınar Barajıyla 60.000 dekar alan sulanacak" | Eskişehir - Ankara

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Eskişehir'in Günyüzü ilçesinde yapımı tamamlanan ve su tutmaya başlayan Gökpınar barajını ziyaret ederek şu bilgileri paylaştı:




"Baraj yaklaşık 100 milyon metreküp depolama hacmine sahip bulunuyor. Bölgenin en önemli sulama projelerinden bir tanesi. Eskişehir'in Günyüzü ilçesi ile Ankara'nın Polatlı ilçelerine hitap ediyor. Toplamda da 60 bin dekarlık alanda sulamaya açılacak. Sulamayla ilgili ihalelerin 4'te 3'lük kapsamında olan kısmına sene başından önce ihaleye çıkacağız. Diğer kalan kısmının da ihalesini önümüzdeki yılın ortasına varmadan ilk çeyrekte yapacağız. Böylece sulamaya 60 bin dekarlık fayda sağlamış olacağız" dedi.

"Bu projemizin toplam maliyeti 510 milyon lira. Şu andaki kısmının maliyeti ise 270 milyon lira. Her yıl bölge ekonomisine yaklaşık 75 milyon lira katkı sağlayacak. Çünkü neredeyse 60 bin dekarın sulamaya açılmasıyla beraber dekarda alınan zirai gelirde 1000 ila 1500 lira civarında artış sağlayacak. Bunun da aşağı yukarı ekonomiye olan katkısının senelik 75 milyon lira civarında olacağını tahmin ediyoruz" dedi.





*Peki sulu 1 dekar alandan 1000-1500 TL ekonomiye katkı yapılabilir mi?


gokpinar%20vitrin.jpeg

Hayalinizdeki Kombine Ekipman Nedir?

20.yüzyıl sonlarına doğru traktörlerin büyümesi ve daha işlevsel olmasından sonra kombine ekipmanlar tarımda yaygınlaşmaya başladı. Bugün pek çok yerli tarım makinaları üreticisi de tek geçişte birden fazla iş yapabilecek kombine ekipmanlar üretiyor.

Bir çiftçi olarak henüz üretilmemiş ama mutlaka yapılalı dediğiniz Toprak işleme / Ekim kombinasyonları var mı?

1632249276411.png

Kuru Tarımda Üretim Ne Kadar Mantıklı !

Bu sene gübre fiyatları gerçekten aşırı yükseldi. Ürünlerimizin değeri bu kadar artmadı. Yapılan işçilik ve emeğimiz bedavaya gidiyor. Sizlerin arazisi yanında benim çok az yerim var. O yüzden ben, bu sene bu maliyetlerle ekmeyi düşünmüyorum. Tabi bende şartlar kuru tarım üzerine, dolayısıyla karlılık çok az. Hem tarla dinlensin. Hemde gübre, tohum ve diğer giderleri hep kredi kartı, taksit ve veresiye ile yapmam gerektiğinden bana bu sene ekmek mantıklı gelmedi. Bu sene böyle geçsin bakalım. Seneye tekrar değerlendiririz.

Bu sene harcayacağım maliyetler yerine "ETH" alıp kafam rahat uykuya yatmak daha mantıklı geliyor.

Not: 21.09.2021 Salı saat 03:24 ETH fiyatı 24.622 TL . Bu bilgi burada kalsın.

Resimler ve ekler

  • 21092021-0324 saat ETH fiyatı.jpg
    21092021-0324 saat ETH fiyatı.jpg
    59.4 KB · Görüntüleme: 124

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, BİLL GATES VE HAYVANCILIĞIN GELECEĞİ

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, BİLL GATES VE HAYVANCILIĞIN GELECEĞİ​

Son yıllarda iklim değişikliği konusundaki çalışmaları ile dikkat çeken Bill Gates, aynı zamanda yapay et üretimi konusunda yatırım yapan ve bu nedenle hayvancılığa özellikle de sığır yetiştiriciliğine adeta savaş açmış görünüyor.
Yazar
Ali Ekber Yıldırım
-
7:15 | 21 Eylül 2021

https://www.tarimdunyasi.net/2021/09/21/iklim-degisikligi-bill-gates-ve-hayvanciligin-gelecegi/#
Bill-Gates-hayvancilik-696x364.jpg


Bill Gates, dünyanın en zengin işadamlarından. Ürünleri dünyanın her yerinde kullanılan Microsoft’un kurucusu. Son zamanlarda ise aldığı tarım toprağı ile deyim yerindeyse Amerika’nın en büyük toprak ağası. Türkiye’de de özellikle Trakya’da binlerce dönüm tarım toprağı satın aldığı iddia ediliyor.
Eşi Melinda ile kurduğu Bill ve Melinda Gates Vakfı’nın yöneticilerinin Ankara’da Tarım ve Orman Bakanlığı yetkilileri ile görüşmeler yapması da tartışma yaratmıştı.
Son yıllarda iklim değişikliği konusundaki çalışmaları ile dikkat çeken Bill Gates, aynı zamanda yapay et üretimi konusunda yatırım yapan ve bu nedenle hayvancılığa özellikle de sığır yetiştiriciliğine adeta savaş açmış görünüyor.
Bill Gates’in Türkiye’de Doğan Kitap tarafından yayınlanan “İklim Felaketini Nasıl Önleriz/ Mevcut Çözümler ve Yapılması Gerekenler” kitabında hayvancılığa ilişkin çok çarpıcı değerlendirmeler yer alıyor. Öyle görünüyor ki, tarımda özellikle et konusunda Bill Gates’in yatırımları, çalışmaları daha çok ön plana çıkacak. Bu nedenle görüşleri yakından takip edilmeli ve tartışılmalı.
İkim değişikliği gündeme geldiğinde hayvancılığın etkileri de tartışılıyor. Özellikle büyükbaş hayvanların çıkardıkları metan gazı ile küresel ısınmaya neden olduğu bu nedenle büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinin yapılmaması gerektiği bile dile getiriliyor.
Buna karşı olanlar ise, hayvancılığın bilinçli olarak hedefe konulduğu ve yapay et üretimi için bir sektörün gözden çıkarılmak istendiğini ifade ediyor.

“Eskisi kadar et yemiyorum”​

Microsoft’un Kurucusu Bill Gates, çizburgeri çok sevmesine rağmen sığır eti ve diğer etlerin iklim değişikliği üzerindeki etkisini öğrendiğinden beri eskisi kadar yemediğini belirtiyor.
Bill Gates, “İklim Felaketini Nasıl Önleriz” kitabında hayvancılıkla ilgili şu değerlendirmeleri yapıyor:
“Besi hayvancılığı sera gazına önemli bir katkıda bulunuyor. Uzmanların, “tarım, ormancılık ve diğer arazi kullanımı” olarak tanımladığı, hayvan ve mahsul yetiştirmekten meyve hasadına kadar çok çeşitli insan faaliyetlerini kapsayan sektörün içerisinde sera gazı salımına en çok etkide bulunan kolu. Aynı birçok zararlı gaz emisyonunun da sorumlusu. Tarımda baş suçlu karbondioksit değil, metan(tek bir molekülüyle karbondioksitten 28 kat daha fazla ısınmaya neden oluyor) ve 265 kat daha fazla ısınmaya neden olan azot oksit.
Net sıfır emisyona yaklaşmak istiyorsak, tarım ve hayvancılık faaliyeti yaparken salınan sera gazlarını azaltıp sonunda bertaraf etmenin yollarını bulmak zorundayız.
Başa çıkmamız gereken tek şey çiftçilik değil. Ormanların tahrip edilmesi ve diğer arazi kullanımı konusunda da bir şeyler yapmamız gerekir ki bu ikisi birlikte atmosfere net 1.6 milyar ton karbondioksit eklerken, doğal yaşam alanlarını da yok ediyor.”

Zenginlik arttıkça et ve süt tüketimi artıyor​

Küresel nüfusun 2100 yılına kadar yüzde 40 artarak 10 milyara ulaşacağını ancak gıda ihtiyacının yüzde 40 nüfus artışına göre daha fazla artacağına dikkat çeken Bill Gates, görüşlerini şöyle sürdürüyor:
” İnsanlar zenginleştikçe daha fazla kalori tüketiyor, özellikle daha fazla et ve süt ürünü yiyorlar. Et ve süt ürünlerinin üretimi, daha fazla yem yetiştirmemizi gerektirecek. Örneğin bir tavuk bize bir kalorilik tavuk eti vermek için iki kalori tahıl yemek zorunda; bu, tavuğu, yediğimizde alacağımız kalorinin iki kat daha fazla kaloriyle beslemeniz gerektiği anlamına geliyor. Bir domuz, onu yediğimizde aldığımız kalori miktarının üç katı kalori tüketiyor. İnekler için bu oran en yüksek: Sığır etinin her bir kalorisi için altı kalori yem. Bir başka deyişle bu et kaynaklarından ne kadar çok kalori alırsak, et için o kadar çok bitki yetiştirmemiz gerekiyor.
İşte bilmece: Bugüne kıyasla çok daha fazla yiyecek üretmemiz gerekiyor, ama şu anda kullandığımız yöntemle üretmeye devam edersek, bu, iklim için bir felaket olacak. Mera veya ekilebilir araziden dönüm başına aldığımız yiyecek miktarında herhangi bir iyileştirme yapmadığımızı varsaydığımızda, 10 milyar insanı besleyecek kadar yiyecek yetiştirmek,gıda üretimiyle ilgili emisyonu üçte iki oranında artıracak.
Dünya çapında, eti ve sütü için yetiştirilen yaklaşık 1 milyar büyükbaş hayvan var. Bu hayvanların her yıl geviş getirip osurdukları metan, tüm küresel emisyonun yaklaşık yüzde 4’ünün sorumlusu olan 2 milyar ton karbondioksit ile aynı ısınma etkisine sahip.”

Bitki bazlı ve laboratuvarda et üretimi​

Etin insan kültüründe çok önemli bir rol oynadığını bu nedenle hayvan yetiştiriciliğini tamamen bırakmanın gerçekçi olmadığını dile getiren Bill Gates yapay et konusundaki çalışmaları kitabında şöyle anlatıyor: “Ama et yemeyi azaltıp yine de etin tadını çıkarmamız mümkün. Bir seçenek bitki bazlı et, yani etin tadını taklit etmek üzere çeşitli şekillerde işlenmiş bitki ürünleri. Halihazırda piyasada bitki bazlı et üreten iki şirkete yatırım yapmış durumdayım: Beyond Meat ve Impossible Foods, yani bu konuda taraf olduğum açık, ama yapay etin oldukça iyi olduğunu söylemeliyim. Doğru hazırlandığında, kıyma için ikna edici bir alternatif. Ve bu alandaki tüm alternatifler çevre için daha iyi, çünkü çok daha az toprak ve su kullanıyor, daha az emisyona neden oluyorlar. Dahası bunları üretmek için daha az tahıl gerekiyor, besin ürünleri üzerindeki baskıyı ve gübre kullanımını da azaltıyor. Üstelik dar alanlarda tutulan hayvanların sayısının azalması, hayvan refahı için büyük bir umut.
Ne var ki, yapay etler yüksek Yeşil Fiyat Farkıyla birlikte geliyor. Sığır kıymasının yerine geçen bir ürün, gerçek kıymaya kıyasla yüzde 86 daha maliyetli. Ancak bu alternatif ürünlerin satışı arttıkça ve pazara daha fazla ürün girdikçe, sonunda hayvan etinden daha ucuz olacakları konusunda iyimserim.

Yapay ette sorun para değil tat​

Ancak yapay et konusundaki en büyük soru işareti tatla ilgili, parayla değil. Bir hamburgerin dokusunu bitkilerle taklit etmek nispeten kolay olmasına rağmen, insanları biftek ya da tavuk yediklerine ikna etmek çok daha zor. İnsanlar yapay eti gerçek etten vazgeçecek kadar sevecekler mi, önemli bir fark yaratacak sayıda insan bu ürünlere geçiş yapacak mı?
Yapacaklarına dair bazı kanıtları şimdiden görüyoruz. İtiraf etmeliyim ki Beyond Meat ve Impossible Foods’un işlerinin bu kadar iyi olmasına ben bile şaşırıyorum, özellikle de başta yaşadıkları başarısızlıkları göz önüne aldığımda.
Belki zaman alabilir, ama ben bu ürünlerin daha iyi ve daha ucuz hale geleceğine, iklim değişikliği ve çevreyle ilgili endişeler yaşayan insanların onları destekleyeceklerine inanıyorum.
Bu alandaki başka bir yaklaşım da bitki bazlı ete benziyor, ancak burada bitkileri büyütmek ve daha sonra sığır eti tadı verecek şekilde işlemek yerine, eti bir laboratuvarda yetiştiriyorsunuz. Yöntemin “hücre bazlı et”, “kültürlenmiş et” ve “temiz et” gibi pek de çekici olmayan isimleri var. Pazara girmeye çalışan yaklaşık iki düzine kadar yeni şirket söz konusu, ancak ürünleri muhtemelen 2020’li yılların ortalarına kadar raflarda olmayacak.
Bunun sahte et olmadığını unutmayın. Kültürlenmiş et, dört bacaklı herhangi bir hayvan gibi aynı yağ, kas ve sinirlere sahip. Ama bir çiftlikte yetiştirilmek yerine bir laboratuvarda yaratıldı. Bilim insanları işe canlı bir hayvandan alınan bir kaç hücreyle başlıyorlar, bu hücreleri çoğaltıyor ve sonra onları yemeye alışkın olduğumuz dokular haline getiriyorlar. Bütün bunlar işlemin gerçekleştiği laboratuvar için gerekli elektrik haricinde, çok az veya sıfır sera gazıyla yapılabiliyor. Bu yaklaşımın zorluğu çok pahalı olması ve maliyetlerin ne kadar aşağıya çekilebileceğinin belli olmamasıdır.

Amerika yapay eti et olarak tanımıyor​

Ve her iki yapay et türü de bir başka zorlu savaşla karşı karşıya. Amerika Birleşik Devletleri’nde en az 17 eyaletin yasama organı bu ürünlerin mağazalarda “et” olarak etiketlenmesine engel olmaya çalıştı. Bir eyalet satışlarını tamamen yasaklamayı önerdi. Bu yüzden teknoloji geliştikçe ve ürünler ucuzladıkça, ürünlerin düzenleme, paketleme ve satışı hakkında sağlıklı bir kamuoyu tartışmasına ihtiyacımız olacak.”
Özetle, iklim değişikliği, hayvancılık sektörünün geleceği ekseninde Bill Gates’in bu görüşleri çok tartışılacak. Öyle görünüyor ki yapay et, bitki bazlı et daha çok yaşamımıza girecek. Hayvancılıkta bu kadar sorun varken sadece yem fiyatları üzerinden değil, sektörün geleceğini ilgilendiren bu konuları da daha fazla konuşmakta yarar var.


Kaynak: https://www.tarimdunyasi.net/2021/09/21/iklim-degisikligi-bill-gates-ve-hayvanciligin-gelecegi/

Buzağı Desteklemelerinde Koşullar Değişiyor

Bolu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü bu hafta içinde yaptığı bilgilendirmede, buzağı desteklemeleri hakkında bir güncelleme yaptığını duyurdu.




"4 Aralık 2020 tarih ve 31324 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2020/32 sayılı Hayvancılık Desteklemeleri Uygulama Tebliğinin 4. maddesinin ç bendi ''Buzağıların analarında, 2020 yılında ilk doğumunu yapan düvelerin ilkine buzağılama yaşı en fazla 810 (27 ay) gün, ineklerde ise destekleme yılı ile bir önceki buzağılaması arasındaki süre en fazla 450 (15 ay) gün olmalıdır. Bu parametreler e-ıslah kayıtlarından, e-ıslahta kayıtlı olmayan ineklerin ise e-ıslahta kayıtlı buzağılarından hesaplanır. İneklerin, TÜRKVET kayıtlarında bulunan, ancak e-ıslaha kayıt edilemeyen buzağıları hesaplamalarda dikkate alınmaz." denilmektedir.

İlgili bend gereği düvelerde ilk gebe kalma yaşı 13 ay ile 18 ay arasında olmalıdır. Bu süre dışında gebe kalan hayvanların ilk buzağılarına destekleme ödemesi ilgili tebliğ gereği yapılamamaktadır. Yetiştiricilerin atık ve ölü doğumları İl/İlçe Müdürlüklerine bildirmesi ve ilgili personelin durumu E-Islah sistemine girmesi ile gebe kalma süresi girilen tarihten itibaren tekrar 6 aya çekilir.

İneklerde ise bir önceki buzağılaması ile tekrar gebe kalma süresi 6 ayı geçmemelidir. Ancak bu süre düvelerde olduğu gibi yetiştiricilerin atık ve ölü doğumları İl/İlçe Müdürlüklerine bildirmesi ve ilgili personelin durumu E-Islah sistemine girmesi ile gebe kalma süresi girilen tarihten itibaren tekrar 6 aya çekilir.

Bu sebeplerden dolayı yetiştiricilerimizin gebe hayvanlarında meydana gelen atık ve ölü doğumları en kısa sürede İl/İlçe Müdürlüklerimize bildirmesi ve sisteme kaydettirilmesi önem arz etmektedir. Aksi takdirde yetiştiricilerimiz gerekli şartları sağlayamadığı için buzağı desteklemesinden yararlanamayacaktır.

Ayrıntılı bilgi, teknik destek, dilek, şikayet, talep ve görüşleriniz için İl /İlçe Müdürlüğü ile irtibata geçebilirsiniz."


Buza%c4%9f%c4%b1%20destek%202020_jpg.jpg

Su Fakiri Bölgelerde, Damla Sulama Kullanmayan Mısır Üreticilerine "Fark Ödemesi" Yapılmayacak

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Su Şurası çalışma grubu toplantılarında çıkan sonuçlardan bahsetti:




"İklim değişikliği ve kuraklık koşullarını dikkate alınarak su tasarrufu sağlayan modern sulama sistem ve yöntemlerinin yaygınlaştırılması için çalışmalara hız verdik. Yeraltı su kullanımını azaltmaya ve daha az su tüketen bitkilerin üretimini artırmaya yönelik destekleme modelleri oluşturuluyor”

"Ayrıca Bakanlıkça yeraltı suların yetersiz seviyede ve su kısıtının olduğu havzaların belirledik, bu havzalarda su tüketimi yüksek olan mısır gibi ürünler yerine, su tüketimi az olan bitkileri yaygınlaştıracak tedbirlerin alındı. Bu kapsamda, su kısıtı olan tarım havzalarında damla sulama yapmayan Dane Mısır üreticilerine Fark Ödemesi Desteğinin ödenmeyecek, buna karşılık bu havzalarda daha az su tüketen Mercimek veya Nohut yetiştiren çiftçilere ilave %50 fark ödemesi desteği, Yem Bezelyesi, Fiğ, Macar Fiği, Burçak ve Mürdümük eken çiftçilere ise ilave %50 yem bitkileri üretim desteği ödenecek."

Teknoloji ve inovasyona ne kadar öncelik verirsek, geleceğimizi garanti altına alacak adımları süratle atmış oluruz. Güçlü tarımsal Ar-Ge altyapımızla tarım konusunda imza projeler oluşturacağız. Teknolojiyi kullanarak, verimlilik artırıcı önlemleri alıp, vatanımızın suyuna sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.



Not: Bakanlık tarafından "suların yetersiz olduğu bölgeler" ilgili paylaşımda belirtilmemiş.

WhatsApp%20Image%202021-09-14%20at%2010.34.55.jpeg

Traktör ve Tarım Makinaları Kışa Nasıl Hazırlanmalı, Muhafaza Edilmeli?

Hububat ekim sezonu yaklaşıyor ve hepimizin de bildiği gibi bu dönemden sonra çoğu üretici ekipmanlarını ve traktörünü bir kaç aylık uykuya bırakacak.

Sizce;
1) İdeal ekipman ve traktör kışlaması nasıl olmalıdır?
2) Boya solması gibi, korozyon gibi olaylar için hangi önlemler alınmalıdır?

1632143750993.png

biraz hesap yapalım...

bazı ülkelerde, ağırlık paund (Lb) olarak ifade edilir...
başka deyişle, kullanılan ağırlık birimi, paund'dur
1 paund, 454 gramdır.
2.2 paund, 1 kg dur
1 kg, 2.2 paund' dur...
büyükbaş hayvan ağırlıkları, yem ağırlıkları paund olarak ifade edildiği durumlarda,

buna göre,
0.05 paund kaç gramdır
0.09 paund kaç gramdır

85 paund kaç kg dur
92 paund kaç kg dur

100 paund kaç kg dur
150 paund kaç kg dur
200 paund kaç kg dur
250 paund kaç kg dur

300 paund kaç kg dur
400 paund kaç kg dur
500 paund kaç kg dur

600 paund kaç kg dur
700 paund kaç kg dur
800 paund kaç kg dur
900 paund kaç kg dur
1000 paund kaç kg dur

1100 paund kaç kg dur
1200 paund kaç kg dur
1300 paund kaç kg dur
1400 paund kaç kg dur
1500 paund kaç kg dur

1600 paund kaç kg dur
1700 paund kaç kg dur
1800 paund kaç kg dur
1900 paund kaç kg dur

2000 paund kaç kg dur
2200 paund kaç kg dur
2300 paund kaç kg dur

bilgi amaçlı verildi...

4 aylık erkek dana toplayım tokalık yapıp satacam

slm Arkadaşlar dostlar. erken emekli oldum yaşım 45. emekli olduktan sonra özel şirketlerde çalıştım. kendi aracımla nakliyecilik yaptim fakat hiç bir sey göründüğü gibi olmuyor.konyada hayvancılık bölgesinde 1200 mt kare arsam üzerine 80 mt kare ağır yaptim 2+1 ev yaptim.duvarini cevirdim.elektirik suyu var.tam bir şeyler yapacaktım malum bu sene saman ve yem fiyatları fırladı biraz beklemede kaldım. mera sorunumuz yok. sorum şu 4 aylık erkek simental veya hostain dana alacam 30 kadar bunlara 6 ay bakacam 10 aylık tokalık durumuna getirip satacam. nisan ayinda baslarsam biraz mera sonra ekinler biçilir başak yedirerek yem masrafı olmadan 10 aylık duruma gelir. çoban masrafım yok kendim yapacam. fakat can sıkıntısı başladı nisan ayını beklemeden 1 ay sonra 30 kadar alsam malum kışın ot olmaz yem ve saman verecem. yalnız ilk bir ay birde son bir ay ot olur otlatacam. yani 4 ay kadar içerde yem verecem.besi olmiyacak hayvan gelişsin büyüsün yeterli. 30 tane dananın 4 ay sürede ne kadar yem ve saman tüketir. ne masrafı olur. bu işi bilen arkadaşlar tecrübesi olanlar bilgi paylaşımında bulunursa sevinirim. NOT ( 4 aylık bir danayı 3bin 3.5 bin arası alıp, 7 bin 7.5 bin arası satmayı düşünüyorum piyasa onu gösteriyor) yılda iki posta yapacam birinci posta kışa denk gelir 4 ay yem yiyecek ikinci posta yaza denk geliyor yemsiz olacak bu işte para kazanabilirmiyim. değerli yorumyorumlarınızı bekliyorum. şimdiden tşk ederim.

2022 Yılı 2021 Yılından Zor Bir Yıl Olacak

Arkadaşlar Merhaba ülkemiz önümüzdeki aylardan itibaren hububat ekimine başlayacak. 2021 Yılında artan maliyetler 2022 yılında bizi daha çok üzecek sizlerden temennim verim hesabınıza göre tahmini olarak kazanacağız paraya göre ekim yapmanız aksi halde sezon sonunda bırakın girdiği kapıdan çıkmayı zarar etmek var.
Bildiğim maliyetleri size sıralarım.
Arpa Buğday Tohumu: 5 TL *24 = 120 TL
Taban Gübresi (20.20): 4,5 TL * 25 = 112 TL
Üst Gübresi (Üre): 5 TL * 20 = 100 TL
Pas İlaçları (Dekar Maliyeti): 30 TL 3 uygulama 90 TL 100 TL de olabilir.
Ot İlaçları çok önemli değil
1 Yıllık Mazot (Dekar): 100 TL
Tahminen Minimum dekar maliyet 550 600 TL Olur. Buğdayın ne yapacağı belli olmaz ama en az 200 kg maliyet demek bu. Sizlerden ricam 200 kg buğday alacağınız yerlere buğday ekmeyin hüsrana uğramayın.

Case IH Zamlı Fiyat Listesi | Eylül 2021

Case IH tarafından bu ay yayınlanan fiyat listesinde geçen aya göre;
-JXE serisinde %0,5 zam,
-JXC serisinde %0,5 zam,
-JX Maxpro serisinde %0,5 zam,
-Farmall A AD4 serisine %0,5 zam yapılmış.


JX50E 2WD ROPS 14.9-28 (XE10) TMR
148,767 TL
JX50E 2WD KAB.KLİ 14.9-28 (XE11) TMR
172,357 TL
JX50E 4WD ROPS 14.9R28 (XE12) TMR
176,154 TL
JX50E 4WD KAB.KLİ 14.9R28 (XE13) TMR
198,219 TL
JX55E 4WD KAB. KLİ. 14.9R28 (XE3) TMR
212,102 TL
JX55E 4WD ROPS 14.9R28 (XE2) TMR
188,491 TL
JX65E 4WD KAB. KLİ. 14.9R30 (XE7) TMR
227,659 TL
JX65E 4WD ROPS 14.9R30 (XE5) TMR
205,448 TL
JX75E 4WD ROPS 13.6R36 (XE23) TMR
239,047 TL
JX75E 4WD ROPS 16.9R30 (XE24) TMR
237,146 TL
JX75E 4WD ROPS 14.9R30 (XE25) TMR
236,059 TL
JX75E 4WD KAB. KLİ 13.6R36 (XE26) SRG TMR
265,656 TL
JX75E 4WD KAB. KLİ 13.6R36 (XE27) TMR
261,378 TL
JX75E 4WD KAB. KLİ 16.9R30 (XE28) SRG TMR
263,755 TL
JX75E 4WD KAB. KLİ 16.9R30 (XE29) TMR
259,476 TL
JX75E 4WD KAB. KLİ 14.9R30 (XE30) TMR
258,392 TL
JX60E 2WD KAB. KLİ. 14.9-28 (XE31) T4A
191,687 TL
JX60E 2WD ROPS 14.9-28 (XE14) T4A
170,232 TL
JX60E 4WD KAB. KLİ. 14.9R28 (XE16) T4A
224,321 TL
JX60E 4WD ROPS 14.9R28 (XE15) T4A
199,353 TL
JX70E 4WD KAB. KLİ. 14.9R28 (XE19) T4A
235,302 TL
JX70E 4WD KAB. KLİ. 14.9R30 (XE20) T4A
236,191 TL
JX70E 4WD KAB. KLİ. 14.9R30 (XE22) SRG T4A
240,624 TL
JX70E 4WD ROPS 14.9R28 (XE17) T4A
212,262 TL
JX70E 4WD ROPS 14.9R30 (XE18) T4A
213,148 TL
JX70E 4WD ROPS 14.9R30 (XE21) SRG T4A
217,588 TL

1632080205855.png


JX70C 4WD 14.9R30 (JC1) T4A
255,637 TL
JX70C 4WD 16.9R30 (JC2) T4A
256,679 TL
JX70C 4WD 16.9R30 PS (JC3) T4A
267,162 TL
JX70C 4WD KAB.KLİ 14.9R30 (JC4) T4A
274,582 TL
JX70C 4WD KAB.KLİ 14.9R30 PS (JC6) T4A
284,662 TL
JX70C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 (JC5) T4A
275,592 TL
JX70C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 PS (JC7) T4A
285,676 TL
JX70C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 PS ÖN YÜK. (JC10) T4A
331,797 TL
JX70C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 PS SRG (JC9) T4A
290,384 TL
JX80C 4WD KAB.KLİ 14.9R30 (JC12) T4A
302,672 TL
JX80C 4WD KAB.KLİ 14.9R30 PS (JC14) T4A
312,719 TL
JX80C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 (JC13) T4A
303,678 TL
JX80C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 PS (JC15) T4A
313,725 TL
JX80C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 PS ÖN YÜK. (JC17) T4A
359,829 TL
JX80C 4WD KAB.KLİ 16.9R30 PS SRG (JC16) T4A
318,417 TL

1632080260139.png


JX75 4WD K.K. 14.9R38 (J3314PK) PS TMR
332,494 TL
JX75 4WD K.K. 13.6R38 (J1D) PS DAR TMR
328,194 TL
JX75 4WD K.K. 16.9R30 (J3304PK)PS TMR
328,973 TL
JX90 2WD 14.9R38 (J5007PK1) PS TMR
273,707 TL
JX90 2WD K.K. 14.9R38 (J5001PK1)PS TMR
305,346 TL
JX90 4WD 14.9R38 (J5209PK1) PS TMR
317,107 TL
JX90 4WD K.K. 14.9R38 (J5203PK1)PS TMR
347,000 TL
JX90 4WD K.K. 16.9R34 (J5204PK1)PS TMR
345,409 TL
JX100 4WD 14.9R38 (J2009PK1) PS TMR
325,269 TL
JX100 4WD K.K. 14.9R38 (J2003PK1)PS TMR
357,867 TL
JX100 4WD K.K. 16.9R34 (J2004PK1)PS TMR
354,603 TL
JX110 4WD K.K. 16.9R38 (J2011PK1)PS TMR
380,514 TL
JX110 4WD K.K. 18.4R34 (J2013PK1)PS TMR
380,172 TL
JX110 4WD K.K. 14.9R38 (J39) PS TMR
380,402 TL

1632080286842.png

Filtrele


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt