Çiftçi'lik Evlenmeye Engelmi


Bu ülkemizdeki çiftiçiliğin ve köyden şehre göçün en büyük sebeblerinden biri bence, bizim bölgemizdede aynı durum söz konusu, anası babası çiftçilik yapan kızlar bile (diğerlerini hiç saymıyorum :) ) çiftçilik yapan birisiyle evlenmek istemiyolar ( kendisinin bi mesleği olmasa dahi) ,, tabiki en önemlisi hayırlı bir yuva kurmak ama bu memleketi analarımız bacılarımız nasıl sırtlarında mermi top tüfek taşıyarak kurduysa ( yani onların desteği azmi özverisiyle) şimdi de genç kızlarımızın şehirli olma özentisi yüzünden ( genellemek doğru değil ama her yerde vardır bu durum ) köylerimizde kasabalarımızda kurulan yuvalar gittikçe azalıyor. Maalesef....
 
Bu ülkemizdeki çiftiçiliğin ve köyden şehre göçün en büyük sebeblerinden biri bence, bizim bölgemizdede aynı durum söz konusu, anası babası çiftçilik yapan kızlar bile (diğerlerini hiç saymıyorum :) ) çiftçilik yapan birisiyle evlenmek istemiyolar ( kendisinin bi mesleği olmasa dahi) ,, tabiki en önemlisi hayırlı bir yuva kurmak ama bu memleketi analarımız bacılarımız nasıl sırtlarında mermi top tüfek taşıyarak kurduysa ( yani onların desteği azmi özverisiyle) şimdi de genç kızlarımızın şehirli olma özentisi yüzünden ( genellemek doğru değil ama her yerde vardır bu durum ) köylerimizde kasabalarımızda kurulan yuvalar gittikçe azalıyor. Maalesef....

kardeşim yorumuna tamamen katılıyorum aksaraydada bu durum böyle aynen şehre göc kızlar hep özenti bu işin sonucu ne olacak bilmıyorum yazık cok yazık
 
kardeşim yorumuna tamamen katılıyorum aksaraydada bu durum böyle aynen şehre göc kızlar hep özenti bu işin sonucu ne olacak bilmıyorum yazık cok yazık

Bizim memlektte çiiftçilik meslek olarak görülmediği sürece çiftçilik önemsiz değersiz bi işmiş gibi algılanmaya devam edecektir, halbuki git Türkiye nin neresine gidersen git istediğin meslekten istediğin insana sor mühendise memura müdüre aşçıya öğretmene illaki ailesi köye dayanıyodur. Eskdiden köyden kurtulda ne olursan ol mantığı yüzünden insanların zihnine bu yerleşmiş, zamanında göreceli olarak haklı sayılabilirler de ama şuan durum çok farklı. Ne diyelim Allah herkese hayırlısını versin
 
Köyü bırakıp şehire taşınan ve çok pişman olanlar tanıyorum. Köyde yaşarlarken, "şehirde bir şey yok gelip ne yapacaksınız" diyordum. 23 yıldır yaşadığım şehiri bana anlatıyorlardı.

Onlarca dönüm arazisi var, evi var, arabası var, traktörü var ama bunları beğenmeyip şehirde kapıcılığa başladılar. Bana ilginç geliyor. Kapıcılığı filan küçümsemiyorum asla ama kendi işi varken neden başkalarının işini yapmak isterler anlamıyorum. Birisi de evini satıp da gitti. Şimdi isteseler de gelemiyorlar. Şehir parayı sünger gibi emdi, ne ev alabiliyorlar ne arazi.

Hava temiz, su temiz, yediğin içtiğin doğal, su beleş, yakıt beleş, kira yok, yazı serin soba yakıyoruz. (Bizim köyde şartlar böyle). Bunlar bile kar. Köyde adamın yüzünde sivilce bile çıkmıyor, hepsi taş gibi. Şehirde 23 yaşında her sene ayrı bir hastalığım çıkıyor.

Ben bıktım arkadaş bu şehirden. Köye yerleşeceğim. Çok para kazanmak yerine, paraya daha az ihtiyaç duyarak zengin olacağım. Sağlıklı, mutlu olacağım. Etin de otun da meyvenin de en kalitelisini yiyeceğim 5 kuruş da para ödemeyeceğim. Dağdan buz gibi su gelecek ağzımı dayayıp içeceğim. Şehirde günde onlarca, yüzlerce insan gelip geçiyor yanından. Arsızı, hırsızı, sapığı kaynıyor zaten. Çocukların güvenliği kalmadı. Adamın yanından eşini alıp kaçırıyorlar. Şehirler bu hale geldi. Köyde 3-5 adam görüyorum, hepsi de akrabam ya da tanıdığım insanlar.

Köyü seven, yaşayacak kız varsa buyursun gelsin. Hayatımı zehir edecekse uzak dursun.

Ben dünyaya 1 defa geliyorum arkadaş. Niye sevmediğim, mutlu olmadığım, sağlığımı bozan bir işi yapayım? Siyasetmiş, ekonomiymiş, krizmiş, savaşmış bana ne ya. Ben yaşamaya geldim arkadaş, ülkenin başına geçirsinler tamam ülkeyi düzeltmek için elimden geleni yapayım. Çok da projem var ülke ekonomisini düzeltmek için, istihdamı artırmak için, tarım ve hayvancılığı üst seviyelere çıkartmak için... Ama yok, dayın olmadıktan sonra bir yerlere gelemiyorsun. Bizim gibi adamlar zaten ülkenin başına geçemiyor, trafik kazasına, helikopter kazasına gidiyor. O zaman bana ne arkadaş.

Ben bunlara rağmen sadece evleneceğim diye köye gitmezsem kendime yazık ederim. Gelecek kişi ben köydeyken gelsin. Çocuğun okulu da bahane değil. Okumasın şart mı? Ben okudum ama keşke okumasaydım. Tıp, hukuk, veterinerlik gibi işi hazır olan meslekleri isteyerek okuyacaksa tamam, şartları zorlarım. Ama işletme, iktisat falan filan okuyacaksa okumasın. 4 senelik üniversite hayatımda hocaların egolarını tatmin etmekten başka bir şey yapmadık. Hakkını da vermezler. En başarılı ilk %10'a girince harç paranı geri veriyorlar. Ben her dönem girdiğim halde, "kredi uyuşmazlığı var senin harcını veremiyoruz" diyorlar. Sanki ben uyuşturmuyorum, kendi hataları. Hocalar zaten millete rastgele 100 verir, beni 54 ile bırakır. Önümüzdeki dönem de bitsin kurtulacağım inşallah.

Sağlık sorunu diyorlar. Ya köyde hastane ihtiyacı minimum. Sivilce çıkmıyor adamda. Akraba var, paket paket sigara içiyor, ciğeri benimkinden temiz. Adam 74 yaşında. Doktor bile şaşırmış. Adam her gün bahçesinden en taze ve en doğal bitkileri toplayıp yiyor, hava da temiz. Bir diğer akrabamız kanserden kurtuldu köye yerleşip. Dedem "köye giderken yolda bile başımın ağrısı geçiyor" derdi.

Hayırlısıyla köye yerleşeceğim, karın tokluğuna yaşayacağım. İbadetlerimi de yaparım, sevdiğim işleri de yaparım. Hem dünyadan keyif alırım, hem de ahiretime çalışırım.

Biraz konudan dışarı çıktım kusura bakmayın. Arada böyle yazma ihtiyacı duyuyorum. :D İşin özü şu, her şey kader, kısmet. Kader bizim tercihlerimizdir. Eğer biz evleceğiz diye şehire yerleşirsek belki de köyde evleneceğimiz kişiden vazgeçmiş oluruz. Fırsat maliyeti. Her şey anlık, bir anda karşısına çıkabilir insanın. Nasipse de olur.

Şu saçma sapan diziler ortadan kalkarsa kızlar akıllanır belki.
 
ya arkadaşlar iğneyi kendimize batıralım.benim 2oğlum 1 kızım var kızım 8 yaşında oğlanlar okuyor kız ilkokulda.şimdi ben bir baba olarak oğlumun biri köyde yanımda kalsın isterim .o istermi istemez .burda hepnizin kızkardeşi veya kızı olabilir. once kendimize soralım koylu olarak kızımızı veya kardeşimizi ciftciyemi memuramı veririz. oğlanlara koyumden kız almak için uğraşırım. o başka.
 
Engel kardeşim engel ya hemde bal gibi engel.

Öncelikle başımdan geçen birkaç hikayeyi anlatayım,

Eller Sevdi Mutlu Oldu Biz Sevdik Haram Oldu :) 2 yıl öncesinde Neyse Bizde mutlu olalım artık diye anama yaptığım baskıları sonucunda aday listesine çıkanların kapılarını çalmaya başladık,

İlkbaşlarda ki adaylarla çayı içip şartları konuşup he hı dedikten sonra 3-4 güne haber geldi, hepsi kız oğlanı beğenmemiş sözlerine mağruz kalıyordum, o kadar psikolojim bozulmuştu ki, aynanın karşısına geçip tipsizmiyim lan ben diye sormaya başlamıştım kendi kendime ( hoş gittiğim kapıda pederico limanın kapısı değildi kızıda adrina lima )

Sonradan hep gördüm ki küçümsemiyorum kimseyi ama Kayserinin gönüllü köle pazarı olan Organize sanayisinde çalışan sabah 7 akşam 7 çalışan kişilere telli duaklı gelin oldular.

Gel zaman git zaman aday çokluğu yaşadığım bi evreye daha girdim, kapı kapı geziyorduk yine ula bu seferde elimi attığım kişiler özgün eğitimi bırakıp sonradan okuma aşkı depreşen kişiler çıktı 3-4 gün sonra yine haber geliyor bu sefer kız okuyacakmış, o sıralarda inancımı kaybetmiştim '' Haydi Kızlar Okula '' kampanyasının bölge sorumlusu bilmeden benimi yaptılar diye paranoyak olmuştum...


Bu C.tesi tulumları giyip, traktörleri yıkayıp garajın genel temizliğini yaparken anam çıkageldi, hadi yarın dedikleri kıza bakacaz kayseri'ye git traş ol üst baş al demesiyle yine bi heyecan olmuştu ( Olmayacağı olasılığını kafanda hep ağır bassada nasıl bi melanet birşeyse heyecanlanıyor insan :) )

Hazırlıkları yaptık, vardık yine el kızının kapısına :) kadınlar içerde kıza bakıyor ölçüyor biçiyorlar her zaman ki gibi sonra aldılar neyse aldılar beni içeri. Müstakbel kaynana görümce nasılsınız iyimisiniz faslı geçildi. Kızla konuşturulmak üzere her zaman ki kız kardeş veya kuzen eşliğinde önceden ayarlanmış locaya geçtik.

Hoşbeş derken kız ilçeye çok gidip gelmemden azbuz tanıyor, ben şartlarımı sunacağım imkanları zorlukları anlatmaya başladım, her anlattığımın sonunda bastıra bastıra belirtiyorum, benim sevincime kederime ortak ol işimde koşturmana gerek yok diye. Ben anlattıkca o melun melun bakmaya başlayınca anlamaya başladım buda şehirci diye.

Sıra ona geldiğinde tek dediği şey : Yeni traktör almışın o paraya kayseriden ev alabilirdin dedi. Cinim tepeme çıktı çaydan bi yudum daha alıp, abicim kayseride evi olan birine bak sen dedim sinirle odadan çıktım, anamgile kalkın laa hadi gidiyok dedim.

Ve bugünden sonra evlenmemeye karar verdim arkadaş nasılsa babannemin dediği gibi '' Gavur bekar '' kaldık , ne zaman şehire taşınırım o zaman evlenebilecem sanırım .
 
Engel kardeşim engel ya hemde bal gibi engel.

Öncelikle başımdan geçen birkaç hikayeyi anlatayım,

Eller Sevdi Mutlu Oldu Biz Sevdik Haram Oldu :) 2 yıl öncesinde Neyse Bizde mutlu olalım artık diye anama yaptığım baskıları sonucunda aday listesine çıkanların kapılarını çalmaya başladık,

İlkbaşlarda ki adaylarla çayı içip şartları konuşup he hı dedikten sonra 3-4 güne haber geldi, hepsi kız oğlanı beğenmemiş sözlerine mağruz kalıyordum, o kadar psikolojim bozulmuştu ki, aynanın karşısına geçip tipsizmiyim lan ben diye sormaya başlamıştım kendi kendime ( hoş gittiğim kapıda pederico limanın kapısı değildi kızıda adrina lima )

Sonradan hep gördüm ki küçümsemiyorum kimseyi ama Kayserinin gönüllü köle pazarı olan Organize sanayisinde çalışan sabah 7 akşam 7 çalışan kişilere telli duaklı gelin oldular.

Gel zaman git zaman aday çokluğu yaşadığım bi evreye daha girdim, kapı kapı geziyorduk yine ula bu seferde elimi attığım kişiler özgün eğitimi bırakıp sonradan okuma aşkı depreşen kişiler çıktı 3-4 gün sonra yine haber geliyor bu sefer kız okuyacakmış, o sıralarda inancımı kaybetmiştim '' Haydi Kızlar Okula '' kampanyasının bölge sorumlusu bilmeden benimi yaptılar diye paranoyak olmuştum...


Bu C.tesi tulumları giyip, traktörleri yıkayıp garajın genel temizliğini yaparken anam çıkageldi, hadi yarın dedikleri kıza bakacaz kayseri'ye git traş ol üst baş al demesiyle yine bi heyecan olmuştu ( Olmayacağı olasılığını kafanda hep ağır bassada nasıl bi melanet birşeyse heyecanlanıyor insan :) )

Hazırlıkları yaptık, vardık yine el kızının kapısına :) kadınlar içerde kıza bakıyor ölçüyor biçiyorlar her zaman ki gibi sonra aldılar neyse aldılar beni içeri. Müstakbel kaynana görümce nasılsınız iyimisiniz faslı geçildi. Kızla konuşturulmak üzere her zaman ki kız kardeş veya kuzen eşliğinde önceden ayarlanmış locaya geçtik.

Hoşbeş derken kız ilçeye çok gidip gelmemden azbuz tanıyor, ben şartlarımı sunacağım imkanları zorlukları anlatmaya başladım, her anlattığımın sonunda bastıra bastıra belirtiyorum, benim sevincime kederime ortak ol işimde koşturmana gerek yok diye. Ben anlattıkca o melun melun bakmaya başlayınca anlamaya başladım buda şehirci diye.

Sıra ona geldiğinde tek dediği şey : Yeni traktör almışın o paraya kayseriden ev alabilirdin dedi. Cinim tepeme çıktı çaydan bi yudum daha alıp, abicim kayseride evi olan birine bak sen dedim sinirle odadan çıktım, anamgile kalkın laa hadi gidiyok dedim.

Ve bugünden sonra evlenmemeye karar verdim arkadaş nasılsa babannemin dediği gibi '' Gavur bekar '' kaldık , ne zaman şehire taşınırım o zaman evlenebilecem sanırım .

doğru dedin gardaş traktör parasına ev alınır fakat o ev sana traktör alamaz ama bi traktör çalışırsa değil bir beş ev bile alır da işte gelde anlat kızlara
 

Bu aptal guruh hor görür . O gördüğü isildayan hayata sahip olmak ister . Orası renkli görünür çünkü. Ozenir oraya . Ozendikce yozlasir. Unutur herseyi

Çünkü ozenmek herseydir
 
Benim görüşüm bu dayı gibi :D.

[video=youtube;rP_9IsDWr8U]https://www.youtube.com/watch?v=rP_9IsDWr8U[/video]

Şehirde yaşamıyorum, arabam yok, evim yok diye gelmeyen kız, bunlara sahip olduğumda da gelmesin zaten. Mutlu olmam ki. İnsan ne aradığını da bilmeli.
 
Son düzenleme:
Valla bekarların allah yardımcısı olsun allah gönüllerine göre versin genelde çiftçi tanıdıklarım köyde kalanlar yetim öksüz bayanlarla evleniyorlar bir nevi alan razı veren razı gibi bir yol izleniyor
 
Abiler ve kardesler , isinize saygi duymayan insanlari hayatiniza almayin en guzeli budur . Beni en yakinim bile yaptigim isle ilgili yargilarsa , kirar gecerim , ben illegal is yapmiyorum , kicimdan ter akiyor iki kurus icin , Allahima binlerce kez sukurler olsun . Ama soyle bir algi var adam ogluna , ders calismazsan ciftci olursun bak surunursun diyor , ama bunu diyen adamda ciftcilik yapiyor . Bu zihniyet oldugu surece evet ciftcilik yapanlara on yargiyla bakliyor , ama sunu unutmamak lazim , her ciftci aslinda bir patrondur . Biz olmasak kiyafet olmaz biz olmazzsak ekmek olmaz , biz olmzasak hayat olmaz ...

Bu is suna benziyor etin alasini yiyenlerin kurban bayramina vahsi bir bayram demesine benziyor .
 
Fiyat artislari, enflasyon, ilerledikce ayni oranda artmayacak olan maaslar nedeniyle sehirde gecim zorlasir. Pazardan dolu fileyle gelmek, para biriktirebilmek zorlasir. Ama koyde oturan icin, tembel degilse eger, yiyecegini bulmak kolaydir yinede. Eti, sutu, yogurdu, sebzesi, meyvesi olacaktir ama koyde kiymeti bilinmeyenler ( farkedilmeyenler ) sehirde adamin belini kirar. Bir bakin etrafiniza, cocugu sehirde olanlarin hepsi kavurmasi, tursusu, peyniri, salcasi, tereyegi, zeytini, receli, bakliyati cocuguna gondermiyor mu ? Gondemese onlar sehirde 1500-1600 maasla yasayabilir mi ? Koyu begenmeyip sehire gelin gidenler orada calismiyor mu ? Ekonomi kotuye giderken koyde yasayan daha sanslidir. Sabah erken kalkip traktoru calistirmak, balya acip hayvan beslemek , sagip goturup satmak zor ama sabah beste kalkip karda kista yagmurda otobus ya servis bekleyip, ise gidince patronun nazini lafini cekmekten iyidir arkadaslar. Sen sehir iyi diyen kardesine yazdiklarimi gonderme bak sonra razimi sehirden.
 
belkı sıze sacma gelebılır abıler ama ben genellıkle sunu dusunurum hep olum nurettin ne zaman olcegın bellı deıl dunya kalıcı deıl dunya senın ıcın bı tuzak akıllıysan sonsuz saadete yatırım yaparsın ALLAH'ın ıstedıkerını yapabıldıgın kadar yap dunya hayatına ozenme dunyaya takılı kalma yoksa rehavete ugrarsın bu dusunce sayesınde sımdıye kadar hıc bı sekılde ne bı morelım bozuldu ne de canıım sıkıldı bu gıbı konulardan yalnız geldık yalnız olucez ne aılemız ne esımız ne de cocugumz bzıı kurtarabılır sadece kendımız kurtarabılırız kendımızı belkı ALLAH sızı bı beldan koruyodur da sız bız bılmıyoruzdur
 

belkı sıze sacma gelebılır abıler ama ben genellıkle sunu dusunurum hep olum nurettin ne zaman olcegın bellı deıl dunya kalıcı deıl dunya senın ıcın bı tuzak akıllıysan sonsuz saadete yatırım yaparsın ALLAH'ın ıstedıkerını yapabıldıgın kadar yap dunya hayatına ozenme dunyaya takılı kalma yoksa rehavete ugrarsın bu dusunce sayesınde sımdıye kadar hıc bı sekılde ne bı morelım bozuldu ne de canıım sıkıldı bu gıbı konulardan yalnız geldık yalnız olucez ne aılemız ne esımız ne de cocugumz bzıı kurtarabılır sadece kendımız kurtarabılırız kendımızı belkı ALLAH sızı bı beldan koruyodur da sız bız bılmıyoruzdur
nuro içimizi kararttın yaw git bi çay koy :)
 
Sat tarlayi bagi bahceyi, sat hayvanlari, traktoru falan ne varsa git meraya kur bir cadir, iki keci beslssen yater...

Coban ol, dagda tasta gezersin tek basina, ustune para da verirler. Televizyon, bilgisayar falan alma, bir cep telefonu olsun hayvan sahipleir falan ararsa diye yeter.
 

Benzer Konular


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt