nereye kadar dayanacagız..


Ynt: nereye kadar dayanacagız..

Abi yaklaşık olarak Kırıkkalenin köy-şehir nufüsü yarı yarıya diyelim..

Diyelim 4 vekiliniz var... vaktiyle cddi bi araya gelinse en az 1-2 vekil sizden aranızdan olurdu, HİÇ olmazsa toprak dostu olurdu! Kalnlar da gidip-gelip sizi sizin temsilcinizi öylesine değil, can kulağıyla dinler.. sizden fikir vs alırdı.

81 vilayeti böyle böyle üst üste koy 550 ' nin en az 150 ' si böyle diğerleri de toprağa küs olmazdı... çalışkan 5-10 vekil bile meclisi sallar, gerisini düşün..
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

UÖZKAN.77 link=topic=69940.msg798990#msg798990 date=1385207649' Alıntı:
Bu fikre ben de katılmıyom, zaten ülkede 'gönüllü-alaylı ziraatçiler' okumuş-mürekkep yalamışlardan önde gidiyo gibi :)

Bakınız tarım-köylü diye bişey olduğunu Türkiyeye duyuran 'Bereket TV' kurucu-sunucusu aslında ziraatçi değil, babası arıcı virüsü ordan kapmış.. ama yaptığı hizmeti bizim banalık yapamadı! Bakanlık Tarım WEB TV diye bişey kurdu Allah ' ınızı severseniz duyanınız-izleyeniniz varmı.. adım gibi biliyom bakanlık personeli bile bilmaz-izlemez!


Ama ÇAĞRI ' nın dediği yanlış anlamadıysam KAST sitemi değil, haksızlık etmeyelim.. küçük, parça tarlaların verimsizliği-karsızlığı.. ama çaresi şu: Toplulaştırma, torak reformu..

Ben yanlış anladım eğer öyleyse... Ama yanlış anlaşılmaya elverişli bir madde olmuş.

Küçük tarlaların verimsizliği, daha doğrusu getirisi konusuna ben de katılıyorum. Ama bu konuda köylülerin de bu işe istekli olması gerekiyor. Biz zamanında köyde hayvancılık adına bir proje sunduk, tüm köyün kalkınacağı bir proje idi ama kimse yanaşmadı. Herkes ürettiği kadar kazanacaktı. Satma konusunda birey olarak değil tüm köy olarak uğraşacaktık ki yapacağımız iş markalaşmaya kadar gidebileceğinden ve büyük çaplı bir üretim olup toplu satılacağından satma konusundaki sıkıntı minimal düzeyde olacaktı. Ama bizim köyde zıtlaşma, karşı çıkma çok olduğundan hiç destek görmedik, diğer köylerde de bu böylemi bilmiyorum. Tüm köy birleşip köyü yeniden kuralım, bütün evleri yeniden tek tip ama daha güzel ve kullanışlı yaptıralım dedik, ona da yanaşmadılar. Halbuki toplu olarak yaptıracağımızdan masraflar çok düşecekti. Bunu yapan bazı köyler var. Ne yazık ki bizim köyde dayanışma yok...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

ELPRESACANARİO link=topic=69940.msg799004#msg799004 date=1385209642' Alıntı:
Ben yanlış anladım eğer öyleyse... Ama yanlış anlaşılmaya elverişli bir madde olmuş.

Küçük tarlaların verimsizliği, daha doğrusu getirisi konusuna ben de katılıyorum. Ama bu konuda köylülerin de bu işe istekli olması gerekiyor. Biz zamanında köyde hayvancılık adına bir proje sunduk, tüm köyün kalkınacağı bir proje idi ama kimse yanaşmadı. Herkes ürettiği kadar kazanacaktı. Satma konusunda birey olarak değil tüm köy olarak uğraşacaktık ki yapacağımız iş markalaşmaya kadar gidebileceğinden ve büyük çaplı bir üretim olup toplu satılacağından satma konusundaki sıkıntı minimal düzeyde olacaktı. Ama bizim köyde zıtlaşma, karşı çıkma çok olduğundan hiç destek görmedik, diğer köylerde de bu böylemi bilmiyorum. Tüm köy birleşip köyü yeniden kuralım, bütün evleri yeniden tek tip ama daha güzel ve kullanışlı yaptıralım dedik, ona da yanaşmadılar. Halbuki toplu olarak yaptıracağımızdan masraflar çok düşecekti. Bunu yapan bazı köyler var. Ne yazık ki bizim köyde dayanışma yok...
Maalesef bir araya gelip birşeyler yapmayı beceremiyoruz , özellikle küçük yerlerin dedikodusu çekememezliği bol oluyor.
İş olmayan dönemlerde aylaklıktan millet , afedersiniz kadınlar gibi kahvede oturup birbirinin dedikodusunu yapıyor , malını mülkünü hesaplıyor , biri en ufak birşey alsa nasıl aldığına dair oturup hesap yapıyorlar. Yok şurdan para geldi , yok burdan para geldi , yok miras vs vs.
Genelde bizim köylerimiz böyle. Şimdi size sormak isterim , bu insanlar ile bir araya gelinip birlikte iş yapılır mı? Bunlara ortak olup mal , can , para emanet edilir mi? Bence sıkıntı bundan kaynaklanıyor , insani değerler kabul ettiğimiz , doğruluk , dürüstlük , çalışkanlık vs gibi konularda her geçen gün geriye gidiyoruz. Bu kitle haliyle birleşip ne hakkını arayabiliyor , ne bir araya gelip iş yapabiliyor.
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

ufukk link=topic=69940.msg799371#msg799371 date=1385250416' Alıntı:
Maalesef bir araya gelip birşeyler yapmayı beceremiyoruz , özellikle küçük yerlerin dedikodusu çekememezliği bol oluyor.
İş olmayan dönemlerde aylaklıktan millet , afedersiniz kadınlar gibi kahvede oturup birbirinin dedikodusunu yapıyor , malını mülkünü hesaplıyor , biri en ufak birşey alsa nasıl aldığına dair oturup hesap yapıyorlar. Yok şurdan para geldi , yok burdan para geldi , yok miras vs vs.
Genelde bizim köylerimiz böyle. Şimdi size sormak isterim , bu insanlar ile bir araya gelinip birlikte iş yapılır mı? Bunlara ortak olup mal , can , para emanet edilir mi? Bence sıkıntı bundan kaynaklanıyor , insani değerler kabul ettiğimiz , doğruluk , dürüstlük , çalışkanlık vs gibi konularda her geçen gün geriye gidiyoruz. Bu kitle haliyle birleşip ne hakkını arayabiliyor , ne bir araya gelip iş yapabiliyor.

Sorma abi, insan sinir oluyor. Bir projem daha var ama ona hiç yanaşmazlar.

Bir çekememezlik, birilerinin kuyusunu kazma hep var. Dayımlarla, teyzemlerle filan yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez ama bizim bile aramızı bozmaya çalışıyorlar. Yok tarlalarınızı bölün, yok kadına yer mi verilir falan filan... Bana gelmiş ' ' sen şu tarlaya ceviz dik, dayınlar filan gelirse sizin tarla aşağıdaki dersin ' ' diyor. Zihniyete bakar mısınız? Herkesi kendileri gibi görüyorlar. Bu adamlarla ortak iş yapılması mümkün mü acaba?

Yani politikanın değişmesi yetmez, zihniyetin de değişmesi lazım...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

bu ülkede kim kimi çek tiki herkes düşman...bir neşet ERTAŞ

kimseye küsmedi...

ONU BUNU BİLMEM hükümetin tarım politikası iflas...

köylü köylünün herzaman düşmanıdır...bu ezleden beri var olan bir GEN..
trakkulupdeki çocuk arkadaşları saymassak herkes şikayetçi halinden..herkes ağlıyor ama birkere bir takım tutmuşlar bırakamıyorlar..
ama sonuç iyi olamycak hele yılda kötü giderse...RABBİM KORUSUN...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

arkadaşlar bırakın şu kast sistemin...
bugün bir radyo kanalında yardım kamyanyası vardı ayakkabı parası toplanıyor nigde merkez ilk ögretim okuluna en az 100 çift aslında 500 çift gerekliymiş okul müdürü mektup yazmış...bu çoçukların babası çogu köylü..taşıma sistemi olayı var ..bir çok yrelerde şuan radyo yetişemiyor talebe....
ankarda dogalgazlı evlelere kömür yardımı yapılıyor ve adamlar yardımı alınca yarı fiyatına satıyorlar..bir çogu belkide tamamı..
farkındaysanız SİMİDE susam zamamı geldi 1400krş oldu istanbulda...
konuyu anlamışınızdır...demekki tarımdan kimse birşey kazanmıyor tek kazanan iktidar..
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

ELPRESACANARİO VE ÇAGRI biribirinizi yanlış anlıyorsunuz msjlarınızı tekrar okursanız tartışacak birşey olmadıgını göreceksiniz


konunun özüne gelirsek nereye kadar dayanacagız sorusuna cevap allah bilirden başka aklıma çokta fazla birşey gelmiyor
aslında aklıma gelen çok şey varda malum sanal alemde 1 cümle yazıpta başı belaya giren birçok insan var biride benim buyüzden çokda sataşmayacagım hükümete :D

herkesin kendi meslegini yapması konusunda bende aynı şeyleri düşünüyorum çagrıyla
sonuçta şehride başka meslegi varken birazda çiftçilikten para kazanayım diyen insanlar yüzünden araziler bölünüyor
mirasla bölünmeler kimseyi aldatmasın sonuçta mirasla bölünen arazilerin sahipleri eger şehrideyse içlerinden bir yada iki kişi köydeyse digerleri şehirde başka mesleklerle ugraşıyorsa onların arazilerinide köydeki mirasçıalr icar veya buna benzer yöntemlerle kullanıyor böylece kagıt üzerinde araziler bölünsede fiiliyatta bölünmüyor
fakat şehirde binliraya ikinliraya üç binliraya çalışıpta köydende 20 dear tarla ekerim ek gelir olur diyen kişiler malesef hem arazilerin bölünmesine katkı saglıyor hem arazielrin bölünemsi sonucu verimin düşüp ekonomik maliyetlerin artmasıan neden oluyor
birde böyle birçok kişi heveslenip tarla ekip biçmeye başladıgında heves olarak belki asıl meslegi çiftçilik olan kişilerden 10kat fazla hevesli gözüksede işin püf noktalarını bilmedikleri için illaki gelir gider dengesinde bir sıkıntı yaşıyorlar emekleri karşılıgında elde ettikleri kar marjı çok düşük kalıyor
birde lafa gelince herkes köylü herkes çiftçi bir ortama giriyoruz adam memur ögretmen veya bir kurumda müdür konu çiftçilige gelince hemen atlıyor bende çiftçiyim bende köylüyüm
soruyorum sen filan kurumda müdür degilmiydin
cevap hazır
dedem filanca köydendi ben küçükken oraya giderdim yaz tatillerinde

bence herkes kendi işini yapsın azda olsa tarıma katkısı olur bunun
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

herkesin tarlası var ne yapsın milletin içinde efendilik varda o efendiyi efendi yapacak ....yok....
şuan almanyada çorum bir çiftçiyle görüşüyorum.tarlasını ortagına ektiyormuş 4 yılda 1500 tl aldım şimdi başıma ekecegim diyor...bende gel ek gör türkiyede tarımı ve karı ve batmayı dedim şimdilik hevesli...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

kanımızın son damlasına kadar fanatikce tarımın önüne gecmek isteyenler benden korksun :) doga herşeyden güclüdür herşey birgün topraga muhtac durumu düşücek düşüyorda uzaya cık teknolajiyi son nokasına gelsin yinede toprak olmadan olmaz
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

Aslında anlaşabilirdik ama işin kolayı bu oldu. Neyse...

Konuya dönelim madem.

Peki çiftçi bu sıkıntısını yeteri kadar dile getiriyor mu? Bakan ' ' tarımda avrupa şampiyonuz ' ' , ' ' Türk tarımı iyi yolda ' ' diyor. Bknz: http://www.trakkulup.net/ciftci-muhabbetleri/ ' tarimda-avrupa-sampiyonuyuz ' /msg799538/#msg799538

Devlet büyüklerimiz görüldüğü üzere gidişattan memnun. Şikayetlerinizden, sıkıntılarınızdan habersizler bence...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

Arkadaşlar konuyu pek takip etmedim bu konu açıldığında daha en başta düşünçelerimi belirtmek istedim fakat vazgeçtim neyse şuansa düşüncelerimi söylemeyi borç bildim. Arazi toplulaştırmak sorun değil arkadaşlar bu ülkenin 20milyonluk nüfusu çiftçilikten geçiniyor. Arazi toplulaştırmanın amacı %30 olan çifçi nüfusunu Avrupa Birliği uyum yasaları gereğince %10 a düşürmek amaç. Bunun yöntemide çok açık bir şekilde sana emeğinin karşılığını vermeyerek küçük çiftçiyi borçlandırmak yoksullaştırmak ve arazisini satmaya mecbur etmek. Bu hernekadar devlet politikası olsada çok canice bir yaklaşım olduğu çok açık. Bu insanları ekmeğinden ettikten sonra bu ülkenin bukadar insana iş sağlayacağı imkan çok kısıtlı heleki 3milyon işsiz vatandaştan bahsediyoruz şuan... Eğitim öğretim konusundaki, eğitim sonrası işsahası konusundaki aksaklıklar giderilmeden bunun yapılması bu ülkeyi yoksulluğa sefalete sürükler arkadaşlar zenginler çok zengin fakirler çok fakir olur orta tabaka diye birşey kalmaz. Bu toplulaştırma ülkemizdeki tarımı ileriye götürcek bir adım değil daha verimli ürünler daha potansiyelli hasat meyveleri çıkmıycak karşımıza. Çünkü bu arazileri alanlar 5000 dekar çiftliği olan çiftlik sahipleri değil cepleri dolu iş adamları. Kısacası bu işin piri olan çiftçilere kalmıyor arazilerimiz bilinçsizse tarım arz etmeye çalışan, bu işe ileriye dönük yatırım gözüyle bakan insanların eline geçiyor bu araziler. danıştıkları bikaç ziraat teknisyeniyle(tarlayı tezeği kitapta görmüş) bu işi teker yuvar götürmeye çalışıyolar. şuda var afedersiniz biz çiftçiler kendi kendimizi düzeltiyoruz. Aman komşum kazanmasın aman takım vermeyim aman biçerdöverine biçtirmeyim başka köyden çağırayım düşünçesi olduğu müddetçe biz kendi kendimizi yoketmeye afedersiniz becermeye resmen ant içmişiz arkadaşlar. ulan gavat acil birşeye ihtiyacın olsa ama traktör ama sağlık ama ekipman gidipte yan köylünmü gelcek sana paşa paşa kendi köylünden istiyceksin yardımı. İlerisini düşünemedğimiz için biz birbirimizi beceririrz arkadaş biz birbirimize yeteriz gelipte alemin bizi düzeltmesine gerek yok biz çiftçiler zaten kendimizi bitirmeye uğraşıyoruz. Ziraat odalarına küfretmeye ne gerek var çifçinin bi emeli amacı yokki birlik duygusu, milletin efendisi olma yürekliliği yokki gidip hemen ziraat odalarının arkasına saklanıyoruz. Sen kendi özgür düşünceni beyan edemiyosan bir geleceğinde yok demektir. Kıçı kırık Yunanistan kadar bile değiliz. İrade özgürlükle var olur arkadaşlar ve biz kendimizi özgür hissetçek kadar cesur değiliz hep bahaneler hep birşeylerin arkasına saklanmalar yaptığımız tek şey bu üzülerek söylüyorum kısa gelecekte küçük çiftçinin önü karanlık küçüğün işi bitincede sıra ortaya gelir er yada geç.
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

dustero link=topic=69940.msg800380#msg800380 date=1385423857' Alıntı:
Arkadaşlar konuyu pek takip etmedim bu konu açıldığında daha en başta düşünçelerimi belirtmek istedim fakat vazgeçtim neyse şuansa düşüncelerimi söylemeyi borç bildim. Arazi toplulaştırmak sorun değil arkadaşlar bu ülkenin 20milyonluk nüfusu çiftçilikten geçiniyor. Arazi toplulaştırmanın amacı %30 olan çifçi nüfusunu Avrupa Birliği uyum yasaları gereğince %10 a düşürmek amaç. Bunun yöntemide çok açık bir şekilde sana emeğinin karşılığını vermeyerek küçük çiftçiyi borçlandırmak yoksullaştırmak ve arazisini satmaya mecbur etmek. Bu hernekadar devlet politikası olsada çok canice bir yaklaşım olduğu çok açık. Bu insanları ekmeğinden ettikten sonra bu ülkenin bukadar insana iş sağlayacağı imkan çok kısıtlı heleki 3milyon işsiz vatandaştan bahsediyoruz şuan... Eğitim öğretim konusundaki, eğitim sonrası işsahası konusundaki aksaklıklar giderilmeden bunun yapılması bu ülkeyi yoksulluğa sefalete sürükler arkadaşlar zenginler çok zengin fakirler çok fakir olur orta tabaka diye birşey kalmaz. Bu toplulaştırma ülkemizdeki tarımı ileriye götürcek bir adım değil daha verimli ürünler daha potansiyelli hasat meyveleri çıkmıycak karşımıza. Çünkü bu arazileri alanlar 5000 dekar çiftliği olan çiftlik sahipleri değil cepleri dolu iş adamları. Kısacası bu işin piri olan çiftçilere kalmıyor arazilerimiz bilinçsizse tarım arz etmeye çalışan, bu işe ileriye dönük yatırım gözüyle bakan insanların eline geçiyor bu araziler. danıştıkları bikaç ziraat teknisyeniyle(tarlayı tezeği kitapta görmüş) bu işi teker yuvar götürmeye çalışıyolar. şuda var afedersiniz biz çiftçiler kendi kendimizi düzeltiyoruz. Aman komşum kazanmasın aman takım vermeyim aman biçerdöverine biçtirmeyim başka köyden çağırayım düşünçesi olduğu müddetçe biz kendi kendimizi yoketmeye afedersiniz becermeye resmen ant içmişiz arkadaşlar. ulan gavat acil birşeye ihtiyacın olsa ama traktör ama sağlık ama ekipman gidipte yan köylünmü gelcek sana paşa paşa kendi köylünden istiyceksin yardımı. İlerisini düşünemedğimiz için biz birbirimizi beceririrz arkadaş biz birbirimize yeteriz gelipte alemin bizi düzeltmesine gerek yok biz çiftçiler zaten kendimizi bitirmeye uğraşıyoruz. Ziraat odalarına küfretmeye ne gerek var çifçinin bi emeli amacı yokki birlik duygusu, milletin efendisi olma yürekliliği yokki gidip hemen ziraat odalarının arkasına saklanıyoruz. Sen kendi özgür düşünceni beyan edemiyosan bir geleceğinde yok demektir. Kıçı kırık Yunanistan kadar bile değiliz. İrade özgürlükle var olur arkadaşlar ve biz kendimizi özgür hissetçek kadar cesur değiliz hep bahaneler hep birşeylerin arkasına saklanmalar yaptığımız tek şey bu üzülerek söylüyorum kısa gelecekte küçük çiftçinin önü karanlık küçüğün işi bitincede sıra ortaya gelir er yada geç.

işte buyüzden köylünün-çiftçinin kırsaldaki her kesim birlik olmalı...şimdilik en azından seçimlerde oy vermeyerek bir uyarı olur...ama ..hiç de umudum yok..birlik olmaya ikaz vermeye...batan çıkacak devreden böyle böyle sayı azalır..hükümetin tarım politikasıda tutmuş olur...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

dustero link=topic=69940.msg800380#msg800380 date=1385423857' Alıntı:
Arkadaşlar konuyu pek takip etmedim bu konu açıldığında daha en başta düşünçelerimi belirtmek istedim fakat vazgeçtim neyse şuansa düşüncelerimi söylemeyi borç bildim. Arazi toplulaştırmak sorun değil arkadaşlar bu ülkenin 20milyonluk nüfusu çiftçilikten geçiniyor. Arazi toplulaştırmanın amacı %30 olan çifçi nüfusunu Avrupa Birliği uyum yasaları gereğince %10 a düşürmek amaç. Bunun yöntemide çok açık bir şekilde sana emeğinin karşılığını vermeyerek küçük çiftçiyi borçlandırmak yoksullaştırmak ve arazisini satmaya mecbur etmek. Bu hernekadar devlet politikası olsada çok canice bir yaklaşım olduğu çok açık. Bu insanları ekmeğinden ettikten sonra bu ülkenin bukadar insana iş sağlayacağı imkan çok kısıtlı heleki 3milyon işsiz vatandaştan bahsediyoruz şuan... Eğitim öğretim konusundaki, eğitim sonrası işsahası konusundaki aksaklıklar giderilmeden bunun yapılması bu ülkeyi yoksulluğa sefalete sürükler arkadaşlar zenginler çok zengin fakirler çok fakir olur orta tabaka diye birşey kalmaz. Bu toplulaştırma ülkemizdeki tarımı ileriye götürcek bir adım değil daha verimli ürünler daha potansiyelli hasat meyveleri çıkmıycak karşımıza. Çünkü bu arazileri alanlar 5000 dekar çiftliği olan çiftlik sahipleri değil cepleri dolu iş adamları. Kısacası bu işin piri olan çiftçilere kalmıyor arazilerimiz bilinçsizse tarım arz etmeye çalışan, bu işe ileriye dönük yatırım gözüyle bakan insanların eline geçiyor bu araziler. danıştıkları bikaç ziraat teknisyeniyle(tarlayı tezeği kitapta görmüş) bu işi teker yuvar götürmeye çalışıyolar. şuda var afedersiniz biz çiftçiler kendi kendimizi düzeltiyoruz. Aman komşum kazanmasın aman takım vermeyim aman biçerdöverine biçtirmeyim başka köyden çağırayım düşünçesi olduğu müddetçe biz kendi kendimizi yoketmeye afedersiniz becermeye resmen ant içmişiz arkadaşlar. ulan gavat acil birşeye ihtiyacın olsa ama traktör ama sağlık ama ekipman gidipte yan köylünmü gelcek sana paşa paşa kendi köylünden istiyceksin yardımı. İlerisini düşünemedğimiz için biz birbirimizi beceririrz arkadaş biz birbirimize yeteriz gelipte alemin bizi düzeltmesine gerek yok biz çiftçiler zaten kendimizi bitirmeye uğraşıyoruz. Ziraat odalarına küfretmeye ne gerek var çifçinin bi emeli amacı yokki birlik duygusu, milletin efendisi olma yürekliliği yokki gidip hemen ziraat odalarının arkasına saklanıyoruz. Sen kendi özgür düşünceni beyan edemiyosan bir geleceğinde yok demektir. Kıçı kırık Yunanistan kadar bile değiliz. İrade özgürlükle var olur arkadaşlar ve biz kendimizi özgür hissetçek kadar cesur değiliz hep bahaneler hep birşeylerin arkasına saklanmalar yaptığımız tek şey bu üzülerek söylüyorum kısa gelecekte küçük çiftçinin önü karanlık küçüğün işi bitincede sıra ortaya gelir er yada geç.

Güzel yazmışsın...

Her zaman derim, tarihte Türk milleti her zaman war olmuştur, lakin yok olursa bu düşmanlarından değil, kendi kendimize yaptığımızdandır...

Türk ' ün (Bu watan topraklarında yaşayan herkes) Türk ' ten başka ne dostu, ne düşmanı wardır...

Düşmana ihtiyacımız yok, biz birbirimize yeteriz....

Bizim birbirimize yaptığımızı düşmanımız yapmaz....

Muhalefet oluşmasın hemen ispatlı bir sürü örnek sayabilirim....

Selamlar & Saygılar...
 
Ynt: nereye kadar dayanacagız..

Arkadaslar ben kucucuk beynimle disardan bize koylu cahil diye bakiliyo ya helede bu ikdidar zamaninda bilhassa tarim politikasi hakinda biz ciftciler isci gibi goruluyor bir devlet kurumu dusunelim mesele maliye ne yapar vergi toplar vergilendirmeyi takip eder memur calisir maasini devlet yatirir topladigi paralar devletin cebine girer memurun sermayesi yoktur bu iste sermayesi sadece emegidir devlette emegi karsiligi maasi ve sosyal guvencesini saglar simdi biz ciftcilere gelelim sermayemiz tarlamiz traktorumuz alet ekipmanimiz calisani biz ciftciler urunu veren yuce yaradan kazanip gecimini saglamaya calisan biz buraya kadar devletin bize bi katkisi varmi yok is urettikten sonra bur da devlet devreye giriyo mesela bugdayi sattik tuccara veya ofise stopaj verdik tuccar verdi fabrikaya verdi devlete vergisini fabrika un yapti satti bayiye verdi vergisini bayi satti firina firinci ekmek yapti satti verdi vergisini ne oldu bizi hice sayan hukumetin bizim urettigimiz bugdaydan nekadar pata girdi devletin kesesine biz gelelim kendimize mazot 4.5 gubre 60 lira torbasi uret uret zarar et kazanan kim devlet calisan kim biz ciftci sosyal guvence yok kendin yatir cunki kazaniyon benmi kazaniyo devletmi soruyorum birileri de ciftci uzerinden rantini saglasin italden sundan bundan bizde depinip duralim arkafaslar yazacak cok sey varda yazilmiyo devletin olan her mali yediler bitirdiler tedas telokol botas daha neler neler simdi bizi bitiriyorlar bu bitise birilerinin durdemesi lazim artik
 

Benzer Konular


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt