Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Yetkin: - ' ' Türkiye ' nin buğday tüketimi 18-18,5 milyon ton arasında olduğundan, her koşulda bu yıl da Türkiye ' nin buğday ihtiyacının üzerinde bir üretim gerçekleşmiş olacaktır ' '
ANKARA (A.A) - Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, ' ' Türkiye ' nin buğday tüketimi 18-18,5 milyon ton arasında olduğundan, her koşulda bu yıl da Türkiye ' nin buğday ihtiyacının üzerinde bir üretim gerçekleşmiş olacaktır ' ' ifadesini kullandı.
Yetkin, yaptığı yazılı açıklamada, bazı bölgelerde buğday hasadının başladığını ve rekolte durumunun netlik kazandığını bildirerek, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, Trakya bölgeleriyle Ege kıyı şeridinde bitki gelişiminin olumlu seyrettiğini, bunun da genelde bereketli bir yıl yaşanacağını gösterdiğini belirtti.
Buğday hasat dönemine giren Çukurova bölgesinde dekar başına buğday üretiminin 650-700 kilogram, Urfa-Harran bölgesinde ise 600-700 kilogram arasında gerçekleştiğini belirten Yetkin, Ege ' nin kıyı bölgelerinde de verimlilik artışı yaşandığını, hasadın devam ettiği yerlerde buğday kalitesinin iyi olduğunu bildirdi.
Yetkin, İç Anadolu Bölgesi ile Ege ve Karadeniz Bölgesinin iç kesimlerinde ise geç ekilen buğdayların kışın erken gelmesi ve sert geçmesi nedeniyle tam çimlenerek kök oluşturmadan don zararıyla karşılaştığını ve bitki gelişiminin istenen düzeyde olmadığını ifade etti.
-Buğday ekim alanlarında görülen daralma-
Trakya Bölgesi ' nde, aşırı yağışların devam etmesinin sel zararını ve pas hastalığı riskini arttırdığını belirten Yetkin, yağışların normal hadlerine dönmesi durumunda rekoltenin en az geçen yılki düzeyde olacağı kaydetti.
TÜİK verilerine göre 2010 yılında 19,7 milyon ton olan buğday üretiminin 2011 yılında iyi hava koşullarının etkisiyle 21,8 milyon tona çıktığını ifade eden Yetkin, ' ' Bu yıl üretimin, hem yaşanan olumsuzluklara bağlı olarak bazı bölgelerde düşmesi hem de buğday ekim alanlarının geçen yıla göre azalması nedeniyle geçen yılın rekoltesinin bir miktar altında olacağı tahmin ediliyor. Türkiye ' nin buğday tüketimi 18-18,5 milyon ton arasında olduğundan, her koşulda bu yıl da Türkiye ' nin buğday ihtiyacının üzerinde bir üretim gerçekleşmiş olacaktır ' ' değerlendirmesinde bulundu.
Toplam üretimdeki artışın, dekar başına verimdeki artışın altında kalmasının en büyük nedeninin, buğday ekim alanlarında görülen daralma olduğunu ifade eden Yetkin, şunları kaydetti:
' ' 2000 yılı başında 9 milyon 400 bin hektar olan toplam buğday ekim alanı 2010 yılına gelindiğinde 8 milyon hektara kadar düşmüştü. Bu yıl örneğin, buğday verimliliği en yüksek olan Ceyhan Ovası ' nda buğday ekim alanlarında yüzde 30 civarında bir daralma olduğu gözlendi. Bunun en büyük nedeni buğday fiyatlarındaki artışın, girdi fiyatlarındaki artışın çok gerisinde kalmasıdır. Nitekim hasat öncesinde Antalya Ticaret Borsası öncülüğünde toplanan sektör temsilcileri, verimlilik iyi olmasına karşın Antalya ' da buğday ekiminin büyük ölçüde azalması nedeniyle bölge rekoltesinde geçtiğimiz yıla göre yüzde 30 ' a varan bir düşme olabileceğine dikkat çekmişlerdir. ' '
Ekleme Tarihi
06.06.2012
ANKARA (A.A) - Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, ' ' Türkiye ' nin buğday tüketimi 18-18,5 milyon ton arasında olduğundan, her koşulda bu yıl da Türkiye ' nin buğday ihtiyacının üzerinde bir üretim gerçekleşmiş olacaktır ' ' ifadesini kullandı.
Yetkin, yaptığı yazılı açıklamada, bazı bölgelerde buğday hasadının başladığını ve rekolte durumunun netlik kazandığını bildirerek, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, Trakya bölgeleriyle Ege kıyı şeridinde bitki gelişiminin olumlu seyrettiğini, bunun da genelde bereketli bir yıl yaşanacağını gösterdiğini belirtti.
Buğday hasat dönemine giren Çukurova bölgesinde dekar başına buğday üretiminin 650-700 kilogram, Urfa-Harran bölgesinde ise 600-700 kilogram arasında gerçekleştiğini belirten Yetkin, Ege ' nin kıyı bölgelerinde de verimlilik artışı yaşandığını, hasadın devam ettiği yerlerde buğday kalitesinin iyi olduğunu bildirdi.
Yetkin, İç Anadolu Bölgesi ile Ege ve Karadeniz Bölgesinin iç kesimlerinde ise geç ekilen buğdayların kışın erken gelmesi ve sert geçmesi nedeniyle tam çimlenerek kök oluşturmadan don zararıyla karşılaştığını ve bitki gelişiminin istenen düzeyde olmadığını ifade etti.
-Buğday ekim alanlarında görülen daralma-
Trakya Bölgesi ' nde, aşırı yağışların devam etmesinin sel zararını ve pas hastalığı riskini arttırdığını belirten Yetkin, yağışların normal hadlerine dönmesi durumunda rekoltenin en az geçen yılki düzeyde olacağı kaydetti.
TÜİK verilerine göre 2010 yılında 19,7 milyon ton olan buğday üretiminin 2011 yılında iyi hava koşullarının etkisiyle 21,8 milyon tona çıktığını ifade eden Yetkin, ' ' Bu yıl üretimin, hem yaşanan olumsuzluklara bağlı olarak bazı bölgelerde düşmesi hem de buğday ekim alanlarının geçen yıla göre azalması nedeniyle geçen yılın rekoltesinin bir miktar altında olacağı tahmin ediliyor. Türkiye ' nin buğday tüketimi 18-18,5 milyon ton arasında olduğundan, her koşulda bu yıl da Türkiye ' nin buğday ihtiyacının üzerinde bir üretim gerçekleşmiş olacaktır ' ' değerlendirmesinde bulundu.
Toplam üretimdeki artışın, dekar başına verimdeki artışın altında kalmasının en büyük nedeninin, buğday ekim alanlarında görülen daralma olduğunu ifade eden Yetkin, şunları kaydetti:
' ' 2000 yılı başında 9 milyon 400 bin hektar olan toplam buğday ekim alanı 2010 yılına gelindiğinde 8 milyon hektara kadar düşmüştü. Bu yıl örneğin, buğday verimliliği en yüksek olan Ceyhan Ovası ' nda buğday ekim alanlarında yüzde 30 civarında bir daralma olduğu gözlendi. Bunun en büyük nedeni buğday fiyatlarındaki artışın, girdi fiyatlarındaki artışın çok gerisinde kalmasıdır. Nitekim hasat öncesinde Antalya Ticaret Borsası öncülüğünde toplanan sektör temsilcileri, verimlilik iyi olmasına karşın Antalya ' da buğday ekiminin büyük ölçüde azalması nedeniyle bölge rekoltesinde geçtiğimiz yıla göre yüzde 30 ' a varan bir düşme olabileceğine dikkat çekmişlerdir. ' '
Ekleme Tarihi
06.06.2012
