Sıkı tutunun, YDO yüzde 120’ye gidiyor!

Sıkı tutunun, YDO yüzde 120’ye gidiyor!​

Alaattin AKTAŞ

Alaattin AKTAŞ
09 Mayıs 2022 Pazartesi

Enflasyonda çığ geliyor! Ekim ayında kesinleşecek ve 2023 yılında uygulanacak yeniden değerleme oranı yüzde 120'ye doğru gidiyor.
✔ Bu durumda trafik cezaları yüzde 120 dolayında artacak.

✔ Motorlu taşıtlar vergisinin hangi oranda artacağına yetkisini kullanarak Cumhurbaşkanı karar verecek.

✔ Emlak vergisi de YDO'nun yarısı kadar artış gösterecek.


İlk olarak bir ay önce, 8 Nisan'da yazmıştım. 2023 yılında uygulanacak yeniden değerleme oranı yüzde 100'e doğru yol alıyordu. Nisan ayının enflasyonu da belli olunca tahmin yapmak daha da kolaylaştı ve adeta felakete doğru gidildiği daha somut olarak ortaya çıktı.

Artık yeniden değerleme oranının yüzde 100’de kalması bile mümkün olmaktan çıktı.

Yeniden değerleme oranı, Yİ-ÜFE’nin ekim sonundaki yıllık ortalama artışına göre otomatik olarak oluşuyor. Bu oranı herhangi bir kurum ya da kişi belirlemiyor.

Yİ-ÜFE’de yıllık ortalama artış nisan sonu itibarıyla yüzde 72.03 düzeyinde. Ekim sonundaki oranı tahmin edebilmek için sekiz alternatifli bir varsayımda bulunduk.

Hani olmaz ya, mayıstan itibaren Yİ-ÜFE hiç artmasa bile ekim ayı sonundaki yıllık ortalama enflasyon yüzde 96.84 olacak. Yani yeniden değerleme oranı bu düzeyde oluşacak. Lütfen dikkat; “fiyatlar sabit kalsa bile” böyle bir orandan kaçış yok.
Fiyatların hiç artmaması mümkün olamayacağına göre...

Yeniden değerleme oranının yüzde 100’ü aşacağı kesin. Mayıstan itibaren altı ay boyunca fiyatlar her ay yalnızca yüzde 1 artsa ekim sonundaki yıllık ortalama Yİ-ÜFE artışı yüzde 100.69’u bulacak. Yani yeniden değerleme oranı bu olacak.

Yİ-ÜFE’deki aylık ortalama artışın altı ay boyunca ortalama yüzde 4-5 dolayında gerçekleşeceğini varsaysak, yeniden değerleme oranı yüzde 115 dolayında oluşacak.

Senaryomuzda en yüksek aylık varsayım olarak yüzde 7’ye yer verdik, bu durumda ekim sonundaki yıllık ortalama Yİ-ÜFE artışı yüzde 127’ye dayanacak.

VERGİLER %60, TRAFİK CEZALARI %120 DOLAYINDA ARTACAK

Bir kez daha belirtelim; yeniden değerleme oranını belirleyen herhangi bir kurum ya da kişi yok.

TÜİK ekim ayının üretici fiyat endeksini açıkladığında son on iki ayın endeksinin toplamı ile (Kasım 2021-Ekim 2022) bir önceki on iki ayın endeksinin toplamı (Kasım 2020-Ekim 2021) kıyaslanıyor ve ortaya çıkan oran otomatik olarak yeniden değerleme oranını veriyor.

İşte bu oran çok muhtemeldir ki yüzde 115-120 aralığında gerçekleşecek.

YDO farklı uygulanabilir mi?​

Kısmen uygulanabilir...

Mevcut mevzuat bu konuda Cumhurbaşkanına ancak belli kalemler için sınırlı bir veriyor. Cumhurbaşkanının yetkisini temelde ikiye ayırmak gerek.
Bir kere Cumhurbaşkanının cezalar konusunda yeniden değerleme oranının farklı uygulanmasına karar verme yetkisi yok. YDO ne çıkarsa cezalar aynı oranda artacak.Dolayısıyla bir dizi vergi, ceza ve harç 2023 yılında bu oran doğrultusunda artacak.

Vergilerde ise durum farklı. YDO’ya bağlı olarak değişen ve vatandaşı en çok ilgilendiren iki vergi var; motorlu taşıtlar vergisi ve emlak vergisi.
Cumhurbaşkanı motorlu taşıtlar vergisini YDO’nun yüzde 20’sinden az, yüzde 50’sinden fazla olmayacak şekilde belirleyebiliyor. Örneğin YDO yüzde 120 olursa bu oran yüzde 80 aşağı çekilerek yüzde 24’e kadar indirilebiliyor ya da yüzde 50 artırılarak yüzde 180’e kadar çıkarılabiliyor.

Hatırlayalım, geçen yılın ekim ayında oluşan bu yıla ilişkin yüzde 36.20 düzeyindeki YDO, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla MTV için yüzde 25 olarak uygulanmıştı.
Şimdi öyle bir gidişat var ki, YDO eğer yüzde 120’yi bulursa Cumhurbaşkanı yetkisini tümüyle kullansa bile MTV artışı yüzde 24’e ancak inecek.
Eğer bu yılın yüzde 36.2’lik YDO’su ile yüzde 25’lik MTV artışı arasındaki dengenin gözetileceği varsayılırsa MTV’deki 2023 artışı yüzde 80 dolayında olacak demektir.

Emlak vergisi artışında da rekor​

Emlak vergisi her yıl eğer aksi yönde bir karar alınmamışsa YDO’nun yarısı kadar artıyor. Şu durumda 2023 yılının emlak vergisi artışı yüzde 60’a yakın olacak.
Ancak Cumhurbaşkanı emlak vergisinin de YDO kadar artmasına karar verebilir. Öyle bir durumda emlak vergisinde rekor bir artış görülecek. Gerçi artış yüzde 55-60 arasında oluşsa bile o da bir rekor...

Ve trafik cezaları...​

Geldik yeniden değerleme oranının bir anlamda en can yakıcı etkisine; trafik cezalarına.
Öncelikle şunu bir kez daha vurgulayalım; vergilerde indirim yetkisi bulunan Cumhurbaşkanı, cezalar konusunda böyle bir yetkiye sahip değil. Yeniden değerleme oranı hangi düzeyde oluştu, trafik cezaları da o oranda artacak.
Dolayısıyla bu yıl geçerli olan cezaların 2023 yılında yüzde 115-120 arasında daha yüksek uygulanacağını şimdiden görebiliyoruz.

Trafik cezalarının bu oranlara göre hangi düzeye ulaşabileceği konusunda birkaç örnek verelim:
- Kırmızı ışık kuralına uymamak 920-940 lira.

- Araç kullanırken cep telefonuyla konuşmak 920-940 lira.

- Hatalı park etmek 425-435 lira.

- Emniyet kemeri kullanmamak 425-435 lira.

- Makas atarak ilerlemek 3.920-4.010 lira.

- Tek yönlü karayolunda ters istikamette gitmek 3.920-4.010 lira.

- Alkollü şekilde araç kullanmak 3.920-4.010 lira.

- Drift yapmak 19.620-20.100 lira. - Ehliyetsiz araç kullanmak 7.900-8.100 lira.

- Hız sınırını yüzde 10-30 aşmak 920-940 lira, yüzde 30-50 aşmak 1.910-1.950 lira, yüzde 50’den fazla aşmak 3.920-4.010 lira.

KIRK YILLIK YDO BELİRLEME YÖNTEMİ DEĞİŞİR Mİ?

Girişteki küçük tablo durumu tüm açıklığıyla ortaya koyuyor. Ekim ayında oluşacak ve 2023’te uygulanacak YDO’nun en az yüzde 100 olacağı, hatta yüzde 125’i bile geçebileceği ortada.

Bu durumda ya vergilerde yüzde 60 dolayında, cezalarda ise YDO kadar artışı göze alacağız ya da YDO belirleme yöntemini değiştireceğiz.

“YDO yıllardır böyle belirleniyor, değişiklik olur mu” diye sormak anlamsız; elbette olur!

Bir mevzuat değişikliğine bakar, kanun değişiklikleri bile iki günde halledildiğine göre...

Çünkü konu artık ekonomik değil, tümüyle siyasidir.

Konu, seçme gidilirken vergi ve cezaların bu oranda artırılıp artırılmayacağına dönük bir tercihtir.

O yüzden bir de bakmışsınız, kırk yıllık YDO belirleme yöntemi birkaç günde değiştirilmiş ve ya kendi kendine oluşma mekanizmasından tümden vazgeçilmiş ya da aynı yöntemle oluşan YDO’yu çok farklı uygulama konusunda Cumhurbaşkanına yeni yetkiler verilmiş. Böyle bir değişiklik kimseyi şaşırtmasın.

Dik Freze 55 HP İçin

Merhaba,
Eimizde 185cm lik turkay marka klasik rotovator var ancak mısır yeri hazırlarken toprak nemi yüksekse ister istemez toprağı biraz dövüyor. Toprağı beklenen inceliğede pek getiremiyor illaki irili ufaklı topaçlar olabiliyor. Bu durumun yaşanmasında toprağın ağır bünyeli toprak olmasıda etkili. Komşumuz dik freze ile ekim öncesi çok daha rahat yer hazırlığı yaptı ve çıkışlarıda daha iyi. Eminimki 55 60hp traktör sahipleride merak ediyorlardır sonuçta uygun ölçülerde makinalar bulunabilir belki.

Arpalarda sararma

Merhaba Arkadaşlar,
Bugün arazide gezdiğimde arpalarda muhtelif yerlerde fotolardaki gibi sararmalar gördüm. Pas ve mantar değil gibi ama soğuk kaynaklı olduğunu düşünüyoruz, sizlerin görüşlerinizi de almak isterim, bu durum için önerebileceğiniz bir ilaç vs. var mıdır? Şimdiden çok teşekkür ederim.

Resimler ve ekler

  • IMG-20220508-WA0003.jpg
    IMG-20220508-WA0003.jpg
    258.7 KB · Görüntüleme: 121
  • IMG-20220508-WA0002.jpg
    IMG-20220508-WA0002.jpg
    310.2 KB · Görüntüleme: 119
  • IMG-20220508-WA0004.jpg
    IMG-20220508-WA0004.jpg
    347.9 KB · Görüntüleme: 114

Sendikaların Talepleri: Maaşlara Eşel Mobil' uygulayın, alım gücümüz düşmesin + 3600 çıksın

Memur-Sen Başkanı Yalçın: 'Eşel mobil' uygulayın, alım gücümüz düşmesin​

Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın, "Eşel mobil sistemini uygulayın, aylık gelire enflasyonu aylık yansıtarak en azından alım gücümüzü koruyun" dedi.​

DÜNYA Haber Merkezi
Mayıs 2022 19:13

https://i.dunya.com/storage/files/images/2022/05/07/34535111-UsQy_cover.jpg
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Bizim alım gücümüz düşmesin. Eşel mobil sistemini uygulayın, aylık gelire enflasyonu aylık yansıtarak en azından alım gücümüzü koruyun. Bu son derece haklı, son derece insani ve insaflı bir talep." dedi.

Memur-Sen Bingöl Temsilciliğince düzenlenen İl Divan Toplantısı'nda konuşan Yalçın, "Ülkede bir gelir pastası varsa bunun adil paylaşılmasını istiyoruz. Kişi başına düşen milli gelir düşüyorsa, dolar oynuyorsa, enflasyonist bir ortama girilmişse burada diyoruz ki en azından eşel mobil sistemiyle kamu görevlisini stabil yerde tutun. Bizim alım gücümüz düşmesin. Eşel mobil sistemini uygulayın, aylık gelire enflasyonu aylık yansıtarak en azından alım gücümüzü koruyun. Bu son derece haklı, son derece insani ve insaflı bir talep. 6 ay sonra enflasyon farkını tahsil edecek olmak toplu sözleşmenin bir kazanımıdır ama enflasyonist ortamda aylık yansımalı en azından. En kötü ihtimalle 3 ayda bir yansımalı ki alım gücü çok fazla aşağıya düşmesin." ifadelerini kullandı.

Yalçın, herkesin 3600 ek göstergedeki talebinin temel nedeninin emekli maaşı ve ikramiyesinin yükselmesi olduğuna işaret ederek, "Bunun 2 tane yolu var; 3600'e çıkacakların 3600'e, 3600 skala boyutuyla çıkacakların da tazminat yansıtma oranlarını 20'şer, 20'şer puan yukarı artırarak onların daha iyi maaş ve ikramiyesini yükseltecek adım atılmalı ve genel memnuniyet, adalet üretilmeli." diye konuştu.

**************************​

Kamu-Sen Başkanı Kahveci: 3600 ek gösterge hayata geçirilmeli​

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkan Önder Kahveci, "Tüm çalışanlarımızı kapsayacak şekilde adaletli, hakkaniyetli bir 3600 ek gösterge düzenlemesi bir an önce hayata geçirilmeli." dedi.​

DÜNYA Haber Merkezi
07 Mayıs 2022 16:04

https://i.dunya.com/storage/files/images/2022/05/07/kamusen5-h0xE_cover.jpg
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkan Önder Kahveci, Türkiye Kamu-Sen 7. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, konfederasyonun çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Konfederasyonun yetkili olduğu dönemlerde, kamu görevlilerinin alım gücünü yükseltmek için önemli adımlar atılmasını sağladığını ifade eden Kahveci, bugün memur maaşlarının yaklaşık dörtte birini oluşturan ek ödeme, aylık 167 liraya denk gelen toplu sözleşme ikramiyesi, kamu çalışanlarına ilave bir derece verilmesi, vekil imamlar ve sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi, sicil ve disiplin affı, zorunlu tasarruf gibi kazanımlarda Türkiye Kamu-Sen'in imzası bulunduğunu söyledi.
Ancak daha sonra yetkiyi alan konfederasyonun, bu emanete layıkıyla sahip çıkamadığını iddia eden Kahveci, toplu görüşmeden toplu sözleşme sistemine geçilmesine rağmen kamu çalışanlarının sorunlarına çözüm üretilemediğini öne sürdü.

Kahveci, enflasyon temelli maaş zammının "sıfır zam" anlamına geldiği için alım gücünü düşürdüğünü, bu nedenle hedeflenen enflasyona göre belirlenen maaş zammı uygulamasına son verilmesi gerektiğini kaydetti.

Esnek istihdama karşı olduklarını ifade eden Kahveci, "Sözleşmeli istihdamına son verilmeli, güvencesiz istihdam gündemden çıkarılmalıdır." dedi.

Kahveci, ekonomik gelişmeler karşısında maaş zamlarının yeterli olmadığını belirterek, "Mutlak suretle refah payı uygulamasına geçilmeli, enflasyon farkı aylık olarak maaşlara yansıtılmalıdır. Çalışanların alım gücünü ancak bu şekilde artırabiliriz. Ek ödeme, aile ve doğum yardımı ile nöbet ücreti gibi maaş dışı ödemelere ayrıca artış yapılmalıdır." diye konuştu.

"Pazarlık masasını yeniden şekillendirmemiz gerekiyor"
Türkiye Kamu-Sen'in, tecrübesi, yetkinliği, eylem ve etkinlikleriyle sendikacılığın parlayan yıldızı ve asıl adresi olduğunu dile getiren Kahveci, şöyle devam etti:
"Sonuç alıcı bir toplu sözleşme sistemi için mutlaka pazarlık masasını yeniden şekillendirmemiz gerekiyor. Memur ve emeklilerimizin geleceği adına, toplu sözleşmeleri katılımcı ve sonuç alıcı bir noktaya taşımak zorundayız. Masada memurların geniş bir şekilde temsil edilmesi ve heyetin çoğunluğuna bağlı bir imza sistemine geçilmesi lazım. Açık ve net söylüyorum, 4 milyon kamu görevlisi, 2 milyon emeklimizin 2 yıllık ücret artışı, toplu pazarlık masasında bir kişinin iradesine bırakılamaz. İtiraz mekanizmaları da yeniden düzenlenmelidir. Genel toplu sözleşme ile hizmet kolu toplu sözleşmeleri birbirinden ayrılmalı. 2023'te yapılacak toplu sözleşmelerde mutlaka genel toplu sözleşmeyi, hizmet toplu sözleşmelerini de ayrı yapmamız lazım. Bu çalışanların lehine olacak durumdur."

Kurum ve meslek sendikacılığının, aynı hizmet kolu içinde birbirine karşıt sendikal mücadeleyi körüklediğini belirten Kahveci, bu konuda acilen bir düzenleme yapılması gerektiğini vurguladı. Kahveci, "Amacı sendikacılık, memurun meselesi olanlar sendikalarında var olsunlar. Bu konuda toplu sözleşmelerde koymuş olduğumuz baraj meselesi ciddi manada gündeme alınmalı. Daha katı bir baraj sistemi getirilmelidir. Baraj konusu doğrudur. Kamu-Sen sonuna kadar arkasında durmaya devam edecektir." dedi.
Sendikacılığın toplu sözleşmeden ibaret olmadığını vurgulayan Kahveci, şunları kaydetti:
"Gündemimizin ilk sırasında kırmızı çizgimiz olan memurluk güvencesinin korunması, geçici personel, vekil, sözleşmeli, idari hizmet sözleşmeli gibi istihdam biçimlerinin kaldırılması bulunuyor. Bu çerçevede toplu sözleşme hükmü de olan bütün güvencesiz sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi konusundaki düzenleme hızlı bir biçimde hayata geçirilmelidir. 4/C'den 4/B'ye geçen çalışanlarımızın sorunlarını çözmek için mücadelemiz sürecek.

3600 ek gösterge inşallah bu süreç içerisinde çözülecek. Bütün memurların uzun yıllardan gelen beklentisinin belli meslek gruplarından öteye toptan ele alınarak kapsamlı bir çalışma yapılması lazım. Dört meslek grubuyla sınırlı kalırsa çok ciddi sorunlar yaşarız, çalışma barışını zedeler. Tüm çalışanlarımızı kapsayacak şekilde adaletli, hakkaniyetli bir 3600 ek gösterge düzenlemesi bir an önce hayata geçirilmeli."

Ayçiçeğinde yağmurlama sulamasi ile gubreleme nasıl olmalı...

Arkadaşlar cümleten merhaba,son dört yıldır etkili olan kuraklığa karşı üç yıldır da salma sulama yapıyorum. Bölgemizin yaz sıcaklığını çok etkili yaşaması ve kıt su varlığı çiçeklerin erkenden olgunlaşmasına ve hatta yanmasına sebeb olmakta.
Cevreme göre daha iyi verim almama rağmen 200 -240 kg civarinda seyrediyor.Sulanmayan yerlerin verimi 60 ile 150 arasında değişiyor. Bu yıl yağmurlama yapacağım. Amacım yetistirebilirsem çiçek öncesi bir su ve çiçek sonrası bir su verebilmek.
Dedigim gibi yüksek sıcaklık çok çabuk olgunlaşmayı sağlıyor, gecen yil ikinci suyu yetistiremedigim yerler oldu.
Toprağımız killi ve kirecli ,tabana 12 kg 20.20 kükürt lu gübre verdik,cins es bella.
Elimde Amonyum sulfat gubresi var.Aceba diyorum ilk sulama suyuna dekara 10 kg olacak sekilde amonyum sülfat versem olur mu?amonyum sülfat yaprak yakması yapar mi?

Resimler ve ekler

  • 20220507_181920.jpg
    20220507_181920.jpg
    296.9 KB · Görüntüleme: 69
  • 20220507_175632.jpg
    20220507_175632.jpg
    303.3 KB · Görüntüleme: 63
  • 20220507_175627.jpg
    20220507_175627.jpg
    294 KB · Görüntüleme: 70

Bakan Vahit Kirişci: "Ben çiftçi çocuğuyum demeye utanan bir toplum haline gelmiştik"

📌 Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, İzmir programı kapsamında Bayındır ilçesinde düzenlenen "Bayındır 23. Uluslararası Çiçek Festivali"ne iştirak etti. Dünyadaki gelişmeleri şu şekilde değerlendirdi:


✅ "Pandemi ile başlayıp daha sonra Rusya-Ukrayna savaşıyla devam eden süreçte ülkemizin sahip olduğu jeostratejik üstünlük bir anda ortaya çıktı. Bugün bizim ihracat ve dış ticaret noktasında en büyük pazarımız olan Avrupa'nın hemen yanı başımızda bulunuyor olması bize çok büyük bir lojistik avantaj sağlıyor. Çin, Afrika'nın bazı ülkeleri ve Güney Amerika ülkeleri dünyada çiçek sektöründe belirleyici ülkelerdi ama enerjideki, lojistikteki anormal artışlar, bu ülkelerle bizim durumumuz mukayese edildiğinde, öncelikle Avrupa ve savaş nedeniyle ambargoya, birtakım yaptırımlara muhatap olan Rusya için önemli bir tedarikçi ülke konumuna getirdi."

✅ "Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında ülke olarak izlediğimizin dış politikada birini diğerine tercih eden bir anlayış yerine 'Her ikisi de bizim komşu ve dost ülkemiz' diyerek bir duruş sergiledik. Şayet bunun yerine bir taraftar mantığıyla bu ülkelerden birisini kendimize desteklenmesi gereken bir ülke olarak seçseydik, bu iki ülkeden sonra yani Rusya ve Ukrayna'dan sonra bu savaştan zarar gören üçüncü ülke de biz olurduk. Bu manada Sayın Cumhurbaşkanımıza ve devletimize ne kadar müteşekkir olsak azdır. Biz büyük bir beladan, musibetten kurtulduk."

⭐ "Ben çiftçi çocuğuyum demeye utanan bir toplum haline gelmiştik ama bir anda gördük ki cebimizde paramız, masamızın üzerinde teknoloji var ama bu bizi doyurmuyor. Bizi doyuracak olan bu ülkenin eli öpülesi üreticilerimiz." dedi.

184484.jpg

Filtrele


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt