2021 Sezonu Hububat, bakliyat ve yaş çay alım taban fiyatları açıklandı.

Kuraklıktan zarar gören çiftçinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifi borcu ertelenecek. Ayrıca Hububatta ton başına 275 lira, bakliyatta ise 910 liraya yakın prim ve destek verilecek.

Alım fiyatları aşağıdaki gibidir;

Sert Ekmeklik Buğday 1.650 TL den 2.250 TL ye/ton yükseldi.

Makarnalık buğday 2.450 TL/ton (teyitsiz)

Arpa 1.275 TL den 1.750 TL ye/ton yükseldi.

Nohut 4.050 TL/ton

Kırmızı Mercimek 5.000 TL/ton

Yeşil Mercimek 4.150 TL/ton

Yaş çay alim fiyatı 3.87 TL/Kg (Destekleme ile beraber 4 TL)

Opera Anlık Görüntü_2021-05-17_205749_i12.haber7.net.png

Ziraat Odaları : "Üreticilere 150-200 TL/dekar kuraklık desteği verilmeli"

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 14 Mayıs Çiftçiler gününde tarımsal faaliyetlerin çiftçi yönünden iyileştirilmesi için hükümete tavsiyelerde bulundu:



-"Yaşadığımız tecrübeler gösteriyor ki tarım potansiyelimizin tamamını kullanmak, arz açığımız olan ürünlerimizin üretimini doğru planlamak zorundayız. Arz açığı veren ürünlerin üretiminin artırılması için iyi bir üretim planlaması yapılmalı, destek politikaları artırılmalı ve verim artışı sağlanmalıdır.”

-"Gübre, elektrik, ilaç, yem gibi girdiler ile sulama ücretlerindeki artış tarımsal üretimi olumsuz etkilemektedir. Gübre fiyatları üretimde önemli bir kriterdir. Fiyatlar arttığında kullanım azalmakta, yeterli ve kaliteli bir üretim sağlamak güçleşmektedir. Girdi fiyatları makul seviyelere çekilmelidir."

-"Çiftçilerimizin sulama birlikleri ve elektrik şirketlerine olan borçları nedeniyle tarımsal desteklere konulan blokeler kaldırılmalıdır."

-"Üreticilerimiz, yapılandırma sonrasında bile kredi borçlarının ödenmesi konusunda büyük sıkıntı yaşamaktadır. Beklentimiz çiftçilerimizin bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan kredi borçları ile elektrik, sulama, BAĞ-KUR primleri gibi borçlarının faizsiz olarak uzun vadeli yapılandırılmasıdır. Ayrıca BAĞ-KUR primlerinde indirime gidilmelidir."

-"Destek miktarları girdi fiyatlarında yaşanan artışlar göz önünde bulundurularak artırılmalıdır. Çiftçilerimize ek destek verilmelidir."

**"Kuraklıktan zarar gören üreticilerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi için üreticilere dekar başına 150-200 TL ‘Kuraklık Desteği’ verilmelidir” dedi.

1621197080635.png

Kademeli normalleşme döneminde çiftçi muaf olacak mı? | 17 Mayıs - 1 Haziran

İçişleri Bakanlığının yarından itibaren "Kademeli Normalleşme Dönemine" geçiş için 81 il valiliğine genelde gönderdiği duyuruldu. Bu yeni genelgeye göre çiftçileri ilgilendiren kısım ise şu şekilde:

7. Üretim ve imalat tesisleri ile inşaat faaliyetleri ve bu yerlerde çalışanlar,
8. Bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretimi, sulanması, işlenmesi, ilaçlanması, hasadı, pazarlanması ve nakliyesinde çalışanlar,
9. Tarımsal üretime ilişkin zirai ilaç̧ tohum, fide, gübre vb. ürünlerin satışı yapılan işyerleri ve buralarda çalışanlar sokağa çıkma kısıtlamasından muaf olacaktır.

Kademeli normalleşme hakkındaki genel bilgilere de aşağıdan erişebilirsiniz.
1621196132424.png

Çiftçi : "Üretici Don Kişot Gibi" | Söz Sizde

Antalya Ticaret Borsası tarafından dün, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Gününde "Söz Çiftçide" video konferansı yapıldı. Konferansa her üretim kolundan çiftçi ve hayvancı katıldı.




*Antalya Ticaret Başkanı Ali Çandır:
“Kalkınmanın temeli tarımdır. Tarım stratejik bir sektör olmasının yanında artık beka sorunu var. Çiftçinin sorunlarını çözmeliyiz. Çiftçiye itibarını yeniden kazandırmalıyız. Çiftçi zenginleşirse ülke zenginleşir. Her türlü zorluğa rağmen alın teriyle toprağa değer katan çiftçilerimizin ellerini öpüyorum” dedi.



*Zeytin ve muz üreticisi Zafer Tan:
"Türk çiftçisini yel değirmenleriyle savaşan Don Kişot’a benzetiyorum. Don Kişot yel değirmeniyle tek başına savaştı, bizim çiftçimiz de Don Kişot gibi tek başına mücadele ediyor, sahipsiz” dedi.



*Domates üreticisi Ramazan Koç:
“Pandemide domates üretimi ve satışında sıkıntı yaşamadık. Gelirimiz iyi oldu ama girdi fiyatları çok yüksek olduğu için karımızda ciddi sıkıntı var. Üre gübresinde geçen yıla göre yüzde 100 artış var. Girdilerdeki artışı ürünün satış fiyatına yansıtamadık. Kişisel giderlerimizden kısarak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Çiftçinin hiçbir sosyal faaliyeti yok” dedi.



*Küçükbaş hayvan yetiştiricisi Nevzat Bayındır:
"Yeni neslin hayvancılıkla uğraşmak istemiyorum. Böyle giderse özellikle küçükbaş hayvanda 5-10 sene sonra yetiştirici kalmaz. Bizim nesilden sonra bu işi yapacak kimse yok. Hayvanı otlatacağımız mera alanları giderek daralıyor. Hayvan otlatacak yer bulamıyoruz” dedi.



*Portakal üreticisi Mete Apaydın:
"Endüstri mühendisliği bölümü mezunuyum. İstanbul’da üniversiteyi bitirdikten sonra Finike’ye döndüm ve 3 nesildir uğraştığımız portakal üretimine devam ettim. 2013 yılından beri e ticaretle dünyaya Finike portakalı ulaştırıyorum. Ancak, son 10-15 yıldır motivasyonumuz düşük. Çiftçi hak ettiğini kazanamıyor. Ana sorunumuz girdi maliyetlerinin yüksekliği. Armatör gemisine ÖTV’siz mazot alıyor, üreten çiftçi neden mazotu ÖTV’li alıyor. Yeni yılda Tarım Bakanlığı portakal ihracatına kısıtlama getirdi. İç piyasada fiyatı indirmek için üreticiyi bitirdiler. Enflasyonu baskılamak için arz talep dengesine müdahale ederseniz üreticiyi bitirirsiniz. Yıllardır zorla kazandığımız yurtdışı pazarına 20 gün mal gönderemezsek o pazarı kaybeder, kazanmak için de 10 yıl daha uğraşırız”.



*Yeşillik üreticisi Yadigar Dalkıran:
"17 günlük kapanma döneminde pazar kurulmadığı için ürünler elde kaldı. Ciddi zararımız oldu. Çiftçi olarak veresiye alıyoruz, kazanınca borcumuzu krediyle kapatıyoruz. 1 domates fidesi 3-4 TL, ilaç, gübre, plastik dolara endeksli, girdi maliyetleri düşürülmeli”



*50 yıl çiftçilik yaptıktan sonra çiftçiliği bırakan Mustafa Ateş:
“Çiftçilikten para kazanmadığım için vazgeçtim. Eskiden 2 dönüm sera ile ya traktör alıyor ya ev alıyorduk. 2 dönüm alandan kazanıyorduk, şimdi 20 dönümden para kazanmıyoruz. Üretimden vazgeçtim artık seralarımı kiraya veriyorum”



*Armut üreticisi Süleyman İnce:
"Korkuteli’de Coğrafi İşaretli Karyağdı Armudu üretimi yapıyoruz. Bu yıl ürünümüz elde kaldı. Çevremizdeki çoğu üretici girdi maliyetleri nedeniyle üretimden vazgeçiyor, ağaçlarını kesiyor. Kooperatiflerin daha etkin çalışmalı, örgütlü olan çiftçi birlikte hareket ederek kazanabilir."



*Süt üreticisi Ünal Çoban:
"Ürün fiyatları ithalat sopasıyla sürekli baskılanıyor ancak girdi maliyetlerin herhangi bir müdahale olmadan her gecen gün artacaktır. Çiğ süt fiyatları baskılanarak enflasyonun önüne geçilemez. Süt yem paritesi bozuldu. 1 litre sütle bir kilo yem alınıyor, bu şartlarda üretici para kazanamaz”


*Kırmızı et üreticisi İlhan Ayhan:
"Kurdaki yükselişle birlikte yem fiyatının önüne geçilemedi. Bu maliyetlerle üretim yapmamız olanaksızlaşıyor. Kırmızı Et Üretici Birliği’ne her gün ‘para kazanamıyoruz işten ayrılıyoruz’ diye istifa dilekçeleri geliyor. Bu politikalarla Eylül- Ekim ayından sonra et fiyatlarının önüne geçilemez”


*Mantar üreticisi Osman Yapıcı, :
"Kompost, elektrik, işçi fiyatları gibi girdilerin yüksekliğinden yakınırken, komposttaki yüzde 18 KDV’nin düşürülmeli."


*Pamuk üreticisi Süleyman Bacak:
"Pamuk stratejik bir ürün , Türkiye’de tekstil sektörünün 1.5 milyon ton lifli pamuğa ihtiyacı varken, 650 bin ton üretim oldu. Aradaki farkı ithal edip döviz kaybediyoruz. Pamukta tekstilcinin ihtiyacını karşılayacak hale gelmeliyiz. İnsanlar para kazanmayınca pamuğu bıraktı. Pamuk üretiminde kooperatifleşme çok önemli”

1621079618189.png




Söz sizde, siz üyelerimiz bu konuya neler eklemek istersiniz?

Yeni Fendt Vario 313 Türkiye'de !

Ülkemizde distribütörlüğünü Kutlucan'ların yapmış olduğu, özellikle Almanya pazarında liderliğe sahip Fendt, geçmişte "Yılın en orijinal traktörü" olarak seçilen 300 serisinde güncellemeye gitmişti.

Bu güncelleme/makyaj ile yeni gösterge panelleri ve ekran, kontrol butonları değiştirilmişti. Ortaya çıkan bu yeni seri, dün itibari ile distribütör Kutlucan ile ülke topraklarına giriş yaptı.

1621077477718.png

1621077487861.png

Bakan Pakdemirli: "TMO alım fiyatları bayram sonu açıklanacak"

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, video konferans yöntemiyle bakanlık personeliyle bayramlaştı. Konferansta üretim ile ilgili şu noktalara değindi:



"Hamdolsun, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin vermiş olduğu enerji ve ortaya koyduğu hızlı organize olma yeteneği ile son 3 yılda, tarımsal desteği yüzde 65 artışla 24 Milyar liraya çıkardık. Müdahale alımlarında ise üretici dostu politikalar yürütüyoruz ve bunu da müdahale kurumlarımızı, zarar ettirmeden yapıyoruz. "

"Bayram sonu,
Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından üreticilerimizi memnun edecek seviyede TMO alım fiyatları açıklanacak. Üreticilerimiz tarafından TMO'ya arz edilecek hububat ve bakliyat ürünlerinin tamamı TMO tarafından alınacaktır" dedi.




Bakanlık personellerine ise şu tavsiyelerde bulundu:

"Sorumlu olduğumuz görevlerinin tamamına yakını sahada yürütülüyor, doğrudan üreticiye ve vatandaşa etki ediyor. O nedenle, sık sık sahada, çiftçilerimizin yanında olun. Bürolarda değil, arazide ve işletmelerde olun. Salgın döneminde çiftçilerimizin tarımsal faaliyetlerinin kesintiye uğramaması konusunda takipte olun. Yaptıklarımız bize, durmayı ve izlemeyi değil, daha iyisini yapmak, yeni projeleri hayata geçirmek için ışık olmalıdır. Artık gelecek 1 yılı 2 yılı değil,
10 yılı 25 yılı planlamak ve altyapısını oluşturmak zorundayız.
Potansiyelimiz büyük, hedeflerimiz de büyük olmalı."

1621077959211.png

Three Sisters (üç kardeş-mısır, fasülye ve kabak birlikte ekimi)

Kısaca açıklamak gerekirse aynı toprağa mısır(corn), fasülye(beans) ve kabak(squash) ekilmesi demek. Amerika'da yüzyıllardır uygulandığı söyleniyor. Bu sistem sayesinde mısır fasülye için sırık görevi görüyor, fasülye toprağa azot bağlayarak mısır ve kabak için bedava gübre üretmiş oluyor ve kabak geniş yaprakları sayesinde toprağı güneşten koruyarak suyun buharlaşmasına engel oluyor. Bu yöntemde önce mısır ekiliyor. 2-3 hafta sonra sonra yani mısır topraktan çıkıp 5-10 cm boya ulaştığında fasülye ekiliyor ve fasülyeler topraktan çıktıktan 1 hafta sonra kabak ekiliyor. Hangi bitkinin nereye ve hangi aralıkla ekileceği ile ilgili farklı metodlar bulunuyor.
Bu yöntemi deneyen var mı? Konu ile ilgili pek bilgim yok ama bence büyük tarlalarda işçilik ve hasat zor olabilir belki ama küçük alanlarda kullanışlı olabilir diye düşünüyorum.

Filtrele


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt