Cenazesi kaldırılan çiftçinin traktörüne icra ile el konuldu!

Türkiye’nin dört bir yanından çiftçi ve köylülere haciz haberleri gelmeye devam ediyor. Fethiye’de hayatını kaybeden bir çiftçiye cenazesi kaldırılırken icra ile traktöre el konuldu.

Muğla’nın Fethiye ilçesinde tarım ve hayvancılıkla uğraşan Hamide Zor ve oğlu ve gelinine haciz geldi. Oğlu Davut Zor, başlarına gelen haciz öyküsünü ANKA Haber Ajansı’na şöyle anlattı: “2019 yılında vadesi geçen borçlarımızdan dolayı icralık oldu. Ürünlerimizi değerinde satamadık. Borcumuzu ödeyemedik. Ağustos’ta babam rahatsızlandı. Onun da tarım krediye borcu vardı.17 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra vefat etti. Hastanede yatarken icra işlemi başlattılar. Babam öldüğü gün icraya geldiler. Hacize devam edeceklerini söylediler. İcra memurları ‘bugün yapmayalım’ dedi ama avukat icraya devam etti. Arazilerimize, arabamıza haciz uyguladılar. Bütün malvarlığımıza el koydular. Satış kararı aldırdılar. Tarlalarımızı satmamıza, borcumuzu yapılandırmaya izin vermiyorlar.
70 yaşında olan anne Hamide Zor: “Malzemeler aldık, ödeyemedik. Eşim de hastaydı, kaybettim. İcralar geldi. Cenazeyi koyamadık. İcra aldı.
Davut Zor’un eşi Nurgül Zor: “Annemle beraber biz de çiftçilik yapıyoruz. Annemin borcu var, babamdan dolayı. Eşimin de borcu var. Aldığımız malzeme parası gidiyor gübreye, ilaca, oraya veriyoruz. Alıyoz çalışyoz, borca ödeyecek para yok. Biz ne yapacaz. Duyun sesimizi, yeter yeter…"

Traktörümü takas yerine kendim satsam?

Arkadaşlar beni bilen biliyor. Tohum ekimi zamanı yaşadığım problemden dolayı traktörümü değiştirmeye karar verdim. Takas seçeneği kaçınılmaz ancak 90-100 arası fiyat yazıyorlar takasta. Bölgelere göre fiyatlar değişiyor gördüğüm kadarıyla. Kendim tek satsam ne kadar istemeliyim???

2950 saatte 2012 model. Tümosan 8175
İleri geri sekromeç sıkıntısı yaşadım. Kullanmayı düşündüğüm için baskıyı bile değiştirdim. Ancak tümosan isminden dolayı soğudum sebeplerini birçok kez paylaştım. İlk tercihim asla tümosan olmayacak inşallah. Ama olursa da ekonomik mecburiyetten olur :)

Image1607194870.368523.jpg
Image1607194890.205620.jpg
IMG_6696.JPG
IMG_6697.JPG

Destek mağduru...

Tohum ekimi zamanı gübre ve buğdayları genelde tarım kredi kooperatifinden alırım. Az biraz pahalı fakat özellikle gübre konusunda hile ile karşılama riski çok daha az. Tecrübeyle sabit.
Neyse ben ve babam ikimizde ortağız kooperatife ama ben ufak ortağım limitim çok düşük. Ancak çksnin büyüğüde bende. 4,5 ton kadar çeşitli tohumlardan aldım. Bir miktarını peşin bir miktarını harman ödemeli. Ancak tüm tohum faturalarını babamın üzerine kestirmişiz ve destekten yararlanamayacağımı öğrendim.
150 d buğday kaydım var ve bu sene tohum desteği 16 krş olmuş. 2400 tl destek havaya uçtu.
Devlet aile işletmelerine hak tanımalı bence böyle mağduriyetlerle karşılaşılmamalı bence.

ZEYTİNDE 11 YILIN, ZEYTİNYAĞINDA 7 YILIN EN DÜŞÜK ÜRETİMİ OLACAK

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'nin 2020-2021 Rekolte Tahmin Raporu'na göre, bu sezon dane zeytin üretimi 1 milyon 316 bin 850 ton olacak. Bunun 430 bin 327 tonu sofralık zeytin olarak ayrılacak, 886 bin 524 bin tonu ise yağlığa ayrılacak. Zeytinyağı üretiminin 172 bin 813 ton olması tahmin edildi.
Yazar
Ali Ekber Yıldırım
-
9:01 | 04 Aralık 2020


zeytin-rekoltesi-696x522.jpg
İklim değişikliği ve kuraklık üretimi olumsuz etkiliyor

İklim değişikliğine bağlı olarak değişen hava koşullarından en çok etkilenen ürünlerden birisi zeytin. Türkiye’nin zeytin ağacı varlığı her yıl artarken zeytin ve zeytinyağı üretimi aynı oranda artmıyor, azalıyor. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin koordinatörlüğünde yapılan rekolte tespit ve tahmin çalışmasına göre 2020-2021 sezonunda Türkiye’nin zeytin üretimi son 11 sezonun en düşük seviyesinde gerçekleşecek. Zeytinyağı üretiminin de buna bağlı olarak son 7 yılın en düşük seviyesine gerilemesi bekleniyor.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin 2020-2021 Rekolte Tahmin Raporu’na göre, bu sezon dane zeytin üretimi 1 milyon 316 bin 850 ton olacak. Bunun 430 bin 327 tonu sofralık zeytin olarak ayrılacak, 886 bin 524 bin tonu ise yağlığa ayrılacak. Zeytinyağı üretiminin 172 bin 813 ton olması tahmin edildi.

Ağaç sayısı artarken üretim azalıyor​

Yapılan rekolte tahminine göre Türkiye’nin zeytin ağacı varlığı geçen yıla göre yüzde 4 artarak 188 milyon 749 bin ağaca ulaştı. Bu ağaçların 159 milyon 352 bini zeytin veren, 29 milyon 397 bini meyve vermeyen ağaçlar. Ağaç sayısındaki artışa rağmen üretim hızla azalıyor. Bu sezon zeytin üretimi son 11 sezonun en düşük seviyesinde olacak.
Türkiye’nin zeytin üretimi 2006-2007 sezonunda 1 milyon 766 bin ton seviyesinde gerçekleşirken zeytin ağacı varlığı 129 milyon 265 bin adetti. 2007’de yaşanan kuraklığın etkisi ile 2007-2008 sezonunda 144 milyon 329 bin zeytin ağacı varlığı ile Türkiye 1 milyon 75 bin ton zeytin üretebildi. 2009-2010 sezonunda üretim 1 milyon 290 bin ton oldu. Bu tarihten sonra ilk kez 2020-2021 sezonunda üretim 1 milyon 400 bin tonun altına gerilemiş olacak. Bundan 4 sezon önce 2017-2018’de üretim ilk kez 2 milyon sınırını aşarak 2 milyon 100 bin ton oldu. Geçen sezon 1 milyon 532 bin ton olan zeytin rekoltesi 2020-2021 sezonunda 1 milyon 316 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Ancak, rekolte tahmininin Ekim ayında sonuçlandırıldığı dikkate alınırsa yağışsız geçen bu dönemin etkisi ile üretimin 1 milyon 300 bin tonun da altında gerçekleşebileceği tahmin ediliyor.
Rekolte tahmin raporunda da buna dikkat çekilerek şöyle deniliyor: ” Rekolte tahmin çalışmalarının sürdürüldüğü günlerde dahil, kuraklık etkisi ile dane iriliği istenilen boyuta gelemediği, ağacın yeterli suyu alamaması gibi nedenlerle kuraklığın devam etmesi durumunda, sofralık zeytine ayrılacak miktarda azalma olacağı, bu gibi danelerin yağlık olarak değerlendirileceği öngörülmektedir.”

Zeytinyağı üretimi son 7 yılın en düşük seviyesine inecek​

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin koordinatörlüğünde yapılan tahmin çalışmasına göre, 2020-2021 sezonunda zeytinyağı üretimi 172 bin 813 ton olacak. geçen sezon zeytinyağı üretimi 224 bin 595 ton olarak tahmin edilmişti. Geçen seneye göre dane zeytin üretiminin 215 bin 651 ton, zeytinyağı üretiminin ise 51 bin 780 ton daha az olacağı tahmin edildi.
Ayrıca bu sezon son 7 sezonun da en düşük üretimi olacağı tahmin edildi. 2013-2014 sezonunda 160 bin ton olan zeytinyağı üretimi 2014-2015 sezonunda 190 bin tona çıktı. En yüksek üretim ise 2017-2018 sezonunda 263 bin ton ile gerçekleşti.
Rekolte tahmin raporunda üretimin daha da düşebileceği şu sözlerle ifade edildi: “Ancak 2020/21 hasat yılının yaz ve sonbahar aylarının çok kurak geçmesi nedeni ile zeytin ağacının yeterli beslenememesi, yağlanmanın tam oluşamaması gibi nedenlerle, kuraklığın devam etmesi durumunda randımanda ve dane zeytin tonajında azalma olabileceği ve tahmin edilen zeytinyağı miktarında azalma olabileceği öngörülmektedir.”

Destekler yetersiz ve beklenen etkiyi yapmadı​

Rekolte tahmin raporunda desteklemelerle ilgili çarpıcı bilgilere yer verildi. Desteklerin yetersiz ve beklenen etkiyi göstermediğine dikkat çekilerek şu değerlendirmeye yer verildi: “Tarım ve Orman Bakanlığı 2019 yılı Bitkisel Üretime Destekleme Ödemesi Yapılmasına Dair Tebliğ’de zeytin üreticisine, ÇKS kayıtlarında belirtilen alan dikkate alınarak 15 TL/da mazot ve 4 TL/da gübre ödemesi desteği olmak üzere toplam 19 TL/da, 80 krş/kg Zeytinyağı fark ödemesi desteği, 100 TL/da Bitkisel Üretim Yapan Küçük Aile İşletmesi desteği ve ilk defa dane zeytin için 15krş/kg desteği belirlenmiştir. Üreticilere yapılan desteklemelerin yetersiz olması sektöre büyük zarar vermektedir. Avrupa Birliği’nde olduğu gibi piyasayı düzenleyici fiyat ve destek modellerinin uygulanması, zeytincilik sektöründe ürün ve üretim maliyetinin düşürülmesinde mutlak gerekli görülen ve zeytincilikte kullanılan girdilerden başta gübre, akaryakıt ve enerjinin ucuzlatılması gerekmektedir. Zeytin ve zeytinyağı sektöründe desteklemeler, çeşitli kalemlerde verilmekte ancak küçük aile işletmeciliğinin yoğun olması nedeniyle verilen desteklerin çok küçük bir kısmı üreticinin faydasına sunulmaktadır. Toplam zeytin danesine de destekleme yapılmasına rağmen etkisi çok düşük kalmıştır.”

Zeytinyağına 3.5 lira, zeytine 70 kuruş prim verilmeli​

Desteklerin yetersizliğine vurgu yapıldıktan sonra raporda desteklerle ilgili şu öneriye yer verildi: “Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi olarak önerimiz, 1998 yılında ilk defa 40 cent olarak verilmeye başlanan primin günümüzde 10 cente kadar düştüğü dikkate alınarak zeytinyağına verilen primin en az 3,5TL/kg, dane zeytine ise 70 krş/kg olarak günümüz koşullarına göre güncellenmesi ve bitkisel yağ açığımızı kapatmak için yüz yıllar boyu yasayan zeytin ağacının daha çok dikilmesinin teşvik edilmesidir.”

Zeytin sıkım tesislerine sayaç takılsın​

Rekolte tahmin raporunda çok çarpıcı bir öneri de yer aldı. Sektörle ilgili istatistiki verilerin güncel olmadığı, rekolte tahmin çalışmalarının uzmanların sadece tecrübeleri ve gözlemlerine dayanarak yapıldığı belirtilen raporda bu konuda şu önerilere yer verildi: “Başta ağaç sayısı olmak üzere, sektördeki verilerin güncelleştirilmesi gerekmektedir. Uzaktan algılama sistemleri kullanılarak, bir coğrafi bilgi sistemi ve güvenilir veri tabanı oluşturulmalıdır. Bunun için oluşturulacak projeye Avrupa Birliği, Bakanlığımız ve sektör temsilcilerince destek sağlanması uygun olacaktır. Zeytinyağına ilişkin elde edilen verilerin değerlendirilmesi, bölgesel potansiyelin takibi, destekleme politikalarının ve pazarlama stratejilerinin sağlıklı veriler ile oluşturulması amacıyla üretilen zeytinyağı miktarının, kalitesinin bilinmesi şarttır. Eldeki tek veri olan rekolte raporunun yanında, zeytin sıkım ünitelerine sayaç takılarak üretilen zeytinyağı miktarının net olarak ortaya konması gerekmektedir. Bu sayede kayıt dışı üretim ve satışın da tahmin edilmesi mümkün olabilecektir. Aynı zamanda serbest yağ asitliği ve kalite sınıfı da beyan esaslı olarak kayıt altına alınmalıdır. Üretici adı altında satılan pet ambalajlarda veya beyaz tenekelerdeki bu zeytinyağlarının kontrol edilmesi, kayıt altına alınmasına yönelik yeni düzenlemelerin getirilmesi, küçük üreticilerin butik üretimlerinin teşvik edilmesi firma kurma ve markalaşma çalışmalarının teşvik edilmesi, sağlıklı ve standart ürünleri pazarlayabilmeleri için Gıda Kodeksinde bu üreticiler için faaliyetlerini kolaylaştırıcı düzenlemelerin geliştirilmesi gerekmektedir.”

Kara kazanda sular bu kez inekler için ısıtıldı

Gümüşhane’de kış mevsimini ahırlarda geçirecek olan inekler kara kazanlarda ısıtılan sularla sabun ve fırça yardımıyla yıkanarak ahırlarına konuldu.
05 Aralık 2020, 10:551921
Kara kazanda sular bu kez inekler için ısıtıldı

YORUM YAP
A-A+
Gümüşhane’de kış mevsimini ahırlarda geçirecek olan inekler kara kazanlarda ısıtılan sularla sabun ve fırça yardımıyla yıkanarak ahırlarına konuldu.
Kentin eski yerleşim yeri olan tarihi Süleymaniye Mahallesinde yaşayan ve hayvancılık yaparak yaşamlarını sürdüren Can ailesi, kış mevsimi boyunca ahırda kalacak ineklerini yoğun bir çalışmayla bebek yıkar gibi yıkadı.
Mahalledeki uygun bir noktada yakılan ateşin üzerine atılan kara kazanda su ısıtan vatandaşlar daha sonra ahırdan çıkartarak tek tek getirdikleri inekleri tepeden tırnağa sabun ve fırça yardımıyla yıkadı.
Yıkama sırasında havanın soğuk olması nedeniyle sırtlarından buhar çıkan inekler hallerinden memnun bir şekilde uslu uslu dururken, bu zorlu görev ailenin tüm bireylerinin yardımıyla bir gün boyunca devam etti.
Hayvan sahiplerinden Recep Can hem inşaatlarda çalıştığını hem tarımla uğraştığını hem de hayvancılık yaptığını belirterek “20’ye yakın büyükbaş hayvanımız var. Yılın bu mevsiminde inekleri sıcak suyla yıkıyoruz. Kış sezonunda hayvanlar ahırda çok kalacaklar. Temiz dursunlar diye yıkıyoruz. Dedelerimiz de devamlı böyle yapardı. Bizde onlardan öğrendiğimizi devam ettiriyoruz” dedi.
Yeni tip Korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle okula gidemeyen ve uzaktan eğitim alan 13 yaşındaki Halenur Can ise “Okul olmadığı için bugün annemlere yardım ediyorum. Bugün inek yıkama günümüz ve hep birlikte ineklerimizi yıkıyoruz” diye konuştu

Çiftçiler ‘Akıllı Traktör’ ile tasarruf edecek

✕ TARIMGIDAHAYVANCILIKDÜNYASAĞLIKSİYASETBİLGİ DEPOSUDESTEKLEMELERKÜNYEGİZLİLİK POLİTİKASIİLETİŞİM Foto Galeri Web TV Yazarlar AnketlerNöbetçi EczanelerFirma RehberiSeri İlanlarEtkinlik TakvimiBiyografiler Geri Yorumlar Ana Sayfa Teknoloji Çiftçiler ‘Akıllı Traktör’ ile tasarruf edecek 04 Aralık, 2020, Cuma 19:51 Türkiye Tarım Kredi Kooperatiflerinin teknoloji alanında faaliyet gösteren iştiraki TARNET, tarımsal üretimde girdi maliyetlerinin düşürülmesi için projeler geliştirip uygulamaya devam ediyor. TARNET’in yerli imkanlarla ürettiği Akıllı Traktör Sistemi sayesinde, otomatik olarak toprak işleme, gübreleme ve ilaçlama gibi işlemler yapılabilecek. Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri teknoloji şirketi TARNET, yerli ve milli ATS (Akıllı Traktör Sistemleri) ile ilgili çalışmalarını sürdürüyor. Yürütülen çalışmalarla traktörler, sensörler ve yerli konum belirleme komponentleri ile akıllanıyor. Bu kapsamda, yerli ve milli imkanlara üretilen TARNET ATS ürünü çiftçilere arazileri üzerinde daha kolay ve daha az maliyetle işlem yapabilme yeteneği kazandırıyor. Sistem otomatik ve manuel olmak üzere iki şekilde kullanılabiliyor. Ayrıca kullanıcı dostu yazılım ara yüzü sayesinde akıllı telefonla herkesin sistemi kullanabilmesini de sağlıyor. Çiftçinin girdi maliyeti azalacak Sistem özellikle ilaçlama ve gübreleme uygulamalarında üst üste bindirmeleri ve çakışmaları minimum seviyeye indirilebilecek, belirlenen rotadan 2,5 santimetre bile dışarı çıkıldığında uyarı verebilecek. Bu sayede arazide işlem yapılamayan alan kalmaması hedeflenerek verim artışı amaçlanıyor. Öte yandan sistem sayesinde traktör geçtiği sıradan santimetre düzeyinde hassasiyetle tekrar geçmeyecek. Bu sayede çiftçinin girdi maliyeti de azalacak. ATS, bütün traktörlere kolay ve düşük maliyetle monte edilebilecek. Sistemin otomatik ve manuel seçenekleriyle 2021'in ilk çeyreğinde piyasada olması öngörülüyor. ATS nasıl kullanılıyor? ATS kullanan çiftçi ilk olarak arazisinin sınırlarını sisteme girecek. Akıllı sistem sayesinde ilaçlama, toprak işleme, ekim ve gübreleme gibi yapacağı iş için traktöre bir rota oluşturulacak. Güvenlik amacıyla sürücüyle hareket eden traktör belirlenen rotada işlemini yaparken bir sapma olursa sistem uyarı verecek. Manuel kullanımında sisteme sürücü müdahale ederek sapmayı düzeltebilecekken, otomatik seçeneğinde ise sistem traktörü tekrar belirlenen rotaya sokacak. Kaynak:Tarım Pusulası

Kaynak Linki = https://www.tarimpusulasi.com/haber/ciftciler-akilli-traktor-ile-tasarruf-edecek-32616

Filtrele


Hakkımızda

TrakKulüp, içinde 100.000'den fazla konuyu, 1.300.000'den fazla mesajı barındıran Türkiye'nin ilk ve en büyük traktör, tarım ekipmanları ve çiftçilik paylaşım sitesidir. 86.000 üyemiz gibi sizi de aramızda görmek isteriz.
Üst Alt